Şeker toplamaya çıkan üç çocuğun akibeti belli oldu
Kayseri’de 1.5 yıl önce Ramazan Bayramı’nda şeker toplamak için evlerinden ayrıldıktan sonra kaybolan ve ikisi kardeş 3 çocuğun cesedi, Yozgat’ta toprağa gömülü halde bulundu. Polisin olayla ilgili gözaltına aldığı zanlı suçunu itiraf etti. Zanlının kaçırılan çocuklardan birinin ailesine komşu olduğu ve çocukları öldürdükten sonra gömdüğü yere piknik yapmaya gittiği ortaya çıktı.
KAYSERİ’DE, 2009 yılında Ramazan Bayramı’nın ikinci günü şeker toplamaya çıktıktan sonra bir daha haber alınamayan 6 yaşındaki Dilruba ve 7 yaşındaki Ahmet Tuna Tekin kardeşler ile komşuları 10 yaşındaki Türkan Ay’ın cesetleri, elbiseleriyle üst üste gömüldüğü Yozgat’ın Çayıralan İlçesi’nde gölet kenarında bulundu. Evine şeker toplamak için gelen çocukları içeri alıp üçünü de öldürerek kiraladığı otomobille memleketi Yozgat’a götürüp gömen 33 yaşındaki Uğur Veli G yakalandı. Kayıp çocuklar olayını çözmek üzere polisin oluşturduğu özel ekibin 4 ay süreyle adım adım takip ettiği şüpheli Uğur Veli G.’nin eşinden boşandığı ve Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde bir fabrikada çalıştığı belirtildi.
Kamuoyunu 1.5 yıldır meşgül eden Kayseri’deki ’kayıp çocuklar’ olayını çözmek üzere 6 ay önce Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkan Yardımcısı Ercan Taştekin görevlendirildi. Konya’da görev yaptığı dönemde bir çok cinayeti çözmesiyle dikkat çeken Taştekin, o ekibinde görev yapan, sonradan başka illere tayin edilen arkadaşlarını da toplayıp özel bir ekip oluşturdu. Kayseri Emniyet Müdürlüğü’nün yaptığı çalışmalardan da yararlanan özel ekip, 3 çocuğun kaybolduğu Talas İlçesi Yenidoğan Mahallesi’nde detaylı çalışma yaptı. Çok sayıda kişiyle görüşüldü, mahallede oturan ve olaydan sonra taşınan kişilerle ilgili tüm bilgiler derlendi ve şüheliler listesi hazırlanarak takibe alındı.
ŞÜPHELER ÜZERİNDE YOĞUNLAŞTI
Yozgat’ın Çayıralan İlçesi nüfusuna kayıtlı olan ve Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde bir fabrikada çalışan Uğur Veli G. üzerinde şüpheler yoğunlaştı. Eşinden boşanan ve çocukların kaybolmasından iki hafta sonra mahalleden taşınan Uğur Veli G.’nin küçük yaştaki kız çocuklara zaafı olduğu da belirlendi. Yozgat’ın Çayıralan İlçesi’ne bağlı Külekçi Köyü"nden olan Uğur Veli G.’nin, Almanya’ya giderek orada oturan köylüsü bir kızla evlendiği, geçimsizlik nedeniyle boşandığı bilgisine ulaşıldı. Uğur Veli G.’nin, Almanya’dan sınır dışı edildikten sonra Türkiye’ye dönüp Kayseri’de yaşamaya başladığı belirlendi.
SORGUSUNDA HER ŞEYİ ANLATTI
Özel ekip tüm delilleri topladıktan sonra operasyon için düğmeye basıldı. Uğur Veli G. ile kendisine yataklık yaptığı iddia edilen bir kişi gözaltına alındı. Kayseri Emniyet Müdürlüğü’nde sorgulanan şüpheli Uğur Veli G., dün gece itirafta bulundu ve çocukları kendisinin öldürdüğünü söyledi.
