+ Konuyu Yanıtla
2 / 2 Sayfa İlkİlk 12
11 den 16´e kadar toplam 16 ileti bulundu.

Konu: Seçimin Düşündürdükleri

Seçimin Düşündürdükleri Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #11
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Seçimin Düşündürdükleri

    Din ve AKP
    Aslında bu konuyu o kadar çok yazıp irdeledik ki diyecek bir kelam kalmadı aslında ama kısa bir özet yapmak gerekir ki tarihe bir not düşmüş olalım.
    1950 seçiminin de en büyük kozuydu bu dini siyasete alet etme ve o zaman ilk iş olarak sanki Allah ın dil sorunu varmış gibi ezan ı arapça okunmasını serbest bırakmak büyük prim yapmıştı. Tabiiki öyle bir takiye yapılmıştı ki Türkçe okunması yasaklanmamış Arapça okunmasına da izin verilmişti. Böylece daha neredeyse çok partili demokrasimizin başında irtica bir şekilde TC siyasetine çıkmamak üzere girmişti.
    Ak partide milli görüş çizgisinden hareketle yola çıkmış din elden gidiyor dini yaşayamıyoruz yaygarasına ve dini özgürlük söylemine sığınmıştı. Din elden gidiyorsa sizler nasıl kurtarılmış bir avuç azınlık kaldınız diye asla sorulmadığından her yanlışa ''allah'' yaftasını yapıştırdınız mı akan sular duruyordu. Yakın siyasi tarihimizi iyi bilenler bilir İzmir in işgali üzerine ciddi bir direniş ayaklanma oluşmaya başlamış ancak bu padişahça ''yunan askerini peygamber askeri ilan edilmesi ve hilafet için orada oldukları fetvası ''üzerine biraz durulmuş ancak kurtuluş savaşında dahi bu büyük ihanet sözcüklerini kırmak kolay olmamıştı. Temiz ve saf Türk halkı işgal kuvvetlerine tecavüzcülere padişah istedi din buyruğu diye boyun eğmiş kabullenmişti ne ilginçtir ki seksen küsür sene sonra bir TC başbakanı Irak ı işgal eden kızlara kadınlara tecavüz eden katliam yapan ABD başta olmak üzere işgal askerlerini koruması için tarıya yakaracaktı. Böylece seksen küsür yılda her türlü abukluğa din ve Allah dedimniz mi mübah olur kavramının değişmediği insanlarımızın din dendiği an sorgulamadığı gerçeği bir kez daha su yüzüne çıkacaktı.
    Aslında asıl amaçları ve çıkarları başka olan Ak parti en güzel ve kolay ama yasadışı yolu seçmiş Cumhuriyet savcılarının derin uykusundan yararlanarak dini anormal kullanmaya başlamıştı hemde tüm din kurallarını hiç sayarak. fakat buna rağmen aşırı uyanık olduklarını kabul etmek gerekir . Tek bir örnekle bakarsak....
    İktidara gelene kadar kopan türban kavgası hiç bir çözüm olmamasına rağmen birden bitmişti. Türban sorunuda çözülmemiş iktidar partisince çözümü dahi denenmemişti. Ancak kapalı kapılar altında bu yasağın alıştıra alıştıra otomatik delinmesi kararlaştırılmış türbanlı kızlarrımız her cafe bar ve caddede dolaşmış belediyelerde işlere girmiş İSKİ TEDAŞ gibi ödeme yerlerinde çaktırmadan haremlik selamlık başlatılmış ama türban yasağı sözde korunmuştur. Hende anlaşmalı istifa eden Erkan mUmcu nun grubunu desteği varken yani 367 yi rahat rahat geçerken . Neden kanunu değiştirmediler ? Çok zeki olduklarından çünkü yargıtay danıştay ve AİHM si kararlarına karşı böyle bir eylem yapmak Cumhurbaşkanından dönecek ısrar ederlerse anayasa mahkemesine gidecek ve sonuçta yasalaşmayacaktı. Kısa vadede bu gösteri oy da üç beş puan zıplatsada kendilerine kapalı destek veren AB ve ABD nin birden ürkmesine dış ülkelerde rüzgarın bir anda ters dönmesine bunun ekonomi başta olmak üzere tüm desteğin sonu olacağını bu suni artışında ekonomik çöküşle birlikte tersine döneceğini gördüklerinden asla gündeme getirmediler. Bir şekilde gündeme getirilmeden çözülmesi için çaba harcamaktalar Gül ün kızının yasa dışı gösterisi bundandır.
    Malumunuz Türkler islamı 1032 yılından sonra kabul etmeye başlamıştır yani yaklaşık dörtyüz yıl sonra ancak kabul etme davranışların tam değişmesini sağlamamış bir sentez oluşarak islam öncesi Türklerin gelenekleri ile yoğrularak bir şekil almıştır. Geçen zamanla eski alışkanlıklar garip bir şekilde dinin parçası olmuş aslında islam dininde olmayan ama eski Türklerde olan alışkanlıklar islam uygulaması olmuştur. Bundan dolayıdır ki >Türkiyede ki bir çok uygulama diğer islam ülkeleri ile uyuşmamakta ters düşsede devam edilmektedir. bunuda iktidar partisi kaşıyıp durmaktadır.
    Din üzerinden siyaset yapmak halkın din duygularıyla oynamak yasaktır kapatma nedenidir. Din siyasi partilerin dışında üzerinde kalpte bir yer işgal etmektedir. Toplumsal olaylarla partinin yaşamı sona ermekte ama din asla sona ermemektedir. Bundan dolayıdır ki din asla bir partinin tekeline verilemez bu konuda konuşma yapılamaz. Ama güzel yurdumda ne gam. Hakarete varacak şekilde din sömürüsü yapmak serbesttir. Dindar cumhurbaşkanı nedemek soran bir tek Cumhuriyet savcısının çıkmaması buna en güzel örnektir.
    Bu bölümü çok hassas olduğundan güzel bir anektodla bitirmek istiyorum. DP nin dini aşırı kullanarak iktidarda kaldığı oy topladığı gerçeği açıkça ortaya çıkınca bir kısım CHP ileri geleni ile medya İsmet İNÖNÜ ye gitmişlerdir. ' Paşam biliyoruz dini asla siyasete sokmak istemiyorsunuz ama en azından sizde bir söyleminizde içinde Allah geçen bir cümle kurun...'' İsmet paşa bakmış bakmış tarihe geçecek yanıtı yapıştırmıştır .... ''ALLAH BELANIZI VERSİN....''
    O gün bugün dini kullanarak gereksiz yerlere gelenler önce büyümüş sonra yok olup gitmiştir.... Bunlarında gideceği gibi....
    CHP ne yaptı ...



    Hukuki NET Güncel Haber

    Seçimin Düşündürdükleri konulu yargıtay kararı ara
    Seçimin Düşündürdükleri konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #12
    Kayıt Tarihi
    Jul 2007
    İletiler
    3
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Seçimin Düşündürdükleri

    Ben biraz daha farklı açıdan bakacağım bu konuya.
    Bir yazılımcı olarak genelde, mantık hatalarını hayatın içinde de ararım ve bu seçimde de çok ciddi bir mantık hatası var. Aslında 2002 dede aynı hata vardı. Kimbilir belkide hep vardı.
    Durum şu,
    Bizlere sonuçlar il bazında toplam olarak veriliyor. Oysa bizler vatandaş olarak sadece sandıkların sayım sonucunu kontrol edebiliriz. Sandıkda gördüğüm rakamı, bütün türkiyedeki sandıklardaki rakamla karşılaştırırım sonra toplamı alırım ve bu toplam resmi toplamla aynı ise tamam derim. Ama sandık sonuçları yayınlanmıyor, ne YSK tarafından ne Partiler nede Medya tarafından.
    Bu sonuçların yayınlanmaması aklıma bir çok soru işaretleri getiriyor.
    Belki bütün partiler rol yapıyorlar, sonuçlar önceden belli ve bizde bu oyundan habersiz, aramızda sert tartışmalar yapıyoruz, sonra oyumuzu gidip birine veriyoruz. Sonuçlar açıklanınca da, anketlere bakıp vay be sonucu ne güzel tutturdu diyoruz. Bu konu çok önemsiz gibi, YSK idari bir karardır o yüzden yayınlamıyoruz diyor. Madem öyle bir karar var ise, bizim sandıkların sayımında bulunmamıza ne gerek varki. Zaten sonucunu kontrol edemiyoruzki.
    Sevgili hukukçu arkadaşlar durum gerçekten ciddi ve bu sonuçlar açıklanmaz ise ben paronayak olacağım, kimbilir belkide oldum
    Ben ve 5-6 arkadaş bu konuyu 1 haftadır gündemde tutmaya çalışıyoruz, şimdiye kadar konuyla ilgili olarak sadece 2 gazeteci (Vedat Yenerer ve Yurtsan Atakan) yazı yazdı. http://anayasa.blogspot.com/ adresinde konuyu daha detaylı yazdım. Sizlerden, neler yapabiliriz konusunda
    destek bekliyorum.

  4. #13
    Kayıt Tarihi
    Jul 2007
    İletiler
    3
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Seçimin Düşündürdükleri

    "Psikolojik harekat; insanların duygu ve düşüncelerini etkileyerek onların kararlarını ya kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirmektir ya da doğru bildikleri konular hakkında beyinlerinde şüphelerin doğmasına sebep olmaktır. Bu harekâtın safhaları ise önce konuyu önemsizleştirme, sonra kişileri konulara karşı duyarsızlaştırma daha sonra da tepkisizleştirmedir. Dördüncü ve son safhası ise teslim alma safhasıdır."

    Yukarıdaki paragraf bir başka konu için Emekli Tümgeneral ALAETTİN PARMAKSIZ tarafından yazılmıştır. Fakat verdiği teknik bilgi bizim açımızdan çok önemli gözüküyor. Konuyu Önemsizleştirme safhası o kadar güzel işliyorki. Bu kadar net bir mantık/kural hatası neden hiç bir medyanın yada partinin gündeminde değil. Fakat, sandık sonuçları açıklanmadığı sürece, benim için soru işareti hep kalacaktır. Ama, tepkiler az olunca belki bizlerde unutmaya başlayacağız. 5 yıl sonraki seçimde tekrar gündemimize gelir. Kimbilir..

  5. #14
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Seçimin Düşündürdükleri

