+ Konuyu Yanıtla
1 den 3´e kadar toplam 3 ileti bulundu.

Konu: Kamu Avukatları

Kamu Avukatları Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #1
    Av.Zekayi Ünal Misafir

    Tanımlı Kamu Avukatları

    Kamu Avukatları olarak ortak mesleki ve hukuki konularda karşılıklı bilgi alışverişi yapmak isteyen kamu avukatları arkadaşların mesajlarını bekliyorum.Bu sayede önemli mahkeme kararlarını birbirimize iletme ve karşılaştığımız meselelerde çözüm üretme imkanı bulabiliriz.

    ZEKAYİ



    Hukuki NET Güncel Haber

    Kamu Avukatları konulu yargıtay kararı ara
    Kamu Avukatları konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Jul 2004
    Nerede
    İstanbul, Türkiye.
    İletiler
    4.244
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    T.C.
    ANKARA BAROSU HAKEM KURULU

    KARAR
    Esas No :2002/249
    Karar No :2003/172
    Başkan ilal Yıldırım-17928
    Üye :Zafer Merzifonluoğlu-4989
    Üye :Mahmut Emin Varol- 5165
    Katip :Seher Gerdan
    Davacı :1-)S..., 2-)D..., 3-)T , 4-)S , 5-)K . , 6-)A ., 7-)İ ., 8-)Ş , 9-)M , 10-)P ., 11-)C . , 12-)S
    Vekili : .
    Davalı :
    Vekili :
    Dava :Alacak
    Dava Tarihi :18.11.2002
    Karar Tarihi :08.08.2003

    1136 Sayılı avukatlık Yasasının 167. Maddesi ile T.B.B. Baro Hakem Kurulu Yönetmeliği gereğince yargılama yapmaya yetkili; Ankara Barosu Hakem Kurulunda yapılan yargılama sonunda;

