+ Konuyu Yanıtla
1 den 2´e kadar toplam 2 ileti bulundu.

Konu: Bu haber 'çek'ten davası olanlara

Bu haber 'çek'ten davası olanlara Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Sep 2006
    Nerede
    Turkey.
    İletiler
    86
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Bu haber 'çek'ten davası olanlara

    Sakarya lnci Ağır Ceza Mahkemesi, Türkiye’de binlerce kişinin hapisten çıkmasına neden olacak bir karar verdi. Mahkeme 3167 sayılı çek kanunuyla ilgili yasada boşluk olması nedeniyle karşılıksız çek vermek suçundan Adapazarı Asliye Ceza Mahkemesi tarafından hapis cezasına çarptırılan ve tutuklanan İstanbul Ümraniye’de esnaflık yapan Hasan Sulhi S.na verilen 24 bin 300 lira adli para cezası sonrasında verilen hapis cezası hükmü durdurdu

    Bu karar sonrasında karşılıksız çek vermek suçundan Ferizli Cezaevinde tutuklu bulunan Hasan H. Seyalıoğlu’nu tahliye ederken mahkemenin bu kararının emsal teşkil edebilecegi belirtildi.

    Türkiye’de ilk olan karar , Sakarya lnci Ağır Ceza Mahkemesi başkanı Abdulkadir Yavuz mahkeme heyeti hakim Burhanettin Esenkar, Cevdet Bak tarafından tutuklanan Hasan Sulhi Seyalıoğlu’nun avukatının cezaya yaptığı itiraz sonrasında verildi.

    İstanbul Ümraniye’de tavukçuluk yapan Hasan Sulhu S.(64) 17 Şubat 2007 tarihinde kestiği 24 bin 300 liralık çek karşılıksız çıkınca hakkında karşılıksız çek vermek suçundan Adapazarı lnci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından dava açıldı. 12 Aralık 2007 tarihinde karara çıkan dava sonrasında da İstanbullu tavukçu karşılıksız çek vermek suçundan çek bedeli olan 24 bin 300 YTL adli para cezasına çarptırıldı.

    Mahkemenin kararı 29 Ocak 2009 tarihinde infaz edilerek Hasan Sulhi Seyalıoğlu tutuklanarak Ferizli Cezaevine konuldu.

    Bu tutuklama sonrasında Seyalıoğlu’nun avukatı Sakarya lnci Ağır Ceza Mahkemesine verdiği dilekçe ile hapis cezasının 3167 sayılı çek kanunun 16ncı maddesi ile TCK’nın 20,43,52,53,60 ve 6lni maddelerini kapsayan düzenlemelere aykırı olduğunu ve 31 Kasım 2008 tarihi itibariyle de karşılıksız çek keşide etmek eyleminin suç olmaktan çıktığını belirterek müvekkilinin tahliye edilmesini istedi.

    İtirazı inceleyen Sakarya lnci Ağır Ceza Mahkemesi Türkiye’de emsal teşkil edecek bir karar verdi.
    İŞTE SAKARYA 1NCİ AĞIR CEZA MAHKEMESİNİN VERDİĞİ KARAR


    Hükümlü vekili tarafından Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.1.2009 tarih 2007/392-856 esas karar sayılı ek kararı ile sanık vekilinin talebinin redidine ve mahkemelerinin 2007/392 esas-2007/856 karar sayılı ilamının değiştirilmesine ve infazın durdurulmasına yer olmadığına ve infazın devamına dair kararına süresi içerisinde: müvekklilinin 3167 Sayılı Kanuna Muhalefet nedeni ile para cezasına mahkum edildiği ve para cezasının ödenmemesi nedeni ile hapse çevrildiği halen ceza evinde olduğu,5275 Sayılı Yasanın 98.maddesi uyarınca yaptıkları başvurunun reddedildiği,bu kararın 5237 Sayılı TCK’nun 5, 5252 Sayılı Yasanın geçici 1.maddesi,3167 Sayılı Yasanın 16.maddesi ayrıca TCK 20.43.52,53,60,61 maddelerinde yer alan düzenlemelere aykırı olduğu,

    31.11.2008 tarihi itibarı ile karşılıksız çek keşide eylemenin suç olmaktan çıktığı,böylece suçta ve cezada kanunilik ilkesi uyarınca hükümlü hakkında verilen cezanın yasal dayanağının kalmadığı iddiası ile Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 29.1.2009 tarihinde infazın devamına ilişkin ek kararın itiraz incelemesi ile kaldırılmasını ve müvekkili hakkında tayin edilen cezanın bütün sonuçları ile ortadan kaldırılmasını ve tahliyesini istemiştir.

