+ Konuyu Yanıtla
16 / 22 Sayfa İlkİlk ... 678910111213141516171819202122 SonSon
151 den 160´e kadar toplam 211 ileti bulundu.

Konu: Yılmaz Özdil Sayfası

Yılmaz Özdil Sayfası Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #151
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    izmir
    İletiler
    2.371
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Yılmaz Özdil Sayfası

    11 Aralık 2010
    Yılmaz ÖZDİL

    Burhan Kuzu Aziz Nesin'i doğruladı...

    Sanayi Bakanı'na yumurta atıldı.
    Egemen Bağış'a yumurta atıldı.


    YÖK Başkanı'na yumurta atıldı.
    Haşim Kılıç'a yumurta atıldı.
    Çıt çıkmadı.

    *
    Burhan Kuzu'ya yumurta atıldı.
    Derhal soruşturma açıldı!

    *
    Bakan'a yumurta atana soruşturma açılmazken, milletvekiline yumurta atana niye soruşturma açılıyor? Ya da ne bileyim... Burhan Kuzu'nun kafası, Anayasa Mahkemesi Başkanı'ndan daha mı değerli ki, o hadiseye soruşturma açılmadı da, bu hadiseye soruşturma açıldı?

    *
    Nedir Kuzu'nun farkı?
    Yumurtaya alerjisi mi var?
    Öbürlerinin bünyesine dokunmadı da, bunun cildinde kaşıntı mı yaptı?

    *
    Üstelik... Aslında, Burhan Kuzu'ya soruşturma açılması gerekmiyor mu?

    *

    Hatırlarsınız, Aziz Nesin çıkıp “bu milletin yüzde 60'ı aptaldır” demişti. Yüzde 40 fena bi oran değildi... Buna rağmen, herkes yüzde 60'ı üstüne alınmış ve derhal dava açılmıştı.

    *


    Halbuki, millete aptal dememişti...
    “Zekâ için protein gerekir. Et, süt, yumurta tüketimi az olan insanlar yeteri kadar protein alamaz, dolayısıyla kafaları fazla çalışmaz” demişti.

    *
    Peki, kafasına yumurta yiyen Burhan Kuzu, yumurta atan çocuklara ne dedi? “Beyinsizler” dedi... Sonra ne dedi? “Yumurtaları atacaklarına yeselerdi, beyinleri daha iyi çalışırdı” dedi.

    *
    Yani?
    Aziz Nesin ne dediyse, onu dedi.

    *
    E merak ediyor insan...
    Aziz Nesin haklıysa, niye yargılandı?
    Aziz Nesin haksızsa...
    Burhan Kuzu niye yargılanmıyor?



    Hukuki NET Güncel Haber

    Yılmaz Özdil Sayfası konulu yargıtay kararı ara
    Yılmaz Özdil Sayfası konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #152
    Kayıt Tarihi
    Apr 2010
    Nerede
    istanbul
    İletiler
    451
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Yılmaz Özdil Sayfası

    Alıntı mehmet emin sezen rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    11 Aralık 2010
    Yılmaz ÖZDİL

    Burhan Kuzu Aziz Nesin'i doğruladı...

    Sanayi Bakanı'na yumurta atıldı.
    Egemen Bağış'a yumurta atıldı.


    YÖK Başkanı'na yumurta atıldı.
    Haşim Kılıç'a yumurta atıldı.
    Çıt çıkmadı.

    *
    Burhan Kuzu'ya yumurta atıldı.
    Derhal soruşturma açıldı!

    *
    Bakan'a yumurta atana soruşturma açılmazken, milletvekiline yumurta atana niye soruşturma açılıyor? Ya da ne bileyim... Burhan Kuzu'nun kafası, Anayasa Mahkemesi Başkanı'ndan daha mı değerli ki, o hadiseye soruşturma açılmadı da, bu hadiseye soruşturma açıldı?

    *
    Nedir Kuzu'nun farkı?
    Yumurtaya alerjisi mi var?
    Öbürlerinin bünyesine dokunmadı da, bunun cildinde kaşıntı mı yaptı?

    *
    Üstelik... Aslında, Burhan Kuzu'ya soruşturma açılması gerekmiyor mu?

    *

    Hatırlarsınız, Aziz Nesin çıkıp “bu milletin yüzde 60'ı aptaldır” demişti. Yüzde 40 fena bi oran değildi... Buna rağmen, herkes yüzde 60'ı üstüne alınmış ve derhal dava açılmıştı.

