+ Konuyu Yanıtla
8 / 12 Sayfa İlkİlk 123456789101112 SonSon
71 den 80´e kadar toplam 112 ileti bulundu.

Konu: "Kağıt parçası"

"Kağıt parçası" Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #71
    Kayıt Tarihi
    Oct 2009
    Nerede
    İstanbul
    İletiler
    58
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Kurutulan İmza

    Kaç gündür albayın ıslak imzası dilimizde.
    Biz hangi sorunun cevabını arıyoruz?
    Görüntü şöyle: Altı ay önce ortalıkta bir fotokopi dolaşıyordu. Fotokopideki imza albayın mı değil mi tartışması yapılmıştı.
    Ve bir orta yolda buluşmuştuk: Bu bir fotokopi.. Fotokopi üzerinden bu imzanın bu şahsa ait olup olmadığına karar vermek zor. Çok büyük ihtimalle bu imza bu albaya ait değil ama her Türk gibi hukuka saygılı insanlar olarak eğer günün birinde bu belgenin aslı bulunursa gereğini yaparız.

    Günün birinde belgenin aslı bulundu.
    İmza ıslaktı.
    Yetti mi ıslak olması.. Yetmedi. Bu sefer de yeni tereddütlerimizi sıraladık:
    Efendim makineyle atılmış olabilir. Bir komplo kurulmuş olabilir.
    Makine mi el mi nasıl anlaşılır?
    İncelenir.
    Medya haberlerine bakılırsa incelenmiş.
    Hayır olmaz. Biz inceleyeceğiz diyorlar.
    Bu sizin incelettiğiniz yere güvenmiyoruz anlamına gelmez mi?
    Sizin mahkeme bizim mahkeme gibi, sizin kriminal bizim kriminal de mi var?
    Kralın kızına talip olan Keloğlan’a sıralanan şartlar gibi..

    İspat edilse ne olacak?
    Bırakın ispatı yarın albay çıkıp, evet o imzayı ben attım, dese ne olacak?
    Emir verildi, hazırladım, yazdım, imzaladım.

    Ne yapılacak?
    Bu emirlerin bir silsilesi var. Emirlerin ıslak imzasını nasıl bulacaksınız?
    Yoksa, neyse olan olmuş bir daha olmasın mı diyeceksiniz.

    Kurumlara çağrı yapılıyor.
    Böyle konularda çağrı mı olur. Belge varsa ve suçsa gereği yapılır!
    Değilse inceledik, soruşturduk, dosyayı kapattık, işinize bakın denilir!
    Veya, her şeyimiz özel de soruşturmamız neden özel olmasın.. İmzayı atan, emir veren değil de o belgeyi savcılığa gönderen, bulunur, yargılanır, mahkum edilir konu kapanır! Bu da bir yoldur nihayetinde.

    İş, Nasrettin Hocanın, "Heybemi bulmazsanız ben biliyorum yapacağımı..." hikâyesine dönmesin.
    Üç sene önce ortalıkta dolaşan günlükler vardı. Yalanlanmıştı. Sonra ne oldu o günlüklerin o bilgisayardan çıktığı anlaşıldı.
    Anlaşıldı da ne oldu?
    Günlükleri yayınlayan dergi basıldı, kapandı!
    Hülasa: İmzanın ıslak kuru olması, o elden mi bu elden mi çıktığının anlaşılması, çok önemli görünmüyor.
    Kapatın konuyu işimize bakalım...

    Ahmet Sağırlı



    Hukuki NET Güncel Haber

    "Kağıt parçası" konulu yargıtay kararı ara
    "Kağıt parçası" konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #72
    Kayıt Tarihi
    Mar 2007
    İletiler
    329
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: "Kağıt parçası"

    İrticayla mücadele Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurulduğu günden yana değişmez politikasıdır.Kavram çarpıtması yapılmaya irticayla mücadele suçmuş gibi gösterilmeye çalışılıyor,irticayla mücadele hükümetlerin de görevidir.

