Merhabalar,
anlatacaklarım karışık ama insanın başına heşey geliyor.Sizlerinde fikirlerini almak isterim.
Ben daha önce evlenmiş biriyle şu an nişanlıyım.4 yıldır görüşüyoruz.Kendisinin evli olduğunu çok geç öğrendim.Sonuç olarak biz bu yaz evlenmeyi düşünüyoruz fakat eski eşiyle boşanamamış.Mahkeme red olmuş.3 yıl süre doğruysa iki yıl sonra ayrılacak fakat boşanmadan düğün yapsak bir sorun olurmu.Ben biraz tedirginim zina yok ama bir problem çıkartacaklarından en özel günümün rezil olmasından korkuyorum.Düğün öncesi ne gibi önlem almak gerekir?
Ayrıca 130 YTL nafaka ödüyor.Eşi 6 aydır sigortalı çalışıyor ve nafakanın arttırılması için yeni bir dava açmış.Nişanlım sigortasız çalışıyor.Eski eşinin SSK lı olarak çalıştığını ispatlarsa nafaka iptal olurmu eşinin illaki yüksek maaş mı alması lazım.4 yıldır ayrılarmış birde çocuğu var.Ama çocuğunu göremiyor.Mahkeme haftasonları görebileceğine dair kağıt vermiş fakat çocuğu her görmede belirli bir ücret ödenmesi gerekiyormuş.Çocuğun psikolojisi bozulmasın diye.Böyle bir şey doğrumu.Fikir ve görüşlerinizi bekliyorum.Teşekkürler.
sevgilinize(hukuki anlamda nişanlınız olamaz) güvenmediğinizden bu forma başvurduğunuz iletinizden çok net anlaşılıyor. Öncelikle şunu belirtmek isterimki boşanma kararı verilmeden her iki tarafta evlilik birlikteliğin getirdiği özen ve gayreti göstermek ve birliktelikte olmaması gereken tavır ve sözlerden kaçınmakla yükümlüdür. Düğün öncesi gereken önlemlerin neler olduğunu HUKUKSAL BİR PLATFORMADA ve biz HUKUÇULARA SORMANIZI garipsediğimi belirtmek isterim!!
Düzenli geliri olup SİGORTALI bir işte asgari ücretle çalışan taraf YOKSUL kabul edilemez ve nafaka bağlanmaz. (Nafaka istenen eşin yüksek gelir ve akar sahibi olduğu ispatlanmaz ise) Nafakanın kaldırılması davası açılır ve kadının sigortalı çalıştığı-yoksul olmadığı ispatlanırsa nafakanın kaldırılması mümkün olabilir.
Velayeti kendisine bırakılmayan tarafın çocuklarla olan kişisel ilişkisinin temini kurulurken bazı masrafların (icra masrafı-pedagog v.s) olduğu doğrudur.
En özel gününüzün rezil olmasın diyorsunuzda bahar hanım bir insan evli iken düğün yapması rezalet değilse nedir anlamadım. ayrıca bende neye karşı önlem alacaksınız çözemedim.
Sn. Av. Tayfun bey benimde anlayamadığım bir konu var yardımcı olursanız sevinirim. Bi insan boşanmak istediği halde boşanamıyorsa 5 yıl 7 yıl mahkemelerde sürünüyorsa hayatını tekrar düzene koymak istiyorsa ne yapmalı? İlla boşanmak için bazı şeyleri bekleyecekler sonra bir de bakacaklar ki ömürleri bitmiş. Kanunlar karşısında boynumuz kıldan ince. Ama bir kişi boşanmak istiyorsa boşanamıyorsa ne yapacak? İlla karşı tarafın süründürme isteklerine boyun mu eğecek. Bitmiş bir evliliği sırf imza adı altında kullanarak insanların hayatlarını mahkum etmeye çalışanlara sonuna kadar karşıyım . Özür dilerim ama bu tavrı ben hiç tasvip etmiyorum. Kimse kimseye bir 3 yıl fazladan yaşayacaksın garantisi vermiyor diye biliyorum.....