    CHP ne yaptı ?
    Aslında bu soru yanlış CHP hiç bir şey yapmadı o gerçek AK partinin ekmeğine yağ sürmeye devam etti.
    27 Mart 1994 te Türkiye yerel seçimlere girdi. Bu seçimlerde DYP nin adayı Bedrettin dalanı yemek için ANAP ilhan kesiciyi SHP de Zülfü Livaneliyi aday sürmüştü. Refah partinin adayı ise İstanbul il başkanı Recep Tayyip Erdoğan dı. Bu kişi 1989 Beyoğlu belediye başkanlığını kıl payı kaçırmış, 1991 seçimlerinde Milletvekili seçilmiş ancak tercihli oy nedeniyle milletvekilliği iptal edilmiş Erbakan ın gözdelerinden ve yıldızını parlatmaya çalıştığı dış destekli bir kişiydi. Yani enteresan bir şekilde yükselen ama hep son dakika da bir duvara toslayan bir kişi... DYP ANAP a neredeyse yalvardı aman etmeyin canım etmeyin biz de sizi başka yerde destekleriz oy bölünürse aradan başkası çıkar zaten anketlerde ilk üç aday arasında sadece 1,8 puanlık fark var... ANAP tarihe geçecek cilvelerinden birisini yaptı ve seçime bu şekilde girildi. Umulmayan ( Nedense hep umuşmayan ) olmuş RP adayı RTE %25,19 oyla ipi göğüslemişti. İlk DYP ANAP kavgası da burada patlak verdi ama neye yarardı ANAP lı İlhan Kesici %22,14 DYP li Bedrettin DLAN %15,46 oy almıştı. SHP nin adayı ise yani Zülfü Livaneli %20,30 oy almıştı. En büyük belediyeyi RP li Milli görüşçü RTE kapmış diğerlerine ise hala süre gelen kavga düşmüştü. ANAP durduk yere RTE yi belediye başkanı yapmış ve RTE yi siyasete sokmuştu. Hakkında kısa sürede 18 dosyadan devlet güvenlik mahkemesinde dava açıldı. Bazıları inanılmaz ciddi maddi boyutu bilinemeyen büyük vurgun yolsuzluk dosyalarıydı Çete halinde Akbil kalpazanlığı başlıbaşına tirilyonlar ediyordu. Bu arada davet üzerine gittiği SİİRT te 12 Aralık 1997 günü Ziya Gökalp in 1912 yılında balkan savaşı için yazdığı Asker duası şiirinin değiştirilmiş bir versiyonunu ve ordumuzu yücelten dizeleri atlayarak sadece değiştirilmiş bir dörtlüğü okuması üzerine Diyarbakır devlet güvenlik mahkemesince hakkında TCK 312/2 den '' Halkı din ve ırk farkı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek''dava açıldı ve 4 ay hapse mahkum oldu. Kendisi hapisteyken ve hapse girmeden önce başlayan bir süreçte Başkanlığını nazlı ılıcak ile korkut özal ın çektiği yeni parti kurmaya sıcak baktı ve telkinlere uydu. Aslında kader onu bir kez daha duvara tostlatmıştı. Her ne kadar AK partinin genel başkanı olsada Türkiyenin umulmadık seçim sürecine girmesi siyasi yasağına denk geliyordu ve Türkiye 3 Kasım 2002 seçimine giderken parlementoya giremeyeceği lesin bir parti genel başkanı olmanın ezikliğini yaşıyordu. TC siyasi tarihinden RTE tam çıkacakken CHP gövdesini siper ediverdi ve Tayyip Erdoğan ummadık bir şekilde tekrar kendisini siyasette buldu. İşte hikaye tam burada başlamaktadır aslında CHP nin ne yapıp ne yapmadığını anlamak için oralardan buralara gelmemiz gerekmektedir...

  6. #15
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Seçimin Düşündürdükleri

