 |
03/05/2025 Eski forum arşivi bölümü
Hukuksal Tartışmalar
Evlenme/Boşanma? |
t_i_l_k_i |
foruma üye olalı daha 24 saat olmadı ve kendimle ilgili olduğu için boşanma konularını inceledim. Fakat durum içler acısı. Evlenirken bu kadar kolay evleniyoruz fakat boşanırken neden bu kadar eziyet çekiyoruz. Konuların çoğunu inceledim ve geçen ibareler hemen hemen aynı. Kurtulamıyorum, süründürecekmiş, uzatacığını söylüyor, nasıl kurtulabilirim, ayrıldıktan sonra açılan tazminat davaları. nedir bunlar böyle neden bi kişinin tekeline bırakılıyor (eşlerden). Evlenirken madem aklı başında insanlar olarak kararlar verebiliyoruz neden ayrılırken veremiyoruz. Ve bu mahkemelerde evlenirken aklın nerdeydi kardeşim gibi sorular getiriyor karşımıza. Evlilik birliğini kurmak nasıl bizim tarafımızdan yapılıyorsa evlilik birliğini bozulmasıda bizim tarafımızdan yapılmalı bence. Neden mahkemeler türk aile yapısını korumak gibi bir görev üstleniyor ve bize eziyet ediyor. Bunun iki tarafıda yıprattığını bilmiyorlarmı. Kaçtane aile kurtarılmış şimdiye kadar ve kurtarılanlardan kaç tanesi iyiki AİLE BİRLİĞİMİZİ KORUMUŞLAR BEY/HANIM gibi bir konuşma geçirmiş.
Bu konuda gerçekten hiç bir ilerleme sağlayamayacakmıyız. Bunun yanlış olduğunu illa başımıza gelincemi anlayacağız. Ve toplum olarak ne yapabiliriz bu konuda kanun değişikliğini nereye hangi kanalla ve nasıl yaparız. |
Nilgül Saraç |
Geçimsizlik sebebiyle açılan boşanma davasında boşanma kararı verilmesi için temel unsurlardan biri evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıdır.fakat budurmda da davacının kusuru davalıdan daha fazla olmamalıdır ayrıca geçimsizliği ispatlamanız gerekir.Hakim taktir yetkisi geniştir.Fakat karşı taraf boşanma nedeni kabul etmezse bu halde boşanma davası uzayabilir.
Hakim tarafların boşanmada biraz çekimser oldukları kanatine varırsa barışmaları için telkinde bulunup davayı ileri tarhlere atabilir. fakat bunu dışında eğer taraflar anlaşmışlar ve anlaşmalı boşanma davası açmışlarsa dava kısa sürede sonuçlanacaktır. |
rich1974 |
SAYIN ARKADAŞIM BEN SANA YÜREKTEN KATILIYORUM AMA MAALESEF AİLE MAHKEMELERİ BOŞANMA İSTEĞİYLE GELEN BİR ÇİFTE (EĞER KADIN DAVAYI AÇMAMIŞSA) BOŞANMAMASI İÇİN ELİNDEN GELENİ YAPIYOR HATTA BENDE ŞUANDA BÖYLE BİR DAVADAYIM 3.DURUŞMA OLACAK 10 DAKİKA KONUŞAMADIM BİLE HAKİM SORUYOR İSTİYORMUSUN İSTEMİYORMUSUN DİYE ONDAN SONRA HADİ GİT 3 AY SONRA GEL BEN BU KADAR SAÇMA BİR DÜZEN GÖRMEDİM SANIRIM YOĞUNLUK O KADAR FAZLAKİ 5 DAKİKA KONUŞMAYA HAKKIN YOK NEDEN SORULMUYOR DAVALIYA DAVACIYA HERŞEY KAĞIT ÜZERİNDE BIRAKLIYOR BİRDE KADIN VE ÇOCUK HEMEN MAĞDUR GÖZÜYLE BAKILIYOR BİR ERKEK ÇOK ZOR EVLENİYOR AMA KADININ EVLENMESİ ZOR DEĞİL ARTIK DEVİR DEĞİŞTİ DOĞRU DÜRÜST İNSAN KALMADI DÜZENDE BUNU DESTEKLİYOR SANIRIM HAKİMLER DAVAYI NE KADAR UZATIRSAM NASIL OLSA BARIŞIRLAR MANTIĞIYLA HAREKET EDİYOR EMİNİM KİBU ŞEKİLDE BARIŞANLARDA OLUYORDUR AMA TEK CELSEDE BİTSE EĞER İSTERLERSE TEKRAR EVLENEBİLİRLER YASALAR ENGEL Mİ OLUYOR SANKİ BEN ANLAMIYORUM ÇOK KÖTÜ BİR SİSTEMİMİZ VAR... |
t_i_l_k_i |
110 kişi okumuş 1 tane cevap herkes halinden memnun sanırım kanundan önce kafaları değiştirmek lazım öyleyse... |
tokat |
mrb...