gbahar ben av. değilim ama zina suç değil. o yüzden kanunen herhangi bir sorun olmaz. Tabi rezillik çıkartırlarsa yapacak bişey yok. SAdece ilerdeki boşanma davasında karşı tarafa tazmiat hk. ve yüksek nafaka olayı ortaya çıkar sanırım. Kusurlu taraf nişanlın (tabi biz sevgi anlamından söz ediyoruz hukuki anlamdan değil!!) olacağı için. ama şahsi fikrim sevgi her zaman herşeyin önünde gelmeli. Ne yapmak istiyorsan yap bence. Kimse sana önümüzdeki 3 yıl yaşayacağının garantisini veremez. Hayat herşeye rağmen çok güzel.
nafaka iptal olmaz sanmıyorum. Nişanlın çalışmasa da nafaka ödemek zorunda malesef. Ödemezse hapis cezası var. İşi geliri varmış diye pek bakılmıyor nasıl bu parayı bulacağına da. Çocuk içine bence boşanır boşanmaz velayet davası açsın. Sonuçta çocuğu karşı tarafa göstermeme zorluk çıkarma lehine olabilir.
Yorumlarınız için teşekkür ederim.İnsanlar evlilik birlikteliğini boşanana kadar korumak zorundaysa ne yapılmalı.Boşanana kadar beklenmelimi? Nişanlımın eski eşini ben kendi gözlerimle gördüm şu an birlikte olduğu kişiyle sarılmış öyle geziyordu. Boşanmıyor ama başkalarıyla birlikte.Evli bir insanın düğün yapması rezil olarak görülebilir ama ben hiç evlenmedim ve evli bir insanı seçtim.Bu durumda benim düğünümün olmamasımı lazım. Yorumlarınızdan bunu anladım ama böyle olmasını bende istemezdim.
Sayın bdilek beni desteklediğin için sağol.Avukat beyler hukuki yazıyorlar haklılar ama sevdim.İnsanın kimi seveceği belli olmuyor.Bende bekar biriyle olmak isterdim ama nişanlımda kendini bekar tanıtmıştı.Kısmet diyorum artık.
1- Evlilikte bir tarafın sevgilisi olması (evlilik birliğine aykırı davranması) diğer eşe aynı davranışı (sadakatsizliği) yapabilme keyfiyetini ve lüksünü vermez ve haklı kabul edilemez.
2- Kendinizi ''ikinci evliliği yapmış birinin eşi olarak '' değilde ''ikinci evliliğini gerçekleştirmiş birinin eski eşi'' yerine koyun ve özellikle nafaka konusunda aynı düşüncelere sahip olabilecekmisiniz? Böyle bir durumda '' eşiniz nafaka ödemekten MAALESEF(!) kurtulamaz '' sözünü yine de söyleyebilecekmisniz...
3- Düğün öncesi rezaletin önüne nasıl geçebilirim sorusunun yeri burası değildir anlamında sözlediğim sözün yanlış bir tarafı bulunmamaktadır. Ayrıca da sayın gbaharın hukuksal anlamında sorduğu sorulara cevap vermemezlikte yapılmadı.
4- Kimse kimseye elbette 3 yıl daha yaşayabileceksin garantisini vermiyor sözü doğru!! Ancak, birliktelik kurulurken AİLE kavramının kutsallığına ve önemine yakışmayacak ciddiyetsizlikte davranılıp iyice düşünülmeden varılan yanlış kararlarla karşı tarafın ve de en önemlisi MASUM ÇOCUKLARIMIZIN 3 yılı değil GELECEKLERİYLE OYNAMA hakkınıda kimse vermiyor bilmelisiniz...
1) Eğer bir erkek hala karısıyla aynı evde yaşayıp evliliğini sürdürüyorsa diğer tarafta sevgilisi de varsa evet. Bu keyiftir. Ama herşeyini ayırmış boşanmak istediği halde boşanamıyorsa zorla birlikte olmak zorunda da değil. Olaya bu açıdan bakmıştım. Sevmek hiçbir zaman lüks değildir. İnsanın yaşama kaynağıdır!
