Meskeni İşyeri Olarak Kullanmak ve tadilat

[chako]

Ben makine mühendisiyim.3 villadan oluşan, ortak havuzu olan bir sitede bağımsız bölümlerden birinin sahibiyim. Sitemizde 3 ev aynı parselde ve kat irtifakı tapumuz var. Tapuda gayrimenkulmüz dubleks mesken olarak tanımlanmış...
Ancak sitemizdeki meskenlerden birisi geçen ay satıldı ve burayı alan şahıs, burayı kendisine ait sanayi ürnü mümessilliği ile içtigal eden bir limited şirketin irtibat bürosu şeklinde kullanacağını ve 8-9 kişi personel çalıştıracağını söyleyerek aldığı bina içinde büyük bir tadilata kalkıştı ve kendine bir kapı açmak maksadıyla da bahçe duvarımızı yıktı. Bunun üzerine Kaymakamlığa başvurduk. Kaymakamlık 3090 sayılı kanun çeçevesinde olayı incelemeye alınca şahıs pişman olduğunu ve duvarı eski haline getireceğini beyan etti ve anlaşma zaptı tutuldu... Neyse asıl mesele bu değil zaten. Mesele meskenin eve dönüştürülmesidir.Bu konuda formunuzda yaptğım araştırmaya gör 3 türlü durum var:
1. Tapuda mesken olan bir yerde yapılması tamamen yasak olan işler. (fırın, poliklinik, lokanta gibi)
2. Tapuda mesken olan bir yerde ancak maliklerin tamamının muvafakatı ile yapılabilecek işler.( Yukarıdaki işler dışında irtibat ofisleri, muhasebe büroları gibi)
3. Tapuda mesken olan bir yerde maliklerin muvafakatı alınmadan dahi yapılabilecek işler. Bunlar çizim ofisi, avukatlık bürosu gibi işlerdir. Fakat bunun koşulları vardır yargıtay bir kararında bunu "münferiden bir kişinin en çok bir sekreterle bağımsız olarak yapabileceği iş olarak tanımlamıştır. Bu arada yönetim planında bağlayıcı bir madde varsa bu işler dahi yapılamaz.

Bu arada tapudan yönetim planımızı çıkarttım. Yönetim planına göre "Bağımsız bölümler, bütün maliklerin muvaffakatı olmadan tapuda tescil edildikleri amaçatan başka işler için kullanılamaz, pansiyon yapılamaz" .v.s.. gibi bir madde var.

Bunları ve bu konuda formunuzdan bulduğum pek çok yargıtay kararını alan şahsa göstererek burayı 8-9 personelin çalıştığı bir işyeri haline getiremeyeceğini böyle birşey yaparsa dava açacağımı söyledim. Ancak onun cevabı "siz kanunları iyi bilmiyorsunuz dava açarsanız kaybedersiniz, kazansanız bile beni çıkarmanız 1 yıl sürer bu da bana yeter" şeklinde oldu.

Şimdi sorularım şunlar:

1. Şahıs burada tadilata devam ediyor fakat henüz işyerini taşımadı bu aşamda yapabilecek bir şey yok mu?

2.Hakikaten tasfiye 1 yıl sürer mi?

3. Hakikaten bu davayı kaybedebilir miyim?

[Av.Feyz Pazarbaşı]

Yönetim planı tüm kat maliklerini bağlayıcı bir sözleşmedir. Ve yönetim planı değişikliği dığında muhakkak uyulması gereken bir sözleşmedir. (KMK 38)
Size önerim avukatınıza bu hususu da hatırlatarak eski hale iade davası açmanızdır.
Dava konusunda kimse garanti veremez ve
süre konusunda davanın hemen bitmesi mümkün değildir diyorum.
Saygılarımla.

[chako]

Cevap için teşekkür. Benim asıl sormak istediğim şu anda tadilat yapıyor ve bir ay kadar sonra taşınacak ben ancak taşındıktan sonra dava açabileceğim ve süreç başlayacak. Bu süreci hızlandırmak veya şimdiden başlatmak mümkün değil mi?
Kanundaki açık hükme ve benim muvafakatım omadığını bile bile taşınarak süreci uzatıp sonra da tahliye için mahkemeden zaman isteyecektir. Belki de bu süre içinde bizi yıldırarak taşınmamızı sağlayacaktır. Hukuk bu gibi durumlara bir çare olmaz mı. ? İlle gerilim ve fiili durum olması mı gerekir?
Yönetim planı eki ile beraber noterden yapacağım bir tebligatın ileride mahkemeyi hızlandırır mı? Tahliye için verilecek süreyi kısaltır mı?

