Yüksek Seçim Kurulu'nun yeni sistem sayesinde 6 milyon yeni seçmenin ortaya çıktığını açıklaması soru işaretlerine neden oldu. Ayrıca bu seçimde parmakların boyanmayacak olması da güvenlik tartışmalarını gündeme getirdi.
Seçmen sayısının bir yılda 6 milyon kişi birden artması, siyasetçilerin kafasını karıştırdı. Adrese dayalı nüfus sistemi sonucu “kayıp seçmenlerin ortaya çıkarıldığı” öne sürülmesine rağmen, Yüksek Seçim Kurulu’nun soru işaretleriyle dolu açıklamaları da siyasi partilerin araştırma konusu oldu.
Gelecek seçimlerde parmakların boyanması yerine, vatandaşlık numarasının dikkate alınacağını belirten Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı yetkilileri, aynı kimlik numarasıyla ikinci kez oy kullanılmasının mümkün olamayacağını, bunun ilk uygulamasının da gelecek seçimde gerçekleştirileceğini söylediler.
Azerbaycan’da yapılan seçimlerde, görünmeyen boya kullanıldığını, seçmenin oy kullanmaya gelirken daha önce görünmeyen boya sürülüp sürülmediğinin enfrarujlu bir cihazla belirlendiğini kaydeden yetkililer, bunun pahalı bir sistem olduğunu, nüfus cüzdanındaki vatandaşlık numarasının dikkate alınarak yapılacak RAKAMLARLA
22 TEMMUZ SEÇİMLERİ
Toplam Seçmen: 42 milyon 571 bin
Geçerli oy: 35 milyon 90 bin
Partilerin aldıkları oylar:
AKP: 16 milyon 327 bin
CHP: 7 milyon 317 bin
MHP: 5 milyon 2 bin
seçimin de gerekli özenin gösterilmesi halinde daha sağlıklı olacağını kaydettiler.
SİYASİ PARTİLER ARAŞTIRACAK
CHP ve MHP yetkilileri, seçmen sayısındaki büyük farklılığın tam olarak ortaya çıkarılması için çalışacak. Bu konuda hem hükümet, hem de Yüksek Seçim Kurulu yetkililerinden bilgi istenecek. Siyasetçiler bu konudaki görüşlerini “hurriyet.com.tr”ye açıkladılar. İşte o açıklamalar.
MHP’Lİ OKTAY VURAL: ŞÜPHELERİMİZ ÇOK
Seçmen sayısındaki artış üzerine, MHP TBMM Grup Başkanvekili Oktay Vural, “acaba ithalat patladı da, Türkiye’ye ithal seçmen mi geldi” dedi. Vural, Yüksek Seçim Kurulu’nun bazı uygulamalarından önceki seçimde büyük rahatsızlık duyduklarını ve şüphelerini giderici gelişmeler olmadığını söyledi. Vural, “hurriyet.com.tr”ye şu açıklamayı yaptı:
“Bir kere sağlıklı bir seçim için her şeyden önce sağlıklı bir nüfus kayıt sistemi ve seçmen kütüğü olması gerekiyor. Ama 22 Temmuz seçimlerinden sonra 4 milyon 100 bin kişi seçmen sayısının azaldığı söylendi. Şimdi de seçmen sayısının 6 milyon arttığı belirtiliyor.
SANAL SEÇMENLER Mİ OLUŞTU?
Bu kadar yüksek hata payı ile seçim nasıl sağlıklı yapılabilir anlamış değilim. Seçimin sağlıklı yürütülmesi için bu ağır bir şüphedir. Bunun giderilmesi ve mantıklı bir izahının ortaya konulması gerekiyor.
Yüksek Seçim Kurulu bu soruların cevabını hükümetten istemeli. Bu durumda sanal seçmenler mi oluştu? Bütün bu sorularımız seçimi tartışmalı hale getirir. O yüzden seçimden önce bu konularda doğan şüpheyi ortadan kaldırmak gerekiyor.
Yüksek Seçim Kurulu, 22 Temmuz seçimleri, seçim sonuçlarının saat 18.30’da açıklamış olmasına, web sayfasının çökmüş olmasına, birçok ilde sandıklardan sonra toplama tutanaklarının bir projeksiyonla salonda gösterilmemene cevap veremedi. O seçimde ortaya çıkan sorularımıza cevap verilemedi. Hiç değilse bu seçimde, seçmen kütükleri ile ilgili gelişmeleri sağlıklı bir şekilde takip etmeli, hükümet ve YSK’nın inandırıcı bir açıklama yapması gerekiyor. Yoksa ithalat patladı da, ithal seçmen mi geldi.”