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
    İDDİA :Davacı vekili 18.11.2002 tarihli dava dilekçesinde; müvekkillerinin avukatlık mesleği gereği olarak 1136 sayılı Avukatlık Kanunu hükümlerine tabi olduklarını 4667 sayılı kanunla değişik 1136 sayılı Kanunun 164/son fıkrası gereği, vekalet ücretlerinin limitsiz olarak müvekkil adına ödenmesinin zorunlu hale geldiğini, davalı idarenin anılan kanun maddesini uygulamayarak hukuka aykırı bir tavır içerisinde bulunduğunu, bu nedenle davalı idarenin yaratmış olduğu çekişmenin giderilerek, tarifeye dayanılarak takdir edilen ve karşı tarafa yükletilen şu an emanet hesabında birikmiş vekalet ücretlerinin hemen ödenmesine, bundan sonra tarifeye dayanılarak takdir edilen ve karşı tarafa yükletilen vekalet ücretlerinin tahsil edilmelerini müteakip tamamının, limitsiz olarak müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    SAVUNMA :Davalı vekili, 31.12.2002 tarihli cevap dilekçesinde; davanın görevli mahkemede açılmadığını, anlaşmazlığın Hakem yoluyla çözümü için öncelikle bir avukatlık sözleşmesinin varlığı gerektiğini oysa davacılar ile teşekkül arasında böyle bir sözleşmenin bulunmadığını, bu konuda görevli mahkemenin İdare Mahkemesi olduğunu, davacıların 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve Kamu İktisadi Teşebbüsleri Personel Rejiminin Düzenlenmesi ve 399 sayılı KHK. e tabi olduklarını, teşekküllerinin uygulamasının da bu yasal düzenlemelere uygun olduğunu, 4667 sayılı Avukatlık Kanununun avukatlık ücreti başlıklı 164.maddesinde; Avukatlık ücreti avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade eder denildiğini, davacıların yaptıkları hukuki yardımlarının karşılığı olarak müvekkil kurumdan maaş, ayrıca yasaların öngördüğü miktarda da vekalet ücreti aldıklarını, bu nedenlerle yasal dayanağı olmayan davanın haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
    GEREKÇE :Davanın, davalı T . A.Ş. nin, Avukatlık Yasası 164/son maddesi gereğince, yürütülen dava ve takipler nedeniyle tarifeye dayanılarak mahkeme ve icra dairelerince karşı tarafa yüklenen avukatlık ücretlerinin tamamını ödemeyerek yarattığı muarazanın giderilmesine ve dava tarihi itibariyle birikmiş ücretlerini kendilerine ödenmesine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
    Davacılar, 233 ve 399 sayılı K.H.K.ler çerçevesinde faaliyet gösteren davalı Kuruluşta sözleşmeli statüde avukat olarak görev yaptıklarını, Avukatlık Yasasının 4667 sayılı yası ile değiştirilen 164/son maddesi uyarınca, yürütülen dava ve takipler nedeniyle mahkeme ve icra dairelerince karşı yana yükletilen avukatlık ücretlerinin tamamının limitsiz olarak avukatlara ait olduğu hüküm altına alınmasına rağmen, davalı Kuruluşun ödemeleri limit dahilinde yapmaya devam etmesinin yasa hükmüne aykırı olduğunu ve davalı Kuruluşun bu hususta çekişme çıkardığını, çekişmenin giderilerek dava tarihi itibariyle emanet hesabında toplanan ücretin kendilerine limitsiz ödenmesini istemektedirler.
    Davalı taraf ise, anlaşmazlığın Hakem Kurulunca çözümlenemeyeceğini, davacıların avukatlık ücreti ile ilgili haklarının 233 ve 399 sayılı Kanun Hükmündeki Kararnameler ile 657 sayılı Devlet Memurları Hakkındaki Yasa hükümlerine tabi olduğunu ve uygulamanın da bu yasalara uygun olarak yapıldığını, olayda Avukatlık Yasası hükümlerinin uygulanamayacağını, davanın haksız olduğunu belirtmektedir.
    Taraflar arasındaki anlaşmazlık, 657 sayılı yasa ile bu yasaya atıfta bulunan Yasa ve Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine tabi Kurum ve Kuruluşlarda avukat hizmetleri sınıfı kapsamında sürekli olarak çalıştırılan avukatlara, yürütülen dava ve takipler nedeniyle karşı tarafa yükletilen avukatlık ücretinin dağıtımında hangi yasa hükmünün esas alınacağı noktasında toplanmaktadır. Başka bir ifade ile, taraflar arasında çözümlenmesi gereken sorun, 4667 sayılı yasa ile Avukatlık Yasasının 164/son maddesinde yapılan dava sonunda kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir şeklindeki değişikliğin, adı geçen avukatlara şimdiye kadar ki uygulama ile yapılan avukatlık ücreti dağıtımına ve avukat başına hak edilecek avukatlık ücretinin tespitine etkisinin ne olduğudur.
