Sayın Arkadaşlar 2003-2004 Egitim Öğretim yılında bir okulda idareci olarak görev yaparken 5(beş) fiilden dolayı Kademe durdurma cezası ile tecziya edildim.İdari Dava açmayarak Adli Mali ve Disiplin yönünde dava açtımher üç davada lehime İPTAL edildi.Disiplin yönünde İdare Mahkemesi cezayı Şekil yönünde İPTAL ettiği için İdare İl Disiplin Kurulunu Soruşturmanın Başlatıldığı tarihten yaklaşık dört yıl sonra tekrar toplanarak aynı fillerden aynı cezayı tekrar verdi.İdareye dilekçe yazarak verilen Disiplin cezasının aynı zamanda 5525 sayılı Disiplin affı kapsamında olduğunu ve cezamın kaldırılmasını talep ettim.ancak idare bana isnat edilen cezanın D.M.K.125D/ı-cmaddelerinden verildiğini yani görevin yerine getirilmesinde kişilerin yarar ve zararını hedef tutan davranışlarda bulunmak ve Görevi ile ilgili her ne olursa olsun çıkar sağlamaktan verildiğini ve bu suçların af kapsamında olmadığı savunarak olumsuz cevap verdi.Oysa açmış olduğum davalarda Bölge İdare ve İdare Mahkemesi tarafıma haksız ödeme yapılmadığını yapılan işlemin hukuka uygun olduğu kararına vararak davayı lehime İPTAL etti.Dava Açmadan İdareye nasıl bir dilekçe yazmalıyım? bu konuyla ilgili emsal kararlar varmı? Yardımcı olursanız sevinirim çok teşekkürler.
Hukuki NET Güncel Haber
Konu yagız tarafından (07-01-2008 Saat 15:48:07 ) de değiştirilmiştir.
Olayı eksik ya da yanlış anlatmamışsanız,idareye verilen cezanın kaldırılması için dilekçeyle başvurmanızın zaman kaybı dışında bir sonucunun olacağını sanmıyorum.Daha önce sizin eylemlerinizin disiplin suçu teşkil etmediğine dair bir kararı varsa,idarenin mahkeme kararına aykırı bir şekilde yeni bir karar vermesi,mahkeme kararını tanımama anlamına gelen bir işlem olduğundan,ağır bir hukuka aykırılık sözkonusudur.Bu durumda idare,yeni bir karar alarak,mahkeme kararını işlevsiz kılmayı amaçlamıştır.Mahkeme kararlarının yerine getirilmemesi,cezai ve hukuki sorumluluğu gerektirir.Mahkemeye başvurup,aleyhinize yapılan işlemin mahkeme kararını işlevsiz kılmayı amaçlayan bir karar olduğunu tespit ettirebilirseniz,işlemi iptal ettirmekle kalmayıp,sorumlular aleyhine tazminat talebinde bulunma hakkını da elde edersiniz.Ayrıca sizin fiilleriniz disiplin affı kapsamında olduğundan idarenin iddiası yanlıştır.Diğer yandan zaman aşımından yararlanabilirsiniz gibi görünüyor.Disiplin kovuşturması her halde 2 yıl içerisinde zaman aşımına uğrar.İdarenin tarafları ve konusu aynı bir idari işlemi zamanaşımına uğradıktan sonra tesis edemez.Bunun adı,hukuk kurallarını işlevsiz kılmak için kanuna karşı hile yapmaktır.
İdare Mahkemesi, cezayı şekil yönünden iptal ettiğinden, Mahkeme kararının gerekçesine göre yeniden verilen disiplin cezası, yargı kararının işlevsiz bırakılması anlamını taşımaz. Zira kararlar, gerekçelerine göre uygulanırlar. Ayrıca disiplin cezasının İdare Mahkemesince şekil yönünden iptal edilmesiyle birlikte zamanaşımı süresi yeniden başlamaktadır. Ancak verilen kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının 5525 sayılı Af Kanunu kapsamında bulunup bulunmadığı konusunda bir fikrim yok.