KART: KONUYU ÇOK YÖNLÜ ARAŞTIRACAĞIZ
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, seçmen sayısındaki azalma ve artışlarla ilgili olarak CHP’de bir çalışma başlatıldığını söyledi. Kart şunları söyledi:
“Türkiye’de ekonomide olduğu gibi, siyasetin finansmanında olduğu gibi seçmen sayısında bile kayıt dışı bir yapılanma var. Bunu da CHP olarak sorgulayacağız. Çalışmalar Yüksek Seçim Kurulu Başkanının açıklaması üzerine başlamış oldu. Önceki seçimlerde de ortaya çıkan azalma, bu seçimde ki artışın nedenlerini araştıracağız.”
AKP’nin yerel seçimlerde mutlaka almayı hedeflediği İzmir’de ilginç olaylar yaşanıyor. Yeni kayıtlara göre metruk evlerde 16 kişilik aileler yaşıyor, arsa görünen yerlerde seçmen bulunuyor ve bazı ilçelerde de 2 bin kişilik kaydırmalar göze çarpıyor
EMİN ÖZGÖNÜL
Seçmen kütüklerinin yeniden yazılmasının ardından seçmen sayısının 6 milyon artması ile başlayan tartışmada şimdi gözler İzmir’e çevrildi. AKP’nin mutlaka almayı hedeflediği İzmir’de, ilginç olaylar yaşanıyor. Yeni kayıtlara göre metruk evlerde 16 kişilik aileler yaşıyor, arsa görünen yerlerde seçmen bulunuyor ve bazı ilçelerde de 2 bin kişilik kaydırmalar göze çarpıyor…
CHP İzmir Milletvekilleri Ahmet Ersin, seçim bölgesinde araştırma yaparak ilginç sonuçlara ulaştı. İzmir'de 100 bine yakın seçmenin, kaydırılmış olduğunu tahmin ettiklerini belirten Ersin, metruk evlerde seçmen isimleri çıktığını, bazı ilçelerde 2 bin kişinin kaydının silindiğini, arsa olarak görünen adreslerde ise 16-17 kişilik dört ayrı ailenin oturuyor göründüğünü anlattı.
Gelecek yıl Mart ayında yapılacak yerel seçimlerde Yüksek Seçim Kurulu gibi muhtarlıklar da devre dışında. Bütün bilgiler adrese dayalı kayıt sistemine. Eskiden, muhtardan nakil belgesi alma zorunluluğu da kaldırıldığı için, ikamet durumu artık sadece beyana bağlı hale geldi.
CEZAEVİ DIŞARI ÇIKTI
CHP'li Ersin’in saptamalarına göre halen Buca Cezaevinde bulunan bin 500 civarındaki tutuklu da Barış Mahallesinde seçmen listesine yazıldı. Bazı mahallelerde de hiç tanınmayan ancak seçmen listelerinde adları olan kişiler tespit edildi. Ölen kişilerin de listelerde olduğu, bazı mahallelerde de, o sokakta olmayan numaralarda ikamet edildiği ve seçmen bulunduğu kayıtlarına rastlandı.
Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren ile, İçişleri Bakanı Beşir Atalay 22 Ocak 2008 günü, adrese dayalı nüfus kayıt sistemi uyarınca, nüfusun 2000 yılına göre yüzde 4.1 oranında arttığını ve 70 milyon 586 bin 256 kişi olduğunu açıklamışlardı.
Muhalefet milletvekillerinin hesaplamalarına göre, seçmen sayısının son bir yılda 6 milyon artması, nüfusun da yüzde 25 oranında artması anlamına geliyor. Bu durumda 8 yılda 4.1 artan nüfus bir yılda yüzde 25 ve 17 milyon 500 bin kişi birden arttı. YSK’nın “kayıp seçmenlerin ortaya çıkarıldığı” açıklaması da kimseyi tatmin etmiyor.
29 Mart 2009 seçimleri için şimdiden ‘’Acaba’’ soruları çoğalıyor…
ANKARA- Yerel seçimler için bugün önemli bir dönemeçe girilecek. Aday olmayı düşünen bürokratlar ile siyasi partilerin il ve ilçe yöneticileri saat 17.00’ye kadar istifa edecek. AKP’de Büyükşehir Belediyeleri için kesin adaylar da Cuma günü belli olacak. Halen AKP’li olan 12 Büyükşehir Belediyesinde, mevcut başkanlardan hangilerinin değiştirileceği de ortaya çıkacak.
AKP’de yapılan temayül yoklamaları için kurulan komisyonlar Çarşamba günü sonuçları alacak. Genel merkeze ulaştırılacak bu sonuçların ardından son değerlendirme yapılarak, Perşembe ya da Cuma günü 12 Büyükşehir Belediye Başkan adayı açıklanacak. AKP’de aynı gün halen muhalefet partilerinde olan İzmir, Mersin, Diyarbakır ve Eskişehir Büyükşehir belediye başkan adayının da belli olması bekleniyor.