    AK parti genel başkanı dışarıda kalan bir seçim zaferinden sonra Adalete bağlılığını hukuk ve anayasaya olan büyük düşkümlüğünü daha ilk günden gösteriverdi. Cumhurbaşkanı sayın Ahmet Necdet SEZER e çıkarak '' Başbakan ın parlemento dışından atanmasını istediklerini '' söylediler. Muhtemelen ciddi ilk şokunu geçiren SEZER bunu doğal olarak reddedince o günden itibaren bitmeyecek bir savaş aralarında başlamış oldu.
    AK parti hükümet kurmuştu ama RTE dışarda kalmıştı. Aslında ülkede bir görünen bir görünmeyen iki başbakan dönemi yaşanmaktaydı. Seçim sonuçlarıda aslında gene inanılmazdı. OY vermeyenler suçlandı her zamanki gibi aydınlarca ve solcularımızca hiç AK parti bu kadar oyu ( On milyon küsür ) nasıl aldı diye araştırma yapmadılar ki hala yapmadıkları bu seçimden yapmayada niyetleri olmadığı genel tavırlarından açıkça belli oluyordu. Tam bu günlerde CHP nin eline müthiş bir koz geçmişti. Seçime gidilecek kadar büyük bir koz aslında yada kendi önlerini açacak iktidar olacak kadar büyük bir koz. Ak parti kıvrım kıvrım kıvranıyor ipinden kopmuş flama gibi dalgalanıyordu. O kadar ki kesin gözüyle baktıkları teskerede bile duvara toslamışlardı. Saadet partiside boş durmuyor bu kargaşadan nemalanmaya Ak partiyi başlamadan bitirmeye çalışıyordu. Kanunlarla ara seçim yapılma şartları son derece açıktı bir millet vekili için yapılamazdı bu da bir çok AK partilinin istifa etmesi demektiki buna da kimse yanaşmıyordu. Biliniyorduki bu sefer istifa edenlerin çoğunun yerine CHP adayları gelecek parlemento yapısı değişecekti. Ama ne olduysa o ara oldu CHP genel başkanı Deniz Baykal birden tavır değiştirdi. Bunu çok daha önce yazdığımız için vede en son Zülfü Livaneli kaleme çok sonra aldığı için fazla dillendirmeye gerek yok ama özetle RTE ile iki kere bir araya geldiği kapalı kapılar ardında pazarlıkların edildiği ve bu pazarlıkların en büyüğünün Deniz Baykal ın 2007 de Cumhurbaşkanı olması yönünde olduğu kulaktan kulağa konuşuldu. Deniz baykal bir anda Cumhuriyet adına demokrasi adına RTE nin parlementoda olmasını istemişti. ( Siz şimdi bakmayın girsin de iki ay dayansın dedi dendiğine eğer Ak partiyi gerçekten bitirmek isteseydi kanunun gereğini yapardı muhtemel Recai Kutan 50-60 milletvekilini Ak partiden koparır muhteşem üçlü kavgaya tutuşur CHP istediğini yapardı. ) Sonra Aynı Cumhuriyet ve Demokrasi istemiyle halkın oylarıyla seçilmiş mazbatasını almış Fadıl Akgündüz ün Siirt milletvekilliği düşürülmüş ( Sanki RTE nin hiç süren davası yokmuş gibi demokrasi ve cumhuriyet sessizliğe gömülmüş) gene Ak parti demokrasi ve Cumhuriyet aşkı ile Siirt ilk sıra adayı Merve Gül ün adaylıktan çekilmiş ve yerine RTE gelerek tek kişilik cumhuriyet ve demokrasi seçimi yapılarak demokrasimiz taçlandırılmıştı. Zaten o gün bugündür RTE kendisini her daim demokrasi ve Cumhuriyetle el tutmakta kendi bünyesinde bu kavramların var olduğuna inanmaktadır. Son zamanlarda bunun yanına bir de hukuk eklenerek RTE nin bünyesinde demokrasi cumhuriyet ve hukuk bir arada mutlu huzurlu yaşanması sağlanmıştır. Böylece RTE hiç ummadığı sona yaklaştığı bir anda siyasi rakibi ve tam tersi olduğu savunulan Deniz Baykal tarafından çok güçlendirilerek Türk siyasi hayatına hediye edilmiştir. Yaklaşık bir sene sonra Deniz Baykal hata yaptığını anlamış ama atı alan üsküdarı geçmiştir. Kaldıki üsküdar da ev fiyatlarınıda yükselterek geçmiştir.

    Buraya kadar CHP nin ilgisiz bir parti üzerinde olan etkisini bir siyasi yıldızın nasıl yaratıldığı üzerindeki rolünü anlatmaya çalıştım bundan dolayıdır ki bir türlü sıra seçim çalışmalarında vede genelde CHP nin ne yaptığını ne yapmadığını anlatmaya bir türlü gelemedi . Ama artık bu kadar özetten sonra bu hususuda kısaca ele alalım.

  7. #16
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Seçimin Düşündürdükleri

    Haraç mezat ülkeyi satmak , ABD yi okşamak, AB yi okşamak ; Barzani ile talabani isimli çadır bedevilerine hoş görünmek yolsuzluk yapmak ortalığı karıştırıp sonra mazlumu oynamaktan başka hiç bir programı olmayan Ak partinin bu olmayan programı diğer partilerden daha beğenildiyse varın siz düşünün CHP nin sunduğu programı daha doğrusu maalesef sunamadığı. Açık ve net bu seçimde kavga yok birlik var diye yola çıkıp gene birbirlerine düşen ekibede helal olsun demekten başka elimizden bir şey gelmiyor. CHP yapması gerekenleri yapmayıp yapmaması gereken ne varsa yaparak genede büyük bir başarı toplamıştır bence. Sayın Baykal defaaten uyarıldığı halde bunlardan vaz geçmemiş kelimenin tam anlamıyla seçmeni ürkütmüştür. Hatta hatalar hala anlaşılamamış AK partinin bugünden başladığı yerel seçim çalışmalarını seyre durmuşlardır. Türk siyasi tarihinde göstergeler bu kadar açıkken bile. Bu güne kader genel seçimleri alan parti müteakip yerel seçimde oylarını hep arttırmıştır. Halkımız iktidar partisini tercih ederek hizmet alacağını yoksa alamayacağını düşündüğünden bu böyle olmaktadır. Daha resmen yeni başbakan olmadan yerel seçim startını hedefli veren Ak partiye karşı diğer partiler gene sessiz ve çaresiz bir tablo çizmekteler. CHP nin kalesi olan Ankara Çankaya İzmir İstanbul kadıköy gibi yerler bu yerel seçimde giderse hiç şaşmam...
    Bir kere Ak parti şunu çok iyi çözdü acı ama ciddi bir gerçek. Türk halkının büyük bir çoğunluğu maalesef birey olamadı reaya gibi düşünmekten hoşlanan daha doğrusu adına karar verilmesinden hoşlanıyor nede olsa altıyüzyıl süren bir uygulama dolayısı ile Türk halkı otoriteden genelde hoşlanıyor. Otoriteyie karşı tavrını kesinlikle zarar gelmeyecekse tam zıt görüşe oy yağdırarak destekleyerek sergiliyor genelde ''ne olacak bakalım?'' diye otoriteye en ters düşeni sözde en mağdur olanı seçiyor İşte Ak parti bunu çok ama çok iyi çözdü. Hem otorite olarak hem devlet tarafından dayak yemiş mağduru oynayarak çıktı halkımın karşısına Halkım da doğal olarak yahu iktidar sensin sen nasıl dayak yersin demedi demek istemedi işin daha acısı halkımıza bunu anlatacak bir siyasi parti de yoktu.
    Oysa herşey gün gibi ortadaydı. Halkımız Ameliyatla cinsiyet değiştiren ama ses telleri aynı kalan kendi kadın sesi erkek olan Bülen Ersoy u diva yapmış en güzel kadın sesli sanatçımız diye bir erkek sesini seçme başarısını göstermişti. Neden ? Çünkü 12 Eylül ün ilginç olsa da mağdurlarından birisiydi Bülent Ersoy kendisi kadın olacam diye bağırdıkça Kenan paşa işi gücü bırakıp yok sen erkek olacaksın diye tutturmuş bu uğurda Ankara sokaklarında sürükletmiş bin bir türlü zul yapmıştı Bülent Ersoy a Ama neticede azimli Bülent hem mağdur hem kadın hem mağrur olarak dönmüştü İngiltereden . Eziyet gördü diye mağdur bu günlerde önüne gelene fırça atıyor diye bir garip otorite olunca erkek sesiyle diva oluverdi ( Malumunuz diva aslında kadın tanrıça demek . Ama müzikte çok büyük kadın şarkıcılara verilen isim olarak kaldı primadonna gibi..)
    Aynı halkımız Demirel e Ecevit e yasak getiren anayasayıda Kenan paşa ortalarda dolaştı diye hop onaylayıverdi sonra mazlum demirel dolaşınca hop onada onay verdi... Aslında ders çok açıktı ama CHP anlamadı.
    Aslında açık olan ama kafa karıştırma ustalığı sayesince herkesi omu bumu dedirten Ak parti hiç bir siyasi ve etik teamüle uymadan dediğim dedik diye Cumhurbaşkanı seçtirmeye kalktı. Asıl hasarı demokrasiye Cumhuriyete ve hukuk devletine verdi yani bu kargaşanın asıl mağdurları bu üçlüydü ama bir kıvırış mağdur ortalığı geren ülkeyi birbirine katan Ak parti oluverdi. Peşinden Anayasa gereği erken seçim gündeme gelince Ak parti bu seçimi sanki kendi istemiş gibi yaptı ve kendisinin seçime gittiğini diğer partilerin kaçtığını söyleme cüretinde bile bulundu Ama karşısında gene bir CHP yoktu...
