+ Konuyu Yanıtla
1 / 4 Sayfa 1234 SonSon
1 den 10´e kadar toplam 37 ileti bulundu.

Konu: Küpe...

Küpe... Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Küpe...

    Yaşlı kızılderili reisi kulübesinin önünde torunuyla oturmuş, az ötede birbiriyle boğuşup duran iki kurt köpeğini izliyorlardı. Köpeklerden biri beyaz, biri siyahtı ve oniki yaşındaki çocuk kendini bildi bileli o köpekler dedesinin kulübesi önünde boğuşup duruyorlardı.

    Dedesinin sürekli göz önünde tuttuğu, yanından ayırmadığı iki iri kurt köpeğiydi bunlar. Çocuk, kulübeyi korumak için bir köpeğin yeterli olduğunu düşünüyor, dedesinin ikinci köpeğe neden ihtiyacı olduğunu ve renklerinin neden illa da siyah ve beyaz olduğunu anlamak istiyordu artık. O merakla dedesine sordu: Yaşlı reis, bilgece bir gülümsemeyle torununun sırtını sıvazladı.

    - "Onlar benim için iki simgedir evlat" dedi.

    - "Neyin simgesi" diye sordu çocuk.

    - "İyilik ile kötülüğün simgesi. Aynen şu gördüğün köpekler gibi, iyilik ve kötülük içimizde sürekli mücadele eder durur. Onları seyrettikçe ben hep bunu düşünürüm. Onun için yanımda tutarım onları.

    Çocuk, sözün burasında; 'mücadele varsa, kazananı da olmalı' diye düşündü ve her çocuğa has, bitmeyen sorulara bir yenisini ekledi:

    - "Peki" dedi. "Sence hangisi kazanır bu mücadeleyi?"

    Bilge reis, derin bir gülümsemeyle baktı torununa.

    - "Hangisi mi evlat? Ben, hangisini daha iyi beslersem!"




    Hukuki NET Güncel Haber

    Küpe... konulu yargıtay kararı ara
    Küpe... konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Yolcular uçağın yanında otobüsten inmişler.. Bavullarını gösteriyorlar. Bir bakmışlar uçak şirketinin minibüsü yanlarında durmuş. İçinden kaptan pilotla, yardımcı pilot inmişler... Yolcular fena halde şaşırmışlar.. Nasıl şaşırmasınlar..Kaptan pilotun elinde bir beyaz baston. Kolunda üç noktalı bant..Yardımcı pilotun elinde bir köpek tasması.. Tasmanin ucunda bir köpek.. Sağa sola çarparak öylece ilerliyorlar uçağa.. Günlerden 1Nisan değil ama, "Şaka herhalde" demiş yolcular, doluşmuşlar uçağa..Uçak pistte hızla ilerlemeye başlamış. Yolcuların gözleri camda. Uçak hızlanmış..Yolcular endişelenmeye başlamışlar.. Ucak daha hızlanmış.Pistin sonu hızla yaklaşmaya başlamış.. Uçak iyice hızlanmış.. Bazı yolcular paniklemiş, dua etmeye başlamışlar.Uçak son hıza ulaşmış. Bu arada pistin sonuna da ulaşmış. 100 metre sonra betonun bitip çimlerin başladığını gören yolcular dehşet içinde çığlığı basmışlar.. Tam o anda da kaptan pilot levyeyi sonuna kadar çekmiş... Uçak tam pist biterken tekerleklerini yerden kesmiş, havalanmış. Kaptan pilot arkasına yaslanmış derin bir nefes almış ve yardımcı pilota dönmüş:
    - Biliyor musun? Bir gün çığlık atmakta gecikecekler ve hep birlikte geberip gideceğiz!..."

    Dünyada nice kör yöneticiler var(!)
    Çığlık atmaktan vazgeçmeyin...

