Prof. Dr. İhsan Doğramacı vefat etti

[Mehtap Deniz]

YÖK'ün kurucu başkanı ve Bilkent Üniversitesi kurucusu Prof. Dr. İhsan Doğramacı hayatını kaybetti. Doğramacı 3 aydır Hacettepe Hastanesi yoğun bakım servisinde tedavi görüyordu.

Yüksek Öğretim Kurulu'nun (YÖK) ilk başkanı ve Türkiye'nin ilk özel üniversitesi'nin kurucusu olan Prof. Dr. İhsan Doğramacı, üç ay Hacettepe Üniversitesi Hastanesi'nde tedaviye alınmıştı.

Prof. Doğramacı, bu sabah "çoklu organ yetmezliği" nedeniyle yaşamını yitirdi.

28 Şubat pazar günü Ankara Bilkent'te toprağa verilecek. Prof. Dr. İhsan Doğramacı için cumartesi günü önce Hacettepe Üniversitesi'nde, sonra da kurucusu olduğu Bilkent Üniversitesinde tören düzenlenecek.

Doğramacı için cumartesi günü Kocatepe Camii'nde öğle namazından sonra cenaze namazı kılınacak. Prof. Doğramacı, Bilkent'teki Doğramacızade Ali Paşa Camii avlusunda hazırlanan bölümde defnedilecek.

PROF. İHSAN DOĞRAMACI KİMDİR?

Doğramacı, 9 Kasım 2009 tarihinden bu yana Hacettepe Üniversitesi Hastanelerinde yoğun bakım tedavisi gördüğü kaydedildi.

İhsan Doğramacı, 3 Nisan 1915'de Irak'ın Erbil kentinde doğdu. Doğramacı, son olarak Bilkent Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı, Türkiye ve Uluslararası Çocuk Sağlığı Merkezi Başkanlığı, UNICEF Türkiye Milli Komitesi Başkanlığı ile Uluslararası Pediatri Kurumu Onursal Başkanlığı görevlerini sürdürüyordu.

Londra'da 1971'de Kraliyet Tıp Koleji üyeliği yapan Prof. Dr. Doğramacı, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde 1947-1954 yılları arasında öğretim görevlisi, doçent ve profesör olarak hizmet verdi. İhsan Doğramacı, 1955-1967 yıllarında Ankara Üniversitesi Çocuk Sağlığı Enstitüsü Pediatri Profesörü olarak görev yaparken, 1967-1981 yılları arasında da Hacettepe Üniversitesinde çalıştı. Doğramacı, 1963-1965 yılları arasında Ankara Üniversitesi Rektörlüğü'nde bulundu.

Prof. Dr. Doğramacı, ''Orta Doğu Teknik (ODTÜ) Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı (1965-1967), Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğü (1967-1975), Tıp ve Sağlık Bilimleri Milli Konseyi Başkanlığı (1974-1981) yaptı. Doğramacı, Yüksek öğretim Kurulu'nun (YÖK) ilk başkanlığını (1981-1992) da üstlendi. Değişik üniversitelerden fahri doktora unvanı verilen Doğramacı, birçok uluslararası akademi ve pediatri cemiyeti üyesiydi.

Prof. Dr. Doğramacı, 1985'te Türkiye'nin ilk özel üniversitesi Bilkent Üniversitesini kurdu; 1963'de Hacettepe Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesinde entegre eğitim sistemini uyguladı. Ankara'da Hacettepe Üniversitesi, Erzurum Atatürk Üniversitesi ve Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesine birer Tıp Fakültesi kurulmasında öncülük eden Doğramacı, YÖK Başkanı olarak Kayseri-Erciyes, Samsun-Ondokuz Mayıs, Sivas-Cumhuriyet, Eskişehir-Anadolu Üniversitelerinin kurulmasına da destek verdi. İhsan Doğramacı, uluslararası birçok kuruluşta ve örgütte onursal başkanlık, başkanlık, yönetim kurulu üyeliği, üyelik, danışmanlık görevlerini de yürütmüştü.

İhsan Doğramacı'nın 80'den fazla mesleki periyodiklerde, özellikle çocuk ve halk sağlığı ve tıp eğitimi hakkında yayınlanmış makaleleri; ayrıca Prematüre Bebek Bakımı, Annenin Kitabı isimli kitapları bulunuyor.

Prof. Dr. İhsan Doğramacı, TÜBİTAK Hizmet Ödülü, Leon Bernard Vakfı Ödülü (Dünya Sağlık Örgütü), Christopherson Ödülü (Amerikan Pediatri Akademisi), Maurice Pate Ödülü (UNICEF) sahibiydi. Ayrıca, Officier de la Legion d'Honneur (Fransa), Gran Oficial, Orden del Merito de Duarte, Sanchez y Mella (Dominik Cumhuriyeti), First Rank Commander of the Order of the Lion of Finland (Finlandiya), First Rank Commander of the Order of Merit of Poland (Polonya), Gran Cruz Placa de Plata de la Orden Heraldica de Cristobal Colon (Dominik Cumhuriyeti) nişanları ve T.C. Devlet Üstün Hizmet Madalyası almıştı.