    *


    Halbuki, millete aptal dememişti...
    “Zekâ için protein gerekir. Et, süt, yumurta tüketimi az olan insanlar yeteri kadar protein alamaz, dolayısıyla kafaları fazla çalışmaz” demişti.

    *
    Peki, kafasına yumurta yiyen Burhan Kuzu, yumurta atan çocuklara ne dedi? “Beyinsizler” dedi... Sonra ne dedi? “Yumurtaları atacaklarına yeselerdi, beyinleri daha iyi çalışırdı” dedi.

    *
    Yani?
    Aziz Nesin ne dediyse, onu dedi.

    *
    E merak ediyor insan...
    Aziz Nesin haklıysa, niye yargılandı?
    Aziz Nesin haksızsa...
    Burhan Kuzu niye yargılanmıyor?
    Akıl ukala olursa fikir de fukara olur ne diyelim.

  4. #153
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    izmir
    İletiler
    2.371
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Yılmaz Özdil Sayfası

    Alıntı bartelmi diaz rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Akıl ukala olursa fikir de fukara olur ne diyelim.
    Yukarıdaki sözünüzün detayına girmiyorum. burası yeri deyil çünkü.
    Size sadece şunu söylüyorum: "Akıl fukara olunca, fikirde ukala oluyor"...!!! Sizin bu yazının ana fikrinden bir şey anlamayıp yazara hakaret edeceğinize yılların birikimi Yılmaz Özdil'den okuyup öğreneceğiniz çok şey var.

    2 Temmuz 2008
    Girdi, çıkmaz...

    Haliyle herkes soruyor:
    "N'oluyor?"
    *

    Meşhur fıkradır...

    İki kafadar, iddiaya girer.

    Biri der ki:

    "Şu ampulü ağzıma sokarım."

    Öbürü der ki:

    "Sokamazsın."

    Sığardı, sığmazdı derken...

    Sokar.

    Ama küçük bir pürüz vardır...

    Çıkaramaz!

    Öbürü şaşırır, nasıl çıkaramaz?

    Başka bir ampul bulur...

    Kendi ağzına sokar.

    I-ıhh... O da çıkaramaz.

    Biri káğıt kalem bulur...

    "Hastaneye gidelim" yazar.

    Çıkarlar sokağa, atlarlar taksiye.

    Taksici bir de ne görsün, iki kişi, ağızlarında ampul... "Hayrola" der... Konuşamazlar. Kağıda yaza yaza anlatırlar dertlerini... Taksici gülmekten kırılır tabii.

    "Yahu arkadaşlar" der...

    "Çocuk musunuz Allah aşkına, insan böyle bir şeyi dener mi hiç?"

    Neyse...

    Bırakır ikisini hastaneye.

    Yoğun bakıma alınırlar.

    Tam acil müdahale başlarken...

    Taksici acil servise geri gelir...

    Ağzında ampul!

    Bulaşıcıdır çünkü...

    Görünce gülmekten altına işeyen taksici, "Acaba gerçekten çıkmaz mı?" diye düşünerek, ilk bakkala yanaşmıştır.

    *

    Kıssadan hisse...

    Söyledik size denemeyin diye.

    *
    Nasıl olsa denemesi bedava, deneriz, olmazsa çıkarırız zannettiniz, çıkmaz
    **************************

    Sizin

  5. #154
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Adana, Seyhan, Turkey.
    İletiler
    2.930
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Yılmaz Özdil Sayfası

    Yılmaz Özdil bizim medyadaki en kalitesiz yazarlardan biridir.

    Bazı yazarlar vardır; gazetedeki köşesi elinden alınsa da yazdığı kitaplar ve düşünce dünyasındaki yeri nedeniyle varlığını devam ettirir.

    Bazı yazarlar vardır, gazetedeki köşesi elinde alınırsa unutulur; çünkü düşünce dünyasında hiç bir ağırlığı yoktur.

    Yılmaz Özdil, düşünce dünyasında üç kuruşluk ağırlığı olmayan yazarlardandır.

    Düşünsenize, gazetedeki köşesi elinden alınırsa, bu adamı hangi düşünsel eserle hatırlayabiliriz?

    Ona yazar dahi denmesinin yanlış olduğunu düşünüyorum

    Çünkü, yazdıklarında bir fikir kırıntısı göemiyorum.

