Fikir almak ve paylaşmak istediğim bir konu var,konu hakkında tecrübeli ve bilgisi olan ya da görüşünü belirtmek isteyenlerin cevaplamasını rica ederim.

1994 yılında kamuya ait Devlet bankasında devlet memuru olarak çalışan bir kişinin,zimmet ya da nitelikli zimmet suçunu oluşturabilecek fiillerden herhangi birini işlemesi halinde ve kişinin 13 yıl boyunca ifadesi alınamaması,tutuklanmaması ya da zaman aşımını kesecek herhangi başka bir durumun ortaya çıkmaması durumunda,15.11.2000 tarihinde çıkan 4603 sayılı yargıtay kararına göre bankanın devlet bankası statüsünden anonim şirkete dönüştürülmesi ile birlikte,çalışanlarının da devlet memuru statüsünden çıkarılması ve memur ögesinin ortadan kaldırılmasından dolayı,memur olarak yargılanamama ve bununla birlikte zimmet suçunun da birinci maddesinin memur olma zorunluluğu olduğu gözönünde bulundurularak,aynı yargıtay kararının TCK gereğince sanığın geriye dönük lehine işlemesi neticesinde,aynı zamanda 4398 sayılı bankalar kanunu suç tarihinden sonra yürürlüğe girdiğinden ve kişi suç tarihinden sonra çıkan kanundan yargılanamayacağından dolayı yani kanunsuz suç olamayacağı ve yargılanması gereken kanunun 4603 sayılı yargıtay kararı ışığında emniyeti suistimal suçu olacağından ve bunun da zaman aşımının 5 yıl tali zaman aşımının da maksimum 7 yıl olabileceğinden,davanın zaman aşımından dolayı ortadan kaldırılması gereklidir.

Bu görüşe katılan ya da katılmayanların gerekçeleriyle birlikte fikirlerini paylaşmasını rica ediyorum.