Ben hala evlenmemiş birisiyim. Bazen evlilik teklif edemediğim için kız 'bu salak evlenmeyi bile teklif edemiyor ' diyerek gitti yada ben cesaretimi toplayana kadar iki çocuk annesi evli bir kadın oldu. Kişisel olarak evliliğe ne çok sıcak bakıyorum nede çok soğuk ama kız tarafı evlenme teklif ederse daha iyi olur diye düşünüyorum ))
Neyse konum bu değil elbette gerek yaşadığımız reel ortamda gerekse medya haberlerinde n ve gerekse buradaki sanal hukuk sitesinde yazıları dikkatle okurken genelde hep boşanmayla ilgili çokluk dikkatimi çekiyor. ' nasıl daha ucuza boşanırım ? , öldürsem dul mu olurum bekar mı? , malları ne yapacağız ?' v.s v.s Bu beni hem üzüyor hem düşündürüyor.
Anlamıyorum ne biçimbir evliliktir ki daha senesi dolmadan boşanmaya gider? Görücü usulü evlilik çok az kaldığına göre (ki en az boşanma bu tarz evliliklerde istatistiklere göre ) nasıl bir tanışma sonucu oluşan evlilik bu kadar çabuk boşanmaya gidiyor ?
Yani insanlar (kız erkek farketmez) birbirlerini bir şekilde tanıyor hoşlanıyor dolaşıyor bakıyorlar ki anlaşıyorlar iş dahabüyüyor söz dü nişan dı derken aileler de kaynaşıyor sonra bir ömür boyu birliktelik için nikah salonuna gidip senesi dolmadan da mahkemeye gidiliyor ?
Evliler , boşanmak için müracaat edenler boşanmışlar lütfen bir ses verinde ben bir anlayayım inanın ki şaşkınlıkla izliyorum bu tip olayları
Çok büyük konuşmayayım ama eğer başarabilirde evlenirsen bir günnn kesinlikle ayrılmak zorunda kalacağım tek konu 'ihanet' olacaktır.
bilmiyorum dediğim konu hakkında 2 saat eh bence dersem günlerce konuşurum
Sayın commodore1tr,
Bence evlilik sevgi, anlayış ve fedakarlık temelleri üzerine kurulur. Şayet temelde bunlar yoksa veya sonradan kaybolursa boşanmalar da kaçınılmaz olur. Geçenlerde okuduğum bir yazı beni çok etkiledi. Konu ile alakalı olması sebebiyle aşağıya ekledim. Saygılarımla.
Sedef Susuz Kaldı
Mahkeme salonunda, seksenlerindeki yaşlı çiftin durumu içler acısıydı. Adam inatçı bakışlarla suskun, Nine'nin ağlamaktan iyice çukurlaşmış gözleri ve keskin çizgileriyle bıkkın bakışları süzüyordu etrafını...Ve Hakimin tokmak sesiyle sustu uğultu ve tok sesiyle, sözü yaşlı kadına verdi, hakim...
"Anlat teyze neden boşanmak istiyorsun...?"
Yaşlı kadın derin bir nefes çektikten sonra baş örtüsüyle ağzını aralayıp, kısılmış sesiyle konuşmaya başladı...
"Bu herif yetti gari, 50 yıldır bezdirdi hayattan..."
Sonra uzunca bir sessizlik hakim oldu mahkeme salonunda... Sessizlik bu tür haberleri her gün manşet yapan gazetecilerden birinin flaşıyla bozuldu, kimbilir nasıl bir manşet atacaklardı, yaşanmış 50 yılın ardından...
Çok sayıda gazeteci izliyordu davayı, kadın neler diyecekti..Herkes onu dinliyordu.. Yaşlı kadının gözleri doldu...Ve devam etti...