    Laf cambazlığını yazarlık zanediyor.

    Düşünmeye ve sorunlar üzerinde fikir yürüterek sentez yapmaya ihtiyacı olmayan sıradan gazete okuyucusuna hoş gelen "hap" türünden yazılar yazıyor.

    Yazılarında komplo teorisyenliği belirgin şekilde görülüyor.

    Bazan açıkça suçluyu öven, ırkçı, kışkırtıcı yazılar yazıyor.

    Bizim futbol fanatikleri iki ingiliz fanatiğini İstanbul'da öldürdüğünde, Yılmaz Özdil suçluları övmüştü ve Oral Çalışlar Cumhuriyet gazetesinde bunu eleştirmişti.

    Bu adamı kırk yıl okumasam eksikliğini hissetmem.

    Çünkü yazılarında laf ebeliği var, düşünce yok.

    Fazla düşünmeye gerek duymayanlar için kolay okunan sıradan bir "yazar".

    "Yazar" ama, yazmasa da olur.

    Eksikliği hissedilmez.

  6. #155
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    izmir
    İletiler
    2.371
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Yılmaz Özdil Sayfası

    Alıntı Av.Abbas Bilgili rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Yılmaz Özdil bizim medyadaki en kalitesiz yazarlardan biridir.
    Yılmaz Özdil, düşünce dünyasında üç kuruşluk ağırlığı olmayan yazarlardandır.
    Sayın Av. Abbas Bilgili ben Yılmaz Özdil'i takip ediyorum, okuyorum, gülüyorum, seviyorum, düşünüyorum.

    Yılmaz Özdil’e ister ‘demokrat’ deyin, ister ‘faşist’, ister ‘kalemşör’...

    Sayın Av. Abbas Bilgili bakın Yılmaz Özdil ne diyor:
    Herkes iktidarı eleştirdiğimi düşünüyor ama aslında ben sadece o güne dair popüler konuyu yazıyorum. Konu AKP’nin bir uygulamasıysa yazı konusu odur. YÖK’ün bir uygulamasıysa yazı konusu YÖK’tür

    ÖZDİL: İnsanların kafasında birtakım şablonlar var. Mesela nefret ettikleri kavramlar var ve seni o nefret ettiği kavramlarla özdeşleştiriyor
    . Mesela, şu da bir eleştiri, ilk bakışta mantıklı gibi, “Peki hiç mi güzel bir şey olmuyor?” Güzel olan şeyleri benim gazetem yazmıyor mu? Yazıyor. Ben de mi ayrıca yazmalıyım, hepimiz mi yazmak zorundayız? Böyle bir salaklık olabilir mi?
    Ya da mesela çok daha önceki tartışmada, “Bülent Ersoy CHP genel başkanı olsun” diye yazan benim. Ya da “İstikbal golflerdedir” diye hava kuvvetleri komutanının golf oynamasını yazan benim. Ama bunları sen görmek istemezsen benim yapacak bir şeyim yok, bu bir.
    Yayınlanmış Röportaj'larından Derleme.

    7 Aralık 2010
    Yılmaz ÖZDİL

    Blok mu? Çarşaf mı?

    Hatırlarsınız... Üniformalarıyla gelen PKK'lıların memlekete girişi, coşkulu törenlerle kutlandı.

    Aslında terörist olmadıkları, olsa olsa sevimli terörişko'lar olduğu açıklanan PKK'lılar, sınır kapısına serilen kırmızı halı üzerinde, protokol tarafından çiçeklerle karşılandı. Ayaklarına mahkeme götürüldü. “Teslim olmaya geldiniz di mi?” diye soruldu, “Hayır, liderimiz sayın Apo çağırdı” dediler. “Pişmansınız di mi?” diye soruldu, “Yo-oo, pişman filan değiliz” dediler. Bunun üzerine, “Yaz kızım, pişmanlık affından faydalanmalarına” denilerek, serbest bırakıldılar. Üstü açık otobüse bindirilip, havayi fişekler eşliğinde, zafer turu attılar. Kurbanlar kesildi, nazar değmesin diye alınlarına sürüldü. PKK'lıların yurda girişi şerefine, yurdun çeşitli karakollarına molotofkokteyli atıldı.
    *
    Türkiye armut gibi seyretmişti.
    *
    Sıkılınca, haberleri zaplayıp...
    Dizi filmlere geçmişti.
    *
    Bilahare... Apo'yla yapılan protokol görüşmeleri kısa süre tıkanmış, o tıkanma sırasında, terörişko oldukları açıklanan arkadaşların, aniden, terörist olduğuna karar verilmiş, bazıları tutuklanmıştı. Birinin avukatı, Diyarbakır eski Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu'ydu.
    *