Katil zanlısı Uğur Veli G, ifadesinde şu bilgileri verdi: "Şeker toplamak için kapımı çalan Türkay Ay, Ahmet Tuna ve Dilruba Tekin'i evde kimsenin de olhmamasından ve yalnız kalmamdan yararlanarak ,apartman dairesinde ellerini bağlayıp, ağızlarını koli bantı ile bantlayıp alıkoydum. Daha sonra Türken Ay'a tecacüz edip, bıçakla öldürdüm. Etrafa kanlar sıçradı. Kanları temizledikten sonra Ahmet Tuna ve son olarak Dilrubayı,arkadan tek tek ağızlarını kapatıp, boyunlarını sıkarak öldürdüm. 3 çocuğun cesetlerini banyoya koyup, bayramın 3.günü (23 Eylül 2009), Cumhuriyet meydanındaki bir marketten iki bavul satın aldım.Türkan ile Ahmet'in cesetlerini bavullara, Dilruba'nın cesedini se evdeki bir valize koyup, kiraladım otomobilin bağajına evden tek tek indirip, doğum yerim olan Yozgat'ın Çayıralan ilçesindeki baraj göletinin orada kazdığım 1 metrelik çukura üst üste koydum."
Suçunu itiraf eden üç çocuğun katili Uğur Veli G., öldürdüğü çocuklar içinde en çok Dilruba'ya üzüldüğünü belirterek, poliste alınan ifadesinde "Dilruba'ya arkasından sarılıp, ağzını kapattım. Sonra sağ kolumla bastırarak boynunu sıkıştırdım. Ölmemek için çok çırpındı. 1 buçuk yıldır vicdan azabı çekiyorum. Dilruba'nın çırpınarak kollarım arasındaki can verişini hiç unutamadım" dedi.
1 METRELİK ÇUKARDA ÜST ÜSTE 3 CESET
Hemen Yozgat’a götürülen şüpheli Uğur Veli G., 3 çocuğun cesetlerini gömdüğü yeri gösterdi. Dün saat 21.00 sıralarında, Yahyasaray Köyü yakındaki gölet kenarında yaklaşık 5 dönümlük alanda yüzeyde arama çalışması başlatıldı. Önce kayıp çocuklara ait bazı kıyafetler bulundu. Karanlık nedeniyle çalışmalara ara verildi ve güvenlik şeridine alınan bölgede jandarma sabaha kadar nöbet tutarken, şüpheli Kayseri’ye getirildi.
Sabah saatlerinde ise Çayıralan Cumhuriyet Savcısı Göksel Turan gözetimin tekrar çalışmalara başlandı. Yahyasaray Barajı kıyısındaki yaklaşık 100 metrekarelik alanda Yozgat Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Olay Yeri İnceleme ile Jandarma ekipleri ve kazı için getirilen işçiler çalışma başlattı. Yapılan çalışmaların ardından barajın 20 metre kenarında ormanlık bir alanda kazı başlatıldı. Kazma ve küreklerle yapılan kazı sonrası 3 çocuğun 1 metrelik çukura elbiseleriyle üst üste gömülen ve çürüyen cesetlerine ulaşıldı. Olay yeri inceleme ekipleri tarafından toplanarak, Çayıralan Devlet Hastanesi’ne götürülen kemik ve elbise parçaları, incelenmek üzere Adli Tıp’a gönderilecek.
Kazıda görev alan bir işçi, "Cesetler üst üste konulmuş, çürümüş ve tanınmaz halde. Ayrıca yabani hayvanlar da parçalamış. Zaten elbise parçaları onun için dışarı çıkmış" dedi. Yahyasaray Köyü’nün eski muhtarı Kazım Yücel ise, "Buralar mesire alanı olduğu için yaz kış insanlar uğrar. Balık tutmak içinde çok kişi gelir. Çocukların gömülü olduğu alandan en az 20 kere geçtik. Yumuşak bir toprak ve kazılması kolay bir alan. Ancak buralarda defineciler sürekli kazı yaptığı için hiç dikkatimizi çekmedi" dedi.
MUHTAR: KÖYE GELDİ AMA ŞÜPHE ÇEKMEDİ
Kayseri’de 1.5 yıl önce kaybolan 3 çocuğu öldüren kişinin Uğur Veli G. olduğunun ortaya çıkması, Yozgat’ın Çayıralan İlçesi’ne bağlı Külekçi Köyü halkını şoke etti.
