Kilitli Konu
6 / 8 Sayfa İlkİlk 12345678 SonSon
51 den 60´e kadar toplam 71 ileti bulundu.

Konu: 2007 Seçim Sonuçları

2007 Seçim Sonuçları Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #51
    Kayıt Tarihi
    Jun 2006
    Nerede
    Mersin / Türkiye
    İletiler
    760
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: 2007 Seçim Sonuçları

    Sen bu ülkenin garnitürüsün!


    Seçim gecesi AKP Genel Merkezi'nin balkonu. Tayyip Bey beklenen açıklamayı yapıyor:
    "Şu bayraklarınızı göreyim. Bayrakları bayrak yapan üzerindeki kandır. Şimdi buradan tüm Türkiye'ye seslenelim:
    Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet!"
    Belki Başbakan bilmiyor ama lafın esası ve devamı şöyledir:
    "Ein stad, ein folk, ein Führer!"
    Yani "Tek devlet, tek halk, tek lider!"
    Nazizmin meşhur sloganıdır. Sadece kendine benzeyeni yaşatan, benzemeyeni yok eden liderlerin sloganı. Üstelik Tayyip Bey konuşmasında "Hedef 2023" dediğine göre gerisini siz düşünün. Bu sözcüklerin İslami muhafazakârlığı şiar edinmiş bir parti liderinin ağzından çıktığını da hesaba katarsak... Gerisini siz düşünün.

    Garnitürsünüz!
    Konuşmasında AKP'den başka partilere oy verenleri "Onlar da bizim zenginliğimiz" diye tarif edip halkın AKP'li olmayan yarısını "memleketin garnitürü" ilan eden Tayyip Bey devam ediyor:
    "AKP artık toplumsal merkezin adresidir!"
    Tam bu sözcükleri söylediği sırada kürsüde özenle hazırlanan şu fotoğraf var:
    Tayyip Bey ve eşi Emine Hanım, Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Hanım.
    Yani artık "merkez" olan bu. Yani artık "normal" olan bu. Yani artık onlar gibi görünmüyorsanız marjinalsiniz. Yani... Yani... Bu devlet de, bu millet de, bu halk da sizin değil, siz "ötekisiniz". En iyi ihtimalle "garnitürsünüz"!

    Merhamet lütfeyle!
    Ve herkes aslında artık bunun farkında. Seçim gecesinden bu yana televizyonlara çıkanların ağzında aynı laf: Uzlaşma!
    İş çevreleri, medya, AKP'li olmayan siyasetçiler sürekli olarak AKP'nin diğer toplumsal kesimlerle, partilerle uzlaşması gerektiğini söylüyor. "Böyle olacağını umut ediyoruz", "Diliyoruz" diyorlar. Bu (adını koyalım) bir merhamet çağrısıdır aslında. Muktedirden merhamet istenmektedir. Çünkü böyle bir çoğunlukla, böyle bir toplumsal kudretle iktidara gelen bir lidere baskı yapamazsınız, ancak merhamete çağırırsınız. "Taç giyen baş akıllanır" deyip diğer toplumsal kesimleri ezmemesi için dua edebilirsiniz. Ve merhamet ancak "führer"den istenir, bilirsiniz.

    Özgürlük ve eşitlik
    Politize edilmiş İslamcı muhafazakârlık kendini dayatır. Başörtüsü ve badem bıyık bir kez mağduriyet psikolojisinden sıyrılırsa, ki "merkez" ilanıyla olmuş olan budur, artık size soracaktır:
    "Niye benim gibi değilsin? Yoksa sen normal mi değilsin?"
    AKP Genel Merkezi'nin balkonundan seçim gecesi yapılan açıklamanın devamında bu vardır. Bu cümleler ne Kemalist bir cumhuriyet kızının hezeyanıdır ne de halka uzak bir beyaz Türkün çıtı pıtı tedirginliği. Bu cümleler, vicdanın, özgürlüğün ve eşitliğin tarafını tutan bir gazetecinin sözleridir.

    Sivil muhtıra mı?
    Bu seçim sonuçlarına bakıp "Demokrasi kazandı" diyenler, AKP'yi Türkiye'de sivil olanın, demokratik olanın tek ifadesi olarak görenler var. Allah aşkınıza söyleyin:
    Madem bu halk orduya tepki vermeye bu kadar meraklı, niye çocuklarını gık demeden ölüme gönderiyor?
    Madem bu kadar anti-militarist bir halkımız var, neden ordu müdahalelerine gık çıkarılmıyor?
    Madem bu halk mağdur olanı korumaya bu kadar meraklı, insanların yakıldığı Sivas'tan neden Muhsin Yazıcıoğlu milletvekili seçiliyor?
    "Demokrasi kazandı" diyenler düşünsünler:
    O zafer konuşmasını Deniz Baykal yapıp "Tek devlet, tek millet" deseydi ne tepki vereceklerse aynı tepkiyi neden Tayyip Bey'e vermezler?
    Nihayetinde söyleyeceğim şudur:
    Türkiye, milliyetçilerle siyasal İslamcıların politika yaptığı bir memlekete dönüşmüşken bu memleketteki tek faşist, militaristler, askeri müdahale şakşakçıları değildir. Muhafazakârlardan da pek güzel führer'ler çıkabilir. Ve bey takımı daha da güçlenmişken size şimdi daha yüksek perdeden söyleyebilir:
    "Ananı al da git!"

    http://www.milliyet.com.tr/2007/07/2...emelkuran.html



    Hukuki NET Güncel Haber

    2007 Seçim Sonuçları konulu yargıtay kararı ara
    2007 Seçim Sonuçları konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #52
    Kayıt Tarihi
    Jun 2007
    İletiler
    73
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: 2007 Seçim Sonuçları

    25 Temmuz 2007
    Özdemir İNCE


    Kaldığımız yerden


    23 Temmuz. Pazartesi. Saat: 07.04. Dün seçim sandığına oy attıktan sonra yazdığım yazıyı tek sözcüğünü değiştirmeden gazeteye gönderdim.

    Henüz gazeteleri görmedim. Sadece internette Hürriyet Gazetesi’nin birinci sayfasına baktım. Hiçbir yazarın yorumunu okumadım.

    Böyle bir seçim sonucu beklemediğimi itiraf etmeliyim.