    Terörist de olsa, elbette kendini savunma hakkı var, avukatı olmalı... Ancak, ya kendi tutar, ya devlet verir ya da gönüllü olunur. Tanrıkulu'nun durumunu bilmiyorum, merak da etmedim, çünkü, Apo'nun protokolünde yer alan “anadilde eğitim”i gönülden savunduğunu biliyorum.
    *
    Ayrıca, hiç eveleyip gevelemiyor, tıpkı BDP'nin istediği gibi, Anayasa'da yer alan “vatandaşlık” tanımının değiştirilmesini, hatta, referanduma sunulmasını mantıklı buluyor.
    *
    Kemal Kılıçdaroğlu, CHP genel başkanı olur olmaz, bismillah, ilk iş, Sezgin Tanrıkulu'na telefon etti, “Sizi CHP'de görmek istiyorum” dedi. Nereden biliyoruz? Tanrıkulu açıkladı, öyle öğrendik. Ancak, CHP'de görülemedi. Çünkü, Kılıçdaroğlu'nun kendisi bile son dakkada başkan adayı olduğu için, Tanrıkulu son dakkaya yetiştirilip, üye yapılamadı. Gel zaman git zaman, Önder Sav'ın ayıklanmasından hemen sonra, rozeti takıldı, CHP'ye üye yapıldı.
    *
    Blok mu? Çarşaf mı?
    ¡
    Kılıçdaroğlu, parti meclisi için blok liste yapıp, Tanrıkulu'nu o monoblok gövdenin içine sokmak istiyor... Ki, monoblok olsun, komple, langırt diye sandığa atılsın.
    ¡
    Peki ya çarşaf olursa?
    Delegeler elde kalem bekliyor... Habur otobüsünden inip, CHP otobüsüne binen son dakka yolcusunun biletinin üstü çizilecek, hayatı boyunca CHP otobüsüyle seyahat edenlerin isimleri yazılacak. E böylece, otobüste sınırlı sayıda koltuk olduğu için, muavin olması planlanan Tanrıkulu, bagaja bile giremeyecek.
    *
    Başka son dakka yolcusu var mı?
    Var da, yerimiz dar.
    *
    Haberler şimdilik bu kadar...
    Dizi filmlere geçebilirsiniz.
    *******************************

    M.E.SEZEN: Bir Ata sözü: “Dostlarına anlatma. Düşmanlarınsa anlamaz…”

  7. #156
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    izmir
    İletiler
    2.371
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Yılmaz Özdil Sayfası

    09 Ocak 2011
    Yılmaz ÖZDİL

    Kanuni
    Hukuk hakkında ahkâm kesmek için, hukuktan önce aritmetikten bahsetmek gerekiyor sanırım.
    Ortalama insan, ortalama hızla okuduğunda, okuduğunun yüzde 60'ı aklında kalır... Anlamayı, akılda tutmayı boşverip, sadece okursa, dakikada 120 kelime okur.1 milyon
    346 bin 857
    1 milyon 346 bin 858
    1 milyon 346 bin 859 gibi, kelime okumak yerine, çok haneli sayı saymaya başladığında, hızı yarı yarıya azalır... Dakikada ortalama 60'a düşer.

    Yani?

    Yargıtay'da bekleyen 1 milyon 800 bin dosya var. Bırak içini açıp okumayı, o dosyaları tek tek saymaya kalksan bile, günde 8 saatten, hafta sonu tatilleri hariç...
    3 ay tutuyor!

    Çünkü...
    10 kişiden 1'i mahkemelik.

    Türkiye'de herkes birbirini “Seni mahkemelerde sürüm sürüm süründüreceğim” diye tehdit ediyor... Sonra herkes merak ediyor, bu mahkemelerde niye bu kadar dava birikiyor?

    Memleketi satıyorlar, gıkın çıkmıyor, tarlana alt tarafı inek giriyor, bütün köye dava açıyorsun emmioğlu!

    Bayramda herkes birbirinin elini öpüyor, kucaklaşıyor, baba bi ölüyor, iki tane kıytırık halı için bütün sülale mahkemelik...
    Ev mev kaldıysa, miras davası, kan davasına dönüyor.