Külekçi Köyü muhtarı Arif Kaygısız, Uğur Veli G.’nin kendi köylüleri olduğunu belirterek, "Şimdilik olayı onun yapıp yapmadığını bilmiyoruz. Almanya’ya gitmişti, orda evlenmişti. Sonra da boşanmış ve sınır dışı edilmiş" dedi. Uğur Veli G.’nin Kayseri’ye yerleştiğini duyduklarını anlatan Kaygısız, "Ancak ara sıra köye gelip gidiyordu. Kayseri’de çocukların kaybolmasından sonra da bir kaç kez köye gelip gitti. Herhangi bir şüpheli davranışı yoktu. Çocukların cesetlerinin bulunduğu yer bizim köyden 15 kilometre uzaklıkta" diye konuştu.
ÇOCUKLARI GÖMDÜĞÜ YERDE PİKNİK
Uğur Veli G.’yi tanıyan köylüler, 3 çocuğu gömdüğü gölet kenarına birkaç kez pikniğe geldiğini söyledi. Köylülerden bazıları bu konuda DHA muhabirine şunları anlattı:
"Barada onu arkadaşlarıyla piknik yaparken gördük. Balık avlıyorlardı ve piknik yapıyorlardı. Nasıl böyle bir olay yapmış, anlam veremiyoruz. Çocukların gömüldüğü yer mesire alanı. Çevredeki birçok köyde insanlar gelip burda piknik yapıyor, kışın da balık tutuyorlar."
DUVARDAKİ KAN İZİ ELE VERDİ
Uğur Veli G.’yi, cinayeti işlediği evde kızılötesi ışınlarla saptanan kan lekesi ele verdi. Şüpheler üzerinde toplanınca birkaç kez ifadesi alınan Uğur Veli G.’nin olayı gerçekleştirdiği ve ardından taşındığı evde kriminal inceleme yapıldı. Özel cihazlarla yapılan inceleme sırasında, kimyasal luminol kullanılarak duvarda kan lekesi bulundu. Ardından DNA testiyle bu kanın öldürülen çocuklardan birine ait olduğu saptanında Uğur Veli G., gözaltına alındı.
SAĞLIK KONTROLÜNDEN GEÇİRİLDİ
Kayseri Emniyet Müdürlüğü’nde sorgulanan şüpheli Uğur Veli G. ve kendisine yardım ettiği ileri sürülen kişi, Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne muayene için götürülmek yerine, emniyete gelen adli tabip tarafından muayene edildi.
LİNÇ EDİLMEK İSTENDİ
Zanlının adliyeye getirilişi sırasında polis önlem alırken, öldürülen çocukların yakınları zanlıya saldırıp linç etmek istedi ancak polis saldırganları çocuk katiline yaklaştırmadı. Emniyet Müdürlüğü’nden Ankara ve Kayseri'den olayı soruşturan özel ekibin kontrolünde adliye binasına getirilen Uğur Veli G'nin çok korktuğu ve sürekli başını önüne eğdiği görüldü. Çevik kuvvet polisleri, "Burası Kayseri. Sana adliyeyi ve cezaevini dar edeceğiz" gibi sözler ve küfürler eden ölen çocukların yakınlarını zanlıya saldırmaktan koruyup, süratle nöbetçi Cumhuriyet Savcısına götürdü. Öfkeli kabalık ise teskin edilerek, dağıtıldı.
AİLELER TEPKİLİ
Çocukları öldürülen iki ailenin evleri, başsağı dilemeye gelenlerle dolup taştı. Öldürülen çocuklardan Dilruba ve Ahmet Tuna’nın babası Hamza Tekin, cinayet şüphelisi Uğur Veli G.’nin yakalandığını öğrenince, "İki ailenin de tanıdığı kişi değil. Çocuklarımızdan ne istedi. Keşke onlar yerine beni öldürseydi" dedi. Olayı tek başına bir kişinin yapamayacağı görüşünü savunan Hamza Tekin, "Bu çete ya da organize bir iş olabilir. Katili bana versinler parçalayayım" diye konuştu.
Sürekli ağlayan Leyla Tekin ise, ”Hiç umudumu kaybetmeden 556 gündür çocuklarımın bir gün döneceği umuduyla yaşıyordum. Bunlar nasıl bir insanlarmış ki bizim telecizyonlarda gözyaşlarımızı gördükleri halde evlatlarımızı neden vermeyip öldürdüler.