    A-)1136 sayılı Avukatlık Yasasının, Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Kamu iktisadi Teşebbüslerinde çalışan avukatlar yönünden değerlendirilmesi ve onlara etkisinin ne olduğunun belirlenmesi, irdelenmesi gereken birinci husustur. Bunun sonunda elde edilecek sonuç, anlaşmazlığın çözümünde Baro Hakem Kurullarının görevli olup olmayacağını da ortaya koyacaktır.
    1136 sayılı Avukatlık Yasasının Ek 1.maddesi 1.fıkrasında aynen Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Kamu İktisadi Teşebbüslerinde asli ve sürekli olarak avukatlık görevinde çalışanların baro levhasına yazılmaları isteklerine bağlıdır. Ancak, bunlar hakkında bu kanunun avukatlık mesleğine kabul ve ruhsatname verilmesine ilişkin hükümleri aynen uygulanır. Bunlar görevlerinin gereği olan işleri yaparken baro levhasına kayıtlı avukatların YETKİLERİYLE HAKLARINA SAHİP ve ödevleriyle yükümlüdürler. Baroya kaydını yaptırmayan avukat, çalıştığı yer barosuna bilgi verir hükmü yer almaktadır.
    Anılan hükmün açık ifadesine göre; Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Kamu İktisadi Teşebbüslerinde çalışan avukatlara, avukatlık mesleğine kabul ve ruhsatname verilmesine ilişkin Avukatlık Kanunu hükümlerinin aynen uygulanacağı yanında, bu avukatlar baro levhasına kayıtlı olsun veya olmasın, levhaya kayıtlı avukatların yetkileriyle HAKLARINA sahip oldukları için bunlara ilişkin hükümler de aynen uygulanacaktır. Yasada öngörülen hak ve mükellefiyetlerin, sadece serbest çalışan avukatlar için geçerli olup Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Kamu İktisadi Teşebbüslerinde çalışan avukatları kapsamayacağı düşüncesi, adı geçen maddenin açık hükmü karşısında kabul edilemez.
    Diğer taraftan, 657 sayılı Devlet Memurları Yasası 36.maddesinin V- Avukatlık Hizmetleri Sınıfı başlıklı bendinde, Avukatlık hizmetleri sınıfı, özel kanunlarına göre avukatlık ruhsatına sahip, baroya kayıtlı ve kurumlarını yargı mercinde temsil yetkisine haiz olan memurları kapsar denmek suretiyle, adı geçen avukatların, mesleklerinin özel kanunu olan Avukatlık Kanunu ile bağları ortaya konmuş, mesleği icra edebilmek için Avukatlık Yasasından tamamen soyutlanamayacakları kabul edilmiştir.
    Bu durumda, Kamu Kurumu ve Kuruluşları ile Kamu İktisadi Teşebbüslerinde çalışan avukatların, diğerleri gibi 1136 sayılı Avukatlık Yasasına tabi olduğunun ve adı geçen mesleğe özel yasanın avukatlara tanıdığı bütün haklardan da eksiksiz yararlanacaklarını kabul etmek bir yasal zorunluluktur. Tabiidir ki, Avukatlık Yasasının 164.maddesi son fıkrasında belirtilen, Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir hükmü ve aynı yasanın 167.maddesi hükmünün uygulanması ile ilgili haklardan da eksiksiz ve maddelerin konuluş amacına uygun olarak yararlanacakladır.
    Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Kamu İktisadi Teşebbüslerinde çalışan avukatlara, 1136 sayılı Avukatlık Yasasının hak ve yetkilere ilişkin hükümlerinin aynen uygulanacağı, adı geçen yasanın Ek 1.maddesi hükmü gereği ve yasal zorunluluk olduğu bu şekilde saptandıktan sonra, ihtilafın Avukatlık Yasasının 167.maddesi uyarınca Baro Hakem Kurullarınca hallinin istenebileceğinin kabulü gerekir.
    Buradan hareketle, anlaşmazlığın çözümünün Baro Hakem Kurullarının görevi içinde olup olmadığının tespitine gelince; Avukatlık Yasasının 167.maddesi ile Baro Hakem Kurulları Yönetmeliğinin 5/a maddesi hükmü, Avukatlık sözleşmesinden ve avukatlık ücretinden doğan her türlü anlaşmazlıkların Baro Hakem Kurullarınca çözümleneceğini açık bir şekilde belirtmiştir. Madde hükmünün, Avukatlık Yasasının uygulama kapsamında ki bütün avukatların her türlü ücret anlaşmazlıklarını içine aldığını söylemeye gerek dahi yoktur. Diğer taraftan, avukatlık ücretinin, avukatın verdiği hukuki yardım gereği iş sahibinden talep edeceği ücreti kapsadığı gibi, Avukatlık Yasasının 164/son gereğince avukata ait olan ücreti de kapsadığı açıktır. Bu itibarla, anlaşmazlığın çözümünde Baro Hakem Kurulları görevlidir. Ayrıca, davanın mahiyeti itibariyle, bir Kamu Kurum ve Kuruluşu veya Kamu İktisadi Teşebbüsünde çalışan bütün avukatların bir çok baro bölgesinde verdiği hukuki yardımla ilgili olması ve davacıların Ankara Barosu bölgesinde görev yapan avukatlar olması nedenleriyle, Baro Hakem Kurulu Yönetmeliğinin 6.maddesi hükmü gereğince, Kurulumuzun, anlaşmazlığın çözümünden hem yetkili, hem de görevli olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