    “Bunak bu” diye anasını dava eden evlat mı ararsın, “Üç aylığımı çaldı” diye evladına dava açan baba mı... Kayınçoyla kaçan yenge, baldızı düdükleyen enişte, gerdekten önce takılarla araziye uyan gelin, karanlıktı fark etmedim ayaklarıyla kayınvalideye takan damat meselesine hiç girmeyeyim... “Aile” ansiklopedisi yazmaya kalksan, 700 bin cilt çıkar Yargıtay'dan.

    Klima aldım soğutmuyor, Yargıta.y'a.. Soba aldım ısıtmıyor, Yargıtay'a... Vay efendim tampon çizildi, doooğru Yargıtay'a... Sanırsın kaportacıdır Hasan Gerçeker.

    Kalorifer az yandı çok yandı dalgasına, bütün apartman birbirini dava ediyor. Şahitlik yapan kapıcıyı işten attılar, Yargıtay'a gitti. Geçenlerde apartman yöneticisi komşuları vurdu mesela, ölenler mezarlık, kalanlar Yargıtay'lık...
    Borcunu ödemedi bu adi herif, Yargıtay'a... Ödedim ben o şerefsize, Yargıtay'a.
    Banka kredi kartı veriyor, herkes alıyor, kredi kartı için üç lira kesiliyor, bütün mudiler bankaya dava açıyor, banka bütün mudilere dava açıyor, hadi bakalım Yargıtay'a.

    Adam çocuk peydahlıyor kadından, sonra salağa yatıyor, matizdim hatırlamıyorum diyor, çocuğun babasının kim olduğunu Yargıtay'a soruyorlar. Nafaka desen, kafadan Yargıtay'a.

    Bu memlekette, erkekken kadın olmak için cihazı kestirmen bile yetmiyor abi... Kestirmeden önce dava açıp, kazanman gerekiyor. Kazandın kazandın... Kazanamadın, Yargıtay'a intikal ediyor. Yok eğer, dava açmadan kestirdiysen, bu sefer dava açıp “delil”i göstermen gerekiyor. “Delil”i sakladın sakladın... Saklamadın, Yargıtay'a intikal ediyor. Yok eğer, kadınken erkek olmak istiyorsan, zaten Yargıtay'a intikal ediyor.

    Beş kişinin gırtlağını kesip “Bi saniye izah edeyim hâkim bey” diyen adamı biliyorum ben... Katil bu kadar yüzsüz olunca, izah bi saniye sürüyor ama, dava 20 sene!

    Bakın, 188 kişiyi domuz bağıyla katledip, oturma odasına gömenlerin avukatı televizyona çıktı, “Velev ki, suçlu bile olsalar, mağdurdurlar” dedi. Bu pişkinlikle dava biter mi arkadaş...

    İşadamına dava açıyorlar, 78 milyar dolarlık... Hâkim alıyor, ayda 2 bin lira maaş... Hâkimin psikolojini düzeltip dosyaya hâkim olması zaten 6 ay sürüyor.

    Gak dedi, hakaret davası, guk dedi, manevi tazminat davası.
    İmam-cemaat misali... Bu ahalinin başbakanı, dünyanın en çok dava açan başbakanı.

    Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Milli Kütüphanesi'nde sadece 1 milyon 200 bin kitap var, en kalını bin sayfa... Yargıtay'da 1 milyon 800 bin dosya var; bazıları 55 bin sayfa!

    Uzatmayayım.
    Beş dakka durun da...
    Yargıtay nefes alsın birader.

    NOT:
    Diyebilirsiniz ki, başlıktaki “Kanuni” yazının içinde yok... Başlığa “kanun” yazsam, dangozlar okumaz. Belki Muhteşem Süleyman'ı yazdığımı sanıp, okurlar diye öyle yazdım. Allah bilir, tüketiciyi kandırıyor diye bi dava da bana patlatırlar şimdi.

  8. #157
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    izmir
    İletiler
    2.371
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Yılmaz Özdil Sayfası

    22 Şubat 2011
    Yılmaz ÖZDİL
    Fizan

    1854: İlk dış borç alındı.

    1883: Sigara ve alkollü içkilerin tüm gelirleri Düyun-u Umumiye'ye bırakıldı.

    1923: Cumhuriyet kuruldu.

    1925: Sigara devletleştirildi.