DEĞİŞİKLİK BEKLENİYOR
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kızılcahamam kampında bazı büyükşehirlerdeki Belediye başkanlarının değişebileceği sinyalini vermiş ve ‘’ Temayüller alındıktan sonra Perşembe, veya en geç Cuma günü hangi ilimizde aynen devam ediyoruz bunu açıklayacağız. Geciktirmek istemiyoruz’’ dedi ve ‘’Nöbet değişimi’’ olabileceğini de şu sözleri ile ortaya koydu:
‘’Bazıları olmayabilir... Olmazsa olmaz. Eğer hakikaten Ak Parti'nin ideallerine, ilkelerine inanmışsa, yani belediye başkan adayı olurken güzel de e şimdi 'bu dönem belediye başkan adayı olma' denildiği zaman... Kamuoyu araştırmaları olumsuz, oradaki teşkilat olumsuz, milletvekillerimiz olumsuz bir netice veriyorsa biz illa da senin gönlünü yapma durumunda olamayız. Biz bir partiyiz. Eğer sen de bu partinin bir neferiysen, gönül eriysen, 'benim genel merkezim, benim teşkilatım böyle değerlendirme yapmış, hayırlı olsun ben de bundan böyle bir nefer olarak çalışmaya devam edeceğim' demesi gerekir. Bu nöbet değişimidir. Perşembe, Cuma bunu açıklayacağız ki vakit kaybetmeyelim.”
12 BAŞKAN VAR
Halen Ankara İstanbul, Adana Kocaeli, Gaziantep, Antalya, Konya, Bursa, Erzurum, Samsun, Kayseri ve Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanları AKP’de bulunuyor. Bu başkanlardan Ankara’da Melih Gökçek, İstanbul’da Kadir Topbaş, Sakarya’da Aziz Duran, Bursa’da Hikmet Şahin de dahil bazı isimlerin değiştirilebileceği belirtiliyor. İstanbul için TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar’ın adı geçmişti. Ancak AKP çevrelerinde Bayraktar’ın adı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı için de geçiyor.
Bu arada AKP’nin halen DSP’li Yılmaz Büyükerşen tarafından yönetilen Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için AKP Eskişehir milletvekili Nedim Öztürk’ü düşündüğü öğrenildi. Belediye Başkanlığına aday olan milletvekillerinin bu görevlerinden istifası gerekmiyor ve seçimi kazanamadığı taktirde de milletvekilliğine devam ediyor. AKP çok önem verdiği Diyarbakır ve İzmir için de kararını hafta sonuna kadar verecek.
(GAZETEPORT)
CHP Lideri Baykal yerel seçimler öncesinde 6 milyon seçmenin birden ortaya çıkmasının şaşırtıcı olduğunu söyledi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal partisinin Meclis grubunda gündemdeki son gelişmeleri değerlendirdi.
İşte Baykal'ın açıklamaları:
2001 krizinden daha yüksek işsizlik sözkonusu. Kriz nedeniyle fabrikalar şirketler kapanıyor. Başbakan krizi saklamaya örtbas etmeye çalıştı. İşadamlarını suçladı; "Zulalarınızı çıkartın" dedi. Kanun çıkarttı yurt dışından para gelsin diye. Ne geldi? Başbakan da umutsuz konuşuyor rakam üzerine.
Bankaları suçladı, işadamlarını suçladı. Başbakan onu bunu suçluyor ama sakın yanılmayın Başbakan siyaset yapıyor Başbakan aslında onu bunu suçlayarak kensinin savunmaya çalışıyor. Ortada ciddi bir sorumluluğunu olduğu ortada. Başbakan "global kriz" diyor saklamak için. Türkiye 2006-2007-2008 sürekli büyüme hızı düğşen bi trendin içinde. Diğer ülkelerde görülenden daha farklı bir büyüme zaafiyeti ortaya çıkmıştır. Bugün önemli bir kredi dercelendirme kurluşu açıklama yaptı: "Türkiye IMF ile anlaşma resesyona resmen girer."
Ekonomik sıkıntının altında yatan birçok faktör var ama bir tanesine dikkatinizi çekmek istiyorum. Bu hükümet devraldığı zaman yönetimi, Türkiye'nin cari açığı yoktu. Sıfır cari açık devraldı 2002'den itibaren başlamıştır ve bugün krizin etkileri ile biraz düşecektir ama 50 milyar dolar seviyesine gelmiştir. Cari açık probleminin altında bu hükümetin izlediği maliye, para ve kur politikası vardır. Bu hükümetin düzeni "borçlan ve harca". Şimdi Türkiye cari açık olmadan fabrikasını açamaz halde, işçisini çalıştıramaz halde. Şimdi geldi kriz vurdu. Cari açık ihtiyacı içine soktun. Yabancılara bağımlı hale getirdin. Şimdi sürdürülemez olunca "dünyanın sorunu". Hayır senin sorunun! Bu politikayı sen getirdin. Sıfırdan AKP üretmiştir, şimdi onu idame ettirmenin imkansızlığı karşısında ekonomi sıkışmıştır.
