Bir şirketin SGK kurumuna olan borçları tarafımca müracaat edilerek 08/06/2011 tarihinde 6111 sayılı yasa kapsamında yapılandırıldı.
Ancak, başka yapılandırma taleplerim de olduğu için, SGK için yapmış olduğum yapılandırmaya ilişkin ödemeleri yapamadım.
6322 sayılı kanunun çıkması sonunda, 18/06/2012 tarihinde kurumu telefon ile aradım ve yapılandırma affına girmek istediğimi sözlü olarak belirttim. Bana cevap olarak bu tarih itibarı ile, Şirket ortak ve Yönetim Kurulu Üyelerinden A ile şahsımın (M.K) maaşlarından yapılan kesintilerden dolayı sadece 29-02-2012 tarihli taksidinden 170,00 TL, ile 30-04-2012 tarihli taksidinden 1500,48 TL borç bulunduğu ve bunları ödemem halinde yapılandırmanın bozulmamış olacağı, dolayısı ile affa girmem gerekmediği söylendi. Bunun üzerine bu ödemeleri yaptım. Daha sonraki 02/07/2012 tarihli ve 31/08/2012 tarihli ödemeleri de zamanında yaptım. (Bu ödemeleri yapabilmem, o tarihler itibarı ile yapılandırmanın geçerli olduğunun kanıtıdır.)
Bu arada, Şirket ortak ve Yönetim Kurulu Üyelerinden A, kendi maaşından bu konuda kesinti yapılamayacağı yönünde açmış olduğu davayı kazandı ve karar kesinleşti.
Şirket ortak ve Yönetim Kurulu Üyelerinden A, 10/10/2010 tarihinde SGK kurumuna başvurarak kendi maaşından kesilmiş olan paraların kendisine geri ödenmesini talep etti. Ödeme kendisine 27/11/2012 tarihinde yapıldı.
10/10/2012 tarihinde Şirket ortak ve Yönetim Kurulu Üyelerinden A paranın kendisine ödenmesini talep edince, SGK avukatları beni arayarak yapılandırmanın bozulacağını beyan ettiler. Ben kendilerine daha önce ödendiği kabul edilen bir paranın ödenmemiş sayılamayacağını, bu ödemenin bugüne kadar bozulmamış yapılandırmayı bozmaması gerektiğini, ancak kurumun ödeme tarihinde yaptığı tutarın yeni bir borç doğuracağını, benim bu ödenen miktardan da sorumlu olduğumu belirttim.
Tabiidir ki idari bir işlem ile, daha Şirket ortak ve Yönetim Kurulu Üyelerinden A için herhangi bir ödeme yapılmadan yapılandırma bozuldu ve bankaya
31/10/2012 tarihli taksit ödemesi için gittiğimde yapılandırma hesabına ödeme yapamadım. Bunun üzerine, ileride ödeme yapmadığım gerekçesi ile mevcut yapılandırmanın bozulmasına mahal vermemek için, aynı yapılandırma hesabı kapsamında, olan “geçmiş dönem borçları” bölümünden,
“31/10/2012 tarihli taksit ödemesine mahsuben “ şerhi ile ödemeyi yaptım.
Daha sonra 15/11/2012 tarihinde bir dilekçe ile SGK Bölge Müdürlüğüne başvurarak yapılandırmanın bozulmamasını, ödenen miktar için bana ödeme planı sunulmasını ve alacağın kamu alacağı şeklinde tarafımdan tahsilini talep ettim.
Ancak talebime olumsuz bir yanıt alacağımdan kuşkum yok.
Siz değerli hukukçu arkadaşlardan bu konudaki görüş talebim ise bu nedenle açılacak davanın:
İdari Yargıda mı yoksa Adli Yargıda mı görülmesi gerektiği yönündedir.
Değerli görüşlerinize peşinen teşekkür eder, saygılar sunarım.
MKARALAR