  4. #3
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    On beş yıllık kasaptı. Çevresindeki hiçbir kasabın, onun kadar iyi et satmadığı söylenirdi. Çok meraklı bir adamdı doğrusu. Satacağı hayvanları kendi eliyle seçer ve yine kendi keserdi.

    Müşterileriyle sohbet ederken:
    - şimdiye kadar yüzlerce hayvan kestim!. derdi. Benim için hayvan kesmek, karpuz kesmek gibidir.

    Kasap, yılların vermiş olduğu alışkanlıkla koyunları beş dakika içinde, sığırları ise yirmi dakikada kesip parçalar ve canlı bir hayvana bakarak, ondan kaç kilo et çıkacağını şıp diye söylerdi.

    Fakat, ah şu kuzular yok muydu? Hele son zamanlarda, onları kesmeye bir türlü eli varmıyordu. Kuzu eti isteyen müşterilerine:
    - Bırakın şu hayvancıkları büyüsünler!. diyordu. Başka bir et yeseniz, ne olur sanki?

    Eski müşterileri, kasabın bu sözünden bir şey anlamıyordu. Öyle ya, şimdiye kadar dükkandan kuzu eti eksik olmamıştır. Oysa ki adam, bu sözleri boşuna söylemiyordu. Çünkü kuzu denince, gözlerinin önüne altı aylık yavrusu geliyordu. Kıvırcık saçlı, kara gözlü bir kızdı bu ve kasap onu, belki de ağzı alıştığı için "kuzum" diye seviyordu.

    Aradan aylar geçti. Kasap, bu süre içinde müşterilerinin giderek azaldığını fark ediyor ve bunu, kuzu eti satmamasına bağlıyordu. Sonunda pes ederek:
    - Aman yahu!. dedi. Benden başka yufka yürekli kalmadı mı? Keserim olur biter.

    Ertesi gün, diğer hayvanlarla birlikte bir tane de kuzu aldı. Önce danayı, sonra koyunu kesti. Bunları parçalarken son derece ağır davranıyor ve kuzunun kısa ömrünü, sözde birkaç dakika daha uzatmış oluyordu.

    Sıra ona geldiğinde, önemsiz bir iş yapıyormuş gibi, aklına ilk gelen şarkıyı söylemeye başladı. Kuzu, olup bitenleri bir oyun zannediyor ve bağlı olmasına rağmen yerinde zıplıyordu. Kasap kuzuyu yatırıp bıçağa uzanırken, parmağında bir sıcaklık hissetti.
    Ve eline baktığında, öylece donakaldı.

    Kuzu onun parmağını, annesinin memesi zannederek emiyordu...

  5. #4
    Kayıt Tarihi
    Aug 2006
    Nerede
    Turkey.
    İletiler
    89
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Bir kuş soğuk bir kış gününde yiyecek bulmak için kanat
    çırpıp duruyormuş.
    Hava o kadar ayazmış ki minik kuş dayanamayıp karın
    üstüne düşmüş. Minik kuş çaresiz soğuk karın üstüne ölümü beklerken
    oradan geçen bir inek kuşun üstüne s..mış.
    Kuş öyle bir sinirlenmiş ki kanatları donmamış olsa
    kalkıp ineği dövecek. Bide bakmış ki b.kun sıcaklığı ile kanatları
    çözülmüş, yaşama geri dönmüş.
    Öyle bir sevinçle ötüyormuş ki oradan geçen bir kedi
    bunun sesini duymuş ve b.ku eşeleyip kuşu b.ktan çıkarmış, kuş
    buna da çok sevinmiş KEDİ ye teşekkür edecekmiş ki KEDİ onu yemiş!