    İddia makamı alındı,dosya incelendi

    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Konu ile ilgili yasal durum incelendiğinde:
    1-3167 Sayılı Yasanın 16.maddesinde:
    (1) Üzerinde yazılı keşide tarihinden önce veya ibraz süresi içinde 4’üncü madde uyarınca ibraz edildiğinde, yeterli karşılığı bulunmaması nedeniyle kısmen de olsa ödenmeyen çeki keşide eden hesap sahipleri ve yetkili temsilcileri kanunların ayrıca suç saydığı haller saklı kalmak üzere, çek bedeli tutarı kadar,ağır para cezası ile cezalandırılır. Ancak verilen para cezası sensen milyar liradan fazla olmazsa. Bu miktar 01/03/1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanununun ek 2’nci maddesine göre her yıl arttırılır. Bu suçtan mükerrirlere, bir yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilir.

    2-5237 Sayılı TCK nun 2/1-3 madde ve fıkralarında ;

    (1)’’Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilmez ve güvenlik tedbiri
    uygulanmaz.Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve
    güvenlik tedbirine hükmolunmaz.’’

    (3) Kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz.Suçve
    ceza içeren hükümler,kıyasa yol açacak biçimde geniş yorumlanamaz.

    3-5237 Sayılı TCK nun 5/1 madde ve fıkralarında :

    ‘’Bu kanunun genel hükümleri,özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar
    hakkında da uygulanır.’’

    4-5237 Sayılı TCK nun 52/11-2-3 Madde ve fıkralarında;

    (1)Adli para cezası,beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde
    yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının,bir gün karşılığı
    olarak takfir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü
    tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.

    (2)En az yirmi ve en fazla yüz Türk Lirası olan bir gün karşılığı adli para cezasının
    miktarı ,kişinin ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak takdir edilir.

    (3)Kararda,adli para cezasının belirlenmesinde esas alınan tam gün sayısı ile bir gün
    karşılığı olarak takdir edilen miktar ayrı ayrı gösterilir.’’

    5-5252 Sayılı Yasanın 5349 Sayılı Yasanın 6.Maddesi ile değişik Geçici 1.Maddesinde:

    (1)Diğer kanunların,5237 sayılı Türk Ceza Kanununun Birinci Kitabında yer alan
    düzenlemelere aykırı hükümleri,ilgili kanunlarda gerekli değişiklikler yapılıncaya ve en geç
    31 Aralık 2008 tarihine kadar uygulanır.

    6-5275 Sayılı Yasanın 98/1-3 madde ve fıkrasında:

    (1) Mahkumiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında
    duraksama olursa,cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilemeyeceği ileri
    sürülür yada sonradan yürürlüğe giren kanun ,hükümlünün lehinde olursa,duraksamanın
    giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi için hükmü veren mahkemeden
    karar istenir.

    (3)Yukarıdaki fıkralar uyarınca yapılan başvurular cezanın infazını
    ertelemez.Ancak,mahkeme olayının özelliğine göre infazın ertelenmesine veya
    durdurulmasına karar verebilir

    7-5275 Sayılı Yasanın 101/1-3 Madde ve fıkrasında:

    (1)Cezanın infazı sırasında,98 ila 100 üncü maddeler gereğince mahkemeden
    alınması gereken kararlar duruşma yapılmaksızın verilir.Karar verilmeden önce Cumhuriyet
    savcısı ve hükümlünün görüşleri yazılı olarak bildirmeleri istenebilir.

    (3)Bölge adliye mahkemesi veya Yargıtaydan başka mahkemeler tarafından verilmiş
    olan bu kararlara karşı itiraz yoluna gidebilir.’’hükümleri bulunmaktadır.