    1926: İçki devletleştirildi.

    1946: İşin adı, Tekel oldu.

    1954: İlk dış borcun alınmasından tam 100 sene sonra, anca, Düyun-u Umumiye'ye son taksit ödenebildi.

    1969: Tekel Kanunu çıktı.

    *

    2002: AKP iktidar oldu.

    *

    (Adapazarı, Düzce, Çine, Turgutlu, Mudanya, Yenişehir, Kocaeli, Hendek, Sinop, Şarköy, Merzifon, Geyve, Gölmarmara, Soma, Savaştepe, Ulubey, Ahmetli, Yenice, Çivril, Fethiye, Bergama, Dikili, Trabzon, Menemen yaprak tütün işletmesi kapatıldı.)

    2004: Rakı satıldı.

    (290 milyon dolara satıldı. Sadece Bilecik'teki fabrika 100 milyon dolar ediyordu, ki, 17 fabrika satıldı. 35 milyon dolarlık rakı stoku... 100 milyon dolar civarında kuru üzüm, suma, şişe, etiket, anason stoku vardı. Binaları, arsaları saymıyorum gari.)

    2006: Rakıyı 290'a alan arkadaşlar, aynı rakıyı, 810'a Amerikalılara sattı.

    (Rakıyı 810'a alan Amerikalılar, sadece geçen sene, 950 milyon dolar ciro yaptı.)

    2008: Sigara satıldı.

    British-American'a.

    (Devlet Denetleme Kurulu'nun helal süt emmiş müfettişinin raporuna göre, sadece iki fabrikanın üç senelik kârına satıldı. Kapatılan ve üzerine konut yapılması planlanan fabrika mülklerinin, 2 ila 3 milyar dolar değerinde olduğu öne sürülüyor.)

    2008: Tekel nostalji oldu!

    Adı değiştirildi, tta oldu.

    2010: Nostalji işçilerinin ağzı burnu kırıldı, suratlarına gaz sıkıldı, havuza atıldı.

    *


    Dün: Rakı gene satıldı.

    Bu sefer İngiliz'e.

    (290 milyon dolara verilen rakıyı 810 milyon dolara alan Amerikalılar, aynı rakıyı, 2 milyar dolara İngilizlere sattı.)

    *

    Aynı gün: Bizde Tekel Kanunu çıktığı sene, Libya'da darbe yapıp, iktidar tekeli kuran... Bizim Tekel işçileri havuza atılırken, bizim Başbakana İnsan Hakları Ödülü veren Kaddafi, ayvayı yedi.

    *

    Bilmiyorum tabii, iktidar tekelinde dönen dolapları görmek için taa Fizan'a gitmeye gerek var mı...

  9. #158
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Adana, Seyhan, Turkey.
    İletiler
    2.930
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Yılmaz Özdil Sayfası

    Yılmaz Özdil yine her zaman yaptığı gibi laf cambazlığı ve göz boyama ile okucusunu yanıltmaya çalışmış.

    Neden Atatürk zamanında da dış borç alındığından bahsetmemiş?

    Çünkü onun objektif olmaya ihtiyacı yok.

    Birilerini karalamak için buluduğu bir kaç örnek ona yetiyor.

    Bulduğu bir kaç örnekle yaptığı genelleme sonucunda iddiasını kanıtladığını zannediyor.

  10. #159
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Yılmaz Özdil Sayfası

    Haklısınız Abbas bey ; Yılmaz Özdil çok ayıp etmiş Atatürk önemini yazmayarak...

    84.597.495TL Osmanlı borcunu gık demeden üstlenmiş bir Liderin dönemidir o dönem... 1954 e kadar da ödenmiş ve Osmanlının borçları temizlenmiştir... Hani günümüzde bir çok kişi kendi borcunu ödemezken hiç yapılacak iş midir ? değil mi?

    Cumhuriyet'in ilk dış borcu 1930 yılında merkez bankasının kurulması amacıyla bir Amerikan kuruluşundan alınmış 10 Milyar dolar tutarındaki donanım kredisidir. Daha sonra 1934 yılında Sovyetler Birliği’nden 8milyon Dolar ve 1936-1938 yılları arasında İngiltere’den toplam 16 milyon Sterlin dış borç alınmıştır . Bu dönem içinde alınan dış borçlar büyük yatırım sanayisinde kullanılmıştır.

