İşten azalan ticaret hacmimiz dolayısıyla tarafımızdan çıkarılan ve kıdem tazminatı senetlerle ödenen kişinin yaklaşık 7 senedini ödedikten sonra son senedini ödemeden şirketi ağır şekilde suistimal ettiğini ve zarara uğrattığını farkettik. Senedi ödemedik kendisinin şirketi uğrattığı zararı geri ödemesini ve kıdem tazminatını geri istedik. Önce suçunu kabul etmedi ancak kanıtlayınca öderim param sınırlı yeni işyerimdeki maaşımın 10 da biri kadar ödeyebilirim dedi ve kabul ettik.

Biz tam ilk ödemeyi beklerken elinde ihtiyati haciz kararı ile bir avukat şirkete geldi. Olanları anlattıksa da doğal ve yasal hakkı olarak şirkette tedbir icrası yaptılar. 800 YTL için 1.500 değerinde mal kaldırdılar. Buraya kadar hukuki bir anormallik yok.

Aradan 3-4 ay geçti, bir baktık tekrar geldiler. Arkadaş elinizde fazlaca mal var daha ne istiyorsunuz dedik? İcra memuru dosyayı inceledi, bizi haklı buldu, bunun üzerine alacaklı (!) avukatı eski haczettiklerimi fek ediyorum şimdi de kameraları almak istiyorum dedi. Mantıken buraya kadar da bir sorun yok.

Ancak biz fek edilen malları geri almaya gittiğimizde bir de baktık dosya
bizim alacaklı olduğumuz dosyalardan bildiğimiz şekilden farklı işliyor.

İkinci icra edilen mallar satışa çıkarılmış, tesadüfen yeddiemin yerinde yok diye satış düşürülmüş. Oysa bize hiçbir tebligat yok.

Bunun şokunu atlatamadan neyse satış düşmüş nasıl olsa daha sıkı takip ederiz dosyayı ben fek edilen mallarımı almak için yazımı istiyorum derken ikinci bir şok yaşadık.

İcra müdürü ilk icradaki malların yeddiemin ücretini ve diğer masraflarını tarafımdan (borçlu(!)) istiyor.

Bunu anlatmaya çalıştım, bu bir zulüm, gel malları kaldır, yol parası masraf, o masraf, şu masraf, sonra tekrar gel bir tomar masraf, eskiyi fek ettim, şimdi yeni malları alacağım de ve tüm bu masraflar borçludan alınsın. Bunu anlamakta güçlük çekiyorum. Evet mantık olarak buna sebebiyet veren benim, ilk mallarla ilgili masrafa aklım yatıyor. Ancak keyfen fek edip edip yeni yeni masraflar açılması anında elimde olan bir insiyatif yok ki masrafları ben (yani borçlu) ödeyeyim. Bu bir.

Yerinde olmayan yeddieimine gidilmiş, tellaliye şu bu yine bir tomar masraf yapılmış ve bu masraf ta bana kambur. Bu nedir?

İcra dairesi ya da yeddieminin kusurunun bedelini neden ben ödeyeyim?

Avukatın keyfen fek edip edip yeniden mal kaldırmasını yeniden yüzlerce lira masraf yapmasını engellemek için 1. den sonraki masrafları borçlunun ödemesi gerekmiyor mu?

Veya birinci fek edilen malların masrafları alacaklı tarafından ödenmesi gerekmiyor mu?

Bence haksız bulduğum masrafları yatırıp, fek edilen malları alsam, bu masrafları dava yoluyla geri alabilir miyim?

Yeddiemin suç işlemiş olmuyor mu? İcra müdürü bu suçu savcılığa bildirmekle mükellef mi? Ben mi bildirmeliyim? Bildirmezsem ileride bu parayı dava yoluyla geri isterken neden öyleyse itiraz etmedin, suç duyurusunda bulunmadın derler mi?

Lütfen fikirlerinizi bekliyorum, 23 yıldır şirket müdürüyüm, ilk kez böyle bir durumla karşılaşıyorum.