"Geçtiğimiz pazar günü Saadet Partisi lideri Sayın Numan Kurtulmuş'un Habertürk Gazetesi'ne verdiği mülakat basında epey tartışıldı ve yeni bir tartışmanın açılmasına vesile oldu.
Bu mülakatta Sayın Kurtulmuş, Gülen cemaatiyle ilgili bir dizi siyasal analiz yapıyor ve cemaatin politik duruşuna olan itirazlarını dile getiriyordu. Bu itirazların başında cemaatin hiçbir dönemde olmadığı kadar bu dönemde aşırı şekilde politize olduğu vurgusu vardı. Sayın Kurtulmuş'a göre bu kadar politize olan bir cemaat toplumsal desteği de arkasına alarak bir siyasi parti kurmalıydı. Zaman Gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce'nin "cemaatin altı milyon oy potansiyeli var, seçimlerde önemli bir belirleyici gücüz" şeklindeki açıklamaları Numan Kurtulmuş'un analizlerini haklı çıkaracak kadar isabetliydi şüphesiz. Öyleyse Gülen Cemaati mensupları ve medyadaki sempatizanları neden Kurtulmuş'un analizinin sorunlu olduğunu ifade ediyor?
Haber 7 yazarlarından Osman Özsoy, Hocaefendi'nin hukukunu savunmak adına bir yazı kaleme alıyor ve diyor ki yazısında: "Numan Kurtulmuş'un analizi sorunludur". Bu tezine temel teşkil etmek üzere Gülen Hocaefendi'nin "siyasi partilere eşit mesafedeyiz" şeklindeki beyanatlarına vurgu yapıyor. Oysa cemaat bu beyanatları hiçe sayarak siyasetin tam göbeğinde oturuyor. Bu durum siyasetin içinde olmamak ama siyaseti dizayn edebilecek güce ulaşmak hastalığı ile açıklanabilecek bir şeydir.
Elbette Hocaefendi siyaseten son seçimlerde bir partiye yakın durduklarını ve siyasi destek sağladıklarını ifade etmeyecektir. Öte yandan cemaatin "siyasetin şerrinden Allah'a sığınma" stratejisi gereği böyle bir itirafın dile getirilmesi abesle iştigal olacaktır. Ancak ortada duran keskin bir gerçek varsa o da şudur ki: cemaatler, sivil teşekküller, bazı gazeteciler, aydınlar, yazarlar, dernekler ve vakıflar hiçbir dönemde olmadığı kadar bu dönemde politize olmuşlar ve sivil teşekkül olma vasıflarını kaybetmişlerdir. İktidarın nimetlerinden bolca istifade etmek üzerine kurulu felsefeleri varoluş sebeplerini zedelemiş, güvenilirliklerine gölge düşmüştür.
Amaçları devlet erki veya otoritesi karşısında sivil toplumun talep ve beklentilerini, itirazlarını, eleştirilerini dillendirmek, toplumun sürdürülebilir refahı, ekonomik, sosyal ve kültürel refahı için çalışmak olan sivil teşekküller ne yazık ki bu misyonlarını terk etmiş durumdadırlar. Onun için Türkiye'de bağımsız bir sivil toplum teşekkülünden bahsedilemez, Türkiye'de bu anlamda sivil toplum örgütü de ne yazık ki yoktur.
Cemaatler ise varoluş sebeplerini aşarak siyasi alana müdahale etme, siyaseti şekillendirme, siyasetten nimetlenme yolunu tercih etmiş bulunmaktadırlar. Politik kazanımların, cemaatlerin varoluş amaçlarına hizmet edecek kazanımların üzerine çıkarılması cemaatlerin kendilerine zarar vermektedir. 1960'larda başlayan yoğun göç dalgasından sonra Anadolu insanının büyükşehirlerde değerleriyle barışık şekilde ayakta durmalarını sağlayacak seviyeye gelen cemaatlerin bugün iktisadi, siyasi alanda ciddi boyutlara varan oranda güç elde etmeleri ve bu gücü özgür düşüncenin, muhalefetin, eleştirinin ve entelektüel gelişimin önüne duvar olarak örmeleri tartışılması gereken sosyolojik bir olgudur.