    DEMEK Kİ YALANMIŞ

    Demek ki feryat figan eden çiftçi yalan söylüyormuş; hayvancılık ve tarımın öldüğünü ileri sürenler yalan söylüyormuş.

    Demek ki öldük bittik diyen, siftah yapmadan kepenk açıp kapatıyoruz diyen esnaf yalan söylüyormuş.

    Demek ki asgari ücrete fit olan, sendikal güvencesi olmayan işçi yalan söylüyormuş. Demek ki işveren ile işçi çıkarları bir potada erimiş ve büyük bir toplumsal devrim olmuş ve benim haberim olmamış. Demek ki işveren dernek ve kuruluşları ile işçi sendikaları tek amaç doğrultusunda düşünce birliği yapmışlar (!) ve bundan kimsenin haberi olmamış.

    Demek ki memur ve emeklilerin bir eli yağda bir eli baldaymış. Bizi beş yıldır aldatıyorlarmış.

    Demek ki Türklerin ancak yüzde yirmisi gündelik hayatını tehdit altında hissediyormuş.

    Demek ki Öğrenim Birliği Yasası’nın (Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun) kalbura çevrilmesi aileleri, ana babaları ilgilendirmiyormuş. Demek ki seçmenlerin yüzde elliye yakını imam hatip mezunlarının aralarında Harp Okulları da olmak üzere bütün üniversite ve fakültelere girmesini arzu ediyormuş.

    DEMEK Kİ MEMNUNLAR

    Demek ki seçmenlerin yarısı AKP hükümetinin Kıbrıs politikasından memnun imiş.

    Demek ki seçmenlerin yarısı AKP’nin Avrupa Birliği politikasından memnun imiş. Demek ki seçmenlerin yarısı laikliğin defterini dürmüş, İslam şeriatını referans almış bir toplumun AB’ye girebileceğini sanmakta. Demek ki seçmenin yarısı AKP hükümetinin uyguladığı PKK politikasından memnun; Barzani ve Talabani politikalarından da memnun.

    Demek ki seçmenin yarısı AKP hükümetinin uyguladığı ABD politikasından memnun imiş. Peki yüzde doksanı ABD’ye düşman (!) Türkler nereye gitti? Yoksa, "Seçimlerde bize düşmanlık eden partinin canına okuruz" tehdidinden mi korktular?

    Demek ki seçmenlerin yarısı Ali Dibo’lardan memnun imiş. Daha mutlu olmalarını sağlamak için Ali Dibo’lar hemen seferber olmalı. Demek ki seçmenin yarısı Başbakan, bakan, milletvekilleri, belediye başkanları, AKP politikacıları, müsteşar ve genel müdür çocuklarından sonra, kendi çocuklarının gemiciliğe başlayabileceğini sanıyor.

    BEN YOLUMDAYIM

    Demek ki AKP’ye oy veren Türklere göre bankaların tamamı, stratejik sanayinin tamamı yabancıların eline geçebilir. Dış ve iç borcun kat kat katlanmasının hiçbir önemi yok. Cari açık 20-30 misli artabilir. Kendi PETKİM’lerini, limanlarını yabancılara satmayan Fransızlar, Almanlar, Amerikalılar budala, Türkler hepsini satabilir!

    Ben AKP gibi, neoliberaller gibi, malumlar gibi, AKP’ye oy veren seçmen gibi düşünmüyorum. Kaldığım yerden devam edeceğim. Saat: 08.46.

    ****

    Ben de...

  4. #53
    Kayıt Tarihi
    Jun 2006
    Nerede
    İstanbul / Beyoğlu
    İletiler
    3.411
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: 2007 Seçim Sonuçları

    Alıntı Av.Abbas Bilgili rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Sayın Gür,
    Siz, H. Ebru Öztürk Hanım'a kızacağınıza şu CHP'nin sosyal demokrat bir parti olup olmadığını irdeleseniz iyi olur. Çünkü CHP'nin öncelikle buna ihtiyacı var. Söylemleri ile sosyal demokrasi ilkelerinin mukayese edilmesinde yara var. Fakir fukaranın umudu olamamış bir patinin sosyal demokratlığından şüphe etmekle haksızlık mı ediyoruz? Selmalar.
    :o


    Sn. Bilgili,

    Kimseye kızmadığımı/kızamadığımı bilirsiniz, üzülüyorum sadece...

    CHP+DSP forumunda da bu konuyu enine boyuna tartıştık. Bu forumda da yazılanlar ve çizilenler ile bir kitap çıkar artık. Bu konudaki açık görüşlerimi kısa kısa tekrar edeyim.

    Ülkemizde gelinen konjonktürde CHP'den evrensel anlamda bir sol parti olmasını beklemek tarihi, felsefeyi, toplumsal dinamikleri bilmemek olur. CHP bugünkü konjonktürün etkisiyle ülkemize özgü "Anadolu solu" felsefesi ile tanımlanacak bir parti hüviyetindedir. Bunun nedenlerini daha önce izah ettik, solun beslendiği damarlar ülkemizde gelişkin değildir. Sanayi devrimi, sendikalar, sınıf bilinci, 12 Eylül darbesi vesaire... Bu alt yapı ve dinamikler bu ülkede yerli yerine oturmadan , Baykal gitmiş, başkası gelmiş bir şey değiştiremez. O nedenle konu liderlik sorunu değildir, felsefe sorunudur. Öte yandan sol; partili, örgütlü bir mücadeledir, bireysellikten uzaktır. Bugün muhalif diye ortaya çıkanlar, bağımsız aday olarak ezber bozma iddiasında olanlar, etnik milliyetçilikten beslenenler sol falan değildir. Bir kısmı liberal, bir kısmı etnik milliyetçi, bir kısmı da 2. Cumhuriyetçi adı altında ABD , AB ve Soros'la yatıp kalkanlardır. Ortak özellikleri ilaç için AB'ye laf konduramamaları, ABD'nin başta Irak işgali olmak üzere politikalarına tek söz edememeleri, emekten, adaletten, emperyalizmden bahsedememeleri, etnisiteye dayalı terörü açıkça kınayamamalarıdır. Bazı arkadaşlar oy verecek parti bulamadığından AKP'ye oy verdiğini söylerken, CHP'de liderliğe soyunanlara bakıp, Baykal'ı kerhen de olsa desteklememi garip karşılamaları da ne yaman bir çelişkidir o da ayrı konu. Bu arada hala Yılmaz Özdil'in yazısını benim yazdığımı sananları, Hıncal Uluç'un ortaya attığı demokrat-cumhuriyetçi tartışmasından bihaber olanları, Mustafa Tan'ın 20 Şubat 2007'de yazdığı makaleyi (yazıldığı tarihi bilmediğinden) seçim sonrası Baykal'a moral olsun diye yazdığını ifade edenleri, 1. Cumhuriyet, 2. Cumhuriyet tartışmasını hiç duymamış olduğundan 1.Cumhuriyetçiyim lafını CHP'liyim diye algılayanları , "Baykal babamın oğlu değil ve onu ne olursa olsun savunmuyorum." gibi açık bir ifadeyi "Baykal'ı hiç savunmadım ki" diye anlayanları tebessümle karşılamak, sanırım kızmak değildir.

