Evlilik nedir?
Sınırsız paylaşım diyebiliriz. Herşeyi paylaşırsınız. Paranızını, yatağınızı, dostlarınızı... Bütün mutlulukları ve hayatın bütün yüklerini...

Ortaya konan emek para ve zaman herzaman eşit olmasada paylaşım eşittir. Yemeği siz pişirirsininiz ama birlikte yersiniz. Bazen bir tarafın geliri daha yüksektir (bazı durumlarda bir tarafın hiç geliri yoktur) Ama ortak harcarsınız.

Kimse diğer tarafı sömürmek amacı gütmez!!!
Günlük hayatla ilgili görevler ortada hiç bir sözleşme yok ken paylaşılmıştır. Örneğin siz evin haftalık işleriyle ilgilenirken karşı taraf buna karşılık başka işleri yürütür. Evlilik ne şekilde ve nekadar derin bir yara alsada bu paylaşımın bitmesi insanı ürkütür. Çünkü karşı taraf siz farkına bile varmadan işin kendi üzerine düşen bölümünün çok yıpratıcı ve zor olduğunu vurgulamış, sizi fedakarlığının büyüklüğü ile ezmiştir.

Eğer bir şekilde ortak yaşam sonlanır ve bu işler başınıza kalırsa ödünüzü patlatır. Örnek mi?

Hafta sonu gelmiştir. Pazarı dinlenmek ve eğlenmek için boşaltabilmek için Cumartesi günü zamanla yarış başlar. Temizlik, alışveriş vs yapılacaktır. Karşı taraf ikide bir arabada yıkatılacak demektedir. O arabanın yıkatılması işi onun sorumluluğundadır. O kadar çok vurgulanmaktadır ki siz üzerinde bile düşünmeden onu önemli ve zor işler grubuna yerleştirirsiniz. Sonra mı?

Bütün yük üzerinize kaldığında araba yıkatma fobisiyle iki ay kirli bir araçla gezer, yağmur arabayı şöyle bir yıkasa diye dua edersiniz. Bir gün kaçınılmaz gün gelir. Zorlanarak yarattığınız bir zaman diliminde arabayı yıkatmak üzere götürür ve olayın anahtarları görevliye teslim edip bir fiş almaktan ibaret olduğunu keşfedersiniz. Çayınızı yudumlar, gazetenizi okuyup, arabanızın yıkanışını izlerken ister istemez evlilik ve paylaşım üzerinde düşünürsünüz....