Soyadı Değiştirme İle ilgili sorularım var

[Av.Engin Oğuz]

1587 sayılı NÜFUS KANUNU
Madde 16- ( Değişik: 18/7/2003-4928/ 5. md. ) Çocuğun adını ana ve babası kor. Ancak ahlak kurallarına uygun düşmeyen veya kamu oyunu
inciten adlar konulmaz, doğan çocuk babasının, evlilik dışında doğmuş ise anasının soyadını alır.
Görüldüğü üzere kamu oyunu inciten adlar konulamıyor belirttiğiniz isimler müslüman hırıstiyan yahudi budist vs kamuoyunu incitebilir bu yüzden talebiniz kabul edilmez.
Laik devlette Allah'ın kanunlarına yer yokken bizatihi ismine niye olsun?

[Abdullah Devrim]

Buradaki "sihirli" ifade "kamu oyunu inciten adlar" ifadesidir. Bu ülkede farklı farklı "kamu oyu"lar var ama. Müslüman kamu oyu olduğu gibi ateist kamu oyu da var. Sünni kamu oyu gibi şii ve alevi kamu oyu da var. Şeriatçı kamu oyu gibi laikçi kamu oyu da var. Kapitalist kamu oyu gibi komünist kamu oyu da var. Kemalist kamu oyu gibi kemalist olmayan kamu oyu da var. Peki ama hangi kamu oyu? Şimdi çıkıp da "Allah kutsal bir isimdir" deyip birilerinin "Allah" soy/ismini almasını yasaklarsanız, sadece Müslüman-sünni-şeriatçı kamu oyunu dikkate almış olur ve bunların dışındakileri görmezden gelmiş olursunuz. Peki ama neden sadece bunlar dikkate alınsın? TC devleti bu inanca göre mi yönetiliyor? "Allah ismi kutsaldır" deyip "Allah" ismini yasaklamak ile "Allah'ın alkolü haram kılması kutsal bir yasaktır" deyip alkolü yasaklamak arasında temelde bir fark var mıdır? Onu yasaklayan öbürünü de yasaklar.

Bu insanlar neden incinsinler ki hem? "Allah" ismini almak, onlara ve allahlarına hakaret midir? Bir kişinin Oğuzhan ismini alması, Oğuzhan ismini taşıyanlara, Türklere ve Türklüğe hakaret midir mesela? Allah ismi almak, "Allah'ını bilmem ne yaparım" demek gibi bir şey midir yoksa?

Laik devlette "alkollü içki haramdır" gibi Allah kanunlarına yer yokken "Allah soy/ismini almak haramdır" gibi bir Allah kanununa neden yer var? Laik bir devlet, Allah isimli tanrının alkol yasağını uygulamak zorunda olmadığı halde soy/isim yasağını uygulamak zorunda mıdır? Bu hem bir çelişki, hem de bir laikliği ihlal değil midir?

[Av.Engin Oğuz]

İslam inancına göre verilemeyen bir ismi vermek elbette bu insanları incitir herkesi incitmesi ya da başkalarını incitmemesi mesele değil. Oğuzhan ismi Türklere veya Türklüğe hakaret sayılmaz Türkleri de Türkçüleri de incitmez bilakis sevindirir BDP milletvekili aslen kürt olan Ahmet Türk görüldüğü gibi kürt olduğu halde Türk soyadını kullanıyor kimse incinmediği için mesele yok şayet mahkemeye müracaat etse değiştirirler de ama değiştirmiyor işte demek ki sıkıntı yok. Bu yasağın amacı laiklikle ilgili değil toplumsal barışı korumaktır misal Yezit adını/soyadını alacak olsanız alevi kamuoyunu incitebilir, Atatürk adını/soyadını alacak olsanız Atatürkçüleri incitebilir vs yasak olması bu ve benzeri sebeplere dayanır.

