 |
03/05/2025 Eski forum arşivi bölümü
Hukuksal Tartışmalar
ÇOCUĞUMU GÖREMİYORUM |
rich1974 |
SELAMLAR,
TAM BİR YILDIR ŞUBAT 2006 DA 4.DURUŞMASI OLACAK ÇEKİŞMELİ BİR BOŞANMA DAVASININ İÇİNDEYİM DAVACI TARAF OLAN BENİM. 7 YAŞINDA BİR OĞLUM VAR. BAZI SORULARIM OALCAK YANITLARSANIZ SEVİNİRİM.
1.SON ÜÇ AYDIR OĞLUM EŞİM TARAFINDAN BANA GÖSTERİLMİYOR. NE YAPABİLİRİM.ŞUBATTA OLACAK 4.DURUŞMADA MAHKEMEYE OĞLUMU GÖSTERİLMEDİĞİNİ SÖYLESEM HAKİM BANA BU KONUDA YARDIM CI OLURMU.
2.ÇOCUĞUM İÇİN ÖDEDİĞİM TEDBİR NAFAKASINI GÖSTERMEMESİNDEN DOLAYI DAVALI TARAFTAN İSTEYEBİLİRMİYİM.
|
necil |
Tedbir nafakasına hükmedildiğine göre çocuğunuzla görüş gün ve saatlerinizin de mahkemece belirlenmiş olması gerekir. Ancak, erkek olduğunuza göre bu konuda mahkemeden çok fazla bir şey beklemeyin. Ben de sizinle aynı durumda kalan mağdur bir babayım. Mahkeme çocuğumu ve beni ayın 1nci ve 3üncü pazarları ve sadece 4'er saatin dışında GÖRÜŞMEMEYE MAHKUM ETTİ. Bu bir yıl boyunca böyle sürdü. (Bazı aylarda 5 adet pazar oluyor. O durumda çocuğumu üç hafta üst üste göremiyorum ve mahkeme asla bunu düzeltmeye yanaşmıyor.) Yani kısacası; kanunlar, yargıçlar vs. bu konularda gözü kapalı olarak TAMAMEN KADININ YANINDA. Bırakın babanın çocuğunu görme hakkını bir yana, çocuğun babayı görme hakkını bile hiçe sayıyorlar maalesef. O dört saatlik görüşme günlerinin bazılarında bile çocuğumu göstermeyen anne için karakoldan polis getirterek tutanak tutturdum. Buna rağmen mahkeme kılını bile kıpırdatmaya gerek duymadı. Böyle bir ülkede yaşıyoruz malesef. Çocuğumuzun büyümesini ve kendi insiyatifini kullanmasını beklemekten başka çare yok gibi gözüküyor. Okuluna gidip tenefüslerde görmeye çalışınız benim yaptığım gibi. Bizim ülkemizde Aliye tarzı diziler çekilir ama çocuğunu rehin tutan anne ve çaresiz baba dizileri çekilmez. Sabır diliyorum size! |
slug |
Öncelikle sizin çocuğumu göremiyorum demeniz hakim için birşey ifade etmez. Bunu ispat etmelisiniz. Bu nasıl olacak? Bunun yegane yolu çocuğunuz icra kanalıyla almk üzere icra hakimliğine müracaat etmeniz ve icra takibi yapmanızdır. Biraz pahalıya mal olur ancak tek yol bu. Çocuk size teslim edilmesi, gereken gün ve saatde telimat yerinde bulundurulamazsa icra memuru bunu zapta geçer ve sizde bunu mahkemeye sunarsınız. Bu durumda baba velayet haklarını kötüye kullanan ebeveyn sıfatı kazanır ki bu durumda hakim çocuğu ondan alıp size dahi verebilir. Diğer taraftan hakimler bu konuda kadınlara öncelik verir diyen arkadaşıma katılmıyorum. Kızım 11 yaşında ve önce geçici velayet 'çalışan, çocuğa barınma ve eğitim olanakları sağlamaya ehil' olarak bana verildi, daha sonra Avrupa ve Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları söçzleşmesinden kaynaklanan hakları göz önüne alınarak kızım mahkemede 'babamla yaşamak istiyorum' dedei ve benimle yaşıyor. Artık hiçbirşey ben yaptım oldu şeklinde cereyan etmiyor. HAKLARNI İYİ BİLENİN SIRTI YERE GELMEZ Evet hukuk yavaş işleyen bir süreçtir ancak ispat ettiğiniz her iddinızda yanınızdadır. |
babaahmet |
quote:SELAMLAR,
TAM BİR YILDIR ŞUBAT 2006 DA 4.DURUŞMASI OLACAK ÇEKİŞMELİ BİR BOŞANMA DAVASININ İÇİNDEYİM DAVACI TARAF OLAN BENİM. 7 YAŞINDA BİR OĞLUM VAR. BAZI SORULARIM OALCAK YANITLARSANIZ SEVİNİRİM.