    Sn. Atay'a hak vermemek ne mümkün, ben de öyle sosyal demokrat bir hareketi özlüyorum. DİSK'in güçlü olduğu ses getirdiği Kemal Türkler dönemini özlüyorum. Odaların, demokratik kitle örgütlerinin güçlü olduğu, etnik milliyetçiliğe , AB fonlarına teslim olmadığı o dönem 12 Eylül darbesi ile bitirildi. DİSK 10 Aralık Platformu ile liberallerin peşine takılmış, bağlı sendikaları yetki barajında geziniyor. Bugün ortam bu, CHP yine de bu ortamda daha fazlasını yapabilmeli, örgütü ile daha aktif olmalı, KONDA araştırmasındaki önceki mesajımla bizzat benim dikkat çektiğim "düşük gelir düzeyindeki vatandaşın" yeniden umudu olmalıdır. Bunun için derhal bir çalışma başlamalıdır.

    İki köşe yazısı ekleyerek iletime son verirken hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum.


    DÜŞÜN CHP’NİN YAKASINDAN
    24.07.2007 13:57

    Madem, CHP bürokratik oligarşinin partisi…
    Madem bu CHP, devletçi kodlar üzerine kurulmuş bir parti…
    Madem, milliyetçilik genetik hafızasına işli ve sol bir parti değil…
    O vakit, sorması ayıp ey Deniz Baykal muhalifleri, ne işiniz var CHP ile?
    Sorması hakikaten ayıp, ama sormadan duramayacağım, niçin vaazetiğiniz gibi bir sol parti kurmuyorsunuz da, CHP’yi ele geçirmeye çalışıyorsunuz?
    Sorması hakikaten ayıp, sol olmadığına inandığınız, kuruluş felsefesi sizin anladığınız ‘evrensel sol’a dayanmayan, ‘anadolu solu’nu temsil eden bir partiyi niye inatla ele geçirip, değiştirmeye, dönüştürmeye çalışıyorsunuz?
    Size başka parti kurmak mı yasak?
    O partinin adına kocaman harflerle SOL yazmak mı yasak?
    Yoksa, kendinize ve düşünce sistematiğinize hiç güvenmediğiniz, ‘o sol olmayan’ partinin müktesebatından faydalanmadan adım atamayacağınızı çok iyi bildiğiniz için mi, ‘sol olmayan’ CHP’ye tutkunuz?
    Sahi siz, bu seçimde CHP’ye mi oy verdiniz?
    Düşün CHP’nin yakasından!
    Deniz Baykal hiçbir başarı kazanamadıysa, Durusu’larda Tayyip Erdoğan ile görüşen muhaliflerinden korumayı başardı Cumhuriyetçi birikimi.
    Durusu neresi mi?
    O bahis de açılır belki…

    Atılgan BAYAR/Habertürk




    Zor zamanda Baykal’a kıyak


    DENİZ Baykal’a vurmanın "milli spor" haline geldiği şu günlerde...

    İki noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum:

    BİR: "Ey özgürlük" diyerek özgürlük tutkumuzu her daim diri tutan Zülfü Livaneli, dün kaleme aldığı yazısında özetle, "Ey Baykal! Sen misin Tayyip’in başbakanlığının önünü açan? Bak şimdi yine yenildin... Oysa bıraksaydın da yasak devam etseydi" demeye getirmiş. Ben bu yaklaşımı Livaneli’ye hiç mi hiç yakıştıramadım. Çünkü Erdoğan’ın başbakanlığının önünü açmak, Baykal’ın kişisel tarihinin bir şeref levhasıdır. Baykal, Erdoğan’ın başbakanlığının önünü açarak, ifade özgürlüğünü kısıtlayan mahkeme kararlarının arkasına saklanıp rakibinin elinin kolunun bağlanmasına razı olmak yerine rakibiyle yiğitçe hesaplaşmayı tercih etmiştir. Bence bundan dolayı ne kadar gurur duysa azdır.

    İKİ: Deniz Baykal’ın CHP’yi bir türlü "Avrupa tipi sosyal demokrat bir parti"ye dönüştürmediğini, bu yüzden seçim kazanamadığını söyleyenlere seslenmek istiyorum: Madem bu memlekette "Avrupa tipi sosyal demokrat bir parti"nin bir karşılığı var... Madem bu memlekette böyle bir dinamik mevcut... O halde neden birileri bu alanda tezgáh açmıyor? Ya da bu alanda tezgáh açma girişiminde bulunanlar bir türlü kafayı kaldıramıyor? Bana göre durum şudur: CHP’nin Avrupa tipi sosyal demokrat bir partiye dönüşmemesi Baykal’ın kabahati değildir. Bu ülkede maalesef böyle bir dinamik yoktur ve asıl mesele de budur.

    Ahmet HAKAN / Hürriyet

  5. #54
    Kayıt Tarihi
    Jun 2007
    İletiler
    73
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: 2007 Seçim Sonuçları

    Milyon dolar verseler, kıyamet kopsa, ölüm tehditleride alsalar kanallarına çıkarmaları gereken son kişilerdir onlar..
    Sayın Öztürk,işte sizin tarafsızlık anlayışınız,fazla söze gerek yok...

    Şimdi çok iyi anlıyorum,Cumhuriyet Mitingleri'nin neden 3-5 kanal dışında yayınlanmadığını,şimdi çok iyi anlıyorum iktidar aleyhine tek bir haber yapmayan tv kanalları ve basın kuruluşlarının zihniyetini,şimdi çok iyi anlıyorum sizi...

