Gayri resmi seçim sonuçlarının belirlenmesine 24 saat kadar kısa bir zaman kaldı. O sonuçlar zaten istisnai durumlar hariç resmi sonuçlarla bire bir örtüşmekde.
Sonuçlara bu kadar kısa bir zaman kalmışken bu seçmlerle ilgili değerlendirmemi paylaşmak istedim. Tutarsa, bu yazıyı zaman zaman açar okur ve kendimi çok iyi bir analizci ve stratejist olarak pohpohlarım. Yok tutmazsa sorun değil boş keseden sallıyanlar kervanında bir kişilik artış okadar önemli olmasa gerek.
Bu yerel seçimler gerek öncesindeki yaşanan hukuksal olaylar gerek ekonomik çalkalanmalar gereksede sosyolojik ve siyasi dalgalanmalar sebebi ile bir genel seçim havasına büründü.
Tüm milletvekilleri kendi seçim bölgelerinde adaylarının yanında çalışma içerisinde, sayın başbakan hemen hemen tüm illerimizde gövde gösterisine çıktı, genel başkanlarda ellrinden geldiği ölçüde mitingler düzenleyerek yerel yönetim başkanlığına aday siyasetçiler için oy toplama telaşesinde.
Kamuoyunda ki merak belediye başkanlığını kazanacaklardan ziyade il genel meclisi oylarının ülke genelindeki dağılımı.
İl genel mecilisi oylarının dağılımında AKP % 30 lara gerilediği taktirde erken seçimin olmasına heleki şu gittikçe derinleşen kriz ortamında nerdeyse kesin gözüyle bakılıyor.
Kendi kişisel fikrimce Türkiye gündemini belirleyen ve kale olarak nitelenen illerdeki durumu yine kendimce değerlendirerek seçim sonucu hakkında tahminde bulunmaya çalışacağım.
D.bakırdan başlıyalım;
AKP belediye başkan adayı sölendiği kadar sevilen birisi değil. DTP nin şehirdeki gücü ve hernekadar bizlerin hoşuna gitmesede mevcut belediye başkanının icraatları ve söylemleri tabanı tarafından kendisine büyük bir sevgi kazandırdı. Şehir sokaklarındaki yaygın kanı AKP %30 ları bulsa bile DTP nin alması kesin.
Şanlıurfada Fakıbaba nın aday gösterilmemesi, ve AKP yönetimin yaptığı biz urfada ceketimizi aday göstersek seçilir açıklamaları halkın yoğun tepkisini aldı. Saadet partisinin son urfa mitinginde meydandaki coşkuyu ve kalabalıklığı görünce; Şanlı Urfa halkının dayatmalara karşı başkıldıran kişiliği ve fakıbabanın popilirteside göz önüne alırsak seçimi alması çok yüksek bir ihtimal.
Osmaniye;
Devlet BAHÇELİ nin memlketi ve MHP nin şuanki adayının almasına kesin gözüyle bakılıyor.
Adana;
Aytaç DURAK MHP ile birlikte yönetimi bir dönem daha elinde tutacağa benzer.
Mersin;
Mevcut belediye bakanı CHP li Macit ÖZCAN yine en kuvvetli aday. Ama MHP nin çıkarmış olduğu aday ve yöredeki aktivitesi göz önüne alınacak olursa süpriz yapması an meselesi. AKP adayı bir dönem önce yapmış olduğu vekillik sırasında bir kısmın sempatisini kazansada büyük bir kısmın şimşeklerini üzerine çekmiş durumda. Yörenin genel konjektürüne bakıldığında da AKP nin şansı hiç görünmüyor.
Antalya;
Her nekadar AKP ildeki çalışmlarını ve potansielini büyük ölçüde arttırsada yerel seçimin bir genel seçim havasına dönüşmesi bu nedenle karşısındaki en kuvvetli adayın reflek olarak gizli bir kutuplaşma ile halk tarafından desteklenecek olması yine en kuvvettli adayı CHP yapıyor.
Konya;
Saadet Partisi bu seçimlerde en kuvvetli aday ve alması bekleniyor.
Eskişehir;
DSP adayının karşısına CHP nin aday çıkarması bir bölünmeye neden olsada yine alacağı kanaatindeyim.
İzmir;
AKP gümbür gümbür geliyor ama CHP nin İzmiri alacağına inanıyorum. Bu değişmiyecek.
Ankara;
Melih GÖKÇE çok kan kaybetti medyada özelikle KILIÇDAROĞLU ile yapmış olduğu tartışmalarda eski puan aldı. MHP sevilen güçlü adayı ile daha önceki seçimde nasl osla kazanamaz diye AKP ye kayan oylarını yine bünyesinde toplayacak. KARAYALÇIN sol bloğununda desteğini arkasına alarak bu seçimde başarılı olacak kanaatindeyim.
İstanbul;
KILIÇDAROĞLU çok dürüst seviyeli sakin bir politkacı. Partili partisiz herkezin sevgisini ve takdirini kazanmış durumda. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına en uygun isimlerden birisi. Ancak bence çok büyük bir oy alsada küçük farkla TOPPAŞ a kaptıracak.
Yukarda ki tahminler tutarsa önümüzdeki 6 ay içerisinde bir erken seçimin olması mümkün.
Senelerce ayrıştırılmaya çalışıldığımız sağ-sol, alevi-sunni,türk-kürt,laik-dinci vs gibi kutuplaşmalar bir ölçüde başarılı olmuştur bu herkezin malumu. Gariptir ki hiç bi dış dayatma olmadan halkın arasında AKP sempatizanlığı ve AKP karşıtlığı olarak bir kutuplaşma oluşmuş durumda. Bu seçim o kutuplaşmanın en belirgin hal alacağı bir gösterge. AKP karşısındaki en güçlü adayın diğer partilerin tabanlarındada oy alması beklenen bir gelişme.
Daha güçlü, bağımsız, dış dayatmalardan uzak, milli menfaatlerin herşeyden önde tutulduğu, huzur ve refahı sağlayabilecek dirayette, sosyal kutuplaşmalar yaratmadan ülkeyi yönetecek yeni yönetimler dileklerimle iyi günler.