"Bizim bir sedef çiçeği vardı, çok sevdiğim... O bilmez...50 yıl önceydi.. O çiçeği bana verdiği çiçeklerin arasından kopardığım bir yaprağı tohumlamıştım, öyle büyüttüm.. Yavrumuz olmadı, onları yavrum bildim... Bir süre sonra çiçek kurumaya başladı. O zaman adak adadım... Her gece güneş açmadan önce bir tas suyla suluycam onu diye... İyi gelirmiş dedilerdi... 50 yıl oldu, bu herif bir gece kalkıp bir kere de bu çiçeği ben sulayım demedi... Taki geçen geceye kadar... O gece takatim kesilmiş..uyuyakalmışım... Ben böyle bir adamla 50 yıl geçirdim... Hayatımı, umudumu herşeyimi verdim... Ondan hiçbir şey göremedim.. Bir kerecik olsun, benim bildiğim görevlerden birisini yapmasını bekledim.... Onsuz daha iyiyim, yemin ederim."
Hakim, yaşlı adama dönerek ;
"Diyeceğin bir şey var mı baba" dedi.
Yaşlı adam bastonla zor yürüdüğü kürsüye, o ana kadar suçlanmış olmanın utangaçlığını hissettiren yüz ifadesiyle hakime yöneldi.
"Askerliğimi, reisicumhur köşkünde bahçevan olarak yaptım, o bahçenin görkemli görünümüyle büyümesi için emeklerimi verdim... Fadimemi de orada tanıdım... Sedefleri de... Ona en güzel çiçeklerden büketler verdim... O çiçeklerle doludur bahçesi... Kokusuna taptığım perişan eder yüreğimi...
İlk Evlendiğimiz günlerin birinde boyun ağrısından onu hekime götürdüm... Hekim çok uzun süre uyanmadan yatarsa boynundaki kireç sertleşir, kötüleşir dedi.. Her gece uykusunu bölüp, uyansın, gezinsin dedi... Hekimi pek dinlemedi, bizim hatun...lafım geçmedi... O günlerde tesadüf bu çiçek kurudu... Ben ona gece sularsan geçer dedim.. Adak dilettim... Her gece onu uyandırdım. Ve onu seyrettim... O sevdiğim kadının yavrusu bildiği çiçekleri sularken seyrettim... Her gece o çiçek ben oldum... Sanki... Ona bu yüzden tapabilirdim..." dedi adam o yaştaki bir adamdan beklenmeyecek ifadelerle...
"Her gece O yattıktan sonra uyandım... Saksıdaki suyu boşalttım... Sedef gece sulanmayı sevmez, hakim bey.. Geçen gece de... Yaşlılık.. Ben de uyanamadım.. Uyandıramadım... Çiçek susuz kalırdı amma , kadınımın boynu yine azabilirdi... Suçlandım.. Sesimi çıkartamadım..."
O an Mahkeme salonunda herşey sustu...
Ertesi sabah gazeteler "Sedef susuz kaldı" diye yine yalnızca neticeyi haber yaptılar...
Ben bunu okumuş çok etkilenmiştim. Sonrada tarihin karanlık sayfasında bir anı olarak kalmıştı. Tekrardan hatırlattınız çok teşekkür ederim.
Umut ediyorum ki mesajı herkes aynı anlar.
bilmiyorum dediğim konu hakkında 2 saat eh bence dersem günlerce konuşurum
Hocam,
Hikayeyi okudum ve cok duygulandım..
Bence evlilik bir şans işidir. Çünkü bir insanı çok iyi tanımak için o kişi ile en az on gün aynı yerde kalacaksın o zaman iyi tanırsın.
Ben bu konuda şansızım. Artık tövbe edip bir daha evlenmeyeceğim. Boşandıktan sonra da kendim için değil karşı taraf için üzülüyorum. Ne kadar yanlış yapsalar bile üzülüyorum işte..
Özellikle çocuğunuz varsa vay adamın psikolojisine. Bence erkeğin psikolojisi daha çok bozuluyor.( Belki de ben istisnayım. Balık burcu özelliğim olsa gerek)
Herkese tavsiyem(bekar olanlara); İyi tart, iyi biç, göze değil öze bak ve çiftler aynı yapıda olmasınlar..
Evlenen herkesin mutlu olmasını canı gönülden dilerim.
