İyi Günler,

Sayın forum kullanıcıları. Nisan 2022 tarihinde aranarak hakkımda bir soruşturma olduğu bilgisi tarafıma aktarıldı ben de kendisine belirtilen adreste yaşamadığımı bu yeni adresime yeni taşındığımı ve evimde oturan birisi gözüktüğü için adresimi taşıyamadığımı belirterek yaşadığım yere gönderilmesini talep ettim. Aynı telefon konuşmasında bana soruşturma dosyası ile ilgili bilgi istediğimde “ Soruşturmanız adres karışıklığı nedeniyle yanlış yere gelmiş olduğu için açmadım bunu ilgili birime ulaştıracağım onun için size oradaki arkadaşlar bilgi verirler” denerek telefon kapatıldı. Daha önce hiç suç işlemediğim ve ifade vermediğim için bu konuda bilgi vermek üzere aileme haber verdim ve tabi annem kendisi ilgili numarayı arayarak bir de ben sorayım hemen gitme dolandırıcılık olabilir dedi. Numarayı aradığında bizi arayan kişi dosyayı açıyor ve hakkımda 226/3 maddesinden soruşturma açıldığına dair bilgi veriyor aileme ve aynı zamanda ban sorulacak soruları da anneme söylüyor ve telefonu kapatıyor. Daha sonra kişi tekrar aradığımda bana soruşturma dosyasının resmini çekip atacağını söyledi ancak atmadı. Bu olay sonrası tüm ailevi ilişkilerim bozuldu ve bu olaylardan dolayı yaşadığım sorunlar sonrası sosyal ve iş ilişkilerim tamamı ile bitti.

Bu olaydan yaklaşık 2 ay sonra emniyet müdürlüğünden aranarak neden soruşturmaya gelmediğim soruldu. Ben de kendilerine beni bir jandarma astsubayın aradığını bilgilendirdiğini ve kendisine başka şehirde yaşadığımı belirterek adresimi vererek telefonu kapattım. Daha sonrasında bu konuşmayla ilgili düzenlenen savcılığa bilgi yazısında daha önce arandığım bilgisi eklenmemiş bulunmaktadır.

Bu olaydan 1 ay sonra yaşadığım yere gönderilen dosya ile ilgili ifadeye çağırıldım ve ben de ertesi gün emniyete gittim ifadem alınacakken bana neden ifadeye gitmediğim sorulduğunda yaşanan olayı harfiyen anlattım ancak polis memuru bunu ifadeye eklemedi. Sonrasında sorular sordu ve bana delil veya raporlar ile ilgili hiçbir bilgi veya belge sunmadı. Ben de eklenmesini istediğim olayı belirttim ve bazı devrik cümle hatalarını düzelttirmek istediysem de kendisi bana “bu tip soruşturmaları çok sık yaşıyoruz telefonuna el koyma kararı yok sicilin de temiz büyük ihtimal dava açılmaz boşver” diyerek beni gönderdi ancak bana çıkarken dedi ki hakkında soruşturma açılan şehirde arama kararı var soruşturma açılan şehirdeki siber suçlara gitmen zorunlu daha sonra ben soruşturma açılan şehirdeki siber suçlar dairesine gittiğimde telefonumun ifadem sonrası alınmadığı için endişelenecek bir şey olmadığı ve başka işlem yapılmayarak evime gönderildim.

Tekrar bu olaydan 3 ay sonra evime polis gelerek arama ve el koyma kararı olduğunu belirterek telefonuma el koydu bu sürede tutulan tutanağa ilgili cihazdan başka bir iletişim aracım olmadığının eklenmesini talep ettim ancak memur bana borcun harcın yoksa kredi çek al bir yeni telefon diyerek ekleyemeyeceğini belirterek imzamı alıp gitti.

Telefonum alındıktan 6 aay sonra soruşturma açılan şehirdeki cumhuriyet başsavcılığını aradığımda ve hem telefonum ve hem de soruşturma hakkında akıbetini sorduğumda soruşturmanın başka sehire gönderildiği belirtildi ve ben de sonrasında aynı gün diğer şehirdeki cumhuriyet baş savcılığını arayarak bir bilgi almak istedim. Bana kendilerinin bir haftayı aşkın bir süre önce yaşadığım yerdeki emniyet müdürlüğüne talimat gönderildiğini belirttiler ve bana emniyete git dediler. Emniyete gittiğim beni ilgili yere yönlendirdiler ben de telefonum alındığı için CBS ile iletişime geçtiğimi ve hakkımda bir talimat olduğu için emniyete geldim bana bilgi verilmedi dedim. İçerideki kişi beni oturttuktan sonra 2 dakika sonra yanına çağırarak gel gel dedi ve gittiğimde bana bazı resimler göstererek bunların telefonumda bulunduğunu söyleyerek benden ifade aldı ve bu sürede yine bana hiçbir belge veya rapor/delil sunulmadı. Ancak bana gösterdiği şeylerin telefonumdan alınmadığını hakkımda dava açıldıktan sonra öğrendim. Yani bana yanlış bilgi verilmişti.


