Bir firma iddia ettiği müşteri hatasını kanıtlamak zorunda mıdır?

[berfudenizcaner]

X satıcısından Y marka aldığımız bebek bakım çantası 5 ayda deforme oldu. mağduriyetimizi gidermeleri için X satıcısına başvurduk yardım etmeyince Y firmasına başvurduk. Y firması "kullanma klavuzunu okumadığınız ve çantayı yıkadığınız için işlem dışıdır" şeklinde yanıt verdi. Biz çantayı yıkamadık, zira çantanın muhtelif yerleri kirli yani yıkanmadığı apaçık ortada. ithalatçı olan Y firması böyle bir iddiada bulunup sorumluluğu üstünden atıyor. Ben bu durumdan rahatsız oldum ve çantayı iade etmek istiyorum. İhtarnameyi ürünü bana satan X satıcısına çekeceğim ama nasıl yazmam gerekir? Normal prosedürde önce X satıcısının benden ayıplı ürünü alıp işlem yapması ve ret cevabı varsa bana vermesi gerekiyor.Ama onlar ürünü almadılar bizim yapabileceğimiz birşey yok diyerekten.

[alphaRomeo]

faturanızla birlikte tüketici hakem heyetine gidip durumu bildirin. bilirkişi incelemesi akabinde gerekli işlemi yaparlar muhtemel haklılık durumunuza göre sizi yönlendirirler. sizi takdir ettim bir çanta deyip sinmek yerine hakkınızı aramanız toplum adına önemli bir girişimdir.

[Şenol Eker]

..... bir çanta deyip ....

Birçok insanın birkaç maaşı fiyatında çantalar var

[berfudenizcaner]

şu şekilde ihtarname yazdım :

Firmanızdan 23/03/2015 tarihinde 116(Yüzonaltı)TL. bedelli xxxx Marka, kırmızı bebek bakım çantasını(EK-1) satın aldım.Ancak aldığım ürünün dış yüzeyinin deforme olması hataları ve eksikleri nedeni ile ayıplı olmasından dolayı yararlanamadım. Bu nedenler ürünleriniz, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 8. maddesi gereği ayıplı mal kabul edilmektedir.
17.09.2015 tarihinde annem xxxxxxx, ürünü satın almış olduğumuz xxxxxxx mağazasına mağduriyetimizin giderilmesi için şahsen başvurmuş ve mağaza bu konuda yardımcı olmamıştır. Bunun üstüne 25.09.2015 tarihinde bizzat başvuru yaparak başvuru yaptığıma dair kaşeli evrak talep ettim(EK-2).Mağduriyetimin giderilmesi için markanın ithalatçısı olan xxxxxx Dış Tic. A.Ş'ye başvurdum.Söz konusu ithalatçı firma ürünü inceleyerek deformasyonun makinede yıkamaya bağlı olarak kullanıcı hatasından kaynaklandığını iddia etmiş ve işlem yapmayacağını belirten belge(EK-3) ile talebimi geri çevirmiştir.Biz çantayı yıkamadık.Söz konusu firma çantanın ayıplı olmadığını ispatlamak yerine kullanıcının makinede yıkadığını iddia etmiştir. Bu iddiasını ispatla yükümlüdür.Söz konusu ayıplı malı ithal eden firma 6502 sayılı Tüketiciyi Koruma Kanunun 10. maddesindeki hükümlere, xxxxxx firması ise aynı kanunun 11. maddesinin 2. fıkrasına uymamış ve mağduriyetimizin giderilmesine hiçbir şekilde katkıda bulunmamıştır.
Yukarıda belirtmiş olduğum nedenlerden ötürü, 6502 sayılı Kanun’un 11.Maddesi gereğince satılan ürünü geri vermeye hazır olduğumu bildirerek, fatura üzerindeki bedelinin tarafıma iade edilmesini,aksi takdirde yasal yollara başvuracağımı ihtaren bildiririm.

[Şenol Eker]

Bunu göndermek yerine THH ne dilekçe yazsanız daha kolay olmaz mı?
Zira ihtarname göndermek neredeyse çanta fiyatna yakın olacak.

[berfudenizcaner]

Bunu göndermek yerine THH ne dilekçe yazsanız daha kolay olmaz mı?
Zira ihtarname göndermek neredeyse çanta fiyatna yakın olacak.

THH önce pttden iadeli taahhütlü ihtarname çekmemi istiyor. İhtarnameye olumsuz cevap verilirse öyle başvuru yapacaksınız diyor. İhtarname göndermek çantadan daha pahalı dedim, pttden iadeli taahhütlü göndermeniz yeterli, notere gerek yok dedi THH sorumlusu. Başka yerden de güneş gözlüğü almıştım o sorunlu çıktı aynı prosedürü uyguladık.

[beybiboy]

davayı kazandık diyelim parayı almak için ilamlı icra takibi açmak gerek peki avukat tutmaya gerek var mı ?

[Şenol Eker]

Kendiniz yapabiliyorsanız gerek yok.

[ceceli341]

İadeli Taahhütlü göndermeniz yeterli. Başvuruyu 6 ayı geçirmeden yapın. Seçimlik haklarınızdan Bedel iadesi, Ürünün ayıpsız yenisi ile değiştirilmesi haklarınızdan dilediğinizi kullanabilirsiniz.
Kullanma kılavuzunda yıkanmaz diyorsa yıkanmamalıdır. Ürünün yıkanmadığı açık zira kirli demişsiniz.(Ürünün kirli olması atıyorum 3 ay önce yıkanmadığı anlamına gelmez.) Ama siz yıkamadıysanız yıkanma nedeni ile deforme olmamış demektir.

İspat yükü
MADDE 10 – (1) Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz.
(2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır.
(3) Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulur. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilginin tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur. Teknik düzenlemesine uygun olmayan ürünler ise hiçbir şekilde piyasaya arz edilemez. Bu ürünlere, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır.

Tüketicinin seçimlik hakları
MADDE 11 – (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.
(2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.
(3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.
(4) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur. Ancak, bu Kanunun 58 inci maddesi uyarınca çıkarılan yönetmelik eki listede yer alan mallara ilişkin, tüketicinin ücretsiz onarım talebi, yönetmelikte belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir. Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir.
(5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir.
(6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir.
Zamanaşımı
MADDE 12 – (1) Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır.
(2) Bu Kanunun 10 uncu maddesinin üçüncü fıkrası saklı olmak üzere ikinci el satışlarda satıcının ayıplı maldan sorumluluğu bir yıldan, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise üç yıldan az olamaz.
(3) Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz.