XXX BAKANLIĞI PERSONEL GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE

05/01/2006 tarihinden itibaren B İLİNDE görev yapmaktayım. A İLİNDE görev yapmakta iken Bakanlık Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 24 maddesine, A İLİ Valiliğinin 23/09/2005 tarih ve 419-7922 sayılı yazısına ekli soruşturma raporuna istinaden 09/12/2005 tarihinde tayinim B İLİ Sosyalleştirme Bölgesine yapıldı.
Soruşturma üzerine tayinimin il dışına yapılmasına sebep olacak bir vukuatımın olmadığını belirtmek istiyorum. Hakkımda düzenlenen soruşturma raporu ve eklerini 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu gereğince 24/12/2005 tarihinde A İLİNDEN istedim. Bilgi Edinme kanunu kapsamı dışında olduğu ifade edilerek talebim 06/01/2006 da ret edildi. 31/01/2006 tarihinde itiraz için Başbakanlık Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kuruluna başvurdum Kurul talebimi haklı bularak 11/05/2006 / 103 sayılı ile kişiyi ilgilendiren raporların verilmesi yönünde karar almıştır A İLİ ise soruşturmayı yapan kişinin can güvenliği tehdit altında olur diye ilgili raporu vermedi. İkinci defa Başbakanlık Bilgi Edinme Kuruluna 24/07/2006 tarihinde başvurdum Kurul 01/12/2006 tarihinde raporun verilmesi yönünde tekrar karar alarak AİLİ Valiliğine bildirdi. Aynı içerikli başvuruyu Bakanlığına da 16/06/2006 tarihinde yapmıştım. Bakanlıkta başvuruyu A İLİNE havale etmiştir.
04/03/2006 tarihinde hakkımda düzenlenen raporun içeriğini bilmediğim için ve bu rapora göre il dışına tayin yapılmasının gerekçelerinin araştırılması için Bakanlık Teftiş Kuruluna başvurmuştum. Teftiş Kurulu Başkanlığı da dilekçemin Bakanlık Müfettişlerince incelendiğini, inceleme sonucu düzenlenen rapor Bakanlık Makamının 21/06/2006 tarih ve ……….sayılı onayı ile muameleye konularak Personel Genel Müdürlüğüne gönderilmiştir denmektedir. Ama Müfettişlerin raporunun sonucu bana verilmiyor.
Bakanlık Müfettişlerinin Haziran 2006 tarihinde yapmış oldukları inceleme sonucunda, Mesaiye gelip gelmememle ilgili araştırmasında kurum amirinin , mesai arkadaşlarımın ve evrak üzerinde yapılan incelemede mesaide olduğum kesinleşmesine rağmen neden işlem yapılmadı. Maaş kesim cezası ile ilgili belgelerin tarafıma geç verilmesi ve Bakanlık Müfettişlerinin bu konu hakkında bana bilgi vermemesi nedeniyle açmış olduğum idari davayı ilk etap ilgili kurumu haklı bulsa da Danıştay dan döneceği kanaatindeyim. Belgelerin elime geç verilmesi davayı ilk aşamada kaybettim. Mesaide olduğuma dair belgelerine 16/06/2006 tarihinde Bakanlığına göndermiştim. Maalesef Bakanlık zulme seyirci kalmıştır. Mazlûmu mâruz kaldığı zulümle başbaşa bırakmıştır.
A İLİ Valiliği Nisan 2007 tarihindeki yazılarında özlük dosyamın B İLİNDE olması nedeniyle ilgili soruşturma dosyasının buradan istenmesi gerektiğini 17/04/2007 tarih ve 02/157 sayılı yazılarında bildirmiştir. Bu yazıya istinaden 04/06/2007 tarihinde B İLİNE 4982 sayılı Bilgi Edinme içerikli dilekçe vererek ilgili soruşturma raporlarını istedim. Talebime burası da cevap vermedi.
Hakkımda düzenlenen soruşturma raporunda ne gibi suçlamalara muhatap olduğumu hala öğrenemedim. İlgili yasalar çerçevesinde, yasalarda bu raporun verilmesi yönünde karar almasına rağmen soruşturma raporu benden gizleniyor. Bakanlık soruşturma raporunda hakkımdaki iddiaları araştırmak yerine, sadece raporu hazırlayanların görüşü alınarak il dışına tayinimi yapmasını tarafıma haksızlık yapıldığı anlaşılmaktadır. Bakanlık rapordaki hakkımdaki suçlamaları ispat etmesi gerekmektedir.. Ama Bakanlık nedense bu konu hakkında sessiz kalmayı tercih ediyor. Bu bağlamda ilgili idarecilerin Bakanlık tarafından korunduğunu anlamak mümkündür. Bakanlığı töhmet altında bırakmamak için talebimin karşılanması gerekmektedir. Raporun erişimime sunulmaması raporda geçen suçlamaların asılsız olduğu ihtimalini güçlendiriyor. Yapılan tayin işleminin de haksız bir uygulama olduğunu düşünüyorum.