  6. #55
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    Turkey.
    İletiler
    596
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: 2007 Seçim Sonuçları

    Alıntı bihaber rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Sayın Öztürk,işte sizin tarafsızlık anlayışınız,fazla söze gerek yok... Şimdi çok iyi anlıyorum,Cumhuriyet Mitingleri'nin neden 3-5 kanal dışında yayınlanmadığını,şimdi çok iyi anlıyorum iktidar aleyhine tek bir haber yapmayan tv kanalları ve basın kuruluşlarının zihniyetini,şimdi çok iyi anlıyorum sizi...
    Sayın bihaber,
    Kusura bakmayın ama Ebru Hanımın söylediklerinin bir cümlesini alıp çarpıtıyorsunuz. Söylediklerini değil, anlamak istediğinizi anlıyorsunuz.

    Tuncay Özkan'ın tarafsız olduğunu iddia edecek kadar saf olabileceğinize inanmıyorum. Tuncay Özkan tarafsızlık adına çıkarmadı, Necmettin Erbakan'ı. AKP aleyhtarı kim varsa ekrana taşıdı. Hatta seçim günü (22 Temmuz) saat 2:00 sularında AKP'ye oy verilmemesini ima eden yayınlarla seçim yasaklarını deldi.

    12 mart muhtırasından sonra o zamanlar İsviçre'de yaşayan Erbakan'ı bir general apar topar Türkiye'ye getirdi. Parti kursun, Süleyman Demirel'in oylarını bölsün diye.

    27 nisan muhtırasından sonra medyamızın paşalarından Tuncay Özkan saatlerce Erbakan'ın karşısında el pençe divan durup Erbakan'ın adil düzen zırvalarını dinledi. Tayyip Erdoğan'a gidecek oyları bölsün diye.

    Ben cumhuriyet mitinglerine katılanlardan biriydim. Ama Atatürk için, çağdaşlık için vatan için katıldım. Tuncay Özkan'a rağmen, Necla Arat'a, Nur Serter'e, Türkan Saylan'a rağmen.

    Geçen seçimlerde DSP'ye oy verdim, bu seçimlerde CHP'ye oy vermedim. Aynı Türkan Saylan'ın CHP'ye oy vermediği gibi.

  7. #56
    Kayıt Tarihi
    Jun 2007
    İletiler
    73
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: 2007 Seçim Sonuçları

    Sayın ma_cera,

    Lütfen sadece bu konuyu değil Ebru Hanım ile çok keyifli bir şekilde tartıştığımız diğer konuları da okuyunuz, ben asla yazılanların arasından tek bir cümleyi çekip de konuyu çarpıtmıyorum,aksine her yazılanı paragraflar halinde değerlendiriyorum, daha önceki yazılarıma bakarsanız göreceksiniz.

    Ben şunu anlayamıyorum,bizler burada AKP’yi eleştirirken, Ebru Hanım tarafından derhal eski hükümetler, muhalefet partileri masaya yatırılıyor ve AKP hakkında olumsuz tek şey yazılmıyor, sadece kötünün iyisi denilerek geçiştiriliyor.(“Olumsuz hiçbir şey yok da ondan yazılmıyor.” diyecek kadar saf birileri var mı ben de bunu merak ediyorum.) Ben de diyorum ki, kanaltürk madem bu kadar taraflı, bu kadar kötü bir kanal, peki ya diğerleri? Diğer kanallar (TRT,Kanal7,Samanyolu gibi başka kanalları da izliyorum.) çok mu tarafsız, kanaltürk saiki ne olursa olsun hiç olmazsa her kesimden insanı çıkarıyor ekranlarına (AKP lileri de çıkarmak istedi), peki ya diğerleri? Onlar hükümet aleyhine kimseyi çıkarıp, konuşturmadıkları gibi AKP tarafından hazırlanan programa çıkarılmayacakların listesi ile hareket ediyorlar. Ayrıca haksızlıktan, taraflılıktan bahsediyorsak kanaltürk’e hükümet tarafından yapılan haksızlıkları,diğer kanallara yapılmayan mali incelemeleri de hatırlatmak isterim.

    Gördüğünüz gibi, özetle aynen Ebru Hanım’ın taktiğini kullanıyorum, “ya ötekiler” diyorum. Sırf Ebru Hanım, bize karşı tutumunu ve bu tutumun ne kadar sinir bozucu olduğunu anlasın diye ama sanırım asıl mesaj almak istemeyen, yazılanları anlamak istediği gibi anlayan kendileri olduğu için bu çabalarım da karşılıksız kalıyor. Bunu açıklamak istemezdim ama,nasıl olsa çabalarımın boşuna olduğunu anladım,dolayısıyla artık açıklamakta sakınca görmüyorum. Tabi bu tutumum,kanaltürk'ün diğerlerine göre daha tarafsız,daha ilkeli yayın yaptığına olan inancımın arkasında olmadığım anlamına gelmiyor.

    Bakınız,Ebru Hanım’ı savunurken siz de demokrasi adına başka bir hataya düşmüşsünüz.

    27 nisan muhtırasından sonra medyamızın paşalarından Tuncay Özkan saatlerce Erbakan'ın karşısında el pençe divan durup Erbakan'ın adil düzen zırvalarını dinledi. Tayyip Erdoğan'a gidecek oyları bölsün diye.
    Paragrafın tamamını aktardım, sırf art niyet aramayın diye. Erbakan ve partisinin ideolojisi bana çok ters, asla Erbakan’cı olmadım ve olmam da ama ne olursa olsun, bir başkasının görüşüne, ideolojisine saygı duymak gerekir, demokrasi diyorsak önce demokrasinin unsurlarını ve anlamını bilmek gerekir. Erbakan’ın adil düzen görüşü ile sizinki bağdaşmayabilir, benimki de bağdaşmıyor ama bu size, bana görüşleri küçümseme, görüşlere saygısızlık etme hakkı vermez. “Adil düzen zırvaları” diyerek, kimsenin görüşünü aşağılayamazsınız.

    İşte benim anlatmaya çalıştığım şey bu,herkes bir şeylerden bahsediyor, herkes birilerini antidemokratlıkla itham ediyor ama kimse de dönüp kendisine bakmıyor. İşte yukarıda demokrasiden bahseden Ebru hanım ve size ilişkin 2 güzel örnek.

