Merhaba,

Sayın avukatlarımızın bir konuda yardımlarına ihtiyacım var. Olayı ve gelişmeleri aşağıda anlatıyorum. Durum biraz sakat bir hal almaya başladı. Zamanımda biraz kısıtlı, değerli vaktinizi çaldığım için özür dilerim.

04.05.2017 Tarihinde İzmir/Merkez'de bir trafik kazası geçirdim. Kaza yaralanma ve maddi hasar ile sonuçlandı. Ben aracım binek araç ve karşı taraf Ticari Taksi. Kaza sırasında yolcular mevcuttu, ve o yolculardan bir bayan yaralandı.Olay gecesi Polis arkadaşlar bizi karakola götürüp ifademizi aldılar. Yaralanan şahıs benden şikayetçi olmuş ve taksi şoföründen olmamış. Olayın ertesi günü kaza raporunu Trafik Şube'den teslim aldım ve sonuçlar "Kırmızı Işık İhlali" olduğu için %100 "Adli Kusurlu" olarak ticari taksi şoförünü gösteriyordu. Ben evraklardan 1 nüsha ilgili karakola ve 1 nüsha ilgili hastaneye teslim ettim. O günden bugüne kadar Resmi bir merci tarafından ne bir şey soruldu ne bir tebligat yapıldı ne de bir bilgi verildi. Bugün yani 12.07.2017 tarihinde Uzlaşma Bilirkişisi tarafından görüşmeye çağrıldım. Gittiğimde duyduklarım karşısında şok oldum. Karşı taraf trafik kaza raporuna rağmen şikayetini değiştirmemiş ve olayın intikal ettiği Cumhuriyet Başsavcısı bana söylenen bilgiye göre kaza raporunu incelemeden karar vermiş. Verdiği karar ise kusursuz olan bana karşı 5271 sayılı kanunun 253 üncü maddesi uyarınca "uzlaşma" kapsamında ki suçlardan olması vs. diye kamu davasından önce UZLAŞMA BÜROSUNA GÖNDERİLMESİNE, diye karar verirken, karşı taraf için yani %100 Adli Kusurlu bulunan taksi şoförüne EK KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA DAİR karar vermiş, yaralanan şahıs benden tazminat olarak 15.000 TL teklif etmekte, ve ben kusursuz olduğum için herhangi bir tazminat vs. ödemek istemiyorum. Eğer uzlaşmayı kabul etmez isem dosya mahkemeye taşınacak ve hakim karar verecek. Şimdi bu konuda sizlerin yorumuna ve yardımına ihtiyacım var. Şimdiden teşekkürler. İyi günler.


Saygılarımla,