1.SON ÜÇ AYDIR OĞLUM EŞİM TARAFINDAN BANA GÖSTERİLMİYOR. NE YAPABİLİRİM.ŞUBATTA OLACAK 4.DURUŞMADA MAHKEMEYE OĞLUMU GÖSTERİLMEDİĞİNİ SÖYLESEM HAKİM BANA BU KONUDA YARDIM CI OLURMU.
2.ÇOCUĞUM İÇİN ÖDEDİĞİM TEDBİR NAFAKASINI GÖSTERMEMESİNDEN DOLAYI DAVALI TARAFTAN İSTEYEBİLİRMİYİM.
Ekleyen: rich1974 - 03/01/2006 : 12:21:51
|
|
necil |
Daha önce de yazdığım gibi mahkeme çocuğumu ve beni ayın 1nci ve 3üncü pazarları ve sadece 4'er saatin dışında GÖRÜŞMEMEYE MAHKUM ETTİ. Bu bir yıl boyunca böyle sürdü. (Bazı aylarda 5 adet pazar oluyor. O durumda çocuğumu üç hafta üst üste göremiyorum ve mahkeme asla bunu düzeltmeye yanaşmıyor. Hem mahkemede hem de anneye yalvardım "lütfen 5inci pazarları da görebileyim çocuğumu" diye. Hayır. İzin yok. ) Böyle bir anneden bahsediyoruz. Ne telefonlarıma çıkar, ne de çocuğumun bana telefon etmesine veya telefonlarımı cevaplamasına izin verir. Ben çalmadım, çırpmadım, namussuzluk etmedim. Sakıncalı bir kişi değilim. Şerefimle yaşayan birisiyim. Tek suçum erkek olmak. (Evet bu bir suç çoğu Aile Mahkemesi nezdinde maalesef). Bu durumda 7gün 24saat sürekli böyle bir annenin beyin yıkaması altında olan babasına düşman edilen bir çocuğun mahkemede:
"-Ben babamla yaşamak istiyorum"
demesi ne kadar gerçekçidir? Siz neden bahsediyorsunuz Allahaşkınıza? Annesi çocuğu duruşmaya çıkardı ve hakim de bu oyundaki rolünü oynayarak:
"- Babanla 4 saat (ayda toplam 8 saat eder) görüşmek sana yetiyor mu?" diye sordu ve çocuk korkusundan tabi ki :
"- Evet yetiyor"
cevabını verdi. Aksi cevap verseydi akşam annesi tarafından başına kimbilir neler gelecekti. Böyle bir riske hangi çocuk girer?
"Haklarını iyi bilenin sırtı yere gelmez" demişsiniz. Bir de bunu büyük harflerle yazmışsınız. Yok böyle bir şey malesef!!
Ben haklarımı iyi biliyorum. Çocuğumun da haklarını iyi biliyorum. Çocuğumun (HER ÇOCUĞUN) babasıyla görüşmeye (ayda iki kezden fazla görüşmeye) hakkı vardır. Ama bunu bilmek malesef yetmiyor. Sırtımız, hem benim hem de çocuğumun sırtı yere geldi malesef ve BİR YILDIR DA SIRTIMIZ YERDEN KALKMIYOR. Siz şanslısınız, ama herkes sizin kadar şanslı olamıyor. Ne kanunlar, ne hukuk, ne de mahkemeler mağdur babanın ve babasından mahrum bırakılan çocuğun yanında olmuyor Türkiye'de. Siz katılsanız da böyle, katılmasanız da..