    Bu belgenin adı gülen ve akpyi bitirme belgesidir(yalan doğru bilemem),sapla samanı birbirinden ayırmak lazım.Gülenle mücadele doğrudur(tüm devlet organlarının görevi irticayla mücadele etmektir) benim bir fethullahçı askerim vardı asteğmenken,adam odama girip çıkarken selam vermiyordu,çünkü hazretleri Allahtan başkasına boyun eğmez,bir de bir daire müdürü vardı görev yaptığım yerde okulun müzik korosu milli bayramlarda şarkı söyledikten sonra müzik öğretmeni eğdirip protolü selamlatıyordu öğrencilere,o daire müdürü niye öğrencileri eğdiriyo diyordu,adamın ya haberi yok nezaket kuralı olduğundan ya da bağnaz(irticacı)(Gülen gibi abdde yaşıyor ve çalışıyordu),sanki Tsk kendini Allahla kıyaslıyo ya da boynunu eğdiğinde bişey oluyor.Sonuçta bu bir Tsk kuralı,zihniyet bozuk adamlarda.

    Akpyi bitirme planına gelirsek bu yanlıştır,bir durum olduğu zaman Anayasa Mahkemesi kapatabilir ya da halk seçimle iktidardan indirir.

    Ama benim güzel bir komplo planım var:

    Türkiyeye gelen terörisitler,aslında terörsit değil hayatında eline silah almamış adamlar,nasılsa önceden anlaşılmış serbest bırakılacklarını biliyorlar 2011 seçimine kadar bütün sözde terörsitler teslim olacak ve pkk bitti denecek,akp %50den fazla oy alıp tekarra tek başına iktidar olacak böylece Abd hem Türkiyeyi terör bittiği konusunda kandıracak(pkklılar tüm silahlarıyla beraber hala ırakta olacaklar)hem de sermayeye kapıları sonuna kadar açık her istediğini yapan daha iyisini belki de tarihte bir daha bulamayacağı bir türk hükümetini(akpyi) başta tutacak akp bir 4 yıl daha tek başına at oynatacak.2011 seçiminden sonra 2012 sonlarına doğru pkknın bitirlmediği anlaşılacak,ondan sonrasını tahmin edemiyorum artık diyecekken herhalde federasyon ve bağımsız kürt devleti istekleri gelir sırasıyla.

  4. #73
    Kayıt Tarihi
    Nov 2007
    İletiler
    5.000
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: "Kağıt parçası"

    Geçenlerde Uğur Dündar ile star haber Dursun Çiçek'in arkadaşlarına yazdığı söylenen emailden bahsetti. Yayınladı, demiyorum, çünkü, öyle bir montaj ve kurgu yapmıştı ki, sadece mektuptan bazı başlıklar iki gün boyunca etkileyici bir müzikle tekrar tekrar ön plana çıkarıldı.

    Böyle bir email bir gazeteci ya da habercinin eline geçse, gazeteci veya haberci refleksiyle tüm metni yayınlarsınız değil mi?

    Ama amaç toplum mühendisliğiyse durum başka tabii.

    Dursun Çiçek'in ne söylediğini bir bütün olarak öğrenebilme imkanı bulamadık.

    Çünkü ne bu emailin tamamı yayınlandı, ne de bu emailin Dursun Çiçek'e ait olduğu kesinlik kazandı.

    Dursun Çiçek olan biten herşeyin üzerine yıkılmasından rahatsız ve kendini savunma ihtiyacıyla muhtemelen bu emaili yazdı.

    Ancak bir devlet memurunun veya silahlı kuvvetler mensubunun üstlerinin izni olmadan basına açıklama yapması yasak.

    Basına beyanat verme suçu işlemiş olmamak için Dursun Çiçek kurmay zekasını kullanıp
    1. kendinden üçüncü tekil şahıs olarak bahsediyor,
    2. mektubu arkadaşlarına yazılmış şahsi mektup olarak ve gönderilen kişilerden biri tarafından medyaya verilmiş gibi gösteriyor.

    Kendisine basına beyanat verme suçlaması yönelttiğinde önce
    1. ben yazmadım,
    sonra
    2. ben onu arkadaşlarıma yazmıştım,
    diyebilecek.

    (Bu tanıdık geliyor mu?)

    Dursun Çiçek'in arkadaşlarına yazdığı söylenen emailin tam metnini bulabilen var mı?

