YARGITAY 19. Hukuk Dairesi
ESAS: 2001/7820
KARAR: 2002/2283

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince duruşmasız, davalılar vekilince de duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti.Belli günde davacı vek.Av.Mustafa Dilcioğlu gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı M... A.Ş. arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, davalılar Birgün M. ile Serin M.'in teminat olarak ipotek verdiklerini, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın katedilerek ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğini, davalıların takibe itiraz ettiklerini, itirazların haksız olduğunu ileri sürerek davalıların itirazlarının iptaline, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalılar vekili cevabında, davacı banka tarafından müvekkillerine muacceliyet ihbarı gönderilmediğini bu nedenle ipotekli takip yapılamayacağını, talep edilen alacak miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.

Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre, takip tarihi itibariyle asıl borcun ipotek limitinden fazla olduğu, davalı Birgün M.'e muacceliyet ihbarı tebliğ edilmediğinden, bu davalının itirazının haklı bulunduğu gerekçesiyle davalı Birgün M. hakkındaki davanın reddine, ipotek veren diğer davalı Serin M. ile borçlu şirketin itirazının iptali ile takibin 60.000.000.000.TL üzerinden devamına, alacağın %40'ı icra inkar tazminatının bu davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacı banka alacağının ipotek limitinden fazla olduğunun anlaşılmasına göre, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2-Davacının temyizine gelince;

Davacı bankanın hesabın katına ilişkin 27.4.1998 tarihli 04314 nolu ihtarının, ipotek veren Birgün M.'e tebliğ edilmediği anlaşılmakta ise de, adı geçenin bu bildirime karşı 1.5.1998 tarih ve 09017 Sayılı cevabi ihtarname ile karşılık verdiği görülmektedir. Bu durumda mahkemece, muacceliyet ihbarının muhatabına ulaşmış olduğunun kabulü gerekir. Bu yön gözetilmeden, adı geçen yönünden davanın reddine karar verilmesi isabetli görülmemiştir.

SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 97.500.000.TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine, peşin harçların istek halinde iadesine, 28.3.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu kararın hukuki anlamı nedir ve Tüketici kredilerinde bu kararın uygulanma olasılığı varmıdır. Hukuki anlamı hesap kat ihtarnamesine itiraz edildiğinde muacceliyet sartının gerçekleştiğimi (hesabın kat edilmesi muhatabına ulaşmış olup ticari kredideki gibi borç muaccel edilmesi mi) yoksa aynı adrese gönderilen ihtarlardan hesap kat ihtarını alan borçlu için, haberi olmadığı muacceliyet ihtarnamesinide tebliğ almış olacağımıdır.