[Abdullah Devrim]

Tamam da benim yazdıklarımı okumadınız sanırım. Bu devlet İslam inancına göre mi yönetiliyor ki, İslam inancına göre yasak olan bir şey yasaklansın? Başkalarının incinmemesi bir başkasının hakkının gasbedilmesine ve incinmesine yol açıyorsa ne olacak? Allah adlı tanrının yasakladığı alkolü yasaklamak laikliğe aykırı mıdır, değil midir? Peki aynı tanrının yasakladığı ismi yasaklamak neden laikliğe aykırı kabul edilmiyor? Bu bir çelişki değil midir? Bu yasağın toplumsal barış ile alakalı olduğunu söylüyorsunuz ancak iki tarafı barıştırayım derken bir tarafı kayırıp diğer tarafın hakkını gasbediyorsunuz. Böyle bir "toplumsal barış" olabilir mi?

Diyelim ki, "Allah" ismi bir inancın kutsalıdır, anlayışla karşılanabilir. Peki "Atatürk" soy/isminin sadece tek bir şahsa (aileye bile değil) tahsis edilme sebebi nedir? Bu da bir inanç meselesi midir? Bir kere "atatürk" ismini alan şahıs bildiğim kadarıyla safkan bir Türk değildir. İkincisi, biyolojik olarak kimsenin atası değildir. Üçünü olarak da, kendisi safkan bir Türk ve birisinin biyolojik babası olsa dahi "atatürk" isminin sadece kendisine tahsis edilmesi doğru değildir. Zira kendisi dışında safkan Türk ve biyolojik olarak bir Türk'ün babası (atası) olan milyonlarca insan var. Benim babam mesela, kendisi bir atatürktür zira bir Türk'ün (benim) babasıdır. Benim başım kel mi ki böyle bir soyadı alamayayım? Kaldı ki, bu soyadını taşıyan kişinin başı kel olduğu halde bu soyadı alabiliyorken ben mi alamayacağım?

[Av.Engin Oğuz]

Yazdıklarınızı okuyup öyle cevap veriyorum. Laik devlet demek islam inancı neyi yasaklıyorsa onu serbest bırakmak değil ki? uyuşturucu haram mesela devlet de suç saymış yasaklamış? hırsızlık, adam öldürme vs hakeza. Öte yandan İngiltere Rusya vs laik devletler de alkol tüketimine ilişkin daha sıkı kısıtlamalar var.

Yine laik devlet demek tabiyetini görmezden gelen hiçe sayan inadına giden ezen huzursuz eden devlet demek değildir. Değişik katmanlardan oluşan tabiyeti varsa hassasiyetlerini bekası için dikkate alan devlettir.

Şimdi verdiğiniz örnek üzerinde kafa yoralım Allah ismini almak isteyen biri var bu adam dindar ise zaten bu ismi almayı aklından geçirmez geçirdi diyelim tövbe eder vazgeçer ama dinsiz ateist ise dindarların en yüce değeri tapındıkları zatın ismini neden almak istesin? cevabı basit hiç bir kutsal manevi değer tanımadığı gibi birlikte yaşadığı o insanlara saygısız bir hal ile ortaya çıkıp kin kusmak öfke saçmak hırs ile tahrik etmek istediği için. Diyelim ki laik devlet memuru da aynı kafa ile görevini yapmadı ve bu ismi tescil etti belki üç gün sonra bu defa ya valiliğe gidip tehdit ediliyorum canım tehlikede diye koruma isteyecek ya da adliyenin yolunu tutacak aynı gerekçelerle değiştirilmesini isteyecek.

Atatürk adıyla ilgili tutumunuzdan da toplumun hemen her kesimine bir inat ve hınç içinde olduğunuzu anlıyorum bu bir a sosyalliktir kendi başınıza hiç bir devletin toplumun olmadığı bir yere gidip kendinize dilediğiniz gibi hitap edebilirsiniz yoksa toplum içinde o insanların sizde görmek istemedikleri ismi inatla onlara söyletemezsiniz.