Bu üç yavrumuzu Yozgat’ın Çayıralan ilçesine götürülünceye kadar hiç kimsenin görmemesi mümkün müdür? Ben hala inanamıyorum. Katillerin çocukları varsa, onlara beddua edemiyorum" dedi.
Talas Belediye Başkanı Ak Partili Rifat Yıldırım, Tekin Ailesini ziyaret ederek başsağlığı diledi. Hamza Tekin’in çocukları kaçırıldıktan 3 ay sonra kalp krizi geçirdiği için evin önünde ambulans bekletildi.
113 BİN KİMLİK SORGULANDI
KAYSERİ’nin Talas İlçesi’nde 21 Eylül 2009 tarihinde kayıplara karışan 3 çocuğun bulunması için 78 kuyu, 57 trafo, 68 foseptik çukuru, 1169 kullanılmayan bina, 13 değirmen, 230 park ve bahçede arama yapıldı. İnşaat alanları, mezarlıklar, bağ evleri, intihara elverişli yerler, Talas’taki su kuyuları, 7 bin 440 ikamet ile Yamula Barajı araştırıldı. 81 site ve işyerine ait kamera görüntüleri incelendi.
113 bin kişinin kimlik bilgileri sorgulandı. 13 bin 436’sı Kayseri plakalı, 5 bin 239’u da diğer illere ait toplam 18 bin 675 araç incelendi. Kamera kayıtlarında tespit edilen şüpheli bir araç görüntüsüyle ilgili olarak 5 bin 50 araçla ilgili araştırma yapıldı. Olay tarihinde kiralanan 200 araç ve trafik sorgusu yapılan 68 araç incelendi. 3 bin 968 apartman sakini ve 6 bin 644 kişiyle görüşüldü. 183 kişinin ifadesi alındı. 194 ihbar değerlendirildi.
Ülke genelinde evlatlık talebinde bulunanlar, organ nakli için başvuranlar, kadavra çalışmasındaki cesetler, olay bölgesinde yalnız yaşayanlar, yeni taşınanlar, okula devamsızlık yapan, lise ve dengi okullar ile üniversite öğrencileri, psikiyatrik rahatsızlığı bulunanlar araştırıldı. Cinsel taciz ve pedofili şüphelisi 244 kişinin bilgileri ve ilişkileri takibe alındı.
İzmir ve Diyarbakır'da çocukları yıllar önce kaybolan acılı aileler, Kayseri’de şeker toplamaya giden 3 çocuğun 1.5 yıl sonra öldürüldüğünü ortaya çıkaran özel ekibin kendileri için de devreye girmesini istiyor.
İLAYDA 5 YIL ÖNCE KAYBOLDU
İzmir'de Buca Kaynaklar’daki ormanlık alana 2006 yılında ailesiyle pikniğe giden 5 yaşındaki İlayda Taşçı ortadan kayboldu. Olayın ardından Jandarma komando birliğinin köpekler yardımıyla aramalarından, polisin şehirdeki araştırmalarından, ailenin çabalarından sonuç alınamadı. Kızı İlayda’nın bulunması için gözüyaşlı anne Bedriye Taşçı ile baba Saim Taşçı, Cumhurbaşkanı’ndan Başbakan’a, İzmir Valilliği’nden polis ve jandarma yetkililerine kadar her yere, gerek mektup göndererek gerekse kendileri gidip yüzyüze görüşerek yardım istedi. Ancak ailenin umutlu bekleyişi hep hüzünle bitti. Aradan geçen 5 yıla rağmen İlayda’dan bir iz dahi bulunamadı.
KAYSERİ YENİ UMUT OLDU
Ailenin kendi imkanlarıyla yaptıkları araştırmaların sürdüğü sırada, Kayseri’de bayram günü şeker toplamak için evlerinden çıktıktan sonra bir daha haber alınamayan 9 yaşındaki Ahmet Tuna Tekin, 6 yaşındaki kardeşi Dilbura Tekin ile 11 yaşındaki Türkan Ay’ın cesetlerinin bulunup, cinayetin özel ekip tarafından aydınlatılması İlayda ile ilgili de yeniden umut oldu.