Saygılarımla. |
babaahmet |
Ben de bu konuda bir şeyler söylemek istiyorum..
Bir baba olarak benzer süreçleri yaşıyorum. mahkemem devam ediyor. Boşanmanın üç ana sonucu/mücadelesi olduğunu anladım.
1- Boşanmanın sağlanması,
2- Maddi paylaşım,
3- Çocuklar (en önemlisi),
Benim örneğimde, sadakatsizlik diz boyu, sabahlara kadar mesajlar, tel. görüşmeler aylarca durmaksızın, aynı "adam"larla gündüzleri liseli aşıklar gibi gezerken tozarken resimler vs. Hepsi belgeli, resimli.
Boşanmayı ben istiyorum. Çünkü aksini düşünebilmem, kabul etmem imkansız. Ama karşı taraf amacına ulaşacak. Çünkü, yukarıdaki üç unsur da lehine olacak, yani kaybedeceği bir şey yok. (Tabi onurlu bir yaşamı kaybetmiş olmak, bazıları için bir anlam ifade etmiyor.) En önemlisi çocuklar ve maalesef hukuk çok büyük bir çoğunlukla anne lehine karar veriyor deniyor .
Sadakatsizlik yetmez "zina" olacak. Ne yani, çocuklarımızın geleceğini kurtarabilmek için, "zina" ispatı ihtimaline karşı gizli kamera sistemleri içinde mi yaşayacağız. Tedbir kararı gereği, şu anda çocuklarımı(5 ve 6 yaşlarında) sadece 1. ve 3. pazar günleri görebiliyorum.
Ben de işte bunu anlamıyorum. Nasıl aldatan erkek boşanma sonucu çocuklarının velayetini kaybederse ve bu haksa, aynı şeyi yapan kadın da aynı şekilde çocuklarını bırakıp gitmeli, ne hali varsa görmelidir. Çocukların velayeti için Hukuk'un anne yönündeki tercihi, kadınların (Sapkınlığa eyilimli bazı kadınları kastediyorum.) bu tür davranışlarını cesaretlendirmektedir.
Necil haklı, bütün medya Aliye'ci oldu. Her gece tv lerde, basında çocuklarının peşinden koşturan medyatik anne görüntüleri ile kamuoyu tek yönlü etkilenmektedir. Çünkü, benzer durumdaki baba'lar, aile onurları ayaklar alına alınmasın diye çıkıp bir şey söyleyemiyor. Oturup kapalı kapılar ardında çocuklarına ağlıyor.
Bu tür istismarlar benim gözlemlediğim kadarıyla, hiç de azımsanacak boyutlarda değil.
Yani burada adalet yoktur. İstismar vardır. Bu tür konular çığrından çıkmak üzeredir. Hukukun buna müsade etmemesi lazımdır.
Bir de bazı ülke hukuklarında, ayrılan eşlerin, velayeti müşterek kullanması sözkonusuymuş. Bu konu ülkemizde hiç tartışıldımı acaba?
Herkese Selamlar...
|
necil |
"Joint Custody" konusunun Türkiye'de kısa dönemde tartışılacağını pek sanmıyorum. Ancak biz mağdur babalar ile anneleri tarafından rehin tutularak babalarına düşman edilen çocukların haklarını savunmak üzere birleşebiliriz diye düşünüyorum. Bu amaçla bir web sitesi kuruyorum. (www.bosanmisbabalar.com / Çalışmalar bitmek üzere.) Site açıldıktan sonra siz, ben ve benzeri babaların katkısıyla bu sitenin gelişmesini ve böylece bir baskı grubu oluşmasını amaçlıyorum. Kapalı kapılar ardında ağlamaktan başka yapılacak şeylerimizin olduğuna inanıyorum. Günümüzdeki adalet sistemi MAALESEF BİZ BABALARIN ALEYHİNE ÇALIŞIYOR ama çocuklarımız büyüyünce bizim bu günlerde onlardan asla vazgeçmediğimizi, zalim annelerine pes etmeyip körü körüne annenin yanında olan çarpık adalet sistemine karşı çalıştığımızı görmeliler.