Bu olaydan 2 ay sonra evime bir tebligat geldi ve hakkımda neden dava açıldığını öğrenmiş oldum. Aslında hakkımda açılan dava bir e-mail adresine telefon numaram kaydedilmek suretiyle ilgili e-mail adresinden ç.p paylaşımı yapılması ile ilgili. Tebligatta davanın açıldığı ancak yetkisizlik nedeniyle hakkımda soruşturma açılan şehirdeki mahkemeye gönderildiğini yazıyordu. Bu olaydan sonra uzun bir süre gelişme olmadı ve en son dava kapalı olarak işaretlendi.

Daha sonra uzun bir bekleyişten sonra dava yeniden açıldı ve aslında hakkımda aynı konudan iki soruşturma açılıp iki farklı dava açıldığını öğrenmiş oldum.

Şimdi sizlere sorum olacak kısma geçiyorum.

Hakkımda açıldığı iddia edilen e-mail adresi alınan telefonumda kayıtlı bulunamadı.

BTK da iletişim talebi istemi doğrultusunda edinilen bilgilerde e-mail adresinin oluşturulduğu ve paylaşımın yapıldığı belirtilen IP adresi ve benim o gün bağlantı sağladığım IP adresleri asla uyuşmuyor hatta bu süreçte 2 aylık bir sürecin kayıtlarında ilgili IP adresleri hiçbir kayıtla uyuşmuyor.

Telefonum incelendi ve adli bilirkişi raporu oluşturuldu. Ancak ilgili bilirkişi raporuna ek olarak bana ait olmayan, evimden alınmayan ve nereden geldiği açıkça belirtilmeyen bir CD’nin de incelemeye alındığını fark ettim. Bilirkişi raporlarında ç.p’ne rastlandığına dair hiçbir ibare bulunmamakta ayrıca siber suçlar raporunda da “1 adet ç.p olabileceği DÜŞÜNÜLEN “cache” dosyası bulunmuştur ibaresi yer almakta.

Cahce dosyaları sizin rızanız olmadan açılan pop-up siteler ve ayrıca girdiğiniz istisnasız her siteden elektronik cihazlarınıza kayıt edilmektedir. Bu aslında önemli bir husus.

Bundan sonra hakkımda düzenlenen iki iddianameden birinde “kişinin suçtan kaçmaya yönelik ifadesine itibar edilmemiştir" ibaresi yer almaktadır ancak bu iddianame için alınan ifadede bana telefonumda bulunduğu suretiyle gösterilen resimler aslında ilişkili olan e-mail adresinden gönderilen resimler olduğu hakkında düzenlenen raporda detaylıca bildirilmiştir.

İkinci iddianamede ise “Her ne kadar şüpheli savunmasında üzerine atılı suçlamayı kabul etmemiş ise de; şüphelinin cep telefonundanalınan imaj kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonrası tanzim olunan bilirkişi raporu ile yine Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü raporunda şüphelinin cep telefonunda bulunan videoda çocuk pornografisine ilişkin görüntülerin bulunduğu, bu görüntülerde içerikte çocukların da bulunduğu çok sayıda pornografik görselin bulunduğunun tespit edildiği, gerek bilirkişi raporu gerekse Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce tanzim olunan raporlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde şüphelinin çocuklara ait mühtescen görüntüleri paylaşmak ve depolamak suretiyle üzerine atılı suçu işlediği, zira şüphelinin savunmasında paylaşımın yapıldığı cep telefonunun 2019 yılından bu yana fiilen kullandığını beyan ettiği ve paylaşımlarında bu telefon hattı üzerinden yapıldığı anlaşılmakla;” ibaresi yer almakta olmasına karşın ne adli bilirkişi raporunda böyle bir ibare yer almakta ne de siber suçlar raporunda böyle bir bilgi bulunmamaktadır. Gizli tutulan deliller olma ihtimali var mıdır?

Belirtilen ve sonrasında dava açılan iki iddianame de bana ulaştırılmadı imzamla teslim alınmadı başka bir kişiye teslim edildiğine dair hiçbir yazı tarafıma sunulmadı tüm bilgilere UYAP üzerinden erişim sağlamış bulunmaktayım.

Bilişim suçlarında iyi olan bir avukat maalesef bulamamış bulunmaktayım ayrıca asgari ücretle çalışan bir kişi olduğum ve ailem benimle soruşturma sürecinden beri iletişime geçmeyi reddetmesinden dolayı bu işi yapmakta zorlanacağım bana bu konuda bilgi verebilecek bir kişi var mıdır lütfen yardım veya detaylı olamasa bile yüzeysel olarak bile vereceğiniz tüm biler çok değerli olacaktır.

Şimdiden okuyan ve yardım eden herkese teşekkür ederim.