  5. #74
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    izmir
    İletiler
    2.371
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: "Kağıt parçası"

    9 Kasım 2009
    'Türkiye örtülü faşizme gidiyor'

    Kılıçdaroğlu: AKP neden paniğe kapıldı, birden bire yargıçların
    üzerine acımasızca gidebiliyor.

    ''Islak imza konusunda Başbakan, 'Adli Tıp Kurumu raporu var, bu da kale alınabilir?' dediğini söyleyen bir gazeteciye, Kılıçdaroğlu şu karşılığı verdi:

    ''Sayın Başbakan, Ergenekon davasını yönlendiren ve bu konuda dolaylı da olsa karar alan kişidir. Bu olayda bir kez daha çıktı. Sayın Başbakan'a gerçekten sormak isterim; Sayın Başbakan hangi gerekçeyle, hangi bilgisiyle, hangi bilgi birikimiyle adli tıp raporunun yeterli olduğunu, askeri savcılığın da buna uyması gerektiğini söyleyebiliyor? Eğer Adli Tıp Kurumu raporu yeterliyse, o zaman bizim kafamızdaki kaygıların, kuşkuların giderilmesi lazım. Adli Tıp Kurumu Başkanı çıkıp medyaya, 'Biz kamuoyunun bazı hassasiyetlerini dikkate alarak karar veriyoruz' dedi mi, demedi mi? Dedi. Peki bunu söyleyen bilim insanı olabilir mi? Bunu söyleyen insanın verdiği raporun doğru olduğuna biz inanabilir miyiz? Bu kurum atama yapacaksınız, belge elinize geçtikten sonra, atama yaptığınız kişilere bu belgeleri inceleteceksiniz, dönüp bize diyeceksiniz ki 'Biz bu kurumun verdiği rapor doğru kabul ediyoruz.'

    Bir başka önemli nokta, ıslak imzayı askeri savcıya göndermekten niçin korkuyorlar? Eğer bu doğruysa, onlar da doğru diyecekler. Kamuoyunda hiçbir tartışma, hiçbir kuşku olmayacaktır. Siz göndermezseniz aslında kuşku çıkacaktır. O zaman akla şu geliyor, demek ki bu belge düzmece... Bir takım insanları buldular, 'Siz bu imza Dursun Çiçek'e aittir diye karar verin, biz bu kararı esas alıp bu işi götüreceğiz' diyecekler. Bu doğru bir yaklaşım değil. İnsanlar yargıcın, savcının vereceği kararı kamuoyu vicdanında tartışılmaması gereken karar olarak görmek istiyorlar. Biz yanlışlık varsa üzerine kararlılıkla ve belirli bir tutarlılıkla gidilmesini savunan bir partiyiz. Kim yanlış yaparsa hesabının sorulmasını isteriz. Ama kaçarak, göçerek yargıçları görevden alarak, yargıçları üzerine baskı kurarak, sonra davadan çekilmesini sağlayarak...Böyle bir şey olamaz. Doğru bir olay değildir. AKP, baskıcı gücünü hayatın her alanında hissettirmeye başladı.''

    A.A.
    Kaynak:
    http://www.gercekgundem.com/?p=230475

  6. #75
    Kayıt Tarihi
    Nov 2009
    İletiler
    2
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: "Kağıt parçası"

    Alıntı unbelievable rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Ama benim güzel bir komplo planım var:
    Türkiyeye gelen terörisitler,aslında terörsit değil hayatında eline silah almamış adamlar,nasılsa önceden anlaşılmış serbest bırakılacklarını biliyorlar 2011 seçimine kadar bütün sözde terörsitler teslim olacak ve pkk bitti denecek,akp %50den fazla oy alıp tekarra tek başına iktidar olacak böylece Abd hem Türkiyeyi terör bittiği konusunda kandıracak(pkklılar tüm silahlarıyla beraber hala ırakta olacaklar)hem de sermayeye kapıları sonuna kadar açık her istediğini yapan daha iyisini belki de tarihte bir daha bulamayacağı bir türk hükümetini(akpyi) başta tutacak akp bir 4 yıl daha tek başına at oynatacak.2011 seçiminden sonra 2012 sonlarına doğru pkknın bitirlmediği anlaşılacak,ondan sonrasını tahmin edemiyorum artık diyecekken herhalde federasyon ve bağımsız kürt devleti istekleri gelir sırasıyla.
    Sayın unbelivable;
    Şimdi sizin bu teoriyi tuttum ancak eksikliği ben tamamlayayım neden derseniz; bu muhteremler kuvvetle muhtemel 21.12.2012 de Maya Takvimine göre kıyametin kopacağından bahisle hesaplamaları yaptılar. BKz.Ebced- logoritma- cebir falan.. Belkide kum falına baktırdılar arap çöllerinde..

    Bir an için sizin teori pratikte can bulursa demişlerdir ki- yaaaa zaten kıyamet kopacak kim bizden hesap soracak. Bari 2011 de son kez adayım diyim nasıl olsa beşer kalmayacak dünyada-

    Bu sooooğğğğnnn derece hertür inanç ve felsefeye saygılı muhteremler haliyle sizin teorideki nihai amaca erişecekler ve toptan herşeye son vereceklerdir.

    Haaaa tarih ve ben affedermiyim derseniz...
    No, No, Noooo...

    Sistematik olarak aptallaştırdıkları bir toplum var. İmzanın ıslak olması neyın kanıtı.

    Ve Sayın sdt23; siz ilgimi çektiniz okudum yazdıklarınızı sormak geldi içimden 2009 senesinde uzay çağında bilgili okumaya meraklı bır Cumhuriyet Türkiye'sinde yaşayan bir hanımın bu görüşleri yazıyor olması son derece hicap verici.

    Size sorum şu siz neyi savunuyorsunuz? Ret ettiğiniz ve örselemeye çalıştığınız ne farkında mısınız?

  7. #76
    Kayıt Tarihi
    Nov 2007
    İletiler
    5.000
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: "Kağıt parçası"

    "Uğur Dündar'ın haber merkezinin "ele geçirdiği" ama tam metni hiçbir yerde yayınlanmayan, iki gün boyunca ajitasyon malzemesi yapılan ve Dursun Çiçek'in yakın arkadaşlarına yazdığı iddia edilen emaili gördünüz mü, tam metnini buldunuz mu? " demiştim.

    Yanıt yok. Sadece star haberde yayınlanan kısımlarından devam edelim.
    Albay Çiçek imzanın sahih olup olmadığının ortaya çıkması için yapılması gerekenlerden bahsediyor.

    İmzanın hangi tarihte atıldığının bulunması, kağıdın eskitme işlemine tutulup tutulmadığının, fotokopi ile orijinalin uyup uymadığının tespiti gerçekten de yapılması gerekenler.

    Bunlar yapılmadıkça herkeste bir şüphe olacak.

    Gerçi Albay Çiçek daha ileri gidip imzada kullanılan mürekkebin Genelkurmay tarafından ihaleyle alınan mürekkeplerle uyup uymadığına filan da bakılmasını istiyor. Başka bir mürekkep kullanılmış olması pek ala mümkün. Başka mürekkep bunun Albay Çiçek tarafından atılmadığını göstermez.

    Genelkurmay karargahına girerken üst araması yapılıyor ama silah vs. cinsinden. İçeri kalem sokmak veya çıkarmak hiç de zor değil.

    Yani genelkurmayda özel bir kalem olsa, bu dışarı çıkarılabilir, bu kalemle imza atılmış olması, bu imzayı Albay Çiçek'in attığını göstermez.

    Ama tam tersi de doğru. Yani Albay Çiçek farklı bir kalemle de imza atmış olabilir. Sadece siyah yazan bir kalemle atılmış olması yeter. Çünkü mavi veya değişik renk mürekkep askeri yazışmalarda kullanılmaz.

    Devam edecek...

    Alıntı sdt23 rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Geçenlerde Uğur Dündar ile star haber Dursun Çiçek'in arkadaşlarına yazdığı söylenen emailden bahsetti. Yayınladı, demiyorum, çünkü, öyle bir montaj ve kurgu yapmıştı ki, sadece mektuptan bazı başlıklar iki gün boyunca etkileyici bir müzikle tekrar tekrar ön plana çıkarıldı.

    Böyle bir email bir gazeteci ya da habercinin eline geçse, gazeteci veya haberci refleksiyle tüm metni yayınlarsınız değil mi?