    Nereden bakarsak bakalım O ara yapılan hamleler kurulan sanayi neredeyse tarihte eşi benzeri görülmeyen bir durumdur. Alınan her kuruş hakkıyla kullanılmış ve büyük özveriyle ödenmiştir.

    Günümüzdeyse o dönemde ve sonradan yapılan tüm devlet malları haraç mezat satılmakta buna rağmen inanılmaz birde dış borçlanma olmaktadır!!!!

    Evet Özdil ayıp etmiş bunları yazmamış...

    Acaba Atatürk ''Gelin bizde zaten gemide sanayide yok... limanları filan size satayım '' deseydi... dış borç alırmıydı ki??? AOÇ yi ve Ankara'yı yoktan var etmeseydi dış borç olur muydu ki?

    Yılmaz Özdil filan bilmem ( severek okurum o ayrı) amma günümüz şarlatanlarını savunmak için Atatürk dönemine söz etmek ayıp oluyor...

  11. #160
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    izmir
    İletiler
    2.371
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Yılmaz Özdil Sayfası

    Mustafa Kemal Atatürk'ün Ne Mutlu Türküm diyene sözünden rahatsız olanlara Alerjisi olanlara.



    21 Ocak 2011
    Yılmaz ÖZDİL

    İleri demokrasi

    “Avanta kömür” muamelesini ıslıklayan taraftarı para cezasına çarptırıp, bi daha stada sokmayacaklarmış... Halbuki, para cezasına çarptırılıp, stada sokulmaması gerekenler başkaları!

    *
    Çünkü...
    *
    New York'un “demokrat” valisi var,
    Obama'nın has adamı, David Paterson... Bu vali, beyzbol efsanesi Yankees'in taraftarı... Geçen seneki final maçını, en faça koltukta seyretti.
    *
    Gel gör ki, “şerefsiz” New York Post Gazetesi,
    merak eder, Yankees Kulübü'nü arar, Vali'nin kaç bilet aldığını, parasını ödeyip ödemediğini sorar. ABD bizim gibi “ileri demokrasi” ülkesi olmadığı için, “kabile devleti” olduğu için, “Sana ne lan” diyemezsin, cevaplayacaksın.
    *
    Yankees Kulübü, Vali'ye beş tane bilet verildiğini, parasının ödenmediğini açıklar. Niye ödenmemiş? “Resmi görevli” olarak geleceği bildirilmiş, resmi görevliden para alınmıyor.
    *
    Gel gör ki, “haysiyetsiz” New York Post Gazetesi, bu sefer, neden bir tane değil de, beş tane bilet verildiğini merak eder. Araştırır... Vali'nin iki yardımcısına, oğluna ve oğlunun arkadaşına “avanta” bilet aldığını ortaya çıkartır...
    Haşırt diye manşet yapar.
    *
    Buyrun burdan yakın...
    Manşetteki soru basittir:
    “Avanta bilet
    rüşvet değil mi?”

    *
    Vali tutuşur...
    Yankees'le temas kurup, parayı ödemek istediğini söyler. Orası “yalakalar devleti” olduğu için, Yankees kulübü “Reca ederim efenim, ödenmiş kabul edelim” diyemez maalesef... Hesapları denetleniyor. “Kredi kartı numaranızı verin, tahsil edelim” der.
    *
    Vali “ebelek gübelek” der.
    Çünkü, kredi kartından öderse, ödeme tarihi ortaya çıkacak. Yani, maçtan önce değil, gazetenin manşetinden sonra mecburen ödemek zorunda kaldığı anlaşılacak.
    *
    Hal çaresi?
    Vali der ki:
    “Çek vereyim!”
    *
    Verir çeki... Ancak, cinlik yapar, eski tarih atar. Böylece, sanki maçtan önce parayı ödemiş gibi olur. Sonra da utanmadan basın toplantısı yapar, “İftira atıyorlar... İşte ödediğim çek” der.
    *
    Gel gör ki, “karaktersiz” New York Post'un manşeti, ihbar kabul edilmiştir. “Badem bıyıklı” polis devreye girer. Çek, adli tıp tarafından incelenir. Mürekkep testiyle, çeke atılan tarihin çakma olduğu kanıtlanır. “Puşt” New York Post manşeti dayar: “Vali yalan söylüyor!”
    *
    Hadi bakalım, New York Eyaleti Dürüstlük Komisyonu devreye girer iyi mi...
    *
    Dedim ya, orası bizim gibi “ileri demokrasi” ülkesi olmadığı için, böyle saçma sapan komisyonları var... Toplanır, haşırt diye 62 bin 500 dolar cezayı geçirir Vali'ye.
    *
    2 bin 500 dolar bilet parası, 60 bin dolar yalan söylediği için!
    *
    İşin “hazin” tarafı... Dürüstlük Komisyonu'nun üyeleri, bizzat vali tarafından seçiliyor. Yani, “Koltuğumuzu ona borçluyuz, pisliğini örtelim, aklayalım” demiyor “nankör” herifler!
    *