    1.Ebru Hanım, AKP’nin suyuna sabununa dokunmadan tüm demokratlığıyla (!) diğer partileri (kısmen haklı olarak) eleştiriyor. “E peki AKP?” diye sorulunca, işte canım kötünün iyisi diyerek geçiştiriyor. Aynı şeyi kanaltürk için kasıtlı olarak ben yapınca, gene diğer kanallara değinilmiyor, üstelik ben kötü niyetli, sadece anlamak istediğini anlayan ilan ediliyorum. Hak mı bu, demokrasi mi?..

    2.Demokrasiden, tarafsızlıktan bahseden siz, hiç de demokrat ve tarafsız olmayan bir üslupla beğenmediğiniz bir ideolojiye karşı “zırvalık” sıfatını yapıştırıyorsunuz.

    Buyrun,yorum sizin...

  8. #57
    ahaltuner Misafir

    Tanımlı Re: 2007 Seçim Sonuçları

    SaygıdeğerArkadaşlar,
    Sayın Av.Abbas Bilgili'nin yorumu bana en sağlıklı bir yourum gibi geldi.Halkın demokrasi anlayışını beğenmeyerek sorgulamak bizim Burjuvazi bir yönetim arzusu içinde olduğumuzu ifade eder.Yani şimdi seçim sonuçları hoşumuza gitmedi diye seçimi iptal mi edelim?Veya artık seçimlerden vazgeçip sadece belirli bir topluluk oluşturarak onların tercihlerine göre mi hükümetleri belirleyelim?Toplumdaki farkıl anlayış ve tercihlere saygı göstermek demokrasinin bir gereği. Dışarıda veya içeride gördüğümüz hemen her 2 kişiden birisi AKP'ye oy vermiş durumda.Peki bu her iki kişiden biri aynı düşünceye mi sahipve AKPli mi?Bence hayır.Farkılı farklı düşüncede olan insanlar bu seçimde AKP'ye oy verdiler.Nedenini araştırmak lazım.Nedeni ise;Demokrasilerde tek dayanak noktası halk olmalıdır.Halkın haricinde bir yerleri dayanak noktası oluşturmaya çalışmak halkın önüne sandık konulancaya kadar geçici bir dayanak bulma zevki oluştursada bu zevk uzun sürmüyor.Bu sonuçlardan ders almasını bilen liderler ve vekiller ile daha büyük hedefleri olan ve gerçekleştiren bir Türkiye'ye doğru yol almak çok daha kolay olacaktır.
    Saygılarımla...

  9. #58
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    Turkey.
    İletiler
    596
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: 2007 Seçim Sonuçları

    Alıntı bihaber rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Sayın ma_cera,
    Lütfen sadece bu konuyu değil Ebru Hanım ile çok keyifli bir şekilde tartıştığımız diğer konuları da okuyunuz.
    Ebru hanımı sadece burada yazdığı yazılardan tanıyorum. Yazdıklarının ve yazacağı yazıların tamamına imzamı atarım. Çünkü gerçekleri savunuyor.

    Alıntı bihaber rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Ben şunu anlayamıyorum,bizler burada AKP’yi eleştirirken, Ebru Hanım tarafından derhal eski hükümetler, muhalefet partileri masaya yatırılıyor ve AKP hakkında olumsuz tek şey yazılmıyor, sadece kötünün iyisi denilerek geçiştiriliyor.
    AKP'nin iktidar olmasının nedeni diğer partilerin şimdiki ve geçmişteki yanlışlarıdır. AKP'nin gitmesini isteyen biri kendine yakın gördüğü muhalefet partisine çeki düzen vermeye davet etmelidir. Kendini demokrat/sosyal demokrat olarak tanımlayan birinin en ciddi muhalefet alternatifi olan CHP'yi bu yüzden eleştirmesi doğru olandır. Partiler 22 Temmuz öncesindeki gibi davranmaya devam ederse nesiller boyu AKP'nin iktidarına mahkum oluruz.
    Muhalefetin politikaları doğru olsaydı AKP, CHP+MHP+DP+GP+SP toplamından fazla oy alamazdı. Bu sonuç karşısında iktidarı değil muhalefeti eleştirmenin doğru olduğu ortaya çıkmadı mı?

    Alıntı bihaber rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Ben de diyorum ki, kanaltürk madem bu kadar taraflı, bu kadar kötü bir kanal, peki ya diğerleri? Diğer kanallar (TRT,Kanal7,Samanyolu gibi başka kanalları da izliyorum.) çok mu tarafsız, kanaltürk saiki ne olursa olsun hiç olmazsa her kesimden insanı çıkarıyor ekranlarına (AKP lileri de çıkarmak istedi), peki ya diğerleri? Onlar hükümet aleyhine kimseyi çıkarıp, konuşturmadıkları gibi AKP tarafından hazırlanan programa çıkarılmayacakların listesi ile hareket ediyorlar.
    Kanalturk taraflı bir kanal. Kanal 7, STV vs. de taraflı bir kanal. Tarafsız diyerek kafamızı kuma gömmeyelim. Hatta Kanal D, Show TV, star ve atv de patronlarının çıkarlarını savunmak söz konusu olduğunda tetikçilik yapıyorlar. Ama kanalturk hariç hepsi usturuplu bir şekilde yapıyor.

    Taraflı kanal Kanal 7'de 28 şubat sonrası dönemde en komünistinden liberaline herkes konuşurdu. O zaman ne AKP vardı, ne diğerlerinin oyunu bölme hesabı. Ahmet Hakan'lı iskele sancak programları onu ünlü yaptı, hatırlarsınız. Değişik görüşlerden insanlar Kanal 7 ve Yeni Şafak gazetesinde yer aldı.

    Seçimlerden önce Kanal 7 ve STV'de Baykal'ı da, Bahçeli'yi de Ağar'ı da yeterince gördük. Erbakan ile Uzan'ı pek çıkarmadılar, doğru. İyi de ettiler.
    Haberlerini izlediğimiz zaman, süre olarak daha kısa da olsa bunlarla ilgili bir haberi yorum katmadan verdiler, söylediklerini aynen yansıttılar.

    Ama Tuncay Özkan "kanalım CHP'nin emrinde" dedi, "solcu CHP'ye, sağcı MHP'ye oy versin diye 7 gün 24 saat propaganda yaptı. Tayyip Erdoğan denizde yürüse, yüzme bilmiyor diye haber yaptı.