    B-)Anlaşmazlığın çözümünde değerlendirilmesi gereken bir başka hususta, dava sonunda kararla, tarifeye uygun olarak karşı tarafa yüklenecek avukatlık ücretinin niteliğidir.

    Avukatlık yasasının 164/son maddesinde belirtilen ücret, madde hükmünden de açıkça anlaşıldığı gibi HUMK.nun 423.maddesi uyarınca, mahkeme ve icra dairesince, karşı tarafa, avukatlık hizmetinin karşılığı olarak yüklenen avukatlık ücretidir.
    Bu ücret, ihdası bakımından kaynağını HUMK.nundan almakla beraber, bir hak olarak kime ait olduğu ve kime ödeneceği noktasında kaynağını Avukatlık Yasasından aldığı tartışmasızdır. Kaldı ki bu ücretin doğumu avukatlık hizmetinin ifası ile meydana gelmekte ve avukata mesleğinin gereği olarak hükmedilmektedir. Bu itibarla bu ücretin tamamının avukata ait olduğunu kabul etmek, hatta mahkeme ve icra dairelerince direkt taraf vekiline (avukata) hükmedilmesi yasal zorunluluktur.

    Diğer taraftan, taraf olarak Kamu Kurum ve Kuruluşunun bu ücret üzerinde hiçbir hakkı bulunmadığı gibi, bu ücretin kaynağının karşı taraf olması bakımından ve kendi bütçesinden çıkmadığından sahiplenmesi veya bir kısmını alıkoyması da hukuka uygun kabul edilemez. Bu, aynı zamanda, avukatlara dağıtılmasında sınırlama ve limit getiren yasal düzenlemelerin de hukuka uygun olmadığını ortaya koyan bir husustur.
    C-)Çözüme ulaşmada gözönünde tutulması gereken bir başka konuda, mahkeme ve icra dairelerince, tarifeye göre karşı tarafa yüklenecek avukatlık ücretinin, Kamu Kurum ve Kuruluşu ile Kamu İktisadi Teşebbüslerinde çalışan avukatlar arasında dağıtımında, mevcut yasal düzenlemelere göre hangi mevzuat hükümlerinin öncelik alacağının tespitidir. Bir başka ifade ile 4667 sayılı yasa ile Avukatlık Yasasının 164/son maddesinde yapılan değişikliliğin önceki yasal mevzuata göre yapılan uygulamaya etkisinin ne olduğudur.

    Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Kamu İktisadi Teşebbüslerinde çalışan avukatlara dağıtılacak avukatlık ücreti ile ilgili düzenlemeyi yapan belli başlı iki hüküm 657 sayılı Devlet Memurları Yasasının 146.maddesi ile Avukatlık Yasasının 164/son maddesinde yer alan hükümlerdir. Her Kuruluş ile ilgili Yasa, KHK ve Yönetmelik hükümleri, avukatlık ücreti konusunda dayanağını 657 sayılı yasanın 146.maddesinden almakta ve ona atıfta bulunmaktadır. Bu itibarla, taraflar anlaşmazlığın çözümü, 657 sayılı yasanın 146.maddesi ile Avukatlık Yasasının 164/son maddesinin irdelenmesi ve bu iki hükümden hangisinin öncelik alacağının ve uygulanacağının tespitine bağlıdır.

    657 sayılı Devlet Memurları Yasasının 146.maddesinde;....bu kanunla sağlanan haklar dışında ücret ödenmez, hiçbir yarar sağlanmaz denildikten sonra ....avukat ve saireye verilecek vekalet ücretine ilişkin sair kanun hükümleri saklıdır denilerek son olarak 20.3.1997 tarihli 570 sayılı KHK ile eklenen şu kadar ki, vekalet ücretinin yıllık tutarı, 6000 gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak aylık brüt tutarının on iki katını geçemez. Bu esasa göre yapılacak dağıtım sonunda artan miktar merkezde bir hesapta toplanarak Maliye ve Gümrük Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmeliğe göre diğer avukatlar arasında yukarıdaki miktarı aşmamak üzere eşit olarak dağıtılır hükmü ile vekalet ücretinin bir limit dahilinde avukatlar arasında dağıtılacağı öngörülmüştür.

    Görüldüğü gibi 657 sayılı Devlet Memurları Yasasının 146.maddesi ve diğer mevzuatta yer alan hükümler, kaynağını Avukatlık Yasasından alan avukatlık ücretinin, avukatlara dağıtılmasında getirilen kısıtlamalar ile ilgili esasları içeren hükümlerdir.
    1136 sayılı Avukatlık Yasasının 164/son maddesi hükmü 4667 sayılı yasa ile 2.5.2001 tarihinden değiştirilmiş ve dava sonunda kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir hükmü getirilmiştir. Anılan hükmün değişiklikten önceki şekli ise Avukata iş sahibi arasında yazılı bir sözleşme bulunmadıkça tarifeye dayanarak karşı tarafa yüklenecek avukatlık ücreti avukata aittir şeklinde idi. Açıkça anlaşılacağı gibi kanun koyucu, emredici bu hükümle, hiçbir şarta bağlı olmadan, avukatlık ücretinin avukata ait olduğunu belirtmiştir. Bu hükmün diğer sonucu ise karşı tarafa yüklenecek avukatlık ücretinin tamamının limitsiz avukata ait olacağıdır.
    Konuyu birbirine çelişkili şekilde düzenleyen her iki yasa hükmünden hangisinin esas alınacağını tespit için, kanunlar ihtilafı halinde doktrinde ve uygulamada kabul edilen ilkeleri gözönünde tutmak gerekir. 657 sayılı yasa Avukatlık Yasasına göre daha eski tarihli ve genel yasa olduğu tartışılmazdır. Ayrıca, özel yasa olan 1136 sayılı Avukatlık Yasasının 4667 sayılı yasa ile değiştirilen 164/son maddesi, 657 sayılı yasanın 146.maddesinde değişiklik yapan bütün düzenlemelerden çok daha yeni tarihli olduğu açıktır.