[Abdullah Devrim]

Elbetteki laik devlet, İslam'ın zıttına gitmek demek değildir ancak bir şeyi yasaklarken ya da serbest bırakırken ölçütü İslam da değildir; akıldır, bilimdir, özgürlüktür vs. şeylerdir. İslam, Allah ismini yasaklıyor. Peki böyle bir yasağın aklen, bilimsel olarak ve özgürlükler açısından bir dayanağı var mı ki laik bir devlet de böyle bir yasak koysun? Ben herhangi bir dayanak göremiyorum. Tek dayanağı kendisidir yani İslam'dır. Allah ismini almanın İsa veya Cebrail ismini almaktan ne farkı var? İkisi de isim değil mi? Hristiyanlıkta İsa (Jesus) da bir tanrıdır ancak onlarda "İsa (Jesus) ismi alınamaz" diye bir yasak yok. Hakeza, onlarda holy spirit (kutsal ruh) dedikleri Cebrail (Gabriel) de bir tanrıdır ancak "Cebrail (Gabriel) ismi alınamaz" diye de bir yasak yok. Adem, Nuh, İbrahim, Musa, İsa, Muhammed, Cebrail, İsrafil, Mikail gibi isimler yasak değilken Allah ismi neden yasak oluyor?

Devlet hassasiyetleri dikkate alır diyorsunuz ancak hassasiyetleri dikkate alırken devletin temel ilkelerinden biri olan laikliği daha çok dikkate alması gerekmiyor mu? Kaldı ki, bu devlete bağlılığı olanlar sadece Müslüman-Sünni-Şeriatçı olanlar değil. Bu devlete bağlı olanlar arasında Gayrimüslim-Alevi-Laikçi olanlar da var. Neden sadece bir zümre dikkate alınsın da diğerleri görmezden gelinsin? Bu devlet onların tekelinde mi?

Dinsiz-ateist biri neden Allah ismini almak istesin diyorsunuz. Derim ki, canı öyle istemiştir. Bir şeyi yapabilmesi için o şeye inanması gerekmiyor. Bir ateist canı isterse çarşafa da girebilir, namaz da kılabilir. Böyle yapmasının art niyet olduğu düşüncesi sadece sizi bağlar. Nerden biliyorsunuz sırf kıllık olsun diye öyle yaptığını? Siz müneccim misiniz? Bir kişinin sırf Allah ismi alması tehdit edilmesini meşrulaştırır mı? Böyle bir tehdit durumunda yapılması gereken, tehdit edenler hakkında işlem yapılması mı yoksa tehdit edilenin isminin değiştirilmesi mi?

Selanikli Zübeyde oğlu Mustafa Kamal Bey hakkındaki düşüncelerimin gerekçelerini bir önceki iletimde belirttim. Bu konudaki eleştirilerimin tamamiyle akli ve bilimsel temellere dayandığını düşünmekteyim. Öyle olmasa bile özgürlükler açısından böyle bir eleştiride bulunulabileceğini düşünüyorum.

Bu eleştirilerime binaen beni adeta bir İblis ilan edip kovmanıza ise ne demeli diye düşünüp duruyorum. Neden ben gideyim? Neden toplum gitmesin? Buralar sadece onlara mı ait? Kimse bana ismimle hitab etmeyebilir. Ben kimseyi adımı telaffuz etmeye zorlamıyorum ki. Sadece neden bazı soy/isimlerin alınamadığını sorguluyorum.

[Av.Engin Oğuz]

