AKP hükümeti,dur durak bilmeden,bütün olumsuz eleştiri ve fikirlere kulaklarını tıkayarak bildiğini okumaya ve bir takım kişilere peşkeş çekmeye,kamu yararı adına hizmet yapması beklenen TBMM'de kişisel yarar sağlamaya yönelik yasama faaliyetlerine devam ediyor.

Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü#8217;nü kapatıp, 3202 sayılı Yasadaki görevleri #8220;Köye Yönelik Hizmetler#8221; olarak değiştiren 5286 sayılı Yasa; toprak yönetimini devlet tüzel kişiliği kapsamı dışına çıkarıp İl Özel İl Özel İdareleri ve Büyükşehir Belediyelerine devretmektedir. Oysa bu görev Tarım ve Köyişleri Bakanlığı#8217;nın ana görevlerinden biridir ve biri olarak kalmalıdır.

Ortada taşra örgütü kalmamış iken, uzmanlık, deneyim ve birikim gerektiren son derecede önemli görevlerin tasarıda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı#8217;nca yerine getirilmesinin öngörülmesi, yasanın ölü doğacağını açık şekilde ortaya koymaktadır. Bu durumda akla, #8220;siyasi iktidar ne yapmaya çalışıyor?#8221; sorusu gelmektedir ve bu soruya açık yanıtlar verilmesi gerekmektedir.

Tasarının Geçici 1. maddesi, #8220;1/1/2004 tarihinden önce tarım arazileri; gerekli izinler alınmadan tarım dışı amaçlı kullanıma açılmış ve tarımsal bütünlüğü bozmuyor ise; söz konusu arazinin istenilen amaçla kullanımı için, altı ay içerisinde Bakanlığa müracaat edilmesi, hazırlanacak toprak koruma projesine uyulması ve tarım dışı kullanılan tarım arazilerinin her metre karesi için iki Yeni Türk Lirası ödenmesi şartıyla izin verilir.#8221; hükmüyle, yukarıdaki belirsizliklerin ve soruların tümünü yanıtlamaktadır.

Çıkarılmaya çalışılan yasanın #8220;ana#8221; amacının, topraklarımızı, doğal kaynaklarımızı korumayla ilgisi yoktur. Yapılmak istenen şey, yasadışı işgalle tarım arazilerimizi yok eden uygulamalara #8220;af#8221; getirmek ve Devlet#8217;in sağladığı özendirici kolaylıklarla belli kesimlere teşvik sağlama yolunu açmaktır.

Yasanın yürürlük tarihinden önce izin alınmadan tarım arazilerini tarım dışı kullanıma açan kişi, kurum ve kuruluşları, para cezası karşılığı af ettiğini açıklayan bu düzenleme, Yasanın özüne olduğu kadar, Anayasanın 44, 45 ve 166 ıncı maddesine açıkça aykırıdır.
(http://www.zmo.org.tr/odamiz/odagorusleri.php?kod=1699)


Bu kanunun yürürlüğe girmesi için ABD'den yetkili bir takım kişilerin baskı yaptığı,kanunun görüşüldüğü sırada muhalefet tarafından iddia edildi.