Yüksek Lisans Tezi'nden %63 oranında intihal yapan akademisyen maddi ve manevi tazminata mahkum edildi.
Karar metni:
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2010/216
KARAR NO : 2011/300
HAKİM : SABAHAT BAHŞİ
KATİP : ÖMER BULUT
DAVACILAR : 1- KEMAL CEBECİK
2- İLESAM
DAVALI : ORHAN YILMAZ
DAVA : FSEK’e Dayalı Maddi ve Manevi Tazminat İstemi
DAVA TARİHİ : 23.10.2010
KARAR TARİHİ : 27.12.2011
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30.12.2012
Yukarıda açık kimliği yazılı bulunan davacı vekilinin mahkememizde açmış bulunduğu davanın yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekil dava dilekçesiyle; müvekkillerinden İLESAM’ın bir meslek birliği olduğunu, diğer müvekkilin İLESAM’ın üyesi olmakla beraber “Sarıköy Köyü Folkloru” isimli eserin temsil hakkını yazılı yetki belgesi ile İLESAM’a verdiğini; Müvekkil Kemal CEBECİK’in 1988-1991 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi’nde Türk Halk Bilimi alanında yüksek lisans yaptığını, bu anlamda tez çalışması olarak haklarında fazla bir şey bilinmeyen Sıraçlar isimli Alevi halk üzerinde araştırmalar yaparak “Sarıköy Köyü Folkloru” adlı yüksek lisans tezini yazdığını; davalının işbu tezden aynen kopyalama ve değiştirerek yazma şeklinde büyük ölçekli alıntılar yaptığını, “Sıraçlar (Anşabacılı ve Hubyarlar) Beydili Alevi Türkmenleri” isimli kitabı basıp yayınladığını; davalının hakkı olmadan Alevi çevresinde itibar edindiğini; eser sahibinin maddi ve manevi haklarının ihlal edildiğini iddia ederek, müvekkil İLESAM’ın ihlal edilen mali hakları için şimdilik 500.-TL maddi tazminat; diğer müvekkil Kemal CEBECİK’in ihlal edilen manevi hakları içinse 10.000.-TL manevi tazminatın basım tarihi olan 01.03.2009 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınıp müvekkillerine verilmesini, hükmün gazetede ilan edilmesini arz ve talep etmiştir.
Davacı vekili 03.08.2011 havale tarihli dilekçesiyle; fazlaya ilişkin her türlü talep hakları saklı kalmak koşulu ile; FSEK 68 nci madde uyarınca üç katı telif tazminatına karşılık talep edilen 500.-TL nin ıslah suretiyle 1.773,67.-TL artırılarak 2.273,67.TL’ye yükseltilmesini ve olay tarihi olan 01.03.2009 tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte davalıdan tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ancak davalı tarafından duruşmalara iştirak edilmemiş, davalı 05.12.2011 tarihli dilekçesiyle maddi tazminatı kabul etmediğini ve 31.10.2011 tarihli dilekçesiyle; ıslah dilekçesine beyanda bulunarak zamanaşımı itirazında bulunmuştur.
Davalının yapılan ıslahla ilgili zamanaşımı itirazı maddi tazminat talebinin (FSEK 5846 sayılı yasanın) 68/1 maddesine dayanılması nedeniyle bu durumda taraflar arasında farazi (varsayımsal) sözleşme ilişkisi kabul edildiğinden bu durumda zaman aşımı süresi Borçlar Kanununun 125 nci maddesi kapsamında 10 yıl olup; zamanaşımı süresi haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık süreye tabi olduğundan ve 10 yıllık süre dolmamış olduğundan ıslahla ilgili zaman aşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Mahkememizce taraflarca gösterilen tüm deliller ilgili yerlerden getirtilmiş ve işin esasına girilmiştir.
5846 sayılı yasanın 1/B-a maddesinde eser, “Sahibinin hususiyetini taşıyan … fikir ve sanat mahsulleri” olarak tanımlanmış, 8/1 maddesinde ise, “Bir eserin sahibi onu meydana getirendir” ifadelerine yer verilmiştir. Şu halde eser ve eser sahipliği olgularının ortak paydası, eserde bulunması gereken hususiyet olup, bunun da ancak eser sahibi tarafından verilebileceği gerçekliğidir.
5846 sayılı yasanın 11 nci maddesine gör; yayımlanmış eser nüshalarında veya güzel sanat eserinin aslında, o eserin sahibi olarak adını veya bunun yerine tanınmış müstear adını kullanan kimse, aksi sabit oluncaya kadar o eserin sahibi sayılır.
5846 sayılı yasanın 14. Maddesinde eserin umuma arz edilmesi, 15. Maddesinde eser sahibinin isminin yada müstear adının eser üzerinde belirtilmesi, 16. Maddesinde ise eserin bütünlüğünün bozulmaması manevi haklar olarak tanımlanmıştır. Bu kuralların ihlali anılan yasanın 67 ve 70/1 maddesi gereğince eser sahibine bir manevi tazminat ödemeyi gerektirmektedir. Çünkü kendisinin emek, mesai ve para harcayarak ortaya koyduğu eserinin kamunun bilgisine sunulmasını, eğer sunulacaksa bunun zamanını, coğrafi alanını, sunum şeklini ve tarzını mutlak tayin etme hakkı vardır. Aksi yoldaki bir davranış,eser sahibinin yasayla teminat altına alınmış manevi hakkının ihlalini oluşturur. Bu hak öylesine önemli ve niteliklidir ki, FSEK’ in 14/3 maddesi gereğince bu haktan önceden bir şekilde vazgeçilmesi dahi hükümsüz sayılmıştır.
FSEK m. 15/1 hükmü ile eser sahibine eserde adının belirtilmesi konusunda mutlak bir hak verilmiştir. Nitekim Bern Sözleşmesinin mükerrer 6 ncı madei hükmüne göre “eser sahibi haiz olduğu mali haklardan bağımsız olarak ve hatta bu hakların devrinden sonra bile, eserin kendi eseri olduğunu ileri sürmek ve bu eserin kendi şöhret ve şerefine zarar veren her türlü bozuluşuna, parçalanışına veya herhangi bir şekilde değişikliğe uğratılışına yahut aynı eserin başka suretle haleld edilmesine karşı koyma hakkını bütün hayatı süresince muhafaza eder.” Görüldüğü gibi, eser üzerindeki mali haklar devredilmiş olsa bile eser sahibinin o eserin kendisine ait olduğunu açıklama konusunda münhasır ve mutlak hakkı vardır. Bunun doğal sonucu olarak eser sahibi eseri üzerindeki haklarını bedel karşılığında başka bir kişiye devretmiş olması halinde bile eser sahibi olarak adının belirtilmesini isteme hakkı ve eseri kullanan ya da eserden yararlanan kimsenin eser sahibinin adını belirtme yükümlülüğü ortadan kalkmaz.”
FSEK m. 16/1 hükmüne göre, “eser sahibinin izni olmadıkça eserde ve yahut eser sahibinin adında kısaltmalar, ekleme ve başka değiştirmeler yapılamaz.
Eserde değişiklikten maksat ise, eserin mevcut şekil veya muhtevasının farklılığa uğratılmasıdır. Örneğin eser vasfını haiz bir makale metninde kısaltma ve ekleme yapma, bir şiirin bir kitaba asıl metne sadık kalınmaksızın ve bazı kelimeler değiştirilerek alınması vs. eseri izinsiz bir şekilde işleme, eserde değişiklik anlamı taşır.
FSEK m. 16/1 hükmü gereğince eser üzerinde değişiklik yapma yetkisi münhasıran eser sahibine aittir. Ancak bu hakkın kullanılma yetkisi üçüncü kişilere devredilebilir. Eser sahibinin haklarının korunması açısından yetkilendirmenin yazılı şekilde yapılması ve ayrıca FSEK m.52’de mali hakların devri için öngörülen şekil şartlarının yetkilendirme halinde de geçerli olması gerekir.
