13 Mart 1899 da Mustafa Kemal Pangaltı daki Harp Okulu Piyade sınıfına 1283 no ile yazılmıştır. Artık harbiyelidir Mustafa Kemal çok samimi arkadaşlıklar ilk planlar ilk hapis ilk ciddi çekişmeler burada yaşanacaktır. Yaşıtı olan ancak kendisinden iki sınıf büyük birisi vardır Harbiyede Enver...
İki ayrı kutubun sonunda karşılacakları bellidir. Bellidirde nasıl olacaktır bu ?
Enver yakışıklı, güler yüzlü, herkesle iyi geçinen, çevresini etkileyen bir gençti. Ama aşırı kibirli ve hayalperestti.
Deleleri Gagavuz Türklerinden olup Romanya'nın Kilye kasabasından göç etmişlerdi. Annesi Ayşe Hanım babası Fen memuruAhmet Efendiydi. Amcası Halil babası enverle üvey kardeşti. Enver'in Hasene veMediha adında ikide kardeşi vardı.
Mustafa Kemal gibi Enver de Abdülhamitten nefret ediyordu. Padişah ellerine geçse bir kaşık suda boğardı.
Enver farklıydı hayalleri çok büyüktü. Bir gün gelecek Osmanlı ordusunun başına geçecek padişahın tüm yetkilerini kendisinde toplayacak ve sömürgecilere haddini bildirmekle kalmayıp Orta Asya daki Türk soylu kardeşlerinide alarak Osmanlıyı yeniden en büyük yapacaktı. Bu fikir ve hayallerini arkadaşlarıyla paylaşıyor taraftaarda buluyordu. Ama... gerek öğretmenleri gerekse arkadaşları övgüyle '' Mustafa kemal '' diye birisinden söz ediyorlar bu isim sık sık kulağına geliyor ve rahatsız oluyordu. Ne demekti bu onun olduğu mekanda başkası olamazdı. enyakışıklı bilgili ve başarılı o olmalıydı.
Dayanamadı bir gün Ali fethi 'ye ''Beni şu Mustafa Kemal denen çocukla tanıştırın görelim bakalım nasıl zekiymiş''dedi. Ali Fethi 'de Enver ile Mustafa kemal'i dört köşe olan okul bahçesinin bir köşesinde buluşturdu. Bu onların ilk karşı karşıya gelişi oldu....
Meraklı bir dinleyici grubunun karşısında iki genç subay adayı memleketin geleceği konusunda bir süre sohbet ettiler. İdarenin baskıcılığı vatanın ufkundaki tehlikelr gibi bir çok konuda anlaşabiliyorlardı ama görünen oyduki Mustafa Kemal alabildiğine gerçekçi Enverde alabildiğine hayalperestti.
Sohbetleri sona ererken Enver birazda alaycı bir şekildeküçük bir çocuğun elini tutar gibi Mustafa Kemal in elini tutup
''Devletimizin geleceği için kaygılarına katılıyor ve saygı duyuyorumMustafa Kemal Efendi , lakin bunlar sana göre değil , büyük işler. Memleket, cemiyet kurmak, dergi çıkarmakgibi çocukça şeylerle düzelmez düzeltilemez. Memleketimiz için çok daha ciddi anlamda çalışmak istediğin zaman beni bul, ne yapacağını sana söylerim''
diyivermişti. Herkes şaşırmış FethibozulmuştuKemal bu kaba davranışı hazmedemezkesinlikle karşılık verirdi. Herkes '' Al başına belayı!'' diyorduki hep birlikte yanıldılar. Bela filan çıkmadı tam tersine Mustafa Kemal Enver'in kabalığını gülümseyerek karşıladı
''Hay hay Enver efendi, büyük işler yapacağım zaman zat-ı alinize danışırım...''
Bu sözleri öyle bir alaycı tavıla söylemiştikiEnver önce şaşırdı sonra Mustafa Kemal e ters ters bakarak çekti gitti...
Her ikisinide tanıyanlarşimdilik büyük fırtınanın geçtiğini ama bu olayın böyle kapanmayacağını anlamışlardı... Tarih daha yeni başlamıştı....