    Bu hikayeden çıkaracağımız 3 anafikir var;

    1)Her üstüne s.çanı düşmanın sanma!
    2)Seni her b.ktan çıkaranı dostun sanma !
    ve en önemlisi:
    3)B.KUN IÇINDE MUTLUYSAN, SESİNİ ÇIKARMA


  6. #5
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Bir Kızılderili ile bir arkadaşı New York'un en işlek caddesinde
    yürürlerken Kızılderilinin kulağına bir cırcır böceği sesi geldiğini
    söyler ve aramaya koyulur. Arkadaşı "Böylesi bir gürültüde bu sesi duymuş
    olamazsın, yanılıyorsun" der. Bir süre sonra Kızılderili cırcır böceğini
    zorda olsa bulmuş ve arkadaşı şaşkınlıktan dona kalmış ve "Senin insan
    üstü güçlerin var herhalde!.. Bu sesi nasıl duydun" der. Kızılderili "Bunu
    duymak için insan üstü güçlere sahip olmaya gerek olmadığını, sadece insan
    olmanın yeterlidir" der ve cebinden yarım dolar çıkarır ve insaların bol
    olduğu bir yerde, kaldırımda yere fırlatmış. Yolda yürüyenler sesin geldi
    yere bakıp, ceplerini kontrol ederek, kendilerinden düşüp düşmediğini
    anlamaya çalışırlar. Kızılderili
    arkadaşına dönüp ; " Önemli olan, nelere değer verdiğin, ve neleri
    önemsediğindir. Her şeyi ona göre duyar, görür ve hissedersin" der.

  7. #6
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Babasının işi nedeniyle
    çocuğun orta öğretimi kesintilere uğramıştı.
    Orta ikideyken, büyüdüğü zaman ne olmak ve yapmak
    istediği konusunda bir kompozisyon yazmasını istedi öğretmeni.
    Çocuk bütün gece oturup günün birinde at çiftliğine
    sahip olmayı hedeflediğini anlatan 7 sayfalık bir
    kompozisyon yazdı. Hayalini en ince ayrıntılarıyla anlattı.
    Hatta hayalindeki 200 dönümlük çiftliğin krokisini de çizdi.
    Binaların, ahırların ve koşu yollarının yerlerini gösterdi.
    Krokiye, 200 dönümlük arazinin üzerine oturacak 1000
    metrekarelik evin ayrıntılı planını da ekledi.
    Ertesi gün öğretmenine sunduğu 7 sayfalık ödev,
    tam kalbinin sesiydi.. İki gün sonra ödevi geri aldı.
    Kağıdın üzerinde kırmızı kalemle yazılmış kocaman bir
    "0" ve "Dersten sonra beni gör" uyarısı vardı.
    "Neden "0" aldım?" diye merakla sordu öğretmenine, çocuk..
    "Bu senin yaşında bir çocuk için gerçekçi olmayan bir hayal"
    dedi, öğretmeni. "Paran yok. Gezginci bir aileden geliyorsun.
    Kaynağınız yok. At çiftliği kurmak büyük para gerektirir.
    Önce araziyi satın alman lazım. Damızlık hayvanlar da
    alman gerekiyor. Bunu başarman imkansız" ve ekledi:
    "Eğer ödevini gerçekçi hedefler belirledikten sonra yeniden
    yazarsan, o zaman notunu yeniden gözden geçiririm."
    Çocuk evine döndü ve uzun uzun düşündü. Babasına danıştı.
    "Oğlum" dedi babası "Bu konuda kararını kendin vermelisin.
    Bu senin hayatın için oldukça önemli bir seçim!."
    Çocuk bir hafta kadar düşündükten sonra ödevini hiçbir
    değişiklik yapmadan geri götürdü öğretmenine.

    "Siz verdiğiniz notu değiştirmeyin" dedi..
    "Ben de hayallerimi..".....

  8. #7
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Dilek hanım Dilek hanım....
    Lütfen hikayeleri tam yazalım.... Olanlarıda yazmayalım....

  9. #8
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Anlamadım... Neyse ben yazmaya (alıntılamaya) devam edeyim de eksikleri siz tamamlayın Sayın commodore1tr.

    Güneşli bir gündü. Kadın parkta yanında oturan adama "Bakın, salıncakta sallanan şu kırmızı kazaklı çocuk benim oğlum" dedi.

