Üniversiteyle ilgili bir durumum var !

[www2]

Merhaba,
Uluslararası ilişkiler okuyorum. Üniversiteyle ilgili bir problemim var.

Kural olarak Erasmus stajı yurtdışında konsolosluk, büyükelçiliklerde yapılamıyor. Yurtdışındaki özel işletme tarzı yerler kabul ediliyor ve sivil toplum kuruluşları da yönetmelikte ve el kitabında kabul edildiği yazıyor.

Durum tam olarak şu şekildedir:


2013 yılı Ekim ayında Erasmus staj için hak kazandım. Okul staj yapacağımız yeri 2013 sonuna kadar bulmamızı istedi ve Niyet mektubunu 2013 yılı sonuna kadar teslim etmemizi söyledi. Bende yurtdışında Türk kültür derneginden Niyet mektubunu aldım.
Buraya kadar herşey gayet normaldi. Çünkü hem bölüm kordinatörüm hemde dış ofis memuru XXX bu Niyet mektubuna onay verdi.

2014 Nisan ayının sonlarında okuldan vize yazısı almak için dış ofise gittim ( vize yazısı vize almak için en önemli belge dahası bu belgede hibe alacağımız ve erasmus olduğumuz yazıyor). Oradaki dış ofis memuru XXX bize vize yazısını en fazla 92 gün yazabileceğini söyledi. Ancak okulun sayfasında ve en önemlisi Ulusal ajansın belirlediği yönetmelikte en az 3 ay ibaresi vardır. Ben sebebini sorduğumda ise daha çok öğrenci yollamak için en fazla 92 gün olabileceğini söyledi. Gerekli belgeyi görmek isteğimi direttiğimde karşılıklı olarak sesimiz yükseldi en sonunda ofisten kovdu.

Ertesi hafta erasmus stajımın iptal olduğunu belirten yazılı bir belge elime ulaştı. Sebebi ise, karşı kurumla(Almanyadaki bir Türk kültür derneği) yapılan telefon görüşmesinde Türkçe öğreteceği bilgisine ulaştık yazılıydı. Doğal olarak kendi hocam da bende şaşırdık. Çünkü elimdeki yada okula teslim ettiğim imzalı ve kaşeli hiçbir belgede Türkçe öğretme ibaresi yoktur. Bilakis sivil toplum kuruluşları kabul edilebilir ibaresi yönetmelikte bulunmaktadır.

Bu olayı bölüm kordinatörüm ve bir bölüm hocamla görüştüğümde hiçkimsenin kurumunun telefonla aranmadığını belirttiler. Bunu kendi hocamın da söylediği gibi karşı tarafın(ofis memuru XXX) bana art niyetle yaklaşması olarak görüyorum.

Ben gerekli dilekçeyi ve belgeleri ( dosyaya okulun istediği belgelerden fazla olarak birde karşı dernekten burada Türkçe ögretilmeyecektir yazısı ekledim) gereken yere teslim ettim. Ancak dosyada Rektör danışmanı bir hocanın da imzası bulunduğu için benim haklı olmama, bölümümdeki dersini aldığım hocanın uygundur demesine karşın karar geri çekilmeyebilirmiş.

Vaktim de tükendiği için hızlı hareket etmem gereklidir. Çünkü eğer olumlu bir karar çıkacaksa bile vize almak için geç kalabilirim.


Üniversitenin Erasmus genel kordinatör hocasıyla görüştüğümde savcılığa kurumu vermemem gerektiğini üstü kapalı şüpheli tavır sergileyerek söyledi.




Benim sorum şudur: Ben bu karara çok kuvvetli belgelerle itiraz ettim. Okulun elinde sadece yapılmış bir telefon görüşmesi var ki, yapılıp yapılmadığından bile emin değilim. Benim itirazımın olumlu yada olumsuz sonuçlanmasından sonra hangi şekilde bir dava açabilirim? Kuruma mı daca açmalıyım şahsa yönelik mi ?

Diğer bir sorum ise kurum yada şahıs hakkında sahte evrak düzenleme davası açılabilir mi ? Çünkü kurumun yada şahsın yapılan? telefon görüşmesinden başka resmi yada imzalı dayanağı yoktur. Ben tamamen benim hakkımı elimden almak için doğrudan kast olarak görüyorum çünkü bölüm hocalarım ve kordinatörümde genelde kimsenin aranmadığını belirtti.

Çünkü ortada bir kazanılmış hakkım mevcuttu. Bunu ofis görevlisi XXX ile yapılan küçük bir sürtüşmeden sonra ilgili hoca kararıyla iptal oldu ancak sadece telefon görüşmesine dayanarak. Benim elimde ise yukarıda yazdığım gibi Dernekten aldığım Türkçe öğretmeyecektir yazısı ve bölümümle ilgili görevler içeren bir yazı mevcut.

Ben ordaki XXX şahsına bir zarar gelmesini istiyorum. Gerek maddi gerek manevi. Sakın yanlış anlamayın kindar değilimdir ancak bu yukarıda belirttiğim durum en başından beri yanımda olan bir arkadaşım içinde geçerlidir. Durumu tekil olarak anlattım ancak aynı şeyler onun içinde geçerlidir.


Ne yapmam gereklidir, umarım anlatabilmişimdir. Unuttuğum ufak tefek detaylar mevcut ancak bunların hepsi benim lehimde. Şimdiden teşekkürler.

[Engin Ünalmış]

Olayın ayrıntısını bilmemekle beraber anlattıklarınızdan ortada resmi belgede sahtecilik gibi bir suç olmadığı açıktır.Dava açıp haklı çıksanız bile(bu arada dava yıllar sürebilir)en fazla olacak, yazışmalarda veya karşı tarafla iletişimde yanlışlıklar yapıldığı ve düzeltileceği yönünde bir sonuç alırsınız.Ayrıca hukuk birilerine zarar verme aracı değildir.Hukuku bu şekilde kullanmaya kalkanların sonuç elde edemediği gibi zararlı çıktığı pek çok örnek görülmüştür.Üniversitenizle mahkemelik olursanız maddenin doğası gereği yapacağınız bir çok şeyde tabiri caizse taş koyma olarak özetlenen bu tarz yaklaşımlarla karşılaşmanız yüksek ihtimal.Bu gibi durumlarda bir uzlaşmazlık olursa üniversite yönetimiyle ve ilgili kişilerle sabırla uzlaşmaya çalışmak ve bir orta yol bulmak daha mantıklı bir seçenektir.Okuduğu Üniversiteyle davalık olup bundan karlı çıkan kişiye pek rastlanmamıştır.Bence ilk adım olarak karşı tarafla bir şekilde diyaloğa geçmek mantıklı olabilir.Düşüncenizde ısrarcıysanız siz ceza davası açamazsınız, savcılığa gider şikayette bulunursunuz savcı gerek görürse dava açar görmezse takipsizlikle konuyu kapatır.Kolay gelsin.