KRİZ PAKETİ
Bir paket açıklanıyor, söyleniyor duruyor, Hindistan'a gitti paket yok, geldi paket yok. Başbakan şimdi "Beklemeyin, illa ambalajlı mı olacak biz gerekeni yapıyoruz" demeye başladı. Durumu idare etmeye çalılşıyor. IMF karşısında takınılan tavır bizim "IMF'ye ihtiyacımız yok, bizim problemimiz para değil" diyordu. "Sigorta niteliğinde güven sağlasın diye paraya pula ihtiyacımız yok. Dünya o desteği de görmek istiyor onun için anlaşlır" diyordu. "Paraya ihtiyacımız yok ama güvene ihtiyacımız var anlaşırız, ama IMF ümüğümüzü sıkmasın" dedi. IMF konusunda Başbakan'ın kafası karmakarışık.
"IMF bizim kalkınma hızımızı düşürmek istiyor." diyor. Eğer IMF ile anlaşmadan kalkınma hızını gerçekleştirme imkanın varsa, gerçekleştirmezsen namertsin!
Küçülen Türkye'ye senin elinden geldik. Paket niye çıkmıyor IMF ile anlaşma olmadığı için çıkmıyor. IMF ile anlaşırsa paket çıkacak. IMF'den ne bekliyor? Para bekliyor döviz bekliyor. IMF'den gelecek paranın adı belli olmadığı için paketi çıkaramıyor.
"Teğet geçti" deyince ben de Başbakan'ın okulda geometri dersi nasıldı diye düşündüm. O dersi iyi öğrendi mi teğet konusunu hocaları ona tam analatamış. O konuda ek çalışmaya ihtiyacı var.
Eşe dosta dağıtılan kredilerin ne kadar yanlış olduğu ortaya çıkmıştır. Sırf Sabah-Atv için 750 milyon dolar verilmiştir. Şimdi o parayı KOBİ'lere işadamlarına sevketme fırsatımız olsaydı kimbilir neler olurdu? Binlerce kuruluş çarkını döndürme imkanına sahip olurdu.
SEÇMEN KÜTÜKLERİ SORUNU
Karşı karşıya kalınan manzara şaşırtıcı. Şimdi seçim kütüğü konusuna değinmek istiyorum. 6 milyon seçmen bir senede ortaya çıktı ve önümüzdeki seçimde oy verecek. İlgi çekici bir tabloyla karşı karşıyayız. Seçim güvenliği ve seçim kütüğü 1950'lerden beri en temel konudur. Son zamanlarda yeni bir düzenleme yapıldı ve adrese dayalı nüfüs sayım işleri İçişleri Bakanlığı'na verildi. Ve onlar sayımı yaptı onların sonucu üzerine seçmen kütüğü belirleme yoluna gidildi. Yani devlet memurlarının, yani hükümetin belirlediği kişilerin verecekleri cevapla hallediliyor. Hakimler halletmiyor, eskiden yargıçlar hallederdi. Bu anayasa bakımından incelenmelidir. Bu konu Anayasal olarak şaibelidir. 10 günlük bir itiraz süresi kesinlikle yeterli değildir. Hukuka aykırı bir uygulamadır. YSK'nın kendi denetiminin dışında oluşmuş, bürokrasinin hazırladığı kütük konusunda normal itiraz sürsini de kısıtlaması ciddi tartışmalara neden oabilir.
Bu 6 milyon ek yazımın kimden kaynaklandığını daha yeni incelemeye başlıyoruz. Nereden gelmiş incelenene kadar itiraz süresi bitmiş olacak. O sürenin derhal uzatılması lazımdır. Çok temel bir konudur. Bir süredir bu tip tartışmalar gündemimizde yer buluyor buna bir son vermek lazım. En azından kütüklerde bir sorun olamamalı
Fazladan 6 milyon seçmen Anayasa’yı mı ihlal ediyor?
GÖKÇER TAHİNCİOĞLU Ankara
Milliyet/03.12.2008
Muhtarlıklarda askıya çıkan listeler üzerinden güncelleme yapılması seçmen sayısını bir anda 6 milyon artırdı.