    Ama Kanalturk CHP'den 3 trilyon para aldı, bunların bir kısmı için fatura kesmedi. 3 trilyona 4 ana kanalda (Kanal D, atv, star, show) bangır bangır süper bir propaganda yapabilirdi. Bu para kanalturk'ün cumhuriyet mitingleriyle meşhur olmasından çok önce, izlenme oranı yerlerde sürülürken verildi.

    Neticede herkesin bir görüşü var. Bu görüşü meşru zeminlerde savunmak da hakkı. Ama kanalturk bu yayın politikasıyla CHP'ye oy kaybettirdi.

    Alıntı bihaber rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Erbakan ve partisinin ideolojisi bana çok ters, asla Erbakan’cı olmadım ve olmam da ama ne olursa olsun, bir başkasının görüşüne, ideolojisine saygı duymak gerekir, demokrasi diyorsak önce demokrasinin unsurlarını ve anlamını bilmek gerekir. Erbakan’ın adil düzen görüşü ile sizinki bağdaşmayabilir, benimki de bağdaşmıyor ama bu size, bana görüşleri küçümseme, görüşlere saygısızlık etme hakkı vermez. “Adil düzen zırvaları” diyerek, kimsenin görüşünü aşağılayamazsınız.
    Niyetim küçümseme ya da saygısızlık değildi. Acele yazarken tam açıklayamadım. "Adil düzen zırvaları" diye yazmamın iki nedeni var:

    1. Tuncay Özkan'ın bakış açısıyla o gece Necmettin Erdoğan'ın söyledikleri zırvadır, zerrece değeri yoktur. Bunu kastetmek istedim.
    2. Ben de Erbakancı değilim. Daha yumuşak bir ifadeyle yazacak olursam hakkımda önyargılı davranıp damgalarsınız diye kesin dille Erbakan'ı ve görüşlerini reddetme ihtiyacı duydum. Çünkü bizde "Beni eleştiriyorsan, karşımdasın, rakibimsin, düşmanımsın." anlayışı hakim. Oysa dost acı söyler. Seçim sonuçları da ortada.


    Alıntı bihaber rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    1.Ebru Hanım, AKP’nin suyuna sabununa dokunmadan tüm demokratlığıyla (!) diğer partileri (kısmen haklı olarak) eleştiriyor. “E peki AKP?” diye sorulunca, işte canım kötünün iyisi diyerek geçiştiriyor. Aynı şeyi kanaltürk için kasıtlı olarak ben yapınca, gene diğer kanallara değinilmiyor, üstelik ben kötü niyetli, sadece anlamak istediğini anlayan ilan ediliyorum. Hak mı bu, demokrasi mi?..

    2.Demokrasiden, tarafsızlıktan bahseden siz, hiç de demokrat ve tarafsız olmayan bir üslupla beğenmediğiniz bir ideolojiye karşı “zırvalık” sıfatını yapıştırıyorsunuz.
    1. Yukarıda buna cevap verdim sanırım. Diğer partilere yapılan eleştirilerin doğruluğunu kısmen de olsa kabul ediyorsunuz. Diğer partiler AKP'yi karalayarak değil ülkeyi yönetmeye talip olarak, alternatif sunarak AKP'yi iktidardan indirebilir. Askere, anayasa mahkemesine sırtını dayayarak değil.

    2. Bunun da cevabı yukarıda.

    En azından bu vesileyle Kanalturk'ün kasıtlı ve taraflı yayınlarını kabul ettiğinizi anlıyorum.

  10. #59
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: 2007 Seçim Sonuçları

    Seçim sonuçlarına ilişkin yorum yapmak için suların biraz durulmasını bekledim, ve şimdi konuyu açan kişi olarak yorum yapmam gerektiğini hissediyorum.

    Bu seçimlerde her partiye, her kesime birtakım mesajlar verildi, şimdi herkesin yöneltilen bu mesajları değelerndirmesi ve ders çıkarması gerekir diye düşünüyorum. Ben AKP'ye oy vermeyen bir vatandaş olarak (Her ne kadar AKP'den milletvekili seçilmiş olsam da :o ) kendime düşen payı aldım, ve değerlendiriyorum, herkes gerek bireysel gerekse örgütsel olarak bunu yaparsa kanaatim odur ki daha sağlıklı bir siyasi ortam yaratabiliriz.

    Kim ne derse desin, AKP büyük bir başarı elde etmiştir, ben de bu vesile ile kutlarım partiyi ve partilileri. Bundan sonra tüm parti ve partililerin, Türkiye Cumhuriyeti için hizmet yarışına girmesi, birbirlerinin önüne en iyi hizmetle, ülke menfaatlerini diğerlerinden daha çok koruyarak, demokratik, sosyal, laik, hukuk devleti ilkesine ve Cumhuriyet'e diğerlerinden daha çok sahip çıkarak geçmeleri gerektiğini düşünüyor ve öyle olmasını umut ediyorum.

  11. #60
    Kayıt Tarihi
    Jun 2007
    İletiler
    73
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: 2007 Seçim Sonuçları

    Ebru hanımı sadece burada yazdığı yazılardan tanıyorum. Yazdıklarının ve yazacağı yazıların tamamına imzamı atarım. Çünkü gerçekleri savunuyor.
    Bu sizin takdiriniz,saygı duyarım.Ancak şunu da eklemek isterim ki,bu davranışınızla yine demokrasi anlayışı ile bağdaşmayan bir tutum sergilemiş olursunuz.Bence imza atmadan önce ne yazıldığını okumanız daha yerinde bir davranış olur.Aksini düşünmek tıpkı partizanlıkta olduğu gibi körü körüne bir yandaşlık olur.Yine de takdir sizin.Ayrıca, diğer konulara da bakın derken aslında bunu kast etmemiştim,tek cümleyi çekerek çarpıttığım yönündeki iddianızda haksız olduğunuzu görmeniz açısından böyle bir öneride bulunmuştum.