2) Bir taraf eşşek gibi sabahtan akşama kadar çalışıp diğer tarafta yan gelip oturduğu yerden kolay para kazanıyorsa bu adaletsizliktir. Emeğe saygısızlıktır. Malesef sözü bu adaletsizlik içindir. Düşünsenize en az 10 yıl okuyosunuz sabah 08:30 akşam 19:00 cmt aynı çalışıyorsunuz diğer taraftan birileri evlenip boşanıyor sizinle aynı parayı oturduğu yerden alıyor. Yanlış anlaşılmasın ben nafakaya karşı değilim hele ki çocuğa ödenene asla. Ama bazı insanların hiç çaba sarfetmeden birilerinin emeğine ömür boyu ortak çıkmalarına karşıyım. Ama kendi de çabalar yetiştiremez o zaman tamam. ek olarak gerekli yardım yapılır. Ama aksini ben anlayamıyorum özür dilerim. Herşeyden önce kadınlar kendi ayaklarının üzerinde durmalılar. Sizde şöyle düşünün lütfen diyelim benim de 2. evliliğimi yapmış bir eşim var. ben çalışıyorum o çalışıyo. Ama ayrıldığı eşi nafaka aldığı için çalışma ihtiyacı hissetmiyor. O zaman ben niye çalışıyorum. Nikahlı karısı olduğum halde. Bu adaletsizlik değil de ne?
3)O MASUM ÇOCUKLARIMIZN HAYATINI BİRAZDA BÖYLE MAHVETMİYOR MUYUZ? BENİM KARŞI OLDUĞUM ŞEYLER BU ZATEN. BENDE EVLİ BİR İNSANLA OLAN İLİŞKİYİ TASVİP ETMEDİM. AMA ŞARTLAR BAZEN AĞIR OLABİLİYOR. BENİM ALTINI ÇİZMEK İSTEDİĞİM KONU EĞER BİR EVLİLİK BİTMİŞSE SADECE KARŞI TARAFI SÜRÜNDÜRMEK AMACIYLA DAVRANILMASI HUKUKUN BU ŞEKİLDE KULLANILMASI. BİR EVLİLİK BİTMİŞSE HUZURSUZLUK VARSA SEVGİ HERŞEYDEN ÖNCE SAYGI KALMAMIŞSA BU ORTAMIN ÇOCUĞA FAYDASI NE OLABİLİR Kİ. iŞTE BOŞANMA AŞAMALRINDA O MASUM ÇOCUKLARIMIZDA BÖYLE KULLANILIYOR. BEN BUNA KARŞIYIM. BU O KADAR SIK RASTLANAN BİR DURUM Kİ. vELAYET KENDİ DE OLAN TARAF DİĞER TARAFI ÇOCUĞU GÖSTERMEZ ÇOCUĞUNA BABASINI - ANNESİNİ KÖTÜLER.
Ayrıca boşanmak için uğraşıp ama boşanamadığı için kendine farklı bir düzen kurmaya çalışan her insanda hata yapıyor anlamına gelmez. İnsanlar hataları evlilikle de yapmış olabilirler. Ama bir insanın 2. evliliğini yapması çocuğunun hayatıyla geleceğiyle oynadığı anlamına da gelmez. İyi ve mantıklı bir anne baba çocuğunun geleceğini ayrıykende düşünebilir gerekli önlemi alabilir. Aradaki kini ortadan kaldırabilirlerse tabi.
Gördüğüm kadarıyla cevaplar genelde hukuksallıktan uzak ve duygusal.
gbahar bizden ahlak dersi istemiyor. Bu onun özel hayatı. Hukuken ne sakıncaları var bize düşen onu sözylemek bence. Avukat olmamız toplum bilimci, sosyolog, psikolog gibi konuşmamız için yeterli değil. Biz bunların eğitimini almadfık. Bu nedenle bu konularda vereceğiniz cevaplar sorulduğunda verilmeli ve bilinmeli i bu cevaplar profosyonel cevaplar değidir.
Madem ki böyle duygusal cevaplar veriliyor işte benim görüşüm.
Türkiye' de ( en azından Türkiye' de ) bir kadınla evlendiğiniz zaman neredeyse ömür boyu sigortalamış olur erkek o bayanı. Kadının kendisini geliştirmemiş, güvenceye alamış olmasının ve bir kere evlenmiş olmanın cezasını erkekler çeker. Seversen evlenirsin, istemessen de ayrtılırsın. Onurlu insana düşen budur. Bayan olarak , yarın ben boşanırsam ne olur düşüncesi ile durumunuzu ayarlamalısınız. Belki devlet boşanan bayanlara sigorta falan yapmalı bilmemem ama bir kere evlendiler diye bayanlara ömür boyu nafaka ödemek zorunda olmamız bana adil gelmiyor.