Laik devlet bu yasağı koyarken herhangi bir dinin yasakladığı isim konamaz demiyor yasa maddesini tekrar okursanız "kamu oyunu incitici" diyor kamu oyunun incinmesi demek kamu düzeninin bozulabilmesi demektir devlet ister laik olsun ister olmasın kamu düzeninin bozulmaması için çaba sarf eder.
Hırıstiyanlıkta İsa isminin yasak olmaması normal onların dinlerine ne kadar hassas olduklarını peygamberlerini veya tanrılarını gülünç komik hakir gösteren filmlerinden eserlerinden az çok anlayabiliyoruz ama onlarda da Tanrı-God ismini almış birini hiç duymadım.
Devlet laiklik uğruna kamu düzeninin bozulmasını anarşiyi toplumsal huzur ve barışın tehlikeye girmesini göze alamaz dengeleri korumak zorundadır. Devletin temel ilkesi sadece laiklik değildir ondan daha gerekli olanı önceliklisi sosyal ve hukuk devleti olmasıdır bunun için de toplumun değişik katmanları arasında geçimin dirliğin bozulmaması gerekir ki devlet otoritesi devam edebilsin.
Sadece bir zümre değil yasada herhangi bir kesim zikredilmeden "kamu oyu" deniyor bu müslüman, hırıstiyan, yahudi hatta ateist kamu oyu da olabilir herhangi birini incitici isime müsade etmiyor.
Ateistler genelde zeki ve okumuş bilmiş insanlar olur onlar da canlarının istediğine göre değil akıl ve mantığına bilime göre hareket ederler bir insanın inanmadığı ve toplumda nefret ve huzursuzluk yaratıp belki güvenliğini bile tehlikeye sokacak bir işe girişmez bunu yapıyorsa bir mesaj veriyodur ister istemez "ben sizin değerlerinize değer vermiyorum size de değer vermiyorum" gibilerinden.
Hukuk devleti sadece suç işleyenleri takip edip cezalandırmaz suçun işlenmesini önleyici tedbirler de alır bu da işte yasadaki durumdur. Her tehdit edeni ara bul kes cezayı devlet buna yetişemez uzaklaştırma kararı hatta koruma verdiği kadınların bile kocaları tarafından öldürüldüğü malumdur. Kaldı ki herkes tehdit etmez bakarsınız linç edilir o şahıs devlete faili tespit edip cezalandırmak kalır bu da gideni geri getirmez.
Ben kimseyi kovmuyorum ama bu mantığı da anlamıyorum toplumun değerlerine kurallarına uymak istemeyeceksiniz ama burunlarının dibinde yaşamaya devam edip inatlarına hareket edeceksiniz sözünü ettiğiniz özgürlük içinde toplum içinde yaşamayı red etme özgürlüğü yok mu? aynı görüşe sahip insanlarla örgütlenseniz mesela size yer de gösterseler oraya gidip birlikte yaşasanız hem de sınırsız özgür olarak hiç bir kural tanımayarak?
Hadi siz değil diyelim onlar yani biz toplum olarak gitsek siz bir yerde dursanız arkamızdan gelmeseniz olur mu? kendiniz gibi en çok kaç insan bulursunuz bilmiyorum ama bir yıl bile yaşayamazsınız neden mi? çünkü insan toplumsal bir varlıktır sosyal bir varlıktır inanmadığınız Allah insanı birbirine muhtaç yaratmıştır kurallara barışa ahlaka bağlı yaratmıştır.

[Abdullah Devrim]

Tamam da ben de diyorum ki, bir taraf Allah isminin konmasına incinip isyan çıkarabilirse, diğer taraf da Allah isminin konamamasına incinip isyan çıkarabilir. Peki neden Allah ismi kutsanıp da Allah ismi yasaklanmalı da serbest kalmamalı? TC devleti laik bir devlet olduğuna göre, bir dinin kutsalını kutsamak zorunluluğuna sahip değildir. Yarın birgün biri de çıkıp "Ben Zeus'a inanıyorum, Zeus ismini koymak yasak olsun" ya da "Ben Oğuzhan'a tapıyorum, Oğuzhan ismini almak yasak olsun" deyince ne olacak? Her önüne gelen için isim mi yasaklanacak? Böyle olursa millet ne isim alacak?

"Anarşi çıkmasın/toplumsal barış sağlansın" diye laikliği feda edenler, yarın bir gün El-Kaideciler isyan çıkarıyor diye devleti onlara teslim edip şeriat da ilan ettirirler. Bu nasıl bir düşünce yapısıdır böyle? Bir şeriatçıya göre de alkol/kumar/açık-saçık giyinmek hem inançsal/dinsel açıdan onları rahatsız ediyor, hem toplumsal huzuru bozuyor. Ne olacak şimdi? Sırf bunlar rahatsız oluyorlar ve topluma zarar verdiklerini düşünüyorlar diye laiklik ihlal edilip bunlar yasaklanacak mı? Laiklik ihlal edilmeden sosyal ve hukuk devleti olunamıyor mu? Ayrıca, TC devleti sadece "sosyal bir hukuk devleti" midir yoksa "laik, demokratik bir sosyal hukuk devleti" mi?