Yine 5846 sayılı yasanın 22 maddesinde bir eserin aslının veya işlenmelerinin kısman ya da tamamen çoğaltılması (Çoğaltma Hakkı) ile 23. Maddesi gereğince bu şekilde çoğaltma yolu ile elde edilmiş nüshalarının dağıtılması, kiralanması, ödünç verilmesi veya herhangi bir biçimde ticaret konusu yapılarak bundan yararlanılması (Yayma Hakkı) aynı şekilde sadece eser sahibine aittir. Eser sahibinin yasanın anılan maddelerinde çoğaltma ve yayma hakkı olarak tanımlanan ve mali nitelikte bulunan bu haklarını, 48. Madde gereğince süre, yer,muhteva itibariyle sınırlı veya sınırsız, karşılıklı veya karşılıksız olarak 52. Maddeye göre düzenlenecek bir yazılı sözleşme ile ve her bir mali hakkı ayrı ayrı göstermek suretiyle bir başkasına devredebilmesi ya da kullanılmasına izin (Ruhsat=Lisans) verebilmesi olanaklıdır. Yasanın anılan maddelerindeki açıklamalarından sözleşmenin mutlak surette yazılı olup, devredilen veya kullanılmasına izin verilen hakların teker teker gösterilmesi olgularının mutlak şekil şartı olduğu, eş anlatımla sözlü bir şekilde yapılmış telif hakkı sözleşmelerinin geçerli olmadığı anlaşılmaktadır.
Öte yandan mali haklarla ilgili olarak önceki paragrafta açıklanan hükümlere uyulmaması halinde, yasanın 68. Maddesine göre, eser sahibinin ihlali yapanla zamanında ve usulüne uygun olarak bir sözleşme yapmış olsaydı, isteyebileceği telif ücretinin üç katını telif tazminatı olarak talep edebileceği hüküm altına alınmıştır. Bu maddeye göre belirlenecek muhtemel telif ücreti ihlalin yapıldığı tarih itibariyle eser sahibinin bilimsel kişiliği ve üretkenlik kapasitesi gibi sübjektif unsurlarla, ihlal edilen eserin çoğaltma ve yayma biçimi, ulaştığı okuyucu sayısı, ihlal ile elde edilen faydanın niteliği, miktarı ve benzeri şekilde olan diğer objektif unsurlar dikkate alınarak belirlenecektir.
Ancak tüm bu olguların değerlendirilip bir sonuca ulaşılması hakimlik mesleğinin gerektirdiği mesleki bilgi ve birikimle olanaklı görülmemiş, mahkememizce re’sen seçilen uzman bilirkişilerden raporlar alınmıştır.
Bilirkişiler mahkememize sundukları raporlarında yukarıdaki olguları benzer şekilde tekrar ettikten sonra;
-dosyaya ekli kitap aslından davalının Ankara’da mukim Kalkan Matbaacılıktan Mart 2009’da “Sıraçlar (Anşabacılı ve Hubyarlar) Beydili Alevi Türkmenleri “ adlı kitabı bastırdığı ve satışa sunduğu; öte yandan davacılardan Kemal Cebecik’in Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Halk Bilim Dalı alanında yazdığı Ağustos 1991 tarihli “Sarıköy Köyü Folkloru” adlı eserinin dosyada mübrez olduğu; hal böyle olunca, anılan tezin yani dava konusu eserin sahibinin davacılardan Kemal Cebecik olduğu; işbu eserin hukuksal niteliği itibariyle 5846 sayılı FSEK.muzun 2. Maddesi anlamında bir ilim ve edebiyat eseri olduğu;