    AKP'nin iktidar olmasının nedeni diğer partilerin şimdiki ve geçmişteki yanlışlarıdır. AKP'nin gitmesini isteyen biri kendine yakın gördüğü muhalefet partisine çeki düzen vermeye davet etmelidir. Kendini demokrat/sosyal demokrat olarak tanımlayan birinin en ciddi muhalefet alternatifi olan CHP'yi bu yüzden eleştirmesi doğru olandır. Partiler 22 Temmuz öncesindeki gibi davranmaya devam ederse nesiller boyu AKP'nin iktidarına mahkum oluruz.
    Muhalefetin politikaları doğru olsaydı AKP, CHP+MHP+DP+GP+SP toplamından fazla oy alamazdı. Bu sonuç karşısında iktidarı değil muhalefeti eleştirmenin doğru olduğu ortaya çıkmadı mı?
    Burada yazdıklarınıza tamamiyle katılıyorum.Elbette muhalefet partileri eleştirilmelidir, benim demek istediğimi daha önce (özellikle seçimlerden önce) yapılan tartışmaları okumadığınız için anlayamamış olmalısınız.(Okumadığınızı siz söylediniz,lütfen bana kızmayın.) Seçimlerden önceki tüm tartışmalarda, AKP’nin yolsuzluklarına ilişkin forumlarda takip ettiğim kadarı ile Ebru Hanım, AKP’nin de şu politikası yanlıştır diye bir ifade kullanmadı. Ha eğer,AKP’yi gerçekten çok başarılı buluyorsa, neden başarılı bulduğuna dair kendisine yönelttiğim soruyu yanıtsız bıraktı. Benim tepkim bunadır,yoksa muhalefet partilerinin eleştirilmesine kızacak kadar bağnaz ve demokrasiden yoksun bir insan değilim.

    Kanalturk taraflı bir kanal. Kanal 7, STV vs. de taraflı bir kanal. Tarafsız diyerek kafamızı kuma gömmeyelim. Hatta Kanal D, Show TV, star ve atv de patronlarının çıkarlarını savunmak söz konusu olduğunda tetikçilik yapıyorlar. Ama kanalturk hariç hepsi usturuplu bir şekilde yapıyor.
    Kanaltürk’ün de diğer kanallar gibi elbette bir çizgisi var,bunu kabul etmemek mümkün değil ama diğer kanalların kanaltürk’ten üsturuplu olduğunu savunmayınız. Geçiniz siyasi meseleleri, isimlerini saydığınız kanalların hangisinde “magazin kültürü” dışında programlar yapıldı? Bir kısmı popilizm, diğer bir kısmı ise sadece “ruhani” değerler üzerine programlar yaparak beyinleri uyuşturup, tepkisiz bilinçsiz bir toplum yaratmadılar mı, kolay ve kara parayı özendirmediler mi? Bu bile bilinçli olarak toplumun yozlaştırılması,kültürel travmaya itilmesi için başarılı bir şekilde yürütülen ve dış mihraklar tarafından da AKP tarafından da desteklenen bir yayın politikası değil midir? TRT’nin eski seçim dönemlerindeki programlarını uykusuz kalma pahasına izlerdim, her lider bir araya gelir tatlı tatlı tartışır, atışırlardı. Bu seçim döneminde neden aynı ortamı göremedik? Kanaltürk bunu defalarca organize etti ama hep AKP tarafından davetler geri çevrildi, kaale bile alınmadı. Tuncay Özkan’ı ben de sizinle birlikte eleştiririm, bana göre de tutarsız olduğu çok nokta var ama tüm kanalı ve yayın politikasını bu sebeple üsturupsuz addetmek ne kadar doğru sizce?

    Taraflı kanal Kanal 7'de 28 şubat sonrası dönemde en komünistinden liberaline herkes konuşurdu. O zaman ne AKP vardı, ne diğerlerinin oyunu bölme hesabı. Ahmet Hakan'lı iskele sancak programları onu ünlü yaptı, hatırlarsınız. Değişik görüşlerden insanlar Kanal 7 ve Yeni Şafak gazetesinde yer aldı.
    Evet sayın ma_cera ben de işte tam bunu vurgulamak istiyorum,AKP yokken her şey farklıydı.Siz de sanırım bu hususta benimle hemfikirsiniz ki, Kanal7’nin AKP’den önce tarafsız olduğunu beyan etmişsiniz.Şimdi niye aynı tarafsızlığı göremiyoruz?

    Seçimlerden önce Kanal 7 ve STV'de Baykal'ı da, Bahçeli'yi de Ağar'ı da yeterince gördük. Erbakan ile Uzan'ı pek çıkarmadılar, doğru. İyi de ettiler.
    Haberlerini izlediğimiz zaman, süre olarak daha kısa da olsa bunlarla ilgili bir haberi yorum katmadan verdiler, söylediklerini aynen yansıttılar.
    İşte bakın burada yine aynı çelişkiye düşüyorsunuz, bir kanalın birilerini programa çıkarmamasını “iyi de ettiler” diyerek yorumlarsanız demokrasi anlayışınızla karşı karşıya gelmiş olursunuz. Bırakın her kanalda herkes çıksın, kendine güvenen kendini komik duruma düşürmeyecek biri zaten kanala çıkarılma amacını ters yüz edip her şeyi kendi lehine çevirebilir. Böyle bir durumda, eğer o kanal devreye girer örneğin yayını keser, makaslar, reklam girip konuyu değiştirirse işte o zaman üsturup konusunda size katılırım.

    Ama Tuncay Özkan "kanalım CHP'nin emrinde" dedi, "solcu CHP'ye, sağcı MHP'ye oy versin diye 7 gün 24 saat propaganda yaptı. Tayyip Erdoğan denizde yürüse, yüzme bilmiyor diye haber yaptı.
    Evet, bu dayatmayı ben de uygun görmüyorum ki sonuçları da zaten ortada bunu tartışmaya gerek dahi yok. Ama şunu da inkar etmemeliyiz, AKP sadece kanaltürk’ün daha doğrusu Tuncay Özkan’ın çıkışları yüzünden değil, başkaca çalışmaları yüzünden de oy oranlarını artırdı. Bakın ne güzel tarafsız yorumlarda bulunmuşsunuz, şimdi bana diyebilir misiniz ki AKP’nin seçim kampanyalarının hepsi ahlakiydi, hepsi demokrasiye uygundu. AKP’nin başarısını değerlendirirken kampanyaların tek başına etken olmadığını nasıl kabul ediyorsak, etkenlerden biri olduğunu da kabul etmeliyiz. Ne dersiniz?