"Kamu oyu" ile sadece bir zümre değil herkes kastedilir diyorsunuz ancak sadece bir zümrenin kutsalını devletin kutsalıymış gibi benimsiyorsunuz ve diğerlerini hiçe sayıyorsunuz. Neden devlet sadece onların isteğine göre hareket etsin? Bu devlet onların tekelinde midir?

Ateistlerin akıllı ve bilimsel olmaları gibi bir zorunluluk mu var? Sigara içmek ne akla uyar, ne de bilimselliğe ama sigara içen birsürü ateist var. Neden? Çünkü "özgürlük" diye bir şey var. Ateistin kendisine zarar verme ve hatta kendisini yok etme özgürlüğü vardır.

Ateistin neyi ne amaçla yaptığını bilemezsiniz. Siz inandığınız Allah'a şirk mi koşuyorsunuz? Sizin inancınıza göre insanın içini bilen sadece Allah'ınız değil midir? Bir ateist müslümana ve değerlerine değer vermek zorunda mıdır? Öyle olursa ateist inanca/dine zorlanmış olmaz mı? Peki ateiste göre de Richard Dawkins, Charles Darwin, Aziz Nesin gibi ateist/agnostik kişiler değerlidir ancak birçok müslüman bunlara durmadan sövüp sayarlar hatta bunlardan bir tanesini diri diri yakmışlardır. Müslümanlar da ateistlerin bu değerlerine değer vermek zorunda değiller mi? Değiller ise ateist neden onlara ve değerlerine değer versin?

Aşağıdaki ifadenizi şaşkınlıkla, hayretle okudum;

"Hukuk devleti sadece suç işleyenleri takip edip cezalandırmaz suçun işlenmesini önleyici tedbirler de alır bu da işte yasadaki durumdur. Her tehdit edeni ara bul kes cezayı devlet buna yetişemez"

Bu da ne demek oluyor? Bir devlet suçluyu izleyip yakalayamıyorsa, cezalandıramıyorsa, nasıl "hukuk devleti" olarak tanımlanabilir? Benim yetkim olsa, böyle bir ifadeyi kullanmış birisini avukatlıktan men ederdim.

Şu halde; tecavüzcüleri yakalayamıyorsunuz diye kadınları koruma amaçlı çarşafa da sokarsınız, değil mi?

"Bir toplum içinde yaşamayı red etme özgürlüğü" olduğu gibi, "Bir toplum içinde yaşamayı isteme özgürlüğü" de vardır. Allah ismini almayı isteyenlere böyle diyorsunuz da neden Allah isminin alınmasını istemeyenlere demiyorsunuz? Yani, neden onlara "Allah isminin alınmasının yasak olduğu bir şeriat ülkesine gidin" demiyorsunuz da "Allah isminin alınmasının serbest olduğu bir yere gidin" diyorsunuz? Sözde "laik" bir devletin avukatı olacaksınız. Sırf bu tutumunuz bile görevinize son verilmesine neden olabilir.

Müslümanlar diğerlerinin burnunun ucunda yaşadıkları halde onlara değer veriyorlar mı ki başkalarından değer bekliyorlar?

Ben buralarda takılmayı düşünüyorum şimdilik. Bu yüzden, ben ve benim gibi olanlar hariç herkes buraları terk edebilir.

