quonon |
A-B-C-D dört mirasçı. A ölmüş, 4 mirasçısı var. B'nin kendi C ve D'nin verdiği vekaleti var. Mirasçılar yabancı ve Türkiye'deki gayrımenkulü bilmiyorlar. X adlı Türk gidip B'yi buluyor ve Türkiye'de gayrımenkulü olduğunu ve fiyatının 30000 olduğunu ama kendisinin 55000 vereceğiniz söylüyor. B kendi adına ve vekalet iki hisse için adi yazılı bir belge ile satış yapıyor ve X'e vekalet veriyor. X vekaleti alıp Türkiye'ye geliyor. Daha sonra B gayrımenkulün değerinin 225000 olduğunu tespit ediyor ve telefon ederek X'e vekaletten azledeceğini bir işlem yapmamasını söylüyor. X arkadaşı Y'ye hemen bir satış vaadinde bulunuyor ve tapuya şerh ediyorlar. Bu şerhten bir hafta kadar sonra azlediliyor ve azilname tapuya sunuluyor. Sorular:
--Tüm mirasçılar gerçek bir alıcıya şerhli satışa rağmen satış yaparlarsa yeni alıcıya karşı Y bir hak talep edebilir mi? Yeni alıcı mirasçıların öne sürebileceği itirazları (hile, gabin, vekalet görevinin kötüye kullanılması vs.) öne sürebilir mi? Alıcının iyi niyetli oluşu aranır mı?
--Mirasçılar satışı yaptıktan sonra satış vaadi sözleşmesinin iptali için (hile ve vekaletin kötüye kullanılması) bir dava açıp şerhin silinmesini talep edebilir mi?
--Y yeni alıcıya karşı dava açarsa tapu iptal edilecek olsa alıcının ödediği fiyatı mı yoksa satış vaadindeki fiyatı mı ödemek zorundadır.
--bu ve benzeri sorular... |