SAYIN HUKUKCULARIM..
Benim için bundan sonraki süreci çok önemli olan davam mı davalarımı desem,hususunu izah edeceğim önemli bulduğum tavsiyelerinizi ve görüşünüzü almak, isteyeceğim ve avukatlık mesleğinize de ışık tutabileceğine inandığım örneklerle dolu dava süreçlerimi ve alınan kararları sizlerle paylaşma gereği duydum. Yılan hikayesine dönen davalarım..şöyle ki,
Eşim 19.06.2003 tarihinde ortak konutumuzu haksız sebeplerle terk ederek
boşanma davası açtı.o zaman asliye hukuk olan sonraki süreçte, de aile mahkemesi olan mahkemede davam görüldü.eşimin davası iddia edilen boşanma sebeplerini,delil ve şahit yönünden kanıtlayamadığından ve verilen sürelerde kanıt göstermiş sayılamadığından 16.07.2004 tarihinde tarafıma açmış olduğu dava ret oldu.eşim akabinde dava sonucunu Yargıtay ve karar düzeltme hakların da kullandı.ve #8230;#8230;. aile Mahkemesinin verdiği bu karar 27.12.2004 tarih ve 20040#8230;#8230;.no lu kararı ile onandı.Buraya kadar her şey normal görülüyor.fakat eşim daha sonra 13 yaşındaki oğlumuz onunla kaldığı için, geçici velayet ve nafaka talebiyle tarafıma davalar açarak bunları kazandı.oğlum şu anda annesiyle birlikte kalmaktadır.yalnız bu süreçte 2005 yılının içinde eşim bana kendisine ait işyerine gidip konuşmak istemi mi kullanarak tehdit ve hakaret davası açtı.tarafıma kamu davasına dönüşen bu davada, 10 gün hapis ve paraya çevrilen cezayı aldım..bunlar eşimin tarafından bana karşı bilinmesi gereken hususlar..şimdi bundan sonra,eşimin tarafıma açtığı boşanma davası, karar onanıp geldikten sonraki kanunda belirtilen usüllere de uygun olarak, 4 ay bekledim.ve evine dön çağrısı yapıp 2 ay bekledikten sonra 10 gün içindede terk nedeniyle boşanma davası açtım.yalnız burada önemli bir hususu belirtmem gerekiyor.eşimin evi terk ettiği müşterek konutumuzu ben 6 ay sonra kiracı olmam sebebiyle, tahliye etmek zorunda kalarak, başka bir adrese taşındım.ve sonradan taşındığım bu adrese eşimi davet ettim.şimdi husus şu; eşime karşı açmış olduğum dava: 3yıldır.eşimle bir fiil ayrıyız.bu mahkemede de şahitlerin ifadeleri ile de sabit görülmesine rağmen,yasal terk sürelerine de uyulmasına rağmen,aile mahkemesinin,bunları göz ardı ederek,ortak konutun beraber seçilmiş konut olmadığı gerekçesiyle eşle birlikte seçilmemiş diyerek eşime açtığım davayı ret etti.şimdi soruyorum.eşim evi terk ettikten sonra konuşma anlaşma teklif ve davranışlarımı dahi aleyhime kullanırken ben nasıl ona ortak konut çağrısı yapabilirim.Bunun mantığı nedir.Kendi avukatım bu durumu Yargıtay sürecini kullanmadan usul hatasını kaldırmak için eşime mevcut adresime müşterek konut ihtarı çekerek 4 ay beklemek ve yeniden dava açmamızı istiyor.yaklaşık 3yılı aşkındır avukatımın önerirliyle gittik ve kaybeden hep ben oldum.şimdi ne yapmam gerektiğini ve bu süreçin benim için en kestirme yönteminin ne olduğunu bilmek istiyorum.Avukatım da çok iyi niyetli, onu da kırmak istemiyorum..ne olur ne önerirsiniz.Yargıtay dan dönme olasılığı ve süresi hakkında da yorum alırsam çok sevinirim.saygılarımla ..