[Av.Engin Oğuz]

Olursayla ederseyle yapılmıyor yasalar toplumun gerçekleriyle yapılıyor. Biri çıkıp ben böyle olsun istiyorum ya da istemiyorum derse kaale alınmaz bir kişi için de yapılmıyor bu yasalar. Mevzu bahis isimlerin yanında hatırı hürmeti olan milyonlar var sözünü ettiğiniz zeus oğuzhan gibi isimler için kimse kılını kıpırdatmamış kıpırdatmaz ha bir gün gelir kamu oyu denebilecek sayıda bu isimler için hassasiyet gelişirse elbette yasalar onu da kabul eder.
Kamu düzeni bozulursa laiklik elinizde patlamış balon gibi kalır hak hukuk kamu düzeni içinde anlam taşır kargaşanın olduğu yerde hiç bir ilke ve kuralın esamesi okunmaz.
Ülkede ateist kamu oyu da vardır bu isimlerin yasak olması onları rahatsız etmiyor etmez edecek olursa onları da memnun edecek bir formül elbette bulunur.
Başkalarının huzursuz ve mutsuz olmasından memnun olma özgürlüğünüz olabilir belki ama onları kendi eyleminizle mutsuz ve huzursuz etme özgürlüğünüz yoktur. Kimse kimseye değer vermek zorunda değildir ancak değer vermiyorum işte ne yaparsan yap mesajı veriyorsa neticesine de katlanır devlet sizi insanları tahrik eden bir isim aldıktan sonra peşinize polis takıp koruyamaz başınıza bir iş gelirse araştırma soruşturma yapar bulabilirse failleri yakalar cezalandırır yoksa faili meçhul der kapatır gider beğenseniz de beğenmesenizde usul ve prosedür budur. Her gün binlerce suç işleniyor bunların aydınlatılıp faillerinin yakalanma oranı yüzde kaç araştırsanız şaşar kalırsınız benim evime giren hırsızı parmak izlerine şahitlerin tariflerine göre bulamadı devlet daha ne diyeyim.
Kimse kimseyi çarşafa sokma peşinde niyetinde değil etrafta tecavüzcüler dolaşıyorsa önce kendiniz tedbirli olursunuz sonra polise müracaat edersiniz ellerinden bir şey gelirse yaparlar yoksa derdinize yanarsınız.
Burası müslümanların yoğun yaşadığı başka din ve mezhep insanlarının Atatürk severlerin yaşadığı bir ülke toplumun her kesimine inat biri olarak size mi gitmek düşer bu insanlara mı?
Herhangi bir dine fikre görüşe sahip insanları bütün olarak değerlendirmek yanlıştır müslümanlar şunlara değer vermiyor sövüp sayıyor demek de yanlış kimse bu insanları temsil etmiyor herkesin yaptığı kendini bağlar. Ben ateist değilim ama ateistler hakkında olumsuz yargılara da sahip değilim sövmem saymam da diğerleri için de öyle benim gibi milyonlarca insan bu ülkede farklılıkları ile gül gibi yaşayıp geçinip gidiyor alış veriş yaparken satıcı ateist mi müslüman mı Atatürkçü mü diye araştırmıyoruz doktora gitsek onun da dinini inancını sormuyoruz. Farklı din ve görüşe sahip insanlar olarak toplumda ekonomik ve askeri güç ile birleşik bu devletin bekasına çalışıyoruz sizin yapmayı arzuladığınız ise laiklik üzerinden dolaşıp devletin milletin temellerini bombalamak.

[Abdullah Devrim]

Bir kişi için yasa yapılmıyor demek, bireysel özgürlük diye bir şey yok demektir. İnsanlar bireysel özgürlüklerini yaşamak için neden bir kamu oyuna sahib olmalılar? Bu kamu oyu dediğiniz en az kaç kişi olmalıdır? Bu kişi sayısı kime/neye göre belirlenir? Belli bir kamu oyu oluştuktan sonra komünizim ve şeriat da ilan edilebilir mi? Mesela ülkenin %51'i şeriat isterse şeriat mı ilan edilir veya en azından şeriat kurallarının geçerli olduğu özerk bir bölge mi oluşturulur? Bugün kimsenin Zeus ve/ya Oğuzhan için kılını kıpırdatmadığını nerden biliyorsunuz? Bu ülkede belki de birçok kişi Zeus'a iman ediyor, Oğuzhan'a tapıyordur.