-dosyaya örneği sunulan eser ile davacının tezi mukayese edildiğinde; davalının eserinin, hem kullanılan kelimeler hem konunun işleniş biçimi açısından davacıya ait eser ile aynı olduğu ve davalı tarafından, davacının rızası olmaksızın büyük ölçekli alıntılar yapılmak suretiyle oluşturulduğu; davalı kitabı incelendiğinde davacı tezinin kurgusu anlatım ve konu işleyişi üzerinden gittiği, davacının atıflarını aynen aldığı, davacıya ait kısımları ise atıf göstererek aldığı ancak alıntı miktarının %60 oranında olduğu bu nedenle de iktibas sınırlarını aştığı; davacının kitabını %60 oranında kopya ettiği;
-05.10.2010 tarihli yetki belgesi ile davacılardan Kemal Cebecik bu tez üzerindeki temsil hakkını diğer davacı İLESAM’a devrettiği; davacılardan İLESAM’ın eser sahipliğinden doğan çoğaltma, yayma ve işleme türündeki mali hakları ihlal edildiği;
-aynı şekilde, davacılardan Kemal Cebecik’in tezinin büyük oranda, birçok kelime ve anlatım tarzı değiştirilmeden hatta kaynakça ve içindekiler kısmı olduğu gibi alıntılanarak davalının yazdığı kitabın temelini teşkil ettiği sabit olduğundan, davacının kamuya arz, adın belirtilmesi türündeki manevi hakları ihlal edildiği;
-davacı tarafın 5846 sayılı Kanun’un 68. Maddesi anlamında telif tazminatı talep ettiği; bu maddenin tecavüzün refi davası ile ilgili olup, mali hakların ihlali nedeniyle eser sahibine “davalı ile bir sözleşme yapılmış olsa idi talep edebileceği telif bedelinin tazmin edilmesini” isteme hakkını tanıdığı; bu madde gereğince telif bedelinin hesaplanmasında varsayımdan hareket edildiği; yani farazi bir hesaplama yapıldığı; bunun için davacının, davalı ile bir sözleşme yapmış olsa idi, eserin yayılması, çoğaltılması ve işlenmesi için ne kadar bir telif bedeli talep edebileceğinin hesap edileceği;
-dosyada, davalının kitabının satış bedeli muhtelif internet sitelerinden alınan çıktılar olduğu; kitabın kağıt kalitesi ve kapsamı itibariyle satış bedelinin yaklaşık olarak 10.00 TL olduğunun varsayılabileceği; ancak davacı vekilinin sunduğu belgelerden bazı sitelerde 14 TL bazı sitelerde ise 10 TL’ye satıldığının anlaşıldığı; bu nedenle ortalama 13 TL satış fiyatı alınacağı; kitap için alınan bandrol miktarının 1000 adet olduğu; telif oranı %10 olarak kararlaştırılabileceği; bu verilerin ışığında, farazi sözleşme ilkesine uygun olarak davacının tezinin telif bedelinin hesaplanmasının; KDV hariç Kitabın Satış Fiyatı x Baskı Sayısı x Telif Oranı %63 alındı; yani; %8 KDV düşüldükten sonra 12.03 x 1000 x %10 = 1.203 %63 Alıntı olduğundan 757.89-TL FSEK m.68 uyarınca bunun üç katı ise 2.273,67 TL şeklinde olacağı;
-davacının şimdilik 500.-TL maddi tazminat talep ettiği,
-dava konusu tezi yazan Kemal Cebecik’in 440 sayfalık bir tez yazdığı, halk bilimi alanında Sıraçlar adlı halk üzerinde derin ve zaman yayılan titiz bir araştırma yaptığı; bu kadar uğraş sonucu ortaya çıkardığı bilimsel eserin davalı tarafından kitap haline getirilip basılması sonucu manevi haklarının özellikle adın belirtilmesi türündeki hakkının ihlal edildiği; FSEK m.70 anlamında, davacının manevi hakkına halel gelmesi nedeniyle 10.000.-TL tutarlı manevi tazminat talebinin yerinde olduğu;
Yönünde görüş bildirmişlerdir.