[tirej]

ihtiyati tedbir istemli eski hale iade davası açın davayı kaybeder ve eski hale getirmesi gerekir.bir ihtimal yapılan tadilatı durdurabilir durdurmazsada dava biryıl sürebilir enfazla herhalde yapılan dtadilat bir yıl için bir şey ifade etmez

[Av.Feyz Pazarbaşı]

Yönetim Planını da muhakkak ekleyerek açacağınız davada tedbir talep edebilirsiniz. Mahkeme talebinizi yerinde görürse tadilatı durdurma hakkında tebir kararı verebilir.
Konuyu tekrar şöyle özetleyelim, "Yönetim Planında daireler Sadece mesken olarak kullanılabilir" deniliyorsa artık istisnalar, yani avukat, doktor, mimar ofisleri dahil iş yeri olarak kullanılamaz. (Yönetim planı değişitirilmedikçe 3/5 çoğunluk)
Kısacası buradaki önemli KELIME = SADECE (veya munhasıran)

[chako]

Biz komşumla beraber şöyle bir yöntem izledik.
1. Şahıs tadilat işini abartıp eve asma kat yapmaya kalkışınca, belediyeye alan artırımlı ve ruhsatsız tadilat ihbarı yaptık. 5 kişi 3 ayrı dilekçe verince belediye tadilatı durdurdu.
2. Kapısının önündeki sundurmayı büyütüp bahçe duvarına birleştirmeye kalkışınca kaymakamlığa 3091 sayılı Taşınmaz mala yapılan tecavüzün önlenmesi hakkında kanun çerçevesinde şikayette bulunduk.

Kaymakamlıktan giden celp ve belediyenin tadilatı durdurması muhtemelen işe yaramış olacak ki şahıs ilk defa bizi arayarak vazgeçtiğini, işyeri yapmayacağını söyledi.
Ama şimdi de ya pansiyon ya da şirketinin misafirhanesi olarak kullanacağını söyledi. Buna karşı ne yapacağız şimdilik bilmiyoruz. Bu adamla işimiz var.
Ayrıntılar için tuzla neseli sokak internet sitemizi ziyaret edbilirsiniz:

<center>http://neseli.white.prohosting.com/</center>

Sitemizin hukuk köşesinde konu ile ilgili Yargıtay Kararları ve Kat Mülkiyeti Kanunu ilgili maddesi var...

[chako]

KAYMAKAMLIĞIN, BELEDİYENİN VE SAVCILIĞIN GÖREVLERİNİ YAPMASI NETİCESİNDE KONU ÇÖZÜLDÜ....

Bu foruma ilk defa yazı yazmamın üzerinden yaklaşık 2 ay geçti. Bu iki ayın ilk ayı süresince her gün bu problemle ilgileniyor ve huzurumuzun bozulmasından endişeleniyorduk...

Ancak konuyu çevremizle paylaşmamız, bu forma yazmamız ve bütün sokak birlikte hareket etmemiz sebebiyle konu çözümlendi, meskeni işyeri olarak kullanma niyetindeki şahıs, mahkemeye gerek kalmadan tadilatlarını durdurdu (daha doğrusu kaymakamlık tarafından duduruldu), binayı eski haline getirdi ve kendine daha uygun biryere kiraya çıktı...

Başımıza ilk defa gelen böyle bir olayda kaymakamlığa ve belediyeye başvururken aslında biraz umutsuzduk. Resmi dairelerde işlerin ağır ilerlediğini, eyyam ve kayırma olabileceğini düşünüyorduk. Ama yanılmışız.

Özellikle Tuzla Kaymakamlığı şikayetimizi değerlendirerek hemen gereğini yaptı ve süratle neticelendirdi. Bizim yaşadığımız olay aslında çok önemli bir olay değil ama ülkemizde yasaların süratli uygulanması ve resmi görevlilerin işlerini iyi yapması vatandaşın devletine güvenmesi açısından çok önemli. ..Burada Tuzla Kaymakamı Sayın Fahri Keser'e ve kalem müdüresi Güzide Hanımefendiye ve bütün kaymakamlık çalışanlarına teşekkürü borç biliyorum. Ülkemizdeki bütün yetkililer görevlerini bu şekilde yaparlarsa bu ülkede hukuk hızlı ve adaletli işlerse pek çok problemimiz çözülür.