Laiklik ihlal edilirse de laiklik karşıtları güçlenir ve toplumsal düzeni değiştirmekle kalmaz, devlet düzenini de değiştirebilirler.

Ülkedeki ateist kamu oyunun isim yasağından rahatsız olmadıklarını da nerden çıkardınız? Kaç ateist ile görüştünüz ki onlar adına konuşabiliyorsunuz? Şimdi sadece bir ateistin bile bu isim yasağından rahatsız olması bir şeyler yapılması için yeterli değil midir?

Bir kişinin kendi eylemiyle başkalarını mutsuz ve huzursuz etme özgürlüğü yok ise, gayrimüslimleri rahatsız eden uygulamalar neden var? Neden gayrimüslimleri sabahın köründe uykularından edip mutsuz ve huzursuz eden ezan var mesela? Neden ateistlerin isim alma özgürlüklerini sınırlayıp onları mutsuz ve huzursuz eden "Allah ismini alma yasağı" var?

Yine şaşkınlıkla ve hayretle okuduğum bir ifadeniz:

"Kimse kimseye değer vermek zorunda değildir ancak değer vermiyorum işte ne yaparsan yap mesajı veriyorsa neticesine de katlanır devlet sizi insanları tahrik eden bir isim aldıktan sonra peşinize polis takıp koruyamaz başınıza bir iş gelirse araştırma soruşturma yapar bulabilirse failleri yakalar cezalandırır yoksa faili meçhul der kapatır gider beğenseniz de beğenmesenizde usul ve prosedür budur."

Bu durumda açık giyinen bir kadın da tecavüzcüyü tahrik ettiği için suçludur. Böyle bir kadının tecavüzcüsünü yakalamak için uğraşmaya değmez zira kadın da bunu hak etmiştir, değil mi?

Bu nasıl bir zihniyet, nasıl bir usül ve prosedür böyle?

Tecavüzcüler fink atıyorsa tedbir alınmalıymış. Neden tedbir alınmalıymış? Neden bir azgın tecavüzcü yüzünden bir kadın özgürlüğünden vazgeçsin? Yapılması gereken bu tecavüzcülere engel olmak ve cezalandırmak mı yoksa kadının istediğini giymesini engellemek suretiyle kadını cezalandırmak mı? Peki bu tedbirin ölçüsü nedir? Bir kadın nasıl giyinirse tedbir almış olur? Çarşafa bürününce mi, türban takınca mı, göğüs dekoltesi vermeyince ve mini etek giymeyince mi? Şimdi bir kadın pornocuysa ne olacak? Vücudun teşhir ettiği için kendisine yapılan tecavüz meşru mu sayılacak?

Burası dincilerin ve kemalistlerin çoğunlukta olduğu bir ülke olabilir ancak çoğunluk olmak bir haklılık ölçütü değildir. Azınlık olan değil, çoğunluk dahi olsa haksız olan, yanlış olan gider. Ben ise haksız ve yanlış olduğumu düşünmüyorum. Bu yüzden hiçbir yere gitmeyi de düşünmüyorum.

Bu ülkede "Allahsız, komünist" gibi ifadeler sadece birer sıfat olmalarına rağmen hakaret olarak kullanılmıştır ve halen daha kullanılmaktadır. Bir kişinin Allah'a inanmaması ve komünist olması linç edilmesi için yeterli bir neden olmuş ve olmaya devam etmektedir. Durum buyken kalkıp da her yer güllük gülistanlıkmış gibi bahsedilmesi, ya cehaletten ya inkarcılıktan ya da polyannalık derecesinde iyimserlikten kaynaklanabilir.

Ben burada kimseye hakaret edip saldırdığımı ve birilerini, bir yerleri bombaladığımı düşünmüyorum. Yaptığım tek şey sorgulamaktır. Sırf sorgulamak bile İblis ilan edilip kovulmaya yetiyor. Öyle olsam bile, bu ülkede İblislik yapma ve İblise tapma (satanizm) özgürlüğü yok mu? Din ve vicdan özgürlüğü var diye biliyorum. Yoksa yanlış mı biliyorum?