Kızının kaybolmasının ardından sürekli onunla ilgili rüyalar görüp, konuşmalarını duyduğu için geceleri uyuyamayan anne Bedriye Taşçı, Kayseri’deki olayı aydınlatan özel ekibin başındaki Asayiş Daire Başkan Yardımcısı Ercan Taştekin’i beklemeye başladı. Gözyaşı dökerek Kayseri’deki çocuklar gibi kendi kızının da bulunmasını isteyen anne Taşçı, "Kayseri olayı aydınlandığı gece sabaha kadar uyuyamadım, kızım İlayda’yı düşündüm. Kızımdan bir iz bekliyorum. Ölü ya da diri kızımı artık bana versinler. Çok acı çekiyorum. Polis müdürü Teştekin, İlayda’nın amcası olsun, dayısı olsun özel ekibiyle onu bulsun" dedi.
20 AYDIR KAYIP OLAN KÜÇÜK LEYLA'NIN ANNESİ: BENİM KIZIM DA ÖLÜ YA DA DİRİ BULUNSUN
Diyarbakır'ın merkez Yenişehir İlçesi Benusen Mahallesi'ndeki evinden 9 Eylül 2009 tarihinde şampuan almak için markete giden 100'üncü Yıl İlköğretim Okulu 2'inci sınıf öğrencisi Leyla Baykuşak'tan o tarinden beri haber alınamıyor. Diyarbakır'da polisin özel ekipler kurup aylarca aramasına rağmen Baykuşak'tan hiç bir haber alınamadı.
Kayseri'de 3 çocuğun kaybolmasının ardından kurulan özel polis ekibinin yaptığı çalışmada katil zanlısı yakalanan ve cesetlerinin bulanması, Diyarbakır'daki Baykuşak ailesinin acılarını yeniden tazeledi. Kayseri'deki 3 çocuğun ailesine başsağlığı dileyen Ayşe Baykuşak, kızının 20 aydır kayıp olduğunu ancak kimsenin konuyla ilgilenmediğini söyledi. Leyla'nın aranmasında ilk 3 ay polisin sürekli çalıştığını kaydeden anne Baykuşak kurulan özel ekibin sorgu yapmadığını ileri sürüp, şunları söyledi:
"Benim kızım 20 aydır kayıp. Özel ekip kuruldu diyorlar, ben özel ekibi hiç görmedim. Kimse gelip bana bir şey sormadı. İlk ay 3 polis gelip soruyordu ama sonrasında kimse kapımızı çalmadı. Ben bu ülkenin vatandaşıyım Türkiye'de bende yaşıyorum. Başbakan'dan yardım istiyorlar. Benim de Başbakan'ım, ben Başbakan baba diyorum, ellerinden öpüyorum. Kızım ölü ya da diri ortaya çıksın, bende artık rahat uyumak istiyorum. Kayseri'deki çocukları bulan ekibin benim kızımı da araştırmasını istiyorum. Gelsinler ben onlarla birlikte ararım. Kayseri'de 200 evin arandığını söylüyorlar, benim için herkes şüpheli ben onlarla dolaşırım ama kimse gelip bir şey sormadı. Televizyonlarda bütün kayıp çocuklar gösteriliyor. Niye Diyarbakır'da Leyla'da kayıp kimse benim kızımı görmüyor. Ben nereye gideceğim. Ne yapacağım. Devlet büyükleri bana yardım etmezse ben ne yapabilirim. Artık dayanamıyorum"
Bu arada kayıp olan Leyla Baykuşak'ın kaybolmasından 15 gün önce evden ayrılan dedesi Hüseyin Baykuşak'tan da hala haber alınamıyor. Psikoloji tedavi gördüğü belirtilen 65 yaşındaki Baykuşak'ın sık sık evinden ayrıldığı ve daha sonra döndüğü belirtilirken, son gidişinden sonra kendisinden bir daha haber alınamadı.
Korkunç kazada hayatını yitiren tüm, İzmir Zafer İlköğretim Okulu meleklerine rahmet, yakınlarına sabır diliyorum... Çocuklar ölmesin, öldürülmesin !...
Yazan: Av.Dilek Kuzulu Yüksel Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
Merhabalar.Babam 2 evlilik yapan birisi ve boşandığı ilk eşine şu an nafaka ödüyor.Eski eşinden 2 çocuğu var.Babamın üzerine kayıtlı bir miktar para...
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Evlat edinilen çocukların eski...
04-05-2025, 20:37:53 in Aile Hukuku