Milliyet gazetesi yazarı Nail GÜRELİ'nin yazısından alıntıdır.

İnsanlar yalnız yeni bir yıla değil, doğan her yeni güne başlarken birtakım umutlar, beklentiler içindedir. Ola ki, sizlerin de yeni yılda beklentileriniz, yapmayı tasarladığınız işler, özlediğiniz yaşam parçaları vardır.
Ya yoksa?
İşte o çok kötü!
Bayramda Beyaz'ın Paşakapısı Kadın Tutuklu ve Hükümlüler Evi'nde yaptığı programda, "en çok neyi özlediği" sorusuna bir tutuklunun yanıtı şiir gibiydi:
"Evimde çıplak ayakla halının üzerinde yürümeyi çok özledim."
Ya bir zamanlar gündemde olan, sonra unutulan F tipi cezaevinde tecritte olanlar?
Kocaeli F Tipi Cezaevi'nden gelen bir mektup, geçmiş 7 yılı, verilen sözleri anımsatıyor. Adını saklı tuttuğumuz hükümlü okurumuz, tecrit koşullarının hafifletilmesi için yapılan ölüm orucu direnişinde 122 insanın yaşamını yitirdiğini, direnişin nasıl sonlandığını anlatıyor:
"22 Ocak 2007 tarihinde Adalet Bakanlığı tarafından yapılan 45/1 sayılı genelgenin ardından ölüm orucu direnişine son verdik. Elbet bakanlığın yedi yıl sonra bu itirafı önemliydi. Ve fakat genelgenin yayımlanmasının üzerinden geçen bunca süreye karşın, genelge hükümleri hâlâ uygulanmadı. Genelge hükümleri yerine getirilip var olan tecridi hafifletmek yerine gerek burada gerek diğer F tiplerinde baskılar her gün artırılarak boyutlandı, sürdü."
Mektupta sanki küskün, ince bir sitem de var:
"Birçok demokratik kitle örgütü ve aydın da bundan (genelgeden) sonrasının takipçisi olacağını taahhüt etti." (etmişti)