    Ayrıca TBMM tarafından 5728 Sayılı Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacı ile Çeşitli
    Kanunlarda ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun İLE düzenleme
    yapıldığı ve bu kanunun yürürlükte olduğu ancak yapılan bu düzenlemeler içerisinde
    3167 Sayılı Yasanın 16.Maddesi ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı da ortadadır.

    Kararına itiraz edilen mahkemenin itiraz edilen kararında 3167 Sayılı Yasanın
    yürülükten kalkmadığını ve halen karşılıksız çek keşide etmek suçunun bulunduğunu,bu
    durum karşısında kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin ihlal edilmediğini,3167 Sayılı
    Yasanın 16/1 naddesindeki düzenlemenin TCK nun 52.maddesi ile uyumlu
    olduğunu,çek bedelinin 5-730 gün arasında olması halinde belirlenen tam gün sayısı ile takdir edilen bir gün karşılığı adli para cezasının çarpılması sonucu para cezası vermek olanaklı olduğu gibi çek bedelinin 5 tam günün altında olması halinde 5 tam güne yükseltilmesi,730 tam günün üstünde olması halinde ise kanunlarda aksine hüküm bulunmayan hallerde ibaresi dikkate alınarak 3167 Sayılı Kanun 16/1 maddesi uyarınca belirlenecek adli para cezasının verilebileceği bunun TCK nun 52 maddesine aykırılık oluşturmayacağı yasal sebepleri ve diğer yasal sebeplerle sanık vekilinin talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

    Yürürlükte olan yasal durum incelendiğinde;TCK nun 5/1 maddesinde bu kanunun
    genel hükümlerinin özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanacağı belirtilerek ceza hukukunda yeknesaklık sağlamak istenmiştir.

    Bu amaçla 5252 Sayılı Yasanın geçici 1.maddesine;diğer kanunların TCK nun birinci
    kitabında yer alan düzenlemesine aykırı hükümleri,ilgili kanunlarda gerekli değişiklikler
    yapılıncaya ve en geç 31.12.2008 tarihine kadar uygulanır hükmü konulmuş ve bu süre
    yeniden uzatılmıştır.

    Yasa koyucu 5252 Sayılı Yasanın geçici 1.Madde hükmü dikkate alınarak ‘’Temel
    Ceza Kanunlarına Uyum Amacı ile Çeşitli Kanunlarda ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik

    Yapılmasına Dair Kanun” adı altında 580 maddeden oluşan 5728 Sayılı Yasaya çıkartmış
    ve bu yasa yürürlüğe girmiştir.

    Bundan da anlaşıldığı üzere yasa koyucunun amacı TCK’nun genel hükümlerinin bütün özel yasalarda ve ceza hükmü içeren yasalarda uygulanmasını sağlamaktır.

    5237 Sayılı TCK’nun 52. maddesi dikkate alındığında adli para cezasının tamamının yapıldığı görülmektedir. Buna göre adli para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmadığı hallerde 730 günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının bir gün karşılığı olarak taktir edilen miktar ile çarpılması sureti ile hesaplanan meblağın hükümlü tarafından devlet hazinesine ödenmesinden ibarettir.

    Bu maddenin 1. fıkrasında bulunan” kanunda aksine hüküm bulamayan haller” tanımının adli para cezası gün sayısının bu genel düzenlemeye aykırı olarak 730 günün altında veya üstünde olabileceği ve bu düzenlemenin de geçerli olduğu anlamındadır. Buradan Da anlaşıldığı üzere TCK genel hükümlerinde gün adli para cezası sistemi benimsenmiştir.