Arkadaşlar cezanın ilk verildiğinde avukatımla yanlış anlaşılma sebebiyle İdari dava açmamış Adli,Mali ve Disiplin davası açmıştım.Şekil yönünde eksiklik giderilerek verilen aynı fiillerden dolayı ikinci cezadan sonra İdari dava açabilirmiyim?İdare bana İl Dsiplin Kurulunun ikinci kararını 20.06.2007 tarihinde tebliğ etti.Bende İdareye dilekçe ile 26.06.2007 tarihinde itiraz ettim.İdare bana 06.07.2007 tarihinde cevaben Şekil yönündeki eksikliğin giderilerek yeniden yeniden ceza verildiğini bildirdi.Ama sadece okula yazı göndererek yani teslim tebellüğ etmedi bu gün itibarı ile İdari dava açabilirmiyim?İlk tebliğden sonra 60 günlük dava açma ve dilekçeme İdarenin cevabından sonraki 60 günlük zamanaşımı söz konusumu? İdari dava açabilmek ve tekrar idari görevime dönmek için ne yapabilirim? teşekkürler.
Konu yagız tarafından (08-01-2008 Saat 10:08:45 ) de değiştirilmiştir.
Sayın Yağız,
Adli, Mali ve Disiplin davasını nerede açtığınızı pek anlayamadım. Bununla birlikte, daha önce de söylediğim gibi verilen bir yargı kararı neticesinde, İdare şekil eksikliğini gidererek yeniden karar verebilir. Ayrıca da kademe ilerlemesinin durdurulması cezasına karşı itiraz usulü öngörülmemiş olup, doğrudan dava açılması gerekmektedir. Sonuç olarak disiplin cezasının tarafınıza tebliğinden itibaren 60 gün içinde dava açmış olmanız gerektiğinden, bu aşamada açacağınız dava süre aşımından reddedilecektir.
(disiplin affı kanunu ile ilgili bu alıntının kaynağı memurlar.net'tir)
KANUN HANGİ TARİHLER ARASINDAKİ DÖNEMİ KAPSIYOR?
Kanun, 23/4/1999 tarihinden 14/2/2005 tarihine kadar işlenmiş fiillerden dolayı verilmiş disiplin cezalarını affetmektedir. Kanun, tüzük ve yönetmelikler gereğince verilmiş bulunan disiplin cezaları af kapsamındadır.
HANGİ CEZALAR AFFEDİLMİYOR
Üç ceza türü affedeilmemektedir. Bunlar şu şekildedir:
1- Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlarla basit veya nitelikli zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyet kırıcı suçlar veya istimal ve istihlâk kaçakçılığı dışında kalan kaçakçılık, resmî ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma suçları sebebiyle, görevleriyle sürekli olarak ilişik kesilmesi sonucunu doğuran disiplin cezaları ile
2- 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununun 68 inci maddesinin ikinci fıkrasının (e) ve (f) bentlerine göre verilmiş yer değiştirme cezaları ve 69 uncu maddesine göre verilmiş meslekten çıkarma cezaları ile (Bu madde hakim ve savcılara yöneliktir)
3- Emniyet hizmetleri sınıfına dâhil personel ile çarşı ve mahalle bekçileri hakkında verilen meslekten çıkarma cezaları (Bu madde polislere ve bekçilere yöneliktir)
4- 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanunu, 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu ile 357 sayılı Askeri Hakimler Kanununa tâbi personel,
af kapsamı dışındadır.
HANGİ MEMURLUKTAN ÇIKARMA CEZALARI AF KAPSAMINDA?
Kabul edilen kanun tasarısına göre, Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlarla basit veya nitelikli zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyet kırıcı suçlar veya istimal ve istihlâk kaçakçılığı dışında kalan kaçakçılık, resmî ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma suçları sebebiyle, görevleriyle sürekli olarak ilişik kesilmesi sonucunu doğuran disiplin cezaları af kapsamı dışındadır.
Devlet memurluğundan çıkarma cezası 657 sayılı Kanunun 125. maddesinin (E) bendinde düzenlenmiştir. Bu bentte, "bir daha devlet memurluğuna atanmamak üzere memurluktan çıkarmaya" Devlet Memurluğundan çıkarma cezası denmektedir. Bu cezada maddeye göre 11 halde verilmektedir.
Buna göre, 125'inci maddenin (E) bendinde sayılan fiil ve hallerden dolayı görevlerine son verilen personelin bu aftan yararlanabilmesi için, işledikleri fiil veya halin yukarıda belirtilen suçlardan olmaması gerekmektedir.
Örnek verecek olursak 125/E'ye göre bir siyasi partiye girmek memurluktan çıkarma cezası gerektirmektedir. Bu ceza af kapsamındadır. Ama rüşvet atığı gerekçesiyle 12/E'de yer alan "Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak" fıkrasından ceza alanlar af kapsamı içinde değildir. Zira rüşvet suçundan dolayı verilen cezalar madde metninde af kapsamı dışında bırakılmıştır. Bu nedenle 12/E'den dolayı verilen bir cezanın yukarıda belirtmiş olduğumuz filler kapsamında verilmemiş olması gerekmektedir.