şunu da belirteyim, günümüzde o kadar sapık aileler var ki çarpık ilişkiler
(herkesin gözü komşunun tavuğunda) herkes en yakında ki insanlar dahil güvenmesinler. Dost acı söyler.......
Merhaba;
Evliliğin şans işi olduğuna bende katılıyorum. Ben de boşanmak üzere olan bir erkeğim. Hakikaten boşanmak erkek için yıkım oluyor.. Genelde kadınlar etrafla paylaşıyor ve bir parçada olsa sıkıntılarını atıyor ama erkek paylaşamıyor. Neden mi ? Karşı tarafa eşini anlatmış oluyorsunda ondan..
Boşanmalar dikkatinizi çekmiş haklısınız.. Bu günlerde artık kitaplar satılıyor 'erkekleri kullanma klavuzu, kadınları kullanma klavuzu" adı altında sevgi, aşk, evlilik, arkadaşlık oyuna dönüşmüş...
Örneklendirirsek; bu kitaplardan birinde oyun olarak" TERK ETME OYUNU " doğrusu seviyorsa gelir oyunu anlatılıyor. Yani karşındakinin seni sevdiğinden emin olmak için terk edeceksin sonra sana gelecek o zaman seviyor.. Ya yıkılan gurur ne olacak veya bu oyunu karşı taraf alışkanlığa çevirirse... Sonunda "hırs ve kin"
Önerim şu: Evleneceklere erkek penceresinden söylüyorum; Son medeni kanun çerçevesinde kazanımlarını elde edeceksin (mal, mülk, kariyer) sonra evleneceksin, korkma anlaşamasanda yasa kazanılmış malları koruyor. Aksine benim gibi dona kadar soyulursun.
Evlilkler neden bitiyor? Ben bekarım. Ama son zamanlarda o kadar boşanan çiftler var ki,temeldeki nedenler dürüst olamamak mı.saygının bitmesi mi? Şiddette maruz kalan bayanlar... cehalet mi?
Hayir...
Cunku siddet nedeni ile bosanan ciftlerin icinde akademisyenler bile var, onlarda mi cahil oluyor?
Ben bunu daha cok insanlarin sadece duygularina gore aceleye getirerek hareket etmelerine bagliyorum.
Halbuki kendilerine biraz zaman ayirip, biraz da mantik katarak aceleye getirmeden birbirlerini daha iyi tanima ve hic bir zaman mantigi da geri plana atmadan karar verebilseler, sanirim ne kimse siddette maruz kalir ne de bosanma oranlari o kadar yuksek olur.
Bakiniz bu konuda neler yazilmis
Evliliklerde ’20 yıl’ tehlikeli sayı
Türkiye’de evliliklerin sonlandırılmasında “tehlike çanları” en fazla 20 yıl ve sonrasındaki evliliklerde çalıyor...
İstatistiklere göre, boşanmalar en fazla, evliliğin 20 yıl ve üstü yıllarda yaşanırken, en fazla “geçimsizlik” nedeni ile oluyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine dayanarak yapılan hesaplamalara göre, 2004 yılında toplam 91 bin 22 kişi boşanırken, bu rakam 2005 yılında 95 bin 895’e yükseldi. Buna göre, boşananların sayısı 2005 yılında 2004’e göre yüzde 5,3 oranında artış gösterdi.
Önceki yıl 95 bin 895 adet boşanmanın 91 bin 989 adedi geçimsizlik nedeniyle meydana gelirken, 2 bin 923 adet boşanmanın nedeni belirtilmedi.
257 çift terk nedeniyle, 67 çift ise zina sebebiyle boşandı.
BOŞANMADA İLK YIL DA REVAÇTA
2005 yılında evliliğinin ilk yılında boşananlar, toplam boşanmaların yüzde 9,32’sini oluşturdu.
Önceki yıl evliliğinin birinci yılında boşananların sayısı 8 bin 946 olarak belirlendi.