    CHP halka inip Ak partinin ülkenin hukuk düzenini bozduğunu anayasa ve kanunları alenen çiğnediğini seçimin anayasa emri olduğunu ak parti istemesede seçim olacağını anlatması gerekirdi halka halkımızın anlayacağı bir dilde ama yapmadılar. Ak partinin kuyruğunda savrulup surdular. İyi bir hatip olan Erdoğan bunlara bir taş attı üç miting bunlar onla uğraştı kazanım olsa bari halk bunları hırçın programsız olarak algıladı.
    70 yaşına gelmiş önünde İnönü Ecevit Demirel gibi üç duayeni olan Baykal halka inemedi . Doğru söylediklerini bile kısa çarpıcı cümlelerle halka anlatıp bir vizyon bir program koyamadı.
    Siyasi partiler yasasını ve seçim yasasını alenen çiğneyen hiç bir kanunu tanımayan Ak partiyi ne halka halk diliyle ne ilgili kurumlara yasal dille anlatamadı. Bizim bile duyduğumuz dillendirdiğimiz olayları ve tehtitleri neden taşımadı acaba ? Sana umut bağlamış sana kale olmuş İzmir e teşekkür etmek için bile olsa gitmez mi insan ? Sırf İzmir e uğramamak seçimde CHP ye yüzde beş puan kaybettirdi izmirde. Kırdı İzmir halkını Ak parti bugünden yerel seçim için ev ev dolaşırken CHP genen sadece kendi içinde kulis yaparak halkından uzak çalışma yapıp halkın oyuna talip oluyor. Halktan kopuk halk partisi mi olur ?
    Halka en basit birşekilde asıl kargaşayı yaratanın asıl gerilim yapıp ülke birliğini zorlayanın Ak parti olduğunu bile anlatamadı. Halkımız çok sığ olan borsayı istikrar sanmaya devam ettirildi. Aslında 3 bin küsür kişi olduğu ve bunların yarıdan fazlasının yabancı olduğu bile anlatılamadı. Dolar düşük dursun diye olmayan parayla faiz ödendiğini buna rağmen aslında başarılı olunamadığını ABD nin doları düşük tutmasına rağmen gereğinden fazla YTL olduğundan doların çok değersiz kaldığını anlatamadı. Belirli bir kesimin rant ve başka şeyler sayesinde aşırı zenginleşirken gerçek vatandaşın çok fakirleştiğini kredi kart sorununun yüzde ikiden yüzde yirmidört lere çıktığını bununulusal intihar demek olduğunu anlatamadı.
    En acısı Laikliğin dinsizlik demek olmadığını asıl din din diyenlerin din bezirganı soyguncular olduğunu tüyü bitmemiş yetim hakkını bir avuç din tacirini yediğini bu sayede evler gemicikler orman arazisinde villalar kişiye özel aflar çıktığını belgeleriyle anlatamadı. Tüm partilerin dine saygılı olmak zorunda olduğunu ama parti programında ve propogandasında dini kullanmanın suç olduğunu bundan dolayı Ak partinin hem siyasi partiler yasasına hem seçim kanununa hemde Anayasa ya karşı suç işlediğini daha da ötesinde yalan söylediğini anlatamadı. Al partiyi destekleyenlerin nedense uzun yıllar Türkiye düşmanı olan Rum kesimi Yunanistan Talabani Barzani gibi kişiler olduğunu bunun bile Ak partinin kime hizmet ettiğinin anlaşılmasına yeteceğini anlatamadı.
    Türk demekten utanır hale geldiğimizi Atatürk ün değerinin düşürülmeye çalışıldığını üniter devlet yapısının sarsıldığını ülkenin müstemleke gibi olduğunu bu sayede para girdisi olduğunu anlatamadığı gibi ciddi bir programda koyamadı. AÇIK ve NET HALKA İNEMEDİ .
    İnsan onurunun çok önemli olduğunu insanları fakirleştirip sonra sadaka dağıtmanın dinen günah fiilen suç olduğunu anlatamadı. Tokinin devlet olduğunu onlarla yada onlarsız bu işlemin süreceğini kandırdıklarını anlatamadı 89 yılına kadar yaptığı en ciddi işin 16 sene futbol oynamak olan oda en iyi takım olarak kasımpaşada oynayan birisinin aile servetinin bilinmemesinin normal olmadığını anlatamadı. Doğmamış çocukların borçlandırıldığını çıkar için ülkenin elden gittiğini tarıma verecek paranın dışarıdan mal alımına verilerek tarımın ve tarım işçisinin bittiği anlatılamadı.