    Ama Kanalturk CHP'den 3 trilyon para aldı, bunların bir kısmı için fatura kesmedi. 3 trilyona 4 ana kanalda (Kanal D, atv, star, show) bangır bangır süper bir propaganda yapabilirdi. Bu para kanalturk'ün cumhuriyet mitingleriyle meşhur olmasından çok önce, izlenme oranı yerlerde sürülürken verildi.
    Kanaltürk bunun hesabını verdi sayın ma_cera, verememiş olsaydı aklınız alıyor mu ki, AKP tarafından seçim kampanyalarına malzeme olarak kullanılmasın? Sanıyor musunuz ki didik didik incelenen kanaltürk hesaplarında en ufak bir açık bulunsaydı böyle sessiz sedasız duracaklardı? Peki AKP’nin reklam kampanyasına harcadığı trilyonlara ne diyeceksiniz? Sizin mantığınıza göre şu sonuç çıkıyor, demek ki bangır bangır reklamını yaptırdığı tüm tv kanallarına AKP tarafından baya bir kaynak aktarılmış. Şimdi CHP’nin reklam giderine karşı çıkıp da, AKP’ninkine sessiz kalmak demokrasiyle ne kadar bağdaşır?

    İşte her konuda dönüp dolaşıp aynı yere geliyoruz, demokrasi ise herkese demokrasi sayın ma_cera. Sadece AKP'ye değil, her partiye demokrasi. Diğer partilerin,deyim yerinde ise nalına da mıhına da vururken, AKP'ye gelince sessiz kalır, "canım ne yapalım ötekiler yüzünden böyle oldu" derseniz bunun adı demaokrasi değildir.

    Neticede herkesin bir görüşü var. Bu görüşü meşru zeminlerde savunmak da hakkı. Ama kanalturk bu yayın politikasıyla CHP'ye oy kaybettirdi.
    Buna yukarıda değindim.

    Niyetim küçümseme ya da saygısızlık değildi. Acele yazarken tam açıklayamadım. "Adil düzen zırvaları" diye yazmamın iki nedeni var:

    1. Tuncay Özkan'ın bakış açısıyla o gece Necmettin Erdoğan'ın söyledikleri zırvadır, zerrece değeri yoktur. Bunu kastetmek istedim.
    2. Ben de Erbakancı değilim. Daha yumuşak bir ifadeyle yazacak olursam hakkımda önyargılı davranıp damgalarsınız diye kesin dille Erbakan'ı ve görüşlerini reddetme ihtiyacı duydum..
    İletinizden öyle bir sonuç çıkıyordu, siz öyle olmadığını dile getirmişsiniz, bana gene saygı duymak düşer.

    Çünkü bizde "Beni eleştiriyorsan, karşımdasın, rakibimsin, düşmanımsın." anlayışı hakim. Oysa dost acı söyler. Seçim sonuçları da ortada
    Asla kimseye düşman gözüyle bakmıyorum. Bakın bundan önceki iletimde, hemen her konuda çatıştığımız Ebru Hanım’dan bahsederken bile, “keyifli tartışmalar” söyleminde bulundum. Sizinle tartışırken de aynı keyfi hissediyorum. Lütfen önyargınızdan sıyrılın, bakın önyargınızla sığındığınız “zırva” kelimesi yanlış anlaşılmanıza sebep oldu.


    1. Yukarıda buna cevap verdim sanırım. Diğer partilere yapılan eleştirilerin doğruluğunu kısmen de olsa kabul ediyorsunuz. Diğer partiler AKP'yi karalayarak değil ülkeyi yönetmeye talip olarak, alternatif sunarak AKP'yi iktidardan indirebilir. Askere, anayasa mahkemesine sırtını dayayarak değil.

    2. Bunun da cevabı yukarıda.
    Ben de bunların cevabını yukarıda verdim sanıyorum.

    En azından bu vesileyle Kanalturk'ün kasıtlı ve taraflı yayınlarını kabul ettiğinizi anlıyorum.
    Çizgisinin olduğunu kabul ediyorum,yukarıda da değindim ve bunu sizin gibi ben de normal karşılıyorum ama her kesimden partiliyi, birilerini çıkarmasını da -sizin görüşünüzün aksine- doğru bulduğumu yineliyorum. Demokrasi, çok sesliliktir öyle değil mi?

Kilitli Konu
6 / 8 Sayfa İlkİlk 12345678 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

https:www.hukuki.netshowthread.php25455-2007-Secim-Sonuclaripage7

Viranşehir 2005 seçim sonucu

Forum

Benzer Konular :

  1. İstanbul Barosu seçim sonuçları 2021
    17 Ekim 2021 tarihli İstanbul Barosu seçimleri için adaylar şunlar; (Seçim sonuçları aşağıda paylaşılacaktır.)İstanbul 1.No'lu baro başkan...
    Yazan: litigation Forum: Barolar
    Yanıt: 4
    Son İleti: 21-10-2021, 21:44:27
  2. Hukuk Portal: İstanbul Barosu Seçim Sonuçları
    Hukuk portalına yeni bir kaynak eklendi. 2010 İstanbul barosu seçim sonucu için tıklayınız: ...
    Yazan: admin Forum: Barolar
    Yanıt: 5
    Son İleti: 15-11-2010, 13:56:04
  3. 2009 seçim sonuçları sitesi
    2009 seçim sonuçlarını gösterecek en iyi site hangisi? Daha doğrusu hem seçim anketleri hem de 2009 yerel seçim sonuçları en doğru hangi sitede...
    Yazan: nikon Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 57
    Son İleti: 03-04-2009, 08:55:45
  4. Seçim sonuçları sandık bazında neden açıklanmıyor?
    Merhaba, Aşağıdaki yazının orijinali http://anayasa.blogspot.com/ adresindedir. Ben biraz değiştirerek buraya yazdım. Kendi çapımda bir...
    Yazan: omerhayyam Forum: Anayasa Hukuku
    Yanıt: 4
    Son İleti: 02-04-2009, 13:57:26
  5. İstanbul Barosu Seçim Sonuçları
    İstanbul Barosu seçimlerini Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu adayı Av.Muammer Aydın kazandı. Aydın 5 bin 619 oy alırken Çağdaş Avukatlar Grubu’nun...
    Yazan: admin Forum: Mesleki Konu, Soru ve Sorunlar
    Yanıt: 0
    Son İleti: 27-10-2008, 00:52:35

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.