    Netice?
    Uçtu vali.
    *
    Obama çıkıp “Kefilim” demedi. Zart diye değiştirildi. İnsan içine çıkamıyor şu anda.
    *
    Bizim şeref tribünlerine çoluğunu çocuğunu doluşturan bürokratları, VIP localarında saçını tarayarak poz veren generalleri, maçı yazmadığı halde baş köşeye kurulan gazetecileri, koltuğunu beğenmediği için kavga çıkaran siyasileri, el pençe durup ihale kapan kulüp yöneticilerini görünce... “İyi ki ileri demokraside yaşıyoruz” diye mutlu oluyor insan.
    *
    Demem o ki, değil ıslık...
    Vuvuzela öttürsen hikâye.
    *
    Sivrisinek eskidendi çünkü...
    Anlayana davul zurna saz,
    anlamayana sazı soksan az.

+ Konuyu Yanıtla
16 / 22 Sayfa İlkİlk ... 678910111213141516171819202122 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

yılmaz özdil çok mu zor

yilmaz ozdil hatmi cicegi

yilmaz ozdil hesabini bilmez kasap

yilmaz ozdil cok mu zor

turklerden iyilikten baska bir sey gormedik

bb tayip erdoğan şehitlere kelle dedi

yılmaz özdil trene açarsan

A.aaa.babaçko

Özel kuvvetler komutan postası sözlük

yılmaz Özdil bana bayrağı yaz diyorlar

yılmaz özdil PKK bayrağıyla alakalı suç duyurusunu inceleyen savcılık

https:www.hukuki.netshowthread.php15798-Yilmaz-ozdil-Sayfasipage14

Forum

Benzer Konular :

  1. Article: Osman Hilmi Özdil, Hanefi Avcı hakkında suç duyurusunda bulundu
    Hukuk portalına yeni bir kaynak eklendi. Konu: https://www.hukuki.net/content.php?327-Osman-Hilmi-Özdil-HanefiAvcı-hakkında-suç-duyurusunda-bulundu
    Yazan: Mehtap Deniz Forum: Hukuk Portal
    Yanıt: 0
    Son İleti: 28-08-2010, 17:47:44
  2. Yılmaz Özdil’e karşı TRT-TMSF beslemeli Sevrciler Cephesi!
    Yılmaz Özdil’e karşı TRT-TMSF beslemeli Sevrciler cephesi! Sabahattin Önkibar 17 Nisan 2010 Yılmaz Özdil bir yazı yazdı, malum güruh ayağa...
    Yazan: monica Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 11
    Son İleti: 20-04-2010, 23:12:38
  3. Şevket Yılmaz Yangını
    26 Mayıs 2009 gecesi Bursa Şevket Yılmaz Hastanesinde çıkan yangında annemi kaybettim. Olayın ardından bakan otopsi sonuçlarını hafta sonuna kadar...
    Yazan: explation Forum: Sağlık Hukuku
    Yanıt: 4
    Son İleti: 25-11-2009, 12:05:14
  4. Adaletin Yılmaz Bekçisi Kimmiş?
    AA - Medeniyet yürüyüşlerinde adalet ve kalkınmayı birbirinden ayrı görmediklerini ifade eden Erdoğan , `Devletin temel nitelikleri olan demokratik,...
    Yazan: KASIMAN Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 1
    Son İleti: 26-03-2007, 20:55:24
  5. Yılmaz Güney'den
    Hayat bize mutlu olma şansı vermedi sevgili biz kendimizden başka herkesin üzüntüsünü üzüntümüz, acısını acımız yaptık çünkü. Dünyanın öbür...
    Yazan: Keziban Çolak Forum: Kültür - Sanat - Edebiyat
    Yanıt: 2
    Son İleti: 19-03-2007, 15:40:19

İlgili Hukuk terimleri

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.