Bakanlık verilerine dayanılarak seçmen kütüklerinin yenilenmesi ve seçmenlerin 6 milyon daha artması siyaseti gerdi. Bu görevin YSK’ya ait olduğu vurgulandı
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), İçişleri Bakanlığı Adrese Dayalı Kayıt Sistemi (AKS) verilerine dayanarak seçmen kütüklerini yenilemesi ve seçmen sayısının önceki yıla göre 6 milyon artması tartışmaları da beraberinde getirdi.
YSK, 1961’den bu yana seçmen kütüklerini, sokağa çıkma yasağının uygulandığı bir günde yapılan nüfus sayımlarının ardından muhtarlıklarda askıya çıkan listeler üzerinden güncelleme yaparak oluşturdu.
Son olarak 1997’de yapılan nüfus sayımının ardından seçmen kütüğü oluşturan YSK, bugüne kadar yine listeleri muhtarlıklarda askıya çıkarıldı.
Ardından güncelleme yapılırken, 22 Temmuz 2007 seçiminde seçmen sayısı 42 milyon 533 bin, 21 Ekim 2007 halkoylamasında da 42 milyon 629 bin olarak belirlendi.
Seçmen mobilitesi
CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol “AKP son seçimlerde çok az oyla kaybettiği yerlere güçlü olduğu yerlerden nakil oyunu yaparak seçmen kaydırıyor” derken, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural “Bu kadar yoğun seçmen mobilitesi farklılığı anlaşılır gibi değil. Seçim şaibeli hale geldi” yorumunu yaptı. Eski CHP milletvekili ve kamuoyu araştırmacısı Bülent Tanla da “İlk defa Türkiye’de serbest seçimlerin üzerine kara bulutlar geldi ve seçime gölge düştü” dedi.
Erdem: Bu YSK’nın işi
Konda Araştırma Şirketi’nin sahibi Tarhan Erdem ise, Anayasa’nın seçmen kütüklerini oluşturma görevini YSK’ya verdiğini, ancak YSK’nın yeni sistemle sistem dışına itildiğini söyledi. Erdem şöyle devam etti:
“1961’de ‘seçimlerin genel olarak denetim ve yönetimi yargı organlarına aittir’ hükmü Anayasa’ya konulmuş. Bu nedenle seçmen kütükleri oluşturulması işi YSK’nın dışına çıkarılamaz. ”
YSK Başkanı: Devlete güvenin
13 Mart 2008’de gurbetçilerin oy kullanmalarıyla ilgili çıkarılan yasal düzenlemeye, YSK’nın seçmen kütüklerini İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık Genel Müdürlüğü AKS verilerine göre oluşturacağı hükmü eklendi. YSK da, yasa uyarınca İçişleri Bakanlığı’ndan verileri alarak seçmen kütüklerini yeniden oluşturdu. Ancak yeni kütükte, 29 Mart 2009’da yapılacak yerel seçimde oy kullanacak seçmen sayısı 48 milyon 265 bin 644 kişi olarak belirlendi. YSK Başkanı Muammer Aydın, bir yıl önceki kütükle yeni kütük arasında 6 milyon kişilik fark olmasını “Eski kütükte kişilerin gelip kendini yazdırması esastı. Gelip yazdırmadılarsa biz ne yapabiliriz?” diye açıkladı.
Aydın, şunları söyledi:
“Yeni sisteme göre nüfus müdürlüklerine başvuran kişi, hangi adreste oturduğunu kanıtlayarak kaydını yaptırabilecek. Nüfus müdürlükleri de merkezi sistemden bakacak.Nüfus müdürlükleri devletin kurumu. Devletin kurumuna güvenmeyecek miyiz? Devletin kurumu sahte nüfus mu icat edecek?”
Muhalefetin kaygısı ‘kaydırma’
Yeni sistem özellikle muhalefet partilerinde “iktidarın seçmen kaydırmaları yapabileceği” kaygısı yarattı.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal dünkü grup toplantısında “6 milyon seçmen, iş yargının elinden çıkıp memurun eline geçtiğinde artıyor. Bunun Anayasa karşısındaki konumu şaibelidir. Bu artış izah edilmesi gereken, kaygı verici bir tablodur” dedi. 1950’den bu yana seçimlerin güvenliğinin YSK eliyle yerine getirildiğini, ancak bir süre önce başlatılan AKS ile görevin İçişleri Bakanlığı’na verildiğini söyleyen Baykal sözlerini şöyle sürdürdü:
“Böylece YSK’nın hiçbir denetim şansının olmadığı kütükleri bürokrat düzenliyor. İtirazı hâkimler değil memurlar hallediyor. Bunun Anayasa karşısındaki konumu şaibelidir. Bu konuda çok ciddi boşluk olduğu anlaşılıyor. Anayasa bakımından konuyu ele almak lazım. Ayrıca seçmen kütüklerine itiraz süresinin 14 günden 10 güne indirilmiş olması kesinlikle yeterli değil. Bu konu çok ciddi tartışmalara yol açabilir”
Bugün bürokraside görevli, 5. yürütmeyi durdurma kararı ile işbaşında bir arkadaşı aradım. Seçim ile ilgili sorunlarla boğuşuyordu. Mahallenin bile adını değiştirmişler, kimsenin adı yok dedi.