Mahkememizce bilirkişi raporunun gerekçe bölümünde 0,60 sonuçta ise 0,63 olarak değer hesabına esas alınan oranlardaki mübayenetin giderilmesi; ayrıca söz konusu eserin sayfa sayısı, hangi bölümlerde intihal olduğu ve bunun kitaba oranının ne olduğu hususunda Yargıtay denetimine elverişli EK RAPOR alınmasına karar verilmiş ve dosya ekrapor tanzimi için bilirkişi heyetine yeniden tevdii edilmiştir. Bilirkişiler mahkememize sundukları ekraporlarında; “Sıraçlar (Anşabacılı ve Hubyarlar) Beydili Alevi Türkmenleri” adlı eserin 0,63 mertebesindeki intihal oranı ile “Sarıköy Köyü Folkloru” eserden vücuda getirildiği bu durumda 11.07.2011 tarihli rapordaki mali haklar tazminatı hesaplamaları ile diğer tespitlerin değiştirilmesini gerektiren bir durumun söz konusu olmadığı” yönünde görüş bildirmişlerdir.
İhlal edilen manevi hakları nedeniyle hükmedilecek tazminatın miktarının eser sahibinin bilimsel kişiliği ve üretkenlik kapasitesi gibi sübjektif unsurlarla, ihlal edilen hakkın biçimi, hakkın ihlal edildiği eserin ulaş,tığı kitle sayısı, ihlal ile elde edilen faydanın niteliği, miktarı ve benzeri nitelikte olan objektif unsurlar dikkate alınarak belirlenmesi gerekeceğinden hükmedilecek miktarın da tarafların mali ve sosyal durumları ile uyumlu olması gerekmektedir. Bir başka anlatımla, tazminat alacaklısı yönünden bir zenginleşme aracı ve amacını aşar bir gelir haline getirilmemelidir. Açıklanan nedenlerle ihlalin boyutu da göz önüne alınmak suretiyle manevi hak ihlali ile ilgili olarak manevi tazminat takdir olunmuştur.
Davalının haksız eylemi neticesinde davacı asilin manevi haklarından umuma arz ve adın belirtilmesi ile ilgili manevi hakları, İLESAM yönünden de çoğaltma ve yayma ile ilgili mali hakların ihlal edildiği anlaşılmakla; özetlenen bu rapor mahkememizce usul ve yasaya uygun denetime ve hüküm kurmaya yeterli nitelikte bulunmuş açıklanan nedenlerle davanın kısman kabulüne karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle ve tüm dosya kapsamından;
Davanın mali hak tazminatı yönünden kabulü ile ile 2.273,67.-TL telif tazminatının (5846 sayılı yasanın 68 nci maddesi gereğince) eserin basım tarihi 01.03.2009 tarihinden itibaren değişir oranlarda ticari (avans) faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı İLESAM’a verilmesine,
Manevi hak ihlali ile ilgili talebin kısmen kabulü kısmen reddi ile; ihlal edilen manevi haklar göz önünde bulundurularak toplam 6.000.-TL manevi hak tazminatının 01.03.2009 tarihinden itibaren değişir oranlarda ticari (avans) faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı asil Kemal Cebecik’e verilmesine,
Manevi hak tazminatına ilişkin fazlaya dair talebin reddine,
İlan talebinin kabulü ile masraf davalıdan alınarak hüküm özetinin Türkiye genelinde yayımlanan bir gazetede bir kez ilanına,
Harçlar Yasasına göre hesaplanan 491,45-TL karar harcından peşin alınan 155,95.-TL ve ıslah ile yatırılan 26,35.-TL olmak üzere toplam 182,30.-TL’nin mahsubu ile bakiye 309,15.-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Kabul edilen maddi tazminat davası nedeniyle; davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 1.800,00.-TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacı İLESAM’a verilmesine,
Kabul edilen manevi tazminat davası nedeniyle; davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 1.800,00.-TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacı asil Kemal CEBECİK’e verilmesine,
Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü yazılı 1.717,60.-TL yargılama giderinin takdiren 1.200,00.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair hazır olan davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27.12.2011
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Non Profit Seo Los Angeles California
Avukatınız ile nasıl tanıştınız