    Ama amaç toplum mühendisliğiyse durum başka tabii.

    Dursun Çiçek'in ne söylediğini bir bütün olarak öğrenebilme imkanı bulamadık.

    Çünkü ne bu emailin tamamı yayınlandı, ne de bu emailin Dursun Çiçek'e ait olduğu kesinlik kazandı.

    Dursun Çiçek olan biten herşeyin üzerine yıkılmasından rahatsız ve kendini savunma ihtiyacıyla muhtemelen bu emaili yazdı.

    Ancak bir devlet memurunun veya silahlı kuvvetler mensubunun üstlerinin izni olmadan basına açıklama yapması yasak.

    Basına beyanat verme suçu işlemiş olmamak için Dursun Çiçek kurmay zekasını kullanıp
    1. kendinden üçüncü tekil şahıs olarak bahsediyor,
    2. mektubu arkadaşlarına yazılmış şahsi mektup olarak ve gönderilen kişilerden biri tarafından medyaya verilmiş gibi gösteriyor.

    Kendisine basına beyanat verme suçlaması yönelttiğinde önce
    1. ben yazmadım,
    sonra
    2. ben onu arkadaşlarıma yazmıştım,
    diyebilecek.

    (Bu tanıdık geliyor mu?)

    Dursun Çiçek'in arkadaşlarına yazdığı söylenen emailin tam metnini bulabilen var mı?

  8. #77
    Kayıt Tarihi
    Nov 2007
    İletiler
    5.000
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: "Kağıt parçası"

    Albay Çiçek'in istediği gibi:

    İmzanın hangi tarihte atıldığının bulunması, kağıdın eskitme işlemine tutulup tutulmadığının, fotokopi ile orijinalin uyup uymadığının tespiti gerçekten de yapılması gerekenler.

    Bunlar yapılmadıkça herkeste bir şüphe olacak.

    Albay Çiçek taraftarlarının Adli Tıbba güveni yok. Ama aynı şey askeri yargı için de geçerli. Org. Başbuğ'un arkasına 35 generali alıp "kağıt parçası" açıklamasını yapmasının hemen ardından askeri savcılık önceki soruşturmayı *delil yetersizliğinden* sonlandırmıştı.

    Şimdi belgenin orijinali askeri laboratuara gönderilse, başına bir şey gelmeyeceğinin garantisi var mı? Kaybolsa, yansa, hadi bunu bırakın laboratuarda bir eskitme işlemine tabi tutulsa eldeki en önemli delil kaybolmaz mı?

    Genelkurmay belgenin aslını, böyle bir belgenin gerçek olup olmadığını araştırmak için değil, kimin tarafından sızdırıldığını ortaya çıkarmak için istiyor.

    İki ihtimal var:
    Ya askere karşı bir komplo veya çamur atma durumu söz konusu, ya da bir kısım subayların emir komuta zinciri içinde yaptığı kanunsuz işler var.

    Birincisini ispatlamak hiç de zor olmazdı, ama Genelkurmay cephesinde Genelkurmayı temsil edenlerin davranışları aksine şüpheleri kuvvetlendirdi.

    İki tarafa da güvensizlik varsa, askeri kriminal laboratuarından uzmanların, İstanbul'daki Adli Tıbba giderek, hem de cumhuriyet savcısının refakatinde İstanbul'da inceleme yapmasının imkanı yok mu?

    Buna bir mevzuat engeli var mı?

    Amaç üzüm yemekse iki tarafa da hodri meydan.
    Hatta, keşke mümkün olsa da bütün olan biten kayıt altına alınıp yayınlansa.
    Ama starhaber'deki gibi lime lime edilerek değil. Baştan sona kurgusuz ve kesintisiz.

  9. #78
    Kayıt Tarihi
    Nov 2007
    İletiler
    5.000
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: "Kağıt parçası"

    Aslında "kağıt parçası" tartışmasında iki kişi günah keçisi haline getirilmeye çalışılıyor. Bunlardan birincisi Albay Çiçek. Kendisi şu anda ikinci kez ifade veriyor. Albay Çiçek'in imzası bu belgenin altındaysa bile bu yukarıdan gelen emirle yapılmış olmalı. Yani bütün suç onun omzuna yıkılıp konu kapanmamalı.