    Buna göre, yeni tarihli özel yasa hükmünün eski tarihli genel yasa hükümlerini geçersiz kılıp öncelik aldığı doktrinde ve uygulamada kabul edilen ilke olduğundan, Avukatlık Yasasının 164/son maddesi hükmünün, 657 sayılı Yasanın 146.madde hükmünü, bu maddeye atıfta bulunan diğer yasa ve KHK hükümleri ile bunlara dayanılarak çıkartılan yönetmelik hükümlerini geçersiz kılıp uygulamada onlara göre öncelik aldığını kabul etmek hukukun temel ilkeleri gereğidir.
    Bu nedenle, mahkeme ve icra dairelerince karşı tarafa yüklenen avukatlık ücretinin, kime ait olduğu, kime ödeneceği ve ne kadar ödeneceği hususlarında, diğer mevzuatın Avukatlık Yasasının 164/son maddesi hükmü karşısında belirleyici olması düşünülemez.
    Buraya kadar yapılan açıklamaların çıkardığı sonuca gelince;
    1-)Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Kamu İktisadi Teşebbüsünde çalışan avukatlar, Avukatlık Yasasının EK 1.maddesi hüküm uyarınca, bu yasadan kaynaklanan bütün haklardan eksiksiz yararlanırlar.
    2-)Avukatlık Yasasının 4667 sayılı yasa ile değişik 164/son maddesi hükmü, avukatlık ücreti ve dağıtım hususunda, kendisinden önceki bütün Yasa, KHK ve Yönetmelik hükümlerini zımmen geçersiz kılmış ve uygulamada öncelik almıştır.
    3-)Avukatlık Yasası 164/son maddesi hükmü gereğince, mahkeme ve icra dairelerince karşı tarafa yüklenen avukatlık ücretlerinin, Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Kamu İktisadi Teşebbüslerinde çalışan avukatlar arasında;
    a-)Tamamı, limitsiz olarak
    b-)Sadece avukat olarak görev yapanlar arasında dağıtılır.
    Kamu Kurum ve Kuruluşu ile Kamu İktisadi Teşebbüslerinde asli ve sürekli olarak avukatlık görevinde çalışan avukatların, Avukatlık Yasasının 164/son maddesine göre hak ettikleri avukatlık ücretlerinin dağıtımında, bu yerlerdeki çok avukatla çalışma şekli ve özelliğinin gözönünde tutulması, yasanın hükmünün buna göre uygulanması gerekir. Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Kamu İktisadi Teşebbüslerinde asli ve sürekli olarak avukatlık görevinde çalışan birden çok avukat, bağlı bulundukları Kuruluş adına hukuki yardımda bulunma birlikteliği ve ortaklığı içindedirler. Verilen hukuki yardımlar nedeniyle, mahkeme ve icra dairelerince karşı tarafa yüklenen avukatlık ücreti hakkı yönünden de ortaklıklarının varlığı tartışılmaz bir olgudur. Bu itibarla, girilen davalar nedeniyle tahsil edilen avukatlık ücretleri toplanarak, tamamının, o kuruluşta asli ve sürekli olarak avukatlık görevinde çalışan bütün avukatlar arasında eşit olarak dağıtılması yasanın amacına uygun düşen yöntemdir. Yasa hükmünü, birden çok avukatın çalıştığı Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Kamu İktisadi Teşebbüslerindeki avukatlık ücreti dağıtımında böyle anlamak ve uygulamak, hak ve yükümlülükte ortaklık ve eşitliğin gereğidir.
    Yukarda açıklanan anlatım uyarınca, davalı . A.Ş.nin Avukatlık Yasası 164/son maddesi hükmüne uygun davranmayarak, avukatlık ücreti dağıtımında çekişme yarattığı tespit edildiğinden, davalının çıkardığı çekişmenin giderilmesi ve dava dilekçesinde, davacılarca belirli bir avukatlık ücreti miktarının hükme bağlanması istenilmemiş olmakla da, davalı Kurumun, gerekçe bölümünde belirtilen ilkeler paralelinde uygulama yapması gerektiğinin tespitine ilişkin aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
    HÜKÜM : Gerekçesinde açıklanan sebeplere ve dosyada toplanan delillere istinaden;
    1-)Davalı T . A.Ş. nin, mahkeme ve icra dairelerince karşı yana yükletilen avukatlık ücretlerinin dağıtımında, Avukatlık Kanunu 164/son maddesi hükmüne uygun davranmayarak çıkardığı çekişmenin giderilmesine,
    Dava tarihi itibariyle, davalı Kuruluşa ait avukatlık ücreti emanet hesabında toplanan avukatlık ücretlerinin tamamının ve limitsiz olarak, davalı Kurumda asli ve sürekli olarak avukatlık görevinde çalışan bütün avukatlar arasında eşit olarak dağıtılarak davacıların paylarına düşen miktarın kendilerine ödenmesinin gerektiğinin tespitine,
    2-)Alınması gereken 7.880.000.TL. karar ve ilam harcı ile 7.880.000.-TL. başvurma harcının davacılardan tahsiline, bu miktarların masrafa eklenmesine,
    3-)Asgari ücret tarifesine göre tayin edilen 200.000.000.-TL. avukatlık ücreti ve KDV.sinin davalıdan alınarak davacılar vekiline ödenmesine,
    4-)100.000.000.-TL. Hakem ücreti, 15.760.000.-TL. harç ve 6.000.000.-TL. masraf olmak üzere toplam 121.760.000.-TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
    5-)Bakiye 50.000.000.-TL. Hakem ücretinin davacılardan tahsiline, bu miktarın masrafa eklenmesine,
    6-)Davacılar tarafından yatırılan 25.000.000.-TL. masraf avansından sarf edilen 6.000.000.-TL. düşüldükten sonra kalan 19.000.000.-TL. nin istek halinde yatırana iadesine,
    Kanun yolları açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle karar verildi. 08/08/2003