Sabır diliyorum size. (Kendinizi bırakmayın, bol bol spor yapın. Ben böyle atlatmaya çalışıyorum bu günleri.) |
babaahmet |
Sayın Necil, size çok teşekkür ediyorum. Benzer duygu ve düşünceler içinde olduğumuz anlaşılıyor. Ben eminin, biz sessiz bir çoğunluğu temsil ediyoruz. Ancak anlaşılan bu işler "sessiz" kalmakla hallolmuyor.
Bir baskı grubu ve bu yönde kamuoyu oluşturmak bence de tek ve endoğru yapılması gereken şey. Web sitesi girişiminizi çok taktir ettiğimi ve destekleyeceğimi bilmenizi isterim.
Benim özet olarak tekrar vurgulamak istediğim konu, boşanma kesin olarak kadın yönünden istismara açık. Çünkü kusurlu veya kusursuz olmak, gerek maddi paylaşım yönüyle gerekse çocuklar yönüyle (en önemlisi budur.) sonucu etkilemiyor. Geriye bir tek, maddi manevi tazminat hakkı kalıyor ki bu da hukukumuz uygulamalarında sembolik bir anlam ifade ediyor.
Madem evlilik akdi sadece bir tarafı bağlıyor, bu akid babalara bir güvence, bir hak sağlamıyor. Artık fazla saflığa gerek yok, niçin tek taraflı kendimiz bağlıyoruz, "Yok canım" demek lazım, "istersen gel beraber yaşayalım, samimiyetle ve gittiği yere kadar". Aksi giderse, çocuklarımızı nasıl olsa ayda iki gün görürüz. Bence kesinlikle daha iyi bir sistem ve bu öneride ciddiyim.
Sayın Slug,
Bizi lütfen delilleriniz ve davanız içeriği/seyri konusunda biraz daha bilgilendirebilirmisiniz.
Selamlar.. |
necil |
Sayın babaahmet,
Web sitesini Şubat sonuna kadar aktif hale getirmeyi amaçlıyorum. Bende mail adresiniz olmadığı için sizi bilgilendirme imkanım olamayacak. Ancak siz web adresini biliyorsunuz. 7-8 hafta sonra girmeyi bir deneyiniz isterseniz. Benzer durumda arkadaşlarınız varsa lütfen onları da bilgilendiriniz.
Selamlar. |
ceylink |
Selam ben 21 yaşındayım.Annem ve babam ben 1 yaşındayken ayrıldılar.Ve sizin anlattığınız gb çok çekişmeli bir davaymış.Kanuni olarak size bi bilgi veremem ama size tavsiyelerim var.
Ben 9 yaşımdan beri onla görüşmüyorum.beni sadece o yaşıma kadar doğu günlerimde aradı.bahaneside beni kanunen görememesi ve geçirdiği diğer rahatsızlıklar oldu.bunun yanında bana bikez olsun onun hakkında kötü söz söylemeyen annemi kötüledi.
Öncelikle çocuğunu tenefüs aralarında görmeye giden babamızı saygılarıla selamlıyorum.
Beyler çocuğunuzun hayatında bir az olsun var olduğunuz sürece çocuğunuzun size baba demesini hiç bir güç engelleyemez
Yalnız çocuk sadece etrafına bakar yoksanız yoksunuzdur varsanız varsınızdır.Bunun nedenlerine bakmaz.Eğer annesinin sizden soğutacağına inanıorsanız zaten bu yarışta kim karşıyı kötülerse o kaybeder.Çocuk psikolojisidir bu.Ama eğer çocuğunuzun yanında olmazsanız o zaman onun kafasında karşı tarafın söylediği kötü sözleri doğrulatmış olursunuz.
Sakın çocuğunuzu bi strateji savaşının içine çekmeyin.Belki benim dediklerimi dinlerseniz çocuğunuz benim gb babasına ismiyle hitab etmek yerine baba der.iyigünler |
necil |
Çocuğum telefonlarıma çıkmıyor, beni hiç aramıyor. Tamamen annesinin etkisi altında. Anneyi elbette kötülemiyorum ama annenin beni kötülediğini düşünüyorum. Cep telefonundan eskiden "babacım" olan adımı silmiş durumda. Mahkemenin verdiği (YETERSİZ) görüş saatlerinde mutlaka alıyorum. Eve bıraktıktan sonra bir dahaki görüşme gününe kadar malesef telefonda bile konuşmuyor benimle.