    3167 Sayılı yasanın 16. maddesi değerlendirildiğinde;….. çek bedeli tutarı kadar ağır para cezası ile cezalandırılır. Ancak verilecek para cezası 80 milyar liradan fazla olmaz” hükmünün bulunduğu bu düzenlemenin gün para cezası içermemesi nedeni ile TCK’nun 52/1 maddesine uygun olmadığı ortadadır. Bu düzenleme karşısında açık bir yasal düzenleme yokken çek bedeli kadar tam gün sayısı belirlenerek bunun 20-100 TL arasında takdir edilecek bir bedele çarpılması sureti ile sanığın cezalandırılabileceğini değerlendirmek kıyas yapmaktır. Kıyas TCK’nun 2/3. madde ve fıkrası ile yasaklanmıştır. Buna göre kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılmaz. Suç ve ceza içeren hükümler kıyasa yol açacak biçimde geniş yorumlanamaz. Kararına itiraz edilen mahkeme gerekçesinde kıyas yasağına rağmen kıyas yaparak 3167 Sayılı 16/1 maddesindeki ceza düzenlemesinin TCK 52. maddesindeki adli para cezası sistemine uygun olduğunu belirtmiştir.


    Yasa koyucunun 5252 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesinde sözünü ettiği diğer kanunlar içerisinde 3167 Sayılı Yasanın da olduğu hususunda tereddüt yoktur. Buna göre 3167 Sayılı Yasada bulunan ve 5237 sayılı TCK’nun 1. kitabında yer alan düzenlemelere aykırı hükümler 31/12.2008 tarihine kadar uygulanabilecektir. Bu düzenlemenin mevhumu muhalifinden 3167 Sayılı (özel) Kanunun TCK’nun 1.kitabının 52. maddesinde düzenlenen gün para sistemine aykırı olan ceza kuralının 31.12.2008 tarihinden sonra uygulanmayacağı anlaşılmaktadır. Kaldı ki yasa koyucu 5252 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesini dikkate alarak 5728 Sayılı Yasa ile özel yasalarda ayrıntılı düzenlemeler yapmasına rağmen 3167 Sayılı Yasada herhangi bir düzenleme yapmamıştır.

    Yasan koruyucunun altlama yaptığı bu konuyu unuttuğu kabul edilemeyeceğine göre yasa koruyucunun muradının 3167 Sayılı Yasanın 16/1 maddesi ile düzenlenen ceza kuralının ortadan kalkması uygulamaz olması olduğu kabul edilmelidir. Çünkü ceza kuralları uygulama amacı ile konulur. Uygulanamayan bir ceza kuralı kaldırılmış demektir. Uygulanamayacağı yasa ile düzenlenen bu nedenle yasal olarak kaldırılma dışında yok hükmünde olan bir kurala göre ceza vermek gerek Anayasa’da yapılan düzenlemeye, temel hak ve özgürlükleri içeren Uluslar arası Sözleşme hükümlerine ve gerekse Türk Ceza Kanununun 2. maddesinde düzenlenen kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulamaz. Kanunlarda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz kuralına da aykırıdır.


    Bu yasal durum karşısında hükümlünün 31.12.2008 tarihinden itibaren zımni olarak yürürlükten kaldırılan ve yerine yeni hüküm konulmamakla cezasız bırakılan karşılıksız çek keşide etmek eyleminden dolayı cezalandırıldığı hükümlü müdafiinin yaptığı itirazın hukuka uygun olmayan mülahazalarla red edildiği, itirazın yasal ve yerinde olduğu anlaşılmakla 5275 Sayılı Yasanın 101/3 madde ve fıkrasının verdiği yetkiye dayanarak ve hükümlünün telafisi mümkün olmayan zararlara uğramasını engellemek amacı ile 5275 Sayılı Yasanın 98/1-3 maddesi gereğince mahkumiyet hükmünün yorumunda ve çektirilecek cezanın hesabında açıklanan nedenlerle duraksama olduğundan 3167 Sayılı yasada yeni bir düzenleme yapılana ya da 3167 Sayılı yasanın 16/1 maddesinin açıkça yürürlükten kaldırılması haline kadar infazın ertelenmesine, yasa koyucunun yeni bir düzenleme yapması halinde hükümlünün durumunun yeniden mahkemesince ele alınarak değerlendirilmesi için itirazın kabülü ile hükümlüye Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.02.2007 tarihi ve 2007/392 esas 2007/856 karar sayılı ilamı ile verilen adli para cezasının infazının durdurulmasına kara vermek gerekmiştir

    HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

    1-Hükümlü Hasan Sülhi Seyalıoğlu müdafiinin yapmış olduğu İTİRAZIN KABÜLÜNE,
    2- Sakarya1. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2009 tarih ve 2007/392 esas 2007/856 karar sayılı EK KARARININ KALDIRILMASINA
    3- Sanık hakkında Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.02.2007 tarih ve 2007/392 esas 2007/856 karar sayılı ilamı ile verilen 24.300 TL adli para cezasının İNFAZININ DURDURUMASINA,
    4-Kararın bir örneğinin gereğinin yerine getirilmesi için Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine ,
    Dosyanın Sakarya 1. Asliye Ceza Mahkemesine iadesine
    Karardan bir örneğin hükümlü vekiline TEBLİĞİNE,
    Dair;5275 Sayılı Yasanın 101/3 ve CMK’nun 271/4 madde ve fıkrası gereğince incelenen dosya üzerinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 06.03. 2009



    Alıntıdır:
    http://www.medyabar.com/detay.php?ID=7815



    Hukuki NET Güncel Haber

    Bu haber 'çek'ten davası olanlara konulu yargıtay kararı ara
    Bu haber 'çek'ten davası olanlara konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Oct 2009
    Nerede
    izmir
    İletiler
    7
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Smile Bu konuyla ilgili değil ama Bir şey danışmak istiyorum

    4 ortaklı şirketim var diğer 3 ortağım şirkete ait çeki bir ortağımın adına kesiyor lar diğer ortaklarımda arkasına ciro ediyorlar. çeki düzenleyen kişi şirket müdürü korktuğum konu naylon fatura düzenleyip zimmetlerine para geçirdikleri yolunda aramızda çıkna bir tartışmada çekimizi sen çaldın deriz diyorlar benim arkasında cirom yoksa bu çek ile beni nasıl suçlayabilirler. çekle ilgili benim sorumluluklarım nelerdir ne yapabilirim.

+ Konuyu Yanıtla

Bu sayfada bulunan kavramlar:

Benzer Konular :

  1. Haber Sitesi Açmak ve Haber Yapmak
    Haber sitesi açmak için bi dernek-birlik yada bi kuruluşa kayıtlı olmak gereklimidir? kısacası haber sitesi açmayı düşünüyoruz. ticarethane...
    Yazan: procoder Forum: Basın/Yayın Hukuku
    Yanıt: 3
    Son İleti: 06-04-2018, 21:19:09
  2. İnternetteki Haber Sitelerinde Davamla İlgili Haber Çıktı!Ve Hakaretler Var!Ne Yapmalıyım?
    Arkadaşlar geçenlerde büyük bir internet haber sitesinden bir yazar benim dosyamın içeriğini haber yapmış.Dosya yargıya gitmişti ve sonuçlanmamış...
    Yazan: fruko Forum: Bilişim Hukuku
    Yanıt: 1
    Son İleti: 30-10-2010, 20:55:29
  3. Haber sitesinde yargıya intikal etmiş dosya haber olur mu?
    Merhaba İyi tatiller Yargıya ve belirli kuruluşlara intikal etmiş olan dosyamda elimdeki bilgi ve belgeler ile internet üzerindeki haber sitesinde...
    Yazan: beytrap Forum: Basın/Yayın Hukuku
    Yanıt: 2
    Son İleti: 12-12-2009, 13:09:51
  4. Haber vermeden izale-yi şuyu davası açmışlar
    Merhaba, Hissem olan yerde diğer hissedarlar benden habersiz izaleyi şuyu davası açabilir mi?Hatta bu davayı açarken adıma yanlış adres...
    Yazan: ozan79 Forum: Miras Hukuku
    Yanıt: 2
    Son İleti: 12-08-2008, 22:12:22
  5. Yerel internet haber sitesi yoluyla hakaret ve tazminat davası
    İnternet ortamında yayın yapan yerel bir internet gazetesi sorumlu müdürüyüm. Bir köşe yazarımızın köşesinde yazdığı yorumundan ötürü hem gazetem...
    Yazan: ayaronline Forum: Basın/Yayın Hukuku
    Yanıt: 2
    Son İleti: 08-08-2008, 10:25:16

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.