3 Haziran 2010 tarihinde annemin bir şahitliğinden dolayı olmadık hakaretlere maruz kaldık. Bize ağıza alınmayacak küfürler ve belden aşağı hakaretlerde bulunarak bizi (annemi ve beni) tehdit etmişlerdir. Sabiha Kadak, Mehmet Kadak ve Polis memuru olan oğulları; Adem Kadak bizlere karşı (bana ve anneme) sen şahidlik yaptın bundan sonra görürsün sen sana olacakları ve oğlunun geleceği ile sicili ile oynamazsam ben adam değilim diyerek den tehditde bulundu. Beni taşladılar, anneme ve bana olmadık hakaretlerde bulundular. Artık psikolojimiz bozuldu. Olmadık davaların açılması, kendi söylediklerini biz söylemişiz gibi şikayet etmektedirler. Artık psikolojik destek almaktayız artık kendimi öldüreceğim! Ben kendimi öldürünce bu suçlamalar bitecekmi. Bir insanın gururu ile oynamak ne demektir. Bu konuda ben ne yapmalıyım. Kendimi öldüreyimmi. Onlarca dosyamız bulunmaktadır. Sürekli adaleti meşgul ederek; asılsız iddalarda bulunarak dan dava açılmaktadır. Bu davalar mezardamı bitecek. Biz ne yapmalıyız. Anne ve ben ne yapmamız lazım. Annem; Ahlak masasına bile şikayet edildi. Ve ifade verdi ahlak masasında... Annem krizlere girdi. Annemin suçu şahid olmasından dolayımı ? Annemin isteği dışı yazılan şahidliğin sonucu, bedeli , suçu bumudur? Karşı taraftan olan; Polis memuru Adem Kadağın tahinini güyya annem çıkarmış. Personel şube müdürü ; Osman Sert annemin dostu imiş güyya Annemin Osman Sert ile gönül ilişkisi varmış bunun içinde şikayet edildi. Dayılarım ve Teyzelerime kadar asılsız, sahte isimlerle şikayet edildi. Bizim sonumuz ne olacak. Bunlar bizim ceza almamız ve hapis yatmamız için yemin ettiler. Para karşılığı tuttukları; Yalancı şahitleri ile birlikte sürekli şikayet edilmekteyiz. Karşı taraftan olan; Sabiha kadakı güyya darp etmişiz ; Karakola gittik geldik ifade verip geldikten sonra kadın siz beni dövemibileceksiniz belden aşağı küfür ederekten; Demir paranın canı sağolsun, koluma vücuduma sürdümmüydü darp oluyor. Biz karşı taraftan iyi öğrendik bu darp şeklini ! Oğulları polis olunca; karakola ifade vermeye gittiğimizde ; oğullar polis Adem kadak; Karakolu arayarak ifademizi alan polis memurunu dahi nasıl yönlendirebiliyor? Hep bizmi suçluyuz ... Sonumuz ne olacak , Ölünce mi bitecek bu dava yada kendimizi öldürüncemi, 3 haziran 2010 dan beri devam etmektedir bu davalar. Bir gün olsun biz kavga etmedik, hakarette bulunamdık, ama kendileri bulundu. Kendilerinin söyledikleri lafları biz söylemişiz gibi şikayet edildik. Ben hukuku bilmiyorum, yönlendirmeyi bilmiyorum. Sonumuz ne olacak...