Cemaatlerin dengesiz biçimde büyüyerek bireylerin ve kitlelerin tepesinde demoklesin kılıcını sallandırmaları cemaatleri rayından çıkarmıştır.
Cemaatler sosyal fonksiyonlarına geri dönmeli, kazanımlarını politik mülahaza ve manevralarla kaybetmemelidirler. Kontrolsüz şekilde büyüyen ve sosyal barış açısından tehdit unsuru haline gelen cemaatler bizden olan ve bizden olmayan ayrımını bir kenara bırakmadıkça vahdetten bahsetmek de gereksiz hale gelecektir.
Cemaat taassubu ile hareket eden zihinlerden eleştiriye tahammül beklemek mümkün değildir. Düşünce ve eleştiriye ket vuran, kısıtlayıcı ve frenleyici cemaat politikaları sadece gücü elde etmeye yönlendirilmiş kitleleri denetim altında tutmaya namzettir. Sivil toplumun güçlenmesine, özgürlüklerin önünün açılmasına, bireyin devlet karşısında konumunu güçlendirmesine katkı sağlamayan sivil teşekküller ya kepenk kapatıp ekonomik güç elde etmek üzere yeni bir kepenk açmalı ya da devletin olanaklarını kullanarak büyümek üzere siyasi parti kurmalıdır.
Başörtüsü zulmünü telin eden, mazlumlarla dayanışmayı sağlamak üzere yola çıkan, adaletten, haktan, hukuktan bahseden dernekler vakıflar her nedense bugünlerde ortada gözükmemektedirler. Herhalde iktidarın nimetlerini paylaşmakla meşguldürler. Aynı şekilde bazı cemaatler de kendilerine çizdikleri siyasal amaçlar için iktidarlarla stratejik-arızi ittifaklar kurarak güç devşirme departmanındaki yerlerini sağlamlaştırmaya çalışmaktadırlar.
Siyasi partiler sivil teşekküller, cemaatler ve tarikatlar karşısında tarafsız ve eşit mesafede durmalı, aynı şekilde cemaatler de siyasal mülahazalardan uzak durarak siyaseti dizayn etmekten geri durmalıdırlar. Siyaseten tarafsız duramayan cemaatler bir süre sonra kazanımlarını kaybetme noktasına geleceklerdir. Bu kazanımlar toplumun tamamına sunulan hizmetlerdir. Bu hizmetler ise milletin desteğiyle yürütülmektedir. Milletin desteğini siyasi mülahazalara feda edenler ise bu hizmetin devamını isteyenlerce tasvip edilmeyecektir.
Cemaatlerin dengesiz biçimde büyümeleri ve siyasal, iktisadi alandan güç devşirmeleri bir süre sonra safi, sufi ve samimi amaçlarla dine, diyanete hizmet etmek üzere yola çıkan insanları da yoldan çıkarabilmektedir. Baş döndürücü bir gücü elinde tutmanın verdiği kibir, kendisinden olmayanı ötekileştirme, gazetesine, şirketine, televizyonuna, dergisine sokmama gibi hastalıklara da meydan verebilmektedir. Muhalif ve eleştirel duran aydınların, yazarların yaşadıkları zulüm tam da böyle bir şeydir. İktidarı ve cemaatleri politik duruşları ve tercihleri bakımından eleştirmeye kalkan kimseler müthiş bir dışlanma ve yeryüzünün lanetlisi ilan edilme ile karşı karşıyadırlar. Oysa Müslümanlar kendi içlerinde farklı seslere tahammül edebilmeyi içselleştirmiş olmalıydılar. Peygamberin halifesini hutbede eleştirebilen bir ümmet ve cemaat anlayışından, liderini göklere çıkaran, tartışılmaz, eleştirilmez kabul eden bir anlayışa evrilmiş bulunduğumuzdan olsa gerek kimsenin kimseye tahammülü kalmamıştır. Bu tahammülsüzlük ise vahdetle değil, parçalanma ve zilletle sonuçlanacaktır. Şimdiden hayırlı olsun!"
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Borcumdan dolayi kardesimin evine...
05-09-2025, 04:34:26 in Borçlar Hukuku