Bir de buna 6 milyon sanal seçmen eklendiyse hesap kolay değil mi?
29 Mart seçimlerine sayılı günler kala, partilerin arasındaki tartışmalar da kızışıyor. MHP'li aday Dervişoğlu, İzmir'de yaklaşık 1 milyon seçmen hareketliliği olduğunu iddia ederken, CHP'liler yargıya başvuracaklarını açıkladılar.
İZMİR'DE 1 MİLYON SEÇMEN HAREKETLİLİĞİ İDDİASI
MHP Büyükşehir Belediye Başkanı aday adayı Müsavat Dervişoğlu, İzmir'de yaklaşık 1 milyon seçmen hareketliliği olduğunu iddia ederek, “Kentin nüfusu 2000'de bu yana 368 bin artarken, son 1.5 yılda seçmen sayısı 344 bin yükseldi. 2007'de seçim listelerinde yer almayıp, 2009'un seçmen listelerinde yer alan seçmen sayısı 693 bin 502 kişi. 2007'de seçmen olup da 2009'da seçmen olmayan kişi sayısı ise 349 bin 008. Bu hareketlilik seçimlerin iptal edilmesine neden olabilir. Seçimleri boykot konusu gündeme gelebilir” dedi.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından geçtiğimiz hafta yapılan açıklamada eski seçmen kütüğünün bir kenara bırakıldığı, Adrese Dayalı Kayıt Sistemi'ne göre yeni seçmen kütüğü oluşturulduğu ve bu kütüklerin ilk kez 29 Mart 2009'daki yerel seçimde kullanılacağını açıkladı. 21 Ekim 2007 halkoylaması sırasında 42 milyon 629 bin 733 olan seçmen sayısının da 6 milyon artışla 48 milyon 265 bin 644'e yükseldiği bildirdi. Kısa sürede bu kadar artışın yaşanması tartışmaları da beraberinde getirdi.
MHP'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Müsavat Dervişoğlu, bugün yaptığı basın açıklamasında, İzmir'de yaklaşık 1 milyon seçmen hareketliliği olduğunu iddia etti. Elindeki verileri kamoyuna açıklayan Dervişoğlu, üç gün gece gündüz çalışarak vahim bir tabloyla karşılaştıklarını söyledi. 22 Temmuz 2002'de gerçekleştirilen genel seçimlerde İzmir'de 2 milyon 450 bin 642 seçmen olduğunu, 2009 Mart ayında yapılacak yerel seçimlerde oy kullancak seçmen sayısının 2 milyon 794 bin 729'a yükseldiğini, farkın 344 bin 87 olduğunu ifade etti. İzmir'de 2007'de seçmen listelerinde yer almayan fakat 2009 seçmen listelerine eklenen 693 bin 502 kişinin olduğunu öne süren Dervişoğlu, “2007'de seçmen olup da 2009'da seçmen olmayan ise 349 bin 8 kişi var. Sadece İzmir'de seçmen hareketliliği yaklaşık 1 milyon kişi. Bu bir skandal. 2000'de kentimizin nüfusu 3 milyon 300 bin 866. 2007'de nüfusumuz 3 milyon 739 bin 353. 7 yılda nüfusu 368 bin artan İzmir'de 1.5 yılda artan ve yer değiştiren seçmen sayısı 344 bin kişi” dedi.
“VATANDAŞI NASIL İNANDIRACAĞIZ”
Dervişoğlu, yaşanan problemin vatandaş tarafından çözülmesinin mümkün olmadığını vurgulayarak, YSK'nın bu duruma el koymasını istedi. Dervişoğlu, şöyle konuştu:
“Bu seçmen listelerinin sağlamlığına milleti inandırmak mümkün değil. Peki seçim sonuçlarına vatandaşı nasıl inandıracağız? Oy atmadan sandıkları şaibe altında bıraktılar. YSK Başkanı'nı göreve davet ediyorum. Bu hareketlilik seçimlerin iptal edilmesine neden olabilir. Bu sandıktan iktidarı çıkarmak için tezgahlanmış bir oyunu ise diğer partilerin seçimi boykot etme hakkı olabilir. Boykot konusu diğer partilerle konuştuktan sonra ele alınacak bir konudur. Resmi makamlar bu yer değiştirmeye el koysun. Seçmen listelerinin askı süresi uzatılsın.”