    Adam gülümseyerek "Güzel bir oğlunuz var" dedi. "Diğer salıncaktaki mavi kazaklı çocukda benim oğlum"

    Sonra saatine baktı ve "Heyyy, Todd, sanırım artık gitme zamanı" diye seslendi oğluna.

    Çocuk salıncakta yükselirken "Beş dakika daha baba, lütfen yalnızca beş dakika daha" diye karşılık verdi babasına.

    Adam başını "peki" anlamında sallayınca çocuk neşeyle sallanmaya devam etti.

    Dakikalar sonra adam ayağa kalkarak tekrar seslendi oğluna "Todd, artık gidelim mi, ne dersin?"

    Çocuk yine gitmeye isteksiz "Ne olur baba, beş dakika daha, lütfen, beş dakika daha" diye bağırdı babasına.

    Adam" Tamam" deyince çocuk kahkahalar atarak sallanmaya devam etti.

    Sonunda kadın dayanamadı ve sesinde gizli bir hayranlıkla "Ne kadar sabırlı bir babasınız" dedi .

    Adam gülümsedi kadına. "Sabır değil yaptığım bayan" dedi. "Büyük oğlum Tommy'yi geçen yıl burada sarhoş bir sürücünün çarpması sonucu kaybettim. Buraya yakın yolda bisiklet sürüyordu. Tommy'e hiç yeterince zaman ayırmamıstım. Oysa şimdi onunla beş dakika daha fazla birlikte olabilmek için herşeyi yapardım. Todd'la ayni hatayı yapmayacağıma söz verdim kendi kendime..

    O her "Beş dakika daha baba" dediği zaman , oyun oynamak için beş dakika daha kazandığını düşünüyor, oysa işin gerçeği ne biliyor musunuz? Ben onu oyun oynarken beş dakika daha fazla izleyebiliyorum, asıl kazanan benim"

  10. #9
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    HINDI: Şu ağacın en üst dalına çıkmak istiyorum ama
    hiç gücüm yok...
    İNEK: Neden benim dışkımdan biraz yemiyorsun?
    Onlar besin deposudur.
    Hindi bir parça dışkı yedi ve gerçekten bunun İlk
    dallara ulaşacak kadar enerji verdiğini farketti.
    Ertesi gün biraz daha yedi ve ikinci dala ulaştı.
    Birkaç gün sonra ağacın en üstüne çıkmayı başardı.
    Aniden bir çiftçi ağacın tepesindeki hindiyi farketti
    ve onu vurdu.

    B.k yemek sizi zirveye çıkartabilir. Ama orda kalmanızı
    sağlayamaz...

  11. #10
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Bir gün çok zengin bir adam oğlunu yanına alarak, insanların ne kadar fakir olabileceğini göstermek için bir köye götürdü. Çok fakir bir ailenin evinde bir gün-bir gece geçirdiler. Şehre dönerken baba oğluna sordu:
    Yolculuğumuzu nasıl buldun?
    Çok güzeldi babacığım diye cevap verdi oğul.
    İnsanların ne kadar fakir olabileceğini gördün değil mi?
    Evet.
    Peki ne öğrendin ?
    Şunu gördüm dedi oğul:
    Bizim evde bir köpeğimiz, onların dört köpeği var. Bizim evde bahçenin yarısına gelen bir havuzumuz var, onların kilometrelerce uzunluğunda dereleri var. Bizim bahçede ithal lambalarımız, onların yıldızları var. Bizim terasımız ön bahçeye kadar, onların ki ise ufka kadar uzanıyor.
    Ufaklık konuşurken, babası şaşkınlıktan tek kelime bile edemedi. Ve çocuk ekledi:
    Ne kadar fakir olduğumuzu gösterdiğin için, teşekkür ederim babacığım !


+ Konuyu Yanıtla
1 / 4 Sayfa 1234 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.