Yukarıda ifade ettiğim sebeplerden ötürü A İLİ Müdürlüğündeki amirlerimin bana kin beslediğini düşünerek beni mağdur etmişlerdir.. Yaşadığım sıkıntılara sebep olan kişilerin de Makamınızca incelemeye alınmalarını bunları bana niye yaptıklarının anlaşılmasını talep ediyorum

Bu konu ile ilgili Hz. Ömer zamanında Devlet Memurlarını ilgilendiren bir olayı anlatmak istiyorum: Hz. Ömer Bir defasında Medîne'de toplanan memurlara nasîhat ediyor ve onları, insanlara âdil davranmaları, zulmetmemeleri hususunda îkaz ediyordu. İşte bu esnada halkın arasından, sessiz-sâkin ve kimsesiz bir adam ortaya çıktı ve 'Beni memurlarınızdan işte şu adam, haksız yere dövdü. Halbuki suçladığı hususta benim bir kabahatimin olmadığı da sonradan anlaşıldı 'diyerek dâvâcı olduğunu söyledi.Bunun üzerine mesele araştırıldı... Adamın haklılığı anlaşıldı, memurun ona zulmen kırbaç vurduğu ortaya çıktı. Hz. Ömer (r.a.)'emri kesindi: Seni döven memura sen de, onun sana vurduğu kırbaç adedince vuracaksın! Amr bin Âs (r.a.) itiraz etti: Yâ Ömer, bundan sonra memurlarınızı insanların gözü önünde dövdürecek misiniz? Şayet böyle yaparsanız, bu tatbikat, memurlarınızın itibarını düşürür, onları iş yapamaz hâle getirir. Hz. Ömer'in cevabı aynen şöyle oldu : Ben zâlimi, şu veya bu bahânelerle koruyup da, mazlûmu mâruz kaldığı zulümle başbaşa bırakmam. Kim zulmetmişse karşılığını görmeli ki, tekrarına cesaret edemesin.
Bana yapılan haksız işlemlere sebep olan kişi veya kişiler hangi unvan ve sıfata sahip olurlarsa olsun yaptıklarına karşılık bir bedel ödemeli ki aynı şeyi bir başkasına yapmaya cesaret edemesin.

Sonuç Olarak:

1- Bakanlık Atama ve Nakil Yönt.madde 24 ve A İLİ Valiliğinin 23/09/2005 tarih ve XXXX sayılı yazısına ekli soruşturma raporuna göre tayinimin yapılmasını haksızlık olarak görüyorum. Çünkü raporda hakkımda geçen iddiaları öğrenmek için 4982 sayılı yasa gereği sayısız başvurum olmasına rağmen ve Bakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığının da incelemesi sonucu bana bilgi vermemesi haksızlığa uğradığımı, raporda geçen iddiaların asılsız olduğu kanaatini güçlendiriyor. Bu bağlamda haklarımın iadesini. B İLİNE yapılan tayin işleminin iptal edilerek A İLİN deki görev yerime iade edilmeyi
2- 4982 Sayılı yasa gereği hakkımda düzenlenen 23/09/2005 tarih ve 419-7922 sayılı ekli soruşturma raporunu ve Bakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığının başvurum üzerine bu konu ile ilgili yapmış olduğu inceleme sonucunda Bakanlık makamının onayı ile işleme konulan 21/06/2006 tarihli ve B.10.0.TKB.0.00.01.00-662-01/5133 sayılı raporu talep ediyorum.

Gereğinin yapılmasını arz ederim. 26.05.2007



Xxxxx XXXXX



Yukarıdaki Başvuruyu ilgili Bakanlığa gönderdim süresi içerisinde cevap alamadım. İdari dava açabilirmiyim. Zaman aşımı söz konusu olurmu?