CHP SEÇMEN KARGAŞASINI YARGIYA GÖTÜRÜYOR
CHP İzmir’de seçmen kütüklerine gerçeğe aykırı beyanda bulunanlar ve onlara göz yumanlar hakkında yargıya gidecek. 29 Mart 2009 seçimlerinin son 63 yılın en hileli seçimi olacağını iddia eden CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, gerekirse seçimleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne götürebileceklerini söyledi.
CHP İzmir Konak İlçe Örgütü, seçmen listelerinde yaşanan kargaşanın ardından Konak İlçesi’nde yaptığı araştırma sonucunu basın toplantısıyla açıkladı. Toplantıya CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ, Parti Meclisi Üyesi Tülay Özüerman katıldı. İzmir’in Konak İlçesi’nde bulunan 168 mahallede yapılan araştırmayı özetleyen Konak İlçe Başkanı Uğur Yelekli, 22 Temmuz seçimlerinde listelerde bulunan 62 bin 136 seçmenin yeni seçmen kütüklerinde bulunmamasına rağmen 95 bin 471 yeni seçmenin ortaya çıktığını söyledi. Yelekli, “Metruk evlerden yeni seçmenler çıkarken 30-40 yıldır aynı mahallede oturan bazı vatandaşlar kendilerini listelerde bulamamışlardır. Halk galeyana gelmiştir. Adrese dayalı seçmen kütüğü çalışmasının hakimlerden alınıp hükümetin memurlarına verilince ortaya bu sonuç çıkmıştır. Bu durum seçimlerin tartışılmasına yol açmaz mı?” dedi.
AKP'YE SEÇMEN KAÇAKÇILIĞI SUÇLAMASI
29 Mart 2009 tarihinde yapılacak seçimlerin son 63 yılın en hileli seçimi olacağını söyleyen CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ise soyadına göre hazırlanan seçmen kütüklerinin kontrolünün imkansız olduğunu söyleyerek, “Cin fikirlilerin yürürlüğe koyduğu bir seçim operasyonu ile karşı karşıyayız. 6 milyon yeni seçmen ortaya çıktı. Bunların nerede olduklarını izah etmenin ise imkanı yok” diye konuştu. AKP’yi “Seçmen kaçakçılığı” yapmakla suçlayan Ersin, “AKP, dengeli olan ilçelerde kazanabilmek için çok güçlü olduğu ya da kazanmasının mümkün olmadığı ilçelerden seçmen nakli yaptırmaktadır. Halk infial içindedir. Bu durumda görevinin gereğini yapması gerekenler ise görevini yapmak yerine halkı sakinleştirmektedir” dedi.
Seçime hile karıştıranlarla ilgili olarak yargı yoluna gideceklerini anlatan Ersin, “Seçmen listeleri ne yazık ki bugün askıdan indiriliyor. Ayın 17’sine kadar itirazlar incelenecek, 18’inde ise kesin listeler askıya çıkartılacak. Eğer YSK durumun düzeltilmesi için yeni bir adım atmaz ise bilerek kaydını başka yerde gösterenler, onları kaydeden muhtarlar ve bunlara göz yuman görevliler hakkında Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunacağız” diye konuştu. Yüksek Seçim Kurulu’nun yargı organı olması nedeniyle dava açılamadığını sözlerine ekleyen Ersin, gerekirse seçimleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne de götürebileceklerini ifade etti.
Devletin kurumlarına güvendiklerini ancak hükümetin kurumlarına güvenmediklerini ifade eden Ersin, “Yüksek Seçim Kurulu sayesinde seçimler yargının denetimindeydi. Biz Türk Silahlı Kuvvetleri, yargı gibi devletin kurumlarına güveniyoruz ancak TÜİK gibi Nüfus Müdürlüğü gibi AKP Hükümeti’nin yoğun kadrolaşmasına sahne olan kurumlara güvenmiyoruz. TÜİK, AKP Hükümeti’nin en çok kadrolaştığı kurumdur. Şimdiye kadar yaptığı tek şey başta enflasyon olmak üzere AKP Hükümeti’nin işine yarayacak rakamları ayarlamaktan ibarettir” dedi.
Zemzem suyu, seçmen sahte bu durum da seçilecek olanda sahte
06.12.2008/Gazeteport
Uğur Dündar'ın sunduğu Star Ana Habere konuk olan şovmen Cem Yılmaz, şimdiden şaibeli olduğu konuşulan seçimleri tii'ye aldı.
Star Ana Haber Bülteni’ne konuk olan Cem Yılmaz önce kulisten Kendi anonsunu yaptı. İkitelli'de bir mahallede 1500 fazla kişinin seçmen kütüklerinde yer almasına ve zemzem suyunun sahte olması haberlerini izleyen Cem Yılmaz espri bile yapılıp yumuşatılamayacak bir tablo olduğunu söyledi.