İhsan Doğramacı'nın, Bilkent semtinde babası ''Doğramacızade Ali Paşa'' adına yaptırdığı bir cami bulunuyor.

İngilizce, Fransızca, Almanca, Arapça ve Farsça bilen İhsan Doğramacı, evli ve Bilkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Doğramacı ile birlikte 3 çocuk babasıydı.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25061994/

Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.

Ailesine ve tüm sevenlerine sabırlar diliyoruz.

[Av.Engin Oğuz]

İhsan Doğramacı'nın, Bilkent semtinde babası ''Doğramacızade Ali Paşa'' adına yaptırdığı bir cami bulunuyor.
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Ailesine ve tüm sevenlerine sabırlar diliyoruz.

Hayırlı evlat babasına yüz akı ile kavuştu. Allah taksiratını affetsin.

[Hakkarili Arzuhalci]

Özgür ve rasyonel üniversite realitesini zayıf düşüren, özellikle de, 12 Eylül askeri darbesi ile birlikte temel hak ve özgürlüklere yönelik yasaklamaların üniversite dünyasına taşınmasında manivela işlevi gören YÖK'ün, gizli başmimarı olan bu zatın ölümüne pek de üzülmediğimi itiraf etmeliyim.

Yine 12 Eylül askeri darbesi sonrasında bu zat İdris Küçükömer, Bülent Tanör, Taner Timur, Murat Belge, Faruk Sönmezoğlu gibi sol tandanslı hocaların üniversitelerden uzaklaştırılmasını, doçentlik ya da profesörlük atamaları gelenlerin atamalarının yıllarca ertelenmesini sağlamış, yine üniversitelerde bıyık-sakal kontrolü yapılarak öğretim üyelerinin akademik kimliklerinin rencide edilmesine, üniversitelerin polis devletinin bir uzantısı olarak polis-jandarma üsleri haline getirilmesine, kamu arazisi olan ODTÜ ormanlığının bir kısmının gayrımeşru yollarla satın alınarak Ankuva Alışveriş Merkezi, Meteksan Holding Yerleşkesi ve Bilkent Konutları'nı inşa etmek üzere tahsis edilmesine neden olmuştur.

Umarım ki, bunların hesaplarını öteki tarafta verir!

[Av.İlknur Sezgin Temel]

Üniversitemizde / Fakültemizde (Kışlamızda) mezuniyet balosu ve yıllık hazırlama dışında ufkumuzu açıcı, kendimizi geliştirici, boş zamanlarımızı değerlendirici hiçbir sosyal, kültürel etkinliğin bulunmamasını, öğrencilerin bilimsel / kültürel çalışmalar yerine karşı kahvelerde bilumum oyun ilmi temaaşa etmesinin müsebbibi de olabilir kendileri.

[Hakkarili Arzuhalci]

Üniversitemizde / Fakültemizde (Kışlamızda) mezuniyet balosu ve yıllık hazırlama dışında ufkumuzu açıcı, kendimizi geliştirici, boş zamanlarımızı değerlendirici hiçbir sosyal, kültürel etkinliğin bulunmamasını, öğrencilerin bilimsel / kültürel çalışmalar yerine karşı kahvelerde bilumum oyun ilmi temaaşa etmesinin müsebbibi de olabilir kendileri.

Yani yukarıda yazdıklarımı yapmadı da biz mi uydurduk demek istediniz?

[Av.Abbas Bilgili]

İhsan Doğramacı'ya pek sempati duymadım. Özellikle YÖK'ün baskıcı tutumu nedeniyle kendisinden hazzetmedim. Aşağıdaki linkte rahmetli hoca ile ilgili Taha Akyol'un yazısında, üniversiteden atılan hocaları askerlerin baskısı nedeniyle attığı yazılı. Ne kadar doğru bilmiyorum. Hacettepe ve Bilkent gibi iki önemli üniveristenin kuruluşundaki önemli rolünü olumlu haneye yazsak da içimde rahemtliye karşı bir soğukluk var.

Bu arada, rahmetli Bülent Tanör'ün çok sonradan (demokrasi döneminde) hangi despot rektörün baskısı sonucu İstanbul Üniversitesi'nden ayrılmak zorunda kaldığını hatırladım ve İhsan Doğramacı'nın askeri dönemde yaptığının başkaları tarafından askeri olmayan dönemde yapıldığını görünce, birilerinin demokratlığını da anlamış olduk.

Ayrıca, Abbas Güçlü'nün yazısı da ilgi çekici..

http://www.milliyet.com.tr/-hoca-bey...ult.htm?ver=07

http://www.milliyet.com.tr/o-her-yon...ult.htm?ver=32