Pedagogların söylediği şu:
<<Tenefüslerde çocuğunuzu görmeye gitmek "baba duruşu / baba saygısı" bakımından doğru değildir.>> Ben dayanamayıp yine de gidiyorum Arkadaşlarının önünde beni kovuyor. Böylece aslında çocuğa kötülük yaptığımı söylüyorlar.
<<Büyüyünce durumu kendisine anlatıp düzgün ve saygın bir şekilde görüşürsünüz>> diyorlar. Bu tavsiyeyi dinlemek ve uygulamak benim gibi duygusal bir baba için pek kolay değil.
|
slug |
quote:
"- Babanla 4 saat (ayda toplam 8 saat eder) görüşmek sana yetiyor mu?" diye sordu ve çocuk korkusundan tabi ki :
"- Evet yetiyor"
cevabını verdi. Aksi cevap verseydi akşam annesi tarafından başına kimbilir neler gelecekti. Böyle bir riske hangi çocuk girer?
"Haklarını iyi bilenin sırtı yere gelmez" demişsiniz. Bir de bunu büyük harflerle yazmışsınız. Yok böyle bir şey malesef!!
Ben haklarımı iyi biliyorum. Çocuğumun da haklarını iyi biliyorum. Çocuğumun (HER ÇOCUĞUN) babasıyla görüşmeye (ayda iki kezden fazla görüşmeye) hakkı vardır. Ama bunu bilmek malesef yetmiyor. Sırtımız, hem benim hem de çocuğumun sırtı yere geldi malesef ve BİR YILDIR DA SIRTIMIZ YERDEN KALKMIYOR. Siz şanslısınız, ama herkes sizin kadar şanslı olamıyor. Ne kanunlar, ne hukuk, ne de mahkemeler mağdur babanın ve babasından mahrum bırakılan çocuğun yanında olmuyor Türkiye'de. Siz katılsanız da böyle, katılmasanız da..
Saygılarımla.
Ekleyen: necil - 04/01/2006 : 17:10:25
|
Ben şanslı değilim HAKLIYIM. Siz gerçekten haklarınız biliyor musunuz? Bu konuda kaç yargıtay kararı okudunuz? Ben allak bullak ettim kanunları verdiğim dilekçeyi reddedecek hakim hesabını da çatır çatır verir. Siz zannediyor musunuzki bunlar kolay oldu. Yok olmadı. Reddi hakim dahi yaptım ve kimsenin GIKI çıkamadı. Avukatım dahi apışıp kaldı. Kızım 'babamla yaşamak istiyorum' diyecek ve hakim anneye verecek kolay mı ? Kızım mahkemede BM ve AB Çocuk Hakları Sözleşmesinden kaynaklanan hakları gereğince 'söz hakkı istiyor' dedeim vemesin de göreyim. Siz bu sözleşmelerden haberdar mısını? Eğer hakim söylediğiniz gibi yönlendirici soru sorduysa siz veya avukatınız niye hakimi uyarmadı. Dinlemediyse tutanakları ve dinleyenleri şahit gösterip neden reddi hakim yapmadınız? Çocuğunuzun pedagog tarafından değerlendirilmesini istediniz mi? Diğer taraftan kötüden öğüt olmaz ancak yasalarımız gereğince 'geçici velayet esnasında mahkeme kime geçici velayet verirse versin taraflardan birinin çocuğu alıkoyması'nın suç olmadığını biliyor musunuz? Çocuğunuzu alıp vermeseydiniz o da madem öyle çıkıp babamı istiyorum deseydi. Diğer taraftan önemli olan babayle veya anneyle olması değildir. ÇOCUĞUN MUTLULUĞUDUR. Birinizden birisiyle yaşamak zorundaydı