    Hadi diyelim tepede bu ve benzer bir çok hata oldu aşağıda neler oldu ? Temmuz sıcağı demeden arı gibi çalışan ev toplantıları yapıp duran çalışkan çocukları takip eden ve mutlaka bir şekilde ulaşan partiye ulaşmayı çok kolaylaştıran kadın kollarını harika kullanan bir Ak partiye karşı ne yaptılar koca bir hiç . Ne bir ev ziyareti ne bir suç duyurusu nede bir tepki. Sultanbeylide saat dokuzbuçukta bir arı gibi dağılıp evlere toplantıya giden yüzlerce Ak partili kadına karşılık saat onda bir kişinin bile olmadığı bir CHP sonra seçim kazanacaksınız ? Yok ya... başka...
    Belediyelerde yükselmek için oy puslasının fotoğrafının istendiği dedikoduları ayyuka çıktığında ne yaptı CHP koca bir hiç ? Daha beteri yaptığım incelemede bir çok sandıkta lütfedip sayıma bile katılmadılar. Temmuz sıcağında ki ne sıcak son seksen senenin en sıcağı denirken kömür dağıtmak ne diye seçim kuruluna tek itirazın olmaması nedir ? Çek dağıtmaya itiraz edilmemesi nedir ? AK partili belediyelerin bizzat bayrak astığı diğerlerinkini indirdiği tespit edilmişken buna itiraz etmemek nedir ? Sırf bu son paragraf seçimin yok sayılması için yeterli kanıttır. Seçime hile fesat karıştıran siyasi parti seçimden men edilir uygar dünyada var mı bir çalışma duyduğunuz ?
    Bu konu uzun iki bölüm ikincisi bilmem ne zaman... Belki yarın belki İzmir dönüşü...