    İkinci günah keçisi ise Genelkurmay Başkanı. İstifa etmesi veya görevden alınmasını isteyenler ortaya çıktı. Oysa Başbuğ'un varlığı belki de var olduğu iddia edilen cuntanın kontrol altında tutulması için neredeyse zaruri.

    Yani böyle bir cunta varsa, Başbuğ'un görevden ayrılması cuntanın daha da güçlenmesi anlamına gelebilecek.

    Aslında düşündükçe bir ihtimal daha var:

    Yayınlanan belgenin Genelkurmay Başkanına karşı geliştirilmiş bir komplo olması ihtimali daha yüksek ve daha gerçekçidir.

    Genelkurmay Başkanlığında hazırlanmış, çok önemli ve çok gizli olması gereken bir planın ilgisiz ve terör örgütü üyesi olarak yargılanan bir kişinin avukatının bürosunda bulunması da pek normal değildir.

    Özellikle yargı önüne çıkarılan Ergenekon sanığı emekli askerlerin Genelkurmay Başkanına karşı geliştirdikleri bir KOMPLO olabilir.

    Ergenekon davası süratle ilerlemektedir.

    Birinci iddianamede adı geçen sanıkların yargılanması sürmekte, ikinci ve üçüncü iddianameler de mahkemeye verilmiş.

    Üst kademe asker ve bürokratlar, ceza evinden bir şekilde kurtulmuş, daha üst kademelere ise henüz ulaşılamamıştır.

    Tutuklu bulunanların, başlangıçta var olan kurtarılacaklarına dair ümitleri kaybolmaya başlamıştır.

    Genelkurmay Başkanlığının kendilerine sahip çıkmadıkları ve hatta, yargıya yardımcı olunduğuna dair endişeleri artmakta ve sahipsiz kalındığına inanmaya başlamaktadırlar.

    Genelkurmay Başkanı, yayınlanan planda belirtilen eylemleri doğrulayan açıklamaları Nisan ayındaki bilgilendirme toplantılarında dile getirmiştir.

    Bu bilgilere dayanılarak “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” isminde bir belge akademik kariyeri bulunan her asker tarafından hazırlanabilir ve kolay ortaya çıkması için de tutuklanma ihtimali yüksek bulunan emekli askerlerin bürolarında muhafaza edilebilir.

    Bu yolla, bir taraftan Genelkurmay Başkanı kamu oyu önünde zor duruma düşürülerek intikam alınmış olur, diğer taraftan da bir baskı unsuru olarak etkisinden yararlanılabilir.

  10. #79
    Kayıt Tarihi
    Nov 2007
    İletiler
    5.000
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: "Kağıt parçası"

    Taraf Gazetesi Yayın Yönetmeni Ahmet Altan katıldığı bir TV programında,
    "Genelkurmay mızıkçılık ederse yeni belgeler ortaya çıkacak" dedi ya...
    Tesadüf işte...Ben de yaklaşık 10 gün evvel katıldığım bir davette karşılaştığım bir şahsiyetten, Türkiye'nin gündemini altüst eden şu meşhur ıslak belgenin, bir klasörün sadece bir fasikülü olabileceğini, var olduğunu iddia ettiği klasörün ortaya saçılması halinde de kamuoyunu çok daha farklı tartışmaların beklediğini öğrenmiştim...


    Sevilay Yükselir'in yazısının devamı:
    http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/yuk...bir_fasikul_mu

  11. #80
    Kayıt Tarihi
    Dec 2007
    Nerede
    İstanbul
    İletiler
    4.403
    Blog yazıları
    3
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: "Kağıt parçası"

    İrtica ile Mücadele Eylem Planı’nın altında imzası olduğu öne sürülen Kurmay Albay Dursun Çiçek tutuklandı

    Ergenekon soruşturmasını yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz, ‘İrtica ile Mücadele Planı’ndaki ıslak imzanın sahibi olduğu iddia edilen, Adli Tıp’ın da bu kanaatte bir rapor verdiği Deniz Piyade Kurmay Albay Dursun Çiçek’i ifadesini aldı. İfadesi alındıktan sonra mahkemeye çıkan Albay Çiçek tutuklandı.