kendinize sordunuz mu 'çocuğum şu anda mutlu mu?' yanıtı evet ise endişelenmeyin. Ha evet siz mutsuzsunuz bu kötü ama unutmayın bu evliliği çocuğunuz yıkmadı. O halde ondan katlanmasını bekleme lüksünüz yok. Katlanması versa siz veya annesidir. KATLANIN. Biliyorum içiniz acıyor ama söylediklerimi anlayacağınızı umuyorum. Ard niyetim yok ÇOCUĞUNUZ MUTLU İSE sineye çekin. Benim kızım da annesini sildi. Bundan gurur duyan baba manyaktır. Ben çocuğumu pedagoglarda gezdiriyorum Allah aşkına yardım edin bir annesi olması lazım diyerek. Bu da can yakıyor merak etmeyin. Silinmek istemiyorsanız 5 pedagog gezmiş bir baba olarak tavsiyem PEDAGOGLARI DİNLEMEYİN. Çocuğunuza onu çok sevdiğinizi hissettirmekten çekinmeyin. Yok düzenli ilişkiymiş, yok çocuk tenefüste görülmezmiş. Hadi canım. Gidin görün, her telefonunuzda sevginizi, özleminizi dile getirin. Önemli günlerini hep hatırlayın ve her telefon sonunda YAVRUM bir ihtiyacın var mı demeyi unutmayın. Artık sevmeseniz dahi annesine de değer verdiğinizi gösterin. Anneler gününde ona hediye alın. Doğum gününde annesini de hatırlayın. Kısacası çocuğunuzun değerlerine saygı gösterdiğinizi ona hissettirin. Dha çok mu görmek istiyorsunuz? Mahkeme devam ediyorsa ilgili yargıtay kararlarını gösterip süre artırımı isteyin., bittiyse yeniden dava açın. VELAYET DAVASI AÇMA HAKKI her ebeveyn için sınırsızdır 18 yaşına kadar bir davanın bittiğinin ertesi günü yenisini açabilirsiniz. Her aşamada muhakkak PEDAGOG MUAYENE VE BİLİRKİŞİ görüşü isteyin. Çocuk için zararlı ebeveyn sıfatınız ıspatlı değile pedagog raporunu çiğneyen hakimi reddeddin ve önce hakimler savcılar yüksek kuruluna o da yetmezse AİHM'ne şikayet edein. Diğer taraftan hakimi ayrıca dava edin yeni TCK gereğince gerek hakimleri gerekse kusurları mutlaksa vekillerinizi şikayet ettiğinizde çok ciddi yaptırımlara maruz kaldıklarını biliyor musunuz? Üzmek için söylemiyorum ama OKUYUN google mükemmel bir nimettir çareniz muhakkak vardır arayın bulun. |
ceylink |
Gerçekten sizin adınıza çok üzüldüm.Ben eğer babam böle işi ypmış olsaydı aynı tepkiyi ona göstermezdim.Annesi gerçekten kötülüye olabilir.Benimannem böle bişi yapmamıştı.Pedegoklar sizin yaptığınız davanışın yalnış olduğunu söylemelerinin yanında ona nasıl ulaşcağınızıda söylemesi gerekiyor.
Benim düşüncem büyümesini beklemeyin.Çocuğunuz konusunda asla pes etmeyin.Büyüdüğünde herşey çok geç olabilir.Ama ona önce onu annesinden almayacağınızı kanıtlamakaçıklamak zorundasınız.Çocukça bi korkudur bu bende yaşamıştım.Ki babam beni daha öne kaçırdığı içi bu korku vardı.
Bazen çocukların çok acımasız olabiliyor.ve bu gb durumlarda git demeleri gel anlamına gelebiliyor.