Evliliğinin 2. yılında boşananların sayısı 7 bin 909, üçüncü yılında 7 bin 220, dördüncü yılında 6 bin 735 ve beşinci yılında da 5 bin 892 oldu.
Bu arada 2005’de en düşük boşanma sayısı 1,710 ile 19 yıllık evliliklerde görüldü. 20 yıl ve üstü evliliklerde de boşanmaların arttığı saptandı. Toplam 95 bin 895 boşanmanın bunun 14 bin 112’si 20 yıl ve üstü evliliklerde yaşandı.
Önceki yıl, kadınlarda boşanma en fazla 25-29 yaş, erkeklerde ise 30-34 yaş arasındakilerde oldu.
EN FAZLA BOŞANMA İSTANBUL’DA
Önceki yıl en fazla boşanma 21 bin 124 İstanbul’da gerçekleşirken, İzmir 8 bin 647 boşanma ile bu ili takip etti. Ankara, Antalya, Bursa ve Mersin ise bu illerin ardından sıralandı.
Bu arada, 2005 yılında en az boşanma 19 ile Hakkari’de oldu.
Merhaba. Duygulardan kaynaklandığını söylemişsiniz.Haklısınız,tabiki ben size bir yönden hak veriyorum.Ama akademisyenlerin olduğunu söylüyorsunuz.Ben şiddet dedim,peki duydu diyoruz peki duygu nedir?Temelde sizde biliyorsunuzdur kızgınlık,mutluluk,keder,kin.vs...bunlar duygularımız ve biz insanların davranışlarında,düşünceleriyle ortaya çıkar,bunu biliyorsunuz.Benim şiddet olarak anlatmak istediğim buydu.hemen evlilk diyorsunuz tabiki. Haklısın.Düşünmek gerekir.
Merhaba Sayin esin_28
duygu derken tum duygu cesitlerini dile getirmis olmuyorum
burada anlasilmasi gereken iki farkli cinsten olan insanlarin birbirlerine olan yaklasimlarina sebep olan o ilk duygu cesididir.
Kimisi buna sevgi kimisi ask diyor veya onlardan biri olarak algiliyorlar fakat
bu duygularindan emin olduklarinin bile farkina varmadan hemen evlilik gibi ciddi bir birliktelikle sonlandirabiliyorlar.
veya bazi nednelerle sevgileri asklari bile bu birliktelige yetmediginden yine sonu husranla bitebilmekte..
Ki biraz dikkatlice inceleyecek olursaniz farkli nedenleri ile birlikte o kadar cok bosanma konulari varki sitede
sizde 'hayret' diyebilecek kadar sasirabiirsiniz.
Tabi bu demek degildir ki her evlenen bosaniyor veya birbirlerine katlaniyorlar
elbetteki cok mutlu ciftlerde var.
Konu ' neden evlikler biter dolayisiyla bosanma ve sebepleri oldugundan
bir de 'ben bekarim' diye belirtmissiniz ki
sanki biraz endiseleniyormussunuz gibi geldi bana
o nedenle ulke geneline bakmakta fayda var diye dusundum.
Bu arada ingilizce klavyeye alisik olmadigimdan yazim kurallarina uyamiyorum ozur dilerim.
Yine ulke geneli olarak
Kadın işe, erkek güzelliğe bakıyor
Evlenirken, kadınlar işe, erkekler ise güzelliğe bakıyor.
Halen bekar olup evlenmeyi düşünen kadınlardan; evleneceği erkeğin işinin olmasının önemli olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 95’e kadar çıkarken, bekar erkeklerin yüzde 59’u evleneceği kadında güzellik arıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yaptığı derlemeye göre, kadınların da erkeklerin de yüzde 90’ı karşı tarafın kendisine aşık olmasının önemli olduğunu belirtiyor.
Aile yapılarının benzer olmasının önemli olduğunu düşünen kadınların oranı yüzde 87 olurken, bu oran erkeklerde yüzde 80’de.
Erkeğin ilk kez evlenecek olması kadınların yüzde 79’u tarafından önemli görülürken, erkekler bu konuda daha muhafazakar görünüyor ve burada oran yüzde 86’ya çıkıyor.