BAŞÖRTÜSÜNDEN DOLAYI ATILANLAR AF KAPSAMINDA MI?
28 Şubat dönemi sonrasında kamu kurumlarında çalışan başörtülü memurların bir kısmı 657 sayılı Kanunun 125'inci maddesinin (E) bendi gereğince memuriyetten çıkarılmıştır. Bu çıkarılma cezası madde sayılan hallerden olmadığı için af kapsamındadır.
DİSİPLİN CEZASINA BAĞLI OLMAYAN İŞLEMLER AF KAPSAMINDA DEĞİL
Herhangi bir disiplin cezasına bağlı olmayan işlemler kanun kapsamı dışındadır.
Bu çerçevede yer vermiş olduğumuz tasarı;
a- Görevinden çekilmiş sayılan,
b- Görev yeri değiştirilen,
c- İstifa eden,
d- Adaylık süresinde başarısızlığı nedeniyle görevine son verilen,
e- Disiplin cezası ile birlikte hakkında mali, idari ve adli tedbir uygulananları,
kapsamamaktadır.
AFTAN YARARLANMAK İÇİN MÜRACAAT ŞARTI VAR MI?
Aftan yararlanmak için müracaat şartına gerek yoktur. Disiplin cezaları affedilenlerin sicil dosyalarındaki bu disiplin cezalarına dair kayıtlar, ilgililerin müracaatı aranmaksızın hükümsüz kalacak ve dosyalarından çıkarılacaktır.
AÇILAN DAVALAR NE OLACAK?
Bu Kanun kapsamına giren ve 23/4/1999 tarihinden 14/2/2005 tarihine kadar işlenmiş fiillerden dolayı verilmiş olan disiplin cezalarına karşı bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce idarî yargı mercilerine başvurmuş olanlardan, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren otuz gün içinde dosyanın bulunduğu yargı merciine müracaat etmek suretiyle davaya devam etmek istediklerini bildirmeyenlerin davaları hakkında, görülmekte olan davalarda davayı gören mahkemece, karar temyiz edilmiş ise Danıştayca, karar verilmesine yer olmadığına ve tarafların yaptıkları masrafların üzerlerinde bırakılmasına karar verilir, vekâlet ücretine hükmedilmez.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren otuz gün içinde davaya devam etmek istediklerini bildirenlerin davalarının görülmesine devam olunacaktırr. Ancak, davanın davacının aleyhine sonuçlanması halinde bu Kanunla getirilen af hükümleri uygulanacaktır.
KANUN NE ZAMAN YÜRÜRLÜĞE GİRECEK?
Kanun onay için Cumhurbaşkanlığına gönderilmiştir. Onaydan sonra Resmi Gazetede yayımlanacaktır. Resmi Gazetede yayımladığı gün yürürlüğe girmiş olacaktır.
Görüldüğü gibi,disiplin affı kapsamı dışında kalan cezaların tümü de memurluktan çıkarma cezasını gerektiren fiillerdir.Bu bakımdan disiplin affı kapsamından yararlanabilmeniz gerekiyor.Öte yandan kanun 1999 ve 2005 yılları arasında arasında verilen cezaları kapsadığından,sizin bu affın kapsamında olduğunuzdan kuşku yok.İdarenin işlemini iptal ettirmek için herhangi bir süreye de tabi değilsiniz.Zira disiplin affı ilgililer yönünden kazanılmış bir hak bahşettiği için zamanaşımı ya da idari işleme karşı dava açma süresi de sözkonusu olmayacaktır.
Arkadaşlar öncelikle ilginize çok teşekkür ederim.Diğer bir konu İdarenin şekil yönünde eksik olan bir işlemi yeniden tesis ederken, düzeltmenin yapılmış olduğu tarihten önce yapılan tüm idari ve disiplin ceza işlemlerinin geçersiz kılındığı bilinmektedir.İkinci defa toplanan ve aynı konu hakkında düzeltme yapan İl Disiplin kurulu hakkında karar vereceği memurun savunmasını alması gerekirmi?Aynı konuyla ilgili düzeltmeden önceki alınan ve Kademe Durdurma cezasının verilmesine sebeb gösterilen 125D/c-ı maddelerine karşı alınan Bölge İdare ve İdare mahkemesinin(Adli ve Mali yönden) lehime vermiş olduğu İPTAL kararları hükmünü yitirirmi?
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Evlat edinilen çocukların eski...
04-05-2025, 20:37:53 in Aile Hukuku