    Başkan 17928 Üye 4989 Üye 5165 Katip

  4. #3
    Av.Zekayi Ünal Misafir

    Tanımlı

    Sayın Meslektşım gönderdiğiniz Yargıtay Kararı için teşekkür ederim

+ Konuyu Yanıtla

Bu sayfada bulunan kavramlar:

Benzer Konular :

  1. Aponun Avukatları
    Tv de kanalları gezerken STV’de bir tartışma dikkatimi çekti sunucu savcı konu açlık grevleri beni şoka sokan ve üzerinde durulmayan aklımda kalan...
    Yazan: ismail32 Forum: Yaşam - Sohbet - Forum Oyunları
    Yanıt: 7
    Son İleti: 12-03-2013, 18:22:33
  2. Kamu avukatları
    arkadaşlar ben bir kamu kuruluşunda avukatım. benim gibi kamu avukatı olan arkadaşlarla bilgi alışverişi yapmak isterim. kumu avukatı olan arkadaşlar...
    Yazan: Av.Zekayi Ünal Forum: Mesleki Konu, Soru ve Sorunlar
    Yanıt: 2
    Son İleti: 10-04-2008, 11:16:14
  3. Kamu avukatları
    Siteye üye benden başka kamu avukatı var mı acaba?
    Yazan: Av.Zekayi Ünal Forum: Mesleki Konu, Soru ve Sorunlar
    Yanıt: 3
    Son İleti: 23-03-2007, 15:26:34
  4. En başarılı boşanma avukatları
    Sizlerden ricam bana Izmir ve Ankara barolarina bagli olarak calisan ve medeni hukuk konusunda uzmanlasmis en iyi 3 avukatin isimlerini vermeniz....
    Yazan: tech04_04 Forum: Aile Hukuku
    Yanıt: 3
    Son İleti: 14-07-2004, 09:14:24

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.