Çocuğunuz kaç yaşında ve cinsiyeti ne bilmiyorum.Ama erkek çocuğuysa annesi konusunda daha bi korumacı olacaktır.ve annesi sizin hakkınızda şeyler söylüyorsa bu olabilir.ama umarım çcuğunuz eşinizle aranızda oan sorunlara tanık olmamıştır.Çünkü bu daha büyük i sorun demektir bana göre. |
necil |
Yazdıklarınızı defalarca okudum. Avukatlarla hemen tekrar görüşeceğim. Şu ana kadar bu konuda bir buçuk yıldır dört avukatla görüştüm ve görüşmeye devam ediyorum. Elimiz kolumuz bağlı gibime geliyordu ama sizin yazdıklarınız bana sanki daha yapabileceğimiz şeyler olduğuna dair umut verdi. Kızım 12 yaşında ve mahkemenin verdiği ayda iki günün dışında annnesi ASLA bizi görüştürmüyor. Kızım telefonlarıma dahi çıkmıyor. Boşanma davamız Yargıtayda. Sonra çocuğumla görüş günlerinin düzenlenmesine dair tekrar dava açmayı düşünüyoruz. Daha önce neler yapılabilir bir fikrim yok. Resmi görüş günlerinde iki ayrı kez görüşme saatinde çocuğu hazır bulunmadığına dair polis tutanağım var, umarım bir işe yarar. Mümkünse sizinle e-mail yazışması yapmak istiyorum. Bildiriseniz sevinirim.
Teşekkür ve Saygılarımla |
AdilTurk |
Ayni derde muzdarip olmus babalar arasindayim diye dusunuyorum. 6 yasinda bir oglum var, 3,5 yil önce bosanma sürecim basladi, bosanma surecinin baslamasi akabinde hafta sonlari gorusme icin ara karar aldirdim, bu ara karara binaen cok defa oglumu gormeye gitmeme ragmen bir kez 3 yil once gördüm. Daha sonralari gittiklerimde hep oglumu kacirdilar. Her göremememden sonra hep sikayet ettim, ve eninde sonunda 2 ay hapis cezasi anneye cikti, 2 ay hapis cezasi paraya cevrildi. Bu aldigim delillleri aile mahkemesine verdim, ben kesin oglumun velayetini alirim diye dusunurken, gecen gerçeklesen bosanma kararina gore velayeti anneye verdiler. Anne ve ailesi yine ayni, yine oglumu göstermiyorlar, telefona vermiyorlar. Cok mücadele ettim, çok ugrastim ve su sonuca vardim Türkiye de adalet yok ve yapanin yaninda kaliyor, sistem illa kotu ol diyor, adalete guvenerek hiç hukukun disina tasmadim, simdi keske diyorum oglumu o zamanlar kacirsaydim, benim oglumla irtibatimi koparamazlardi. |
N. Güneri DOĞANÇAY |
BEN DE SİZİN GİBİ MAĞDURUM.. ÖZELLİKLE NECİL ARKADAŞA VE SİZLERE TEŞEKKÜR EDİYORUM. BU NE BİÇİM BİR ÜLKEDİR Kİ KADILARI BU KADAR DEĞERLİ İMİŞ. KANUNLAR AÇIKÇA KADINI ERKEĞİN ÜZERİNE PEŞKEŞ ÇEKİYOR. BİZ DE KADIN OLAYDIK DA EVLENİP BORCUMUZU DA ÖDETTİRİP, ÇOCUK SAHİBİ OLSAYDIK BİR DE ÜZERİNE MADDİ MANEVİ TAZMİNAT VE HER SENE ARTAN NAFAKA ALIRDIRK. ÇOCUK BİZDEN Mİ DİYE DAHİ SORMA ŞANSIMIZ BULUNMUYOR. AVUKATLAR BİLE EĞER KADIN SA SES ÇIKARMIYOR. KANUNLARI İŞİNE GELDİĞİ GİBİ YORUMLUYORLAR. YARGIYA BAK!
NGD |
necil |
Sayın Doğançay,
Lütfen www.bosanmisbabalar.com sitesini şubat sonuna doğru ziyaret ediniz. Mahkemelerin körü körüne boşanmış annelerin lehine ve babaların kayıtsız şartsız aleyhine karar vermesi, kanunların -sözde- adalet sistemimizin buna göre tasarlanmış olması yüzünden mağdur durumda olan çocuğunu göremeyen babalar için bir platform kurmayı amaçladım. Lütfen zaman zaman siteye girerek yeni eklenen makale, görüş vs. yazıları okuyunuz. Yaşadıklarınızı diğer benzer durumdaki babalarla paylaşınız.
Allah sabır versin hepimize!!
|
Bugünün tarihi: 03/05/2025 06:27:14 |