Seçime kadar durumun düzelmesini arzu ettiğini söyleyen Cem Yılmaz yine de espri yapmayı ihmal etmedi. Cem Yılmaz, "Herkes evini bir kontrol etsin, arka odalara yan odalara bir bakın, seçmen kalmış mı?. Canlısından ne gördük ki, bir de ölüsünü değerlendirelim gibi bir anlayış var herhalde ölü seçmenler olduğuna göre vekilde ölü olabilir" dedi. Mizahın zaman zaman olan kötü durumları yumuşattığını ve insanlara normal izlenimi verebileceğini oyüzden çok konu üzeride espiri yapmayı tercih etmediğini söyleyen Cem Yılmaz "İleriye gidemeyince geriye gittik. Niyetimiz bunları unutturmak değil, bunlardan biraz uzaklaştırmak" diye konuştu.
Hayatın kapasitesinin çok üzerinde seyrettiğini belirten Cem Yılmaz, "Kimin aklına gelir ki zemzem suyunun, seçmenin, sahte olması. Zemzem suyu sahte, seçmen sahte bu durum da seçilecek olanda sahte.'' dedi.
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, 29 Mart seçimlerinin son 63 yılın en hileli seçimi olacağını iddia ederek gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne AİHM) kadar gideceklerini açıkladı
İzmir’de ölülerin, hatta bebeklerin bile seçmen listelerinde yer aldığını öne süren Ersin, şu örnekleri verdi:
- Fahrettin Altay Mahallesi’nde 23 no’lu bina bulunmamasına rağmen üç kişi kayıtlı.
- Ali Reis Mahallesi’ndeki altı ölü seçmen listelerinde ama 175 kişinin ismi yok. 47 kişi de mahallede oturmuyor.
- Yiğitler Mahallesi’nde 30 Temmuz 1965’te doğan ve 8 gün sonra ölen bebek TC Kimlik Numarası ile listede.
MHP Büyükşehir Belediye Başkanı aday adayı Müsavat Dervişoğlu da İzmir’de yaklaşık 1 milyon seçmen hareketliliği olduğunu iddia etti.
haberlerin kaynaklarını dikkate aldığımız zaman fasih bir şekilde görülen mesele hükümete karşı olan bir medyadan gelmesidir burada hükümet yandaşı olarak tabir edilen karşı medyadan derlenmiş yalanlamalar yayınlanırsa ortada nötr bir durum oluşacaktır o bakımdan bu tarz haberler fazla kayda değer olmamakla beraber her seçim öncesi bu tarz çıkışlarla destek görememe endişesi yaşayan gruplar elinde bulunan medya olanaklarıyla halkta güvensizlik ve endişe durumu oluşturma girişiminde bulunmaktadırlar bu durum ülkemize özgü olmamakla beraber en yakın örneği ABD seçimlerinde de görülmüştür medya kaynakları ve bu kaynaklarla çıkar ilişkisi bulunan gruplar istedikleri zaman istedikleri yönde demogoloji yapabilmektedirler...
o açıdan benim şahsi görüşüm nüfus açısından 6 milyon gibi uç bi abartı söz konusu olamaz nüfus konusunda problem varsa muhakkak ki yeni uygulanan adrese dayalı sayma sisteminden kaynaklanır onun dışında ülkemiz genç nüfus açısından oldukça yüksek bir populasyona sahip olduğu itiraz edilemez bir gerçektirki AB bile genç nüfusumuzu iddia ederek bizi kabul etmemesinin bir nedeni olarak gösterebilmektedir yani bir artış söz konusu olmalıdır zaten doğal olarak** ancak bu artış populasyona değil de başka nedenlere bağlanarak 2 ye 3 e 5 e her neyse katlanarak medya abartısıyla başka sebeplere bağlanabilmekte ve olumsuz gibi gösterilmektedir.
*ülkemizde her yıl 18 yaş sınırını geçen genç sayısı şuanda artmaktadır çünkü ülkemiz nüfusu belirtildiği üzere genç nüfus açısından fazladır ve bu nüfus 12-19 yaş arasında büyük bi paya sahiptir dolayısıyla her yıl seçme hakkına kavuşan gençlerle seçmen sayısı artmaktadır bu durumun nedeni genç sayısının yaşlı sayısından fazla olmasıdır ve ölümle kaybolan seçmenin 18 sınırını aşarak seçmen olanlardan az olması sebep olmaktadır ve doğal bi sebeptir.
*ayrıca adrese dayalı nüfusa kayıt sistemi tam anlamıyla geçtiğimiz seçimlerde verim sağlayamamıştır bu nedenle bir miktar seçmen fazlası olabilir ki bu görüş eleştiriler açısından aleyhte bi nedendir
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Wmic Windows Activation Key and...
03-05-2025, 14:36:12 in Aile Hukuku