Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker dün Türkiye Barolar Birliği’nde düzenlenen Özgürlük ve Demokrasi İçin Avrupalı Yargıçlar ve Savcılar Birliği’nin (MEDEL) yönetim kurulu toplantısına gelişinde gazetecilerin soruları üzerine çeşitli açıklamalarda bulundu. Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner hakkındaki davalarla ilgili soru üzerine “Hukuk konuşurken herkes susmalı” diyen Gerçeker, “yargıda reform” olarak sunulan çalışmaları da “deform” olarak değerlendirdi.

Gerçeker, “İrticayla Mücadele Eylem Planı” davasıyla, Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davayı birleştiren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi ile Yargıtay 11. Ceza Dairesi arasındaki görev uyuşmazlığının çözülmesi için dava dosyasının, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesi kararına ilişkin soru üzerine şunları söyledi:

‘Dinlemeleri araştırıyoruz’
“Hukuki süreç işleyecek, konu Genel Kurul’un takdirinde. Bu konularda bizim bir şey söylememiz mümkün değil. Ama hukuk neyse, yasalar neyse onun uygulanması gerekir. Bunları elbette Yargıtay olarak takip ediyoruz, ama takdir edecek makamlar kendileri değerlendirecek.”

“Birleşme kararları ve tahliye kararı hukukçulardan eleştiriler aldı” yorumu üzerine Gerçeker, “Bir yerde hukuk konuşulurken herkesin susması lazım, ama bakıyoruz ki hukukçular konuşmuyor ya da konuşamıyor. Hukukçu olmayanlar hukuku daha iyi bildikleri için hep onlar konuşuyor. Biz dinlemekle yetiniyoruz” dedi.
“Ses kayıtlarında konuşulanlar aynen çıktı. Bu yönde sizin bir incelemeniz olacaktı. Süreç nasıl işliyor” sorusuna Gerçeker, şu yanıtı verdi: “Hukukun üstünlüğü diyoruz. Yasalar var. Usul yasaları var. Dinlemelerin nasıl yapılacağı, nasıl yapılması gerektiği o yasalarda kurallarla belirlenmiş. Bu kuralların dışına çıkılmaması gerekiyor. Bunların yasalara aykırı olarak, bu şekilde servis edilmemesi gerekiyor. Bunlar araştırılacak. Ondan sonra ancak bir sonuca varılacakSonucunda hukuk, yasalar neyi gerektiriyorsa o yapılacaktır.”

‘Antireform söz konusu’
Gerçeker, toplantının açılışında,yargı bağımsızlığı için artık uluslararası alanda da çaba göstermek gerektiğini belirtti ve “Bugün bütün çağdaş demokratik sisteme kavuşmuş, özgürlükçü, anayasal demokrasiyi benimsemiş ülkelerde yargının en üstün güç olduğu kabul edilmiştir” dedi.
Demokrasinin, ülkeye cumhuriyetle geldiğini ve güçlendiğini, bu nedenle ikisinin ayrılmasına imkan bulunmadığını belirten Gerçeker şöyle devam etti:

“Türkiye bugün bir yargı reformu sürecinden geçmektedir, ancak reform bilindiği gibi ‘iyileştirme’ anlamında kullanılmaktadır. Ama bize göre bir reform değil, antireform söz konusudur. ”

‘Kötü örnekleri devamlı olarak görüyoruz’
MEDEL Başkanı Monetti de Gerçeker ile yaptığı görüşmede, Türkiye’de yargıya ilişkin zor süreç konusunda fikir alışverişinde bulunduklarını belirterek, “Maalesef kötü örnekleri devamlı görüyoruz” dedi.

Milliyet

Sustum !

Ama, kuralları çiğnemek yok