    Son bir dip not sayın omerhayyam a katılıyorum gerçi ilçe seçim kurullarından sandık sonuçları alınabilir . Ama bunların dökümü çok ama çok önemlidir. Öyle şeyler duyuluyor ki sağ olsun CP MHP ve diğer partiler sayesinde bir çok sandıkta ve özellikle doğuda sadece Ak parti ve bazı bağımsızların olduğu söyleniyor sandık başında... Ve bir görüntü var zarf açılıyor oy veren vatandaş CHP ye evet basmış çizelgede işaretleniyor bir oy AK parti.....

+ Konuyu Yanıtla
2 / 2 Sayfa İlkİlk 12

Bu sayfada bulunan kavramlar:

content

Forum

Benzer Konular :

  1. İdam Cezasının Düşündürdükleri
    Şu üç çocuk mevzusunu biliyorsunuz. Gerekçe edilerek yeniden idam olsun mu olmasın mı tartışması başlatıldı. İdam olsun diyenler az değil;...
    Yazan: Av.İsmail Arslan Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 8
    Son İleti: 30-03-2011, 20:04:22
  2. İdil Biret Konserinin Düşündürdükleri..
    Topkapı sarayında İdil Biret ile The Whitehall Orchestra nın konseri vardı . Ben saçma sapan işler ve kişilerle uğraşmaktan açıkça ''bastım'' ve...
    Yazan: commodore1tr Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 70
    Son İleti: 27-07-2009, 13:54:23

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.