ERKEK GÜZELLİK ARIYOR
Erkeklerin yüzde 59’u evlenecekleri kadının güzel olmasını isterken, kadınların yüzde 44’ü yakışıklılığa bakıyor. Kadınların yüzde 43’ü erkeğin kendinden yüksek eğitimli olması şartını ararken, erkeklerde bu oran sadece yüzde 17’de kalıyor.
BAŞLIK PARASI HALA VAR
TÜİK verileri, Türkiye’de yıllardır “bitti bitiyor” denilen başlık parası uygulamasının hala devam ettiğini ortaya koyuyor. Nitekim Türkiye genelinde evlenirken başlık parası verme oranı yüzde 17’ye kadar çıkıyor. Kırsal kesimde bu oran yüzde 24’ü bulurken, kentlerde yüzde 13 olarak hesaplanıyor.
Bunun yanında başlık parası, en çok yaşlıların evlenmesinde gündeme geliyor. 65 yaş üzerinde başlık parası ödenme oranı yüzde 29’a yükselirken, 18-24 yaş arasında yüzde 10’a kadar iniyor.
TÜRKİYE’NİN BEŞTE BİRİ AKRABA EVLİLİĞİ YAPIYOR
Verilere göre, Türkiye genelinde 18 yaş üstünde, evli bireyler içinde akraba evliliği yapanların oranı da yüzde 21’e yaklaşıyor. Akraba evliliği oranı Güneydoğu’da yüzde 40’lara fırlarken, Batı Marmara’da yüzde 5’in altında bulunuyor.
TÖRENSİZ EVLİLİK YOK
Türkiye’de evlenenlerin yüzde 86’sı düğün yaptığını belirtirken, tören yapmayanların oranı sadece yüzde 2. Evlenenlerin yüzde 83’ü söz kesme veya kız isteme, yüzde 81’i kına gecesi yaparken, evlenenlerin dörtte üçü nişan töreni, yüzde 72’si dini nikah, yüzde 71’i de resmi nikah töreni gerçekleştirdi.
GÖRÜCÜ USULÜ VE AİLE ONAYI YAYGIN
Evlilikte. görücü usulu ve aile onayının hala baskın olduğu görülüyor.
Nitekim erkeklerin yüzde 32’si, kadınların ise yüzde 28’i görücü usulu ve kendi kararıyla, erkeklerin yüzde 25’i, kadınların yüzde 32’si ise görücü usulü ailesinin kararıyla evleniyor.
Kendi seçimi ve ailesinin onayıyla evlenen erkeklerin oranı yüzde 35 olarak ölçülürken, kadınlarda bu oran yüzde 17’de kalıyor.
Ailesinin karşı çıkmasına rağmen erkeklerin yüzde 6,3’ü, kadınların ise yüzde 6,7’si evlenirken, erkeklerin yüzde 1,8’i kadınların yüzde 1,5’i kendi kararı ve ailesinin bilgisi dışında evlenmiş durumda.
HEM RESMİ HEM DİNİ NİKAH BASKIN
Evliliklerin yüzde 86’sında hem resmi hem de dini nikah yapılırken, yalnız resmi nikahı olanların oranı yüzde 10’un altında kalıyor. Sadece dini nikahı olanlar yüzde 4 olarak hesaplanırken, nikahı olmayanların oranı yüzde 1’in altında bulunuyor.
TÜRKİYE’DE AĞIRLIKLI EVLENME YAŞI 18-24
Bu arada, Türkiye’de yapılan her 100 evliliğin 59’u 18-24 yaş arasında gerçekleşiyor. Bu oran İstanbul’da 61’e çıkarken, İzmir’de 52’ye kadar geriliyor. Evlenenlerin yüzde 96’sı ilk defa, yüzde 4’ü ikinci defa yüzde 0,3’ü ise 3 kez ya da daha fazla evlenenlerden oluşuyor.
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Non Profit Seo Los Angeles California
Avukatınız ile nasıl tanıştınız