    İMZA BENİM DEĞİL DEMİŞTİ

    Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek, altında imzası bulunduğu iddia edilen ‘
    İrticayla Mücadele Eylem Planı’ belgesiyle ilgili Hürriyet’ten Saygı Öztürk'e konuşmuştu. Çiçek, Adli Tıp Kurumu’nun, “Belgenin altındaki ıslak imzanın Çiçek’in el ürünü olduğu kanaatine varılmıştır” raporuna rağmen, “İmza benim değil” demişti.

    ADLİ TIP'IN RAPORU

    Adli Tıp 24 Ekim'de “AK Parti ile Gülen’i bitirme planı” diye bilinen belgedeki imzanın Deniz Piyade Kurmay Albay Dursun Çiçek’e ait
    olduğunu açıkladı.
    Kurumdan İstanbul Başsavcılığı’na gönderilen raporda, Dursun Çiçek’e atıf yapılan imza ile gerçek imzanın aynı olduğunu saptadı. İmzanın Dursun Çiçek’e ait olduğu belirlendi.

    ADLİ TIP'IN RAPORU: No:205 / 16.10.2009 57814-9760 / 8014 İnceleme konusu belge dördüncü sayfasında Dursun Çiçek’e atfen atılı basit tersimli imza ile Dursun Çiçek’in basit tersimli, polimorf mukayese imzaları arasında tersim tarzı, işleklik derecesi, istif, eğim, doğrultu, hız, seyir, alışkanlıklar ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlik saptandığından, inceleme konusu belgelerdeki söz konusu imzanın Dursun Çiçek’in el ürünü olduğunun kabulü gerektiği...

    http://www.hurriyet.com.tr/gundem/12918166.asp?gid=229

+ Konuyu Yanıtla
8 / 12 Sayfa İlkİlk 123456789101112 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

Taha palulu

Forum

Benzer Konular :

  1. "Abart Egzoz" ya da "Performans Egzozu" kullanan ruh hastalarının gürültüsü bıktırdı.
    Halk arasında "abart egzoz" ya da "performans egzozu" şeklinde tabir edilen egzozların aracın performansına olumlu yönde hiçbir etkisi olmadığı gibi...
    Yazan: Hakkarili Arzuhalci Forum: Çevre Hukuku
    Yanıt: 6
    Son İleti: 13-04-2017, 19:12:25
  2. Daire tapusundaki Niteliğin "Tarla" ile "Arsa" olması arasındaki fark nedir?
    Daire tapusundaki Ana Gayrimenkulün Niteliğinin "Tarla" ile "Arsa" olması arasındaki fark nedir? Bağımsız Bölümde ise dairenin niteliği mesken,...
    Yazan: Songull Forum: Gayrimenkul Hukuku
    Yanıt: 4
    Son İleti: 05-11-2016, 21:31:42
  3. Dilekçede "makam" a "arz" yerine "rica" etmek
    Bir makama gerçek kişi tarafından verilen dilekçenin sonu "arz ederim" yerine makama saygı ve güven duyulmadığından dolayı kasıtlı olarak "rica...
    Yazan: k_karakas34 Forum: Mevzuata İlişkin Soru ve Talepler
    Yanıt: 5
    Son İleti: 31-01-2014, 00:46:21
  4. Taşınmz satış ilanının satıştan en az "bir ay" önce verilmesinde "bir ay"ın anlamı nedir?
    18 Haziranda taşınmaz satışımız var; ancak satış ilanını ancak 18 Mayısta ilan ettirebildim. Basın İlan Kurumunda bir aylık süreye ilişkin kafamı...
    Yazan: Av.Umut Elçiçek Forum: İcra ve İflas Hukuku
    Yanıt: 2
    Son İleti: 25-06-2012, 17:58:06
  5. "YD savunma ara kararı" ile "YD savunmadan sonra" ibareleri arasındaki fark nedir
    Danıştay'da yürütmenin durdurulması istemiyle mülakakat iptali davası açtım..Dava dosyasını sorguladığımda YD istem sonucu için "YD Savunma Ara...
    Yazan: siduri Forum: İdare Hukuku
    Yanıt: 3
    Son İleti: 11-12-2010, 00:43:53

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.