Evli bir sevgiliniz olması da bence anormal değil. Adfam karısını sevmiyorsa ve boşanmak istiyorsa ve kadın da bunda diretiyorsa, ömrünün bundan sonraki kısmında aldatılmayı göze alacak demektir.
Hukuksal olarak vereceğim cevapsa şöyledir:
Nikah akdinin boşanmadan önce yapılamayacağını zaten biliyorsunuzdur. Düğünün yapılması hukuken mümkündür. Bu bence boşanmada tazminat hakkı da vermez, eğer boşama davası açılmışsa. Çünkü dava, davanın açıldığı tarihteki ve önceki olaylara göre değerlendirilmelidir. Fakat şahsi olarak manevi zararı olduğu iddiasıyla , kişiliğiin rencide edildiği vb. iddialarla ayrıca bir manevi tazminat davası açabilir. Ben ce böyle bir davada müterafık kusur dediğimiz olay söz konusolmalı. Yani sevgilinizin eşinin de kusurda payı kabul edilmeli ve ona göre bir tazminat belirlenmelidir. Belki bu görüşlerim radikal olabilir. Neticede hukukta 2 * 2 = 4 olmaz çoğu zaman. Onedenle düğünü erteleyin. Boşanmayı bekleyin. Boşanma konusunda da iyi bir avukatla çalışırsanız başarılı olmanız mükün olur.
Sayın gbahar özel hayatınız size kalmış burada yorum yapılsada yapmış olduğunuz hareketler üçüncü kişilere zarar vermediği sürece hayatınızı yaşamakta serbestsiniz.
Sevgiliniz şuanda hala evli durumda
Medeni Kanunumuzun 136. ve 137. maddeleri şöyledir:
MADDE 136.- Erkek ve kadından her biri, nüfus cüzdanı ve nüfus kayıt örneğini, önceki evliliği sona ermiş ise buna ilişkin belgeyi, küçük veya kısıtlı ise ayrıca yasal temsilcisinin imzası onaylanmış yazılı izin belgesini ve evlenmeye engel hastalığının bulunmadığını gösteren sağlık raporunu evlendirme memurluğuna vermek zorundadır.
MADDE 137.- Evlendirme memuru, evlenme başvurusunu ve buna eklenmesi gereken belgeleri inceler. Başvuruda bir noksanlık görürse bunu tamamlar veya tamamlattırır.
Başvurunun usulüne uygun olarak yapılmadığı veya evleneceklerden birinin evlenmeye ehil olmadığı ya da evlenmeye yasal bir engel bulunduğu anlaşılırsa, evlenme başvurusu reddolunur ve durum evleneceklere yazıyla hemen bildirilir.
Yine Evlendirme Yönetmeli'nin 15/2. maddesi şöyledir:
15/2 - Evli olmak; Nüfus kaydına göre evli görünen bir kimse yeniden evlenemez.
Ancak, müracaat sırasında önceki evliliği ölüm, boşanma veya evliliğin herhangi bir sebeple mahkeme kararı ile son bulmuş olması halinde evlenme engeli ortadan kalkar ve durum aile kütüklerine tescil edilmedikçe yeniden evlenme akdi yapılamaz.
Ve yine aynı yönetmeliğin 56/1 fıkrası şöyledir:
Madde 56/1 - Kanunun evlenmelerini menettiği kimselerin bu manilerini bildikleri halde akidlerini yapan evlendirme memurlarıyla, bu suretle evlenen, bunları evlenmeye sevkeden veya evlenmelerine rıza gösteren veli veya vasileri ile, kanuni şartlara riayet etmeksizin evlenme belgesi düzenleyen memur, evlenme akdinin kanuna göre yapılmış olduğunu gösteren kağıdı görmeden evlenme için dini merasim yapanlar ile aralarında evlenme akdi olmaksızın evlenmenin dini merasimini yaptıran erkek ve kadınlar ve muttali oldukları hususu yetkili mercilere bildirmekte ihmal gösterenler hakkında 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 237 inci maddesine göre işlem yapılmak üzere durum belgelerle cumhuriyet savcılıklarına intikal ettirilir.
Tüm bu kanun ve yönetmelik maddelerini konu hakkında net bir fikriniz oluşsun diye yazdım. İşte bu kanun ve yönetmeliğin bu maddelerine göre şu sonucu çıkarmak basit oluyor.Evli kişi evliliğini kanunen bitirmeden evlenemez.Evlendirmeye yetkili memurlar evlenme törenini yapamaz.Buna rağmen bir şekilde tören yapıldı ve evlendiniz diyelim bu seferde Yönetmeliğin 56/1 fıkrasının açıkça belirtildiği gibi hem sizin hemde ilgili memur hakkında belirtilen işlemler yapılır.
Tüm bunların dışında olaki bu durumlar aşıldı evlenildi.Yapmış olduğunuz evlilik Mutlak Butlanla batıl olacaktır.Medeni Kanunun bu husustaki düzenlemesi şu şekildedir:
MADDE 145.- Aşağıdaki hâllerde evlenme mutlak butlanla batıldır:
1. Eşlerden birinin evlenme sırasında evli bulunması ....
MADDE 146.- Mutlak butlan davası, Cumhuriyet savcısı tarafından re'sen açılır. Bu dava, [u]ilgisi olan herkes</u> tarafından da açılabilir.
Burada ilgilisi olan herkes kavramına sevgilinizin eşide dahildir.Yani o da evliliğiniz için mutlak butlan davası açabilir.
Buraya kadar yazmış olduklarımda bir hatam varsa lütfen konu hakkında bilgisi olan arkadaşlar düzeltsin.Ama pek hatam olduğunu sanmıyorum zaten pek bir şey demedim direk kanun maddelerini aldım buraya yazdım.
Şimdi açıkça söylemeliyimki tüm bunların karşısında bence evliliğin bitmesini beklemeniz en iyisidir.Yoksa biraz başınız ağrırmış gibime geliyor.Kaldıki sonuçta bu ilk evliliğiniz olacakmış bu bunlar insanı yıpratacak seyler en iyisi beklemek degilmi?
sevgilinize(hukuki anlamda nişanlınız olamaz) güvenmediğinizden bu forma başvurduğunuz iletinizden çok net anlaşılıyor.......
Ekleyen: avfatihcicek - 12/04/2005 : 22:59:39
Sayın fatihcicek;
Ben burada bir düşüncemi sizinle paylaşmak istiyorum ve daha doğrusu bir konuyu sormak istiyorum.
"sevgilinize(hukuki anlamda nişanlınız olamaz)....." diye belirtmişsiniz.Bunu sanırım sadece şuan gbaharın sevgilisi olan kişinin evli bulunmasından dolayı diyorsunuz başka bir sebeple demiyorsunuz sanırım.Şimdi ben madde 118i inceledim.Buradan çıkardığım sonucu paylaşmak istedim sizinle madde 118 maddenin 1. fıkrası hükmü şöyle:
"Nişanlanma, evlenme vaadiyle olur."
Ben burada evli kişinin bir başkasıyla nişanlanabileceğine yani evliyken "nişanlı" olabileceğini düşünüyorum.Zira hükümden evlenmiş olmanın nişanlanmaya engel olacağına dair bir anlam çıkaramadım.Örneğin evliyim başkasıyla nişanlandım yani evlenme vaadiyle bir akid kurulmuş oldu.Eşime boşanma davası açtım ve sonucunda boşandım.Devamındada nişanlanmış olduğum yani evlenme vaadi yapmış olduğum kişi ilede evlendim.Umarım ne demek istedigimi ifade edebilmişimdir biraz karışık oldu.Sonuç olarak evliyken sevdiğim başka birisine evlenme vaadinde bulundum ve nişanlanma gerçekleşmiş oldu ve bu vaadide daha sonrada yerine getirdim.Bu durumda gbahar ve sevgilisi arasında yapılmış olan nişanlanma geçerli değilmidir? ve taraflar nişanlı sıfatına hukukende sahip değilmidir?
Ben böyle bir sonuç çıkardım ve bu düşünceme aykırı birşeyde bulamadım.Sizce yanlışmı düşünüyorum doğrumu?
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Evlat edinilen çocukların eski...
04-05-2025, 20:37:53 in Aile Hukuku