haklısın kardes evlenmek ayrı bı dert bosanmak farklı bı dert
allah kımseyı mahkemelere dusurmesın
okumusundur benım sorunumu benımde ayrı bı derdım war???
senın fıkrın nedır benım durumuma...??? |
nurtenoz |
sayın tilki bey
ne demek istediğinizi açıkça yazsana. ne demek mahkemeler süründürüyor. Ne olacaktı ya, adam kadından hevesini alınca kapının önüne mi koysaydı. çocuklar ne olacak ya. forumları oku bakalım nafaka vermemek için erkekler ne taklalar atıyorlar.
Evlilk birliğini ik kişi rızayla kurar. Mahkemeler de iki kişi rıazayla boşanmak isrese bi şey demiyir boşuyor zaten
ama siz, boş ol deyip boşamak istiyorsunuz anlaşılan. Kanun değişikliğini nasıl olmasını istiyorsunuz. açıkça yazın, hep beraber tartışalım.
1 kişi cevap vermiş onun ve senin kafan sağlam, sitedeki 30.000 kişinin kafası değişek, nasıl olacak bu. sen kendi kafanı değiştirmeyi denesene önce |
magnolia |
Sayın nurtenoz,
Sanırım konuya tek taraflı bir bakış açısıyla yaklaştınız. Eğer evlilik kurumunu heves almak olarak görüyorsanız bu sizin bakış açınızdır tabi ki. Ancak bu dünyada bir insanın zorla yapamayacağı tek şey, sevmediği bir insanla aynı evi paylaşmaktır. Kadınlar bir mağduriyet perdesinin arkasına gizlenip, bazı durumlarda sırf karşısındakinin hayatını mahvetmek için bu işi uzattıkça uzatıyorlar. Bir insanın onuru her şeyden önemlidir, sevmeyen bir kişiye zorla benimle aynı evde oturacaksın ve görevlerini yapacaksın, kabul etmezsen bugüne kadar çalışıp didinip biriktirip aldığın her şeyi elinden alacağım türünden davranışları insanca bulmuyorum. Kadınlarımızın çoğu çalışmayıp evde oturuyorlar sonra da hak iddia ediyorlar. Bu son derece dengesiz bir davranış biçimi, şahsımca. Tersi de geçerlidir.
Bir insan eşini sevmiyorsa, kanunların zorlamasıyla bu işkenceyi devam ettirmesi bana göre çok anlamsız. |
Av.Fırat Bayındır |
Boşanamayanların ya da istedikleriçabuklukta boşanamayanların psikolojisi ile açılan bu ve daha önceki benzer tartışmalar yakınma olarak kalmaya devam edecek ve bir sonuca ulaşılamayacaktır.
Elbette ki aşağıda belirttiklerimiz hukuk çerçevesinde olacaktır.
Aile. bütün toplumlarda toplumu oluşturan TEMEL unsurlardan birisidir. Bu nedenle ÖNEMLİ olup KANUNLARLA korunma altına alınmaya çalışılmıştır.
Anayasa Madde 41 - Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır.(*)
Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar.
Kadın ve erkeğin EVLENME AKDİ yaparak kurdukları aile, elbetteki kanunların koruması altında olacaktır. Ve elbette ki bu AKDİN ortadan kalkması için de HAKİMİN MÜDAHALESİ gerekecektir.
Kadının karşı koyması nedeniyle davanın uzaması, erkeğin süründürülmesi ise bana göre laf-güzaftır. Yıllarca uzayan gayrımenkul davaları, ticari davalar, bir türlü tahliye edilemeyen kiarcılar vb hiç de yabancımız değildir. Medeni Kanunda boşanmak için yeterli düzenlemeler de mevcuttur ama asıl olan ailenin bir arada tutulmasına çalışmak,boşanmayı son çare olarak dikkate almaktır.
Sizlerin arzuladığı sistem eski MECELLEMİZDE MEVCUTTU. Boş Ol demek yeterliydi,İstediğiniz eğer buysa,buna imkan yok ne yazık ki.
Ama sizler içinizi boşaltmak, burayı da Marko Paşa olarak kullanmak istiyorsanız yazılarınıza devam ediniz.
|
t_i_l_k_i |
Sayın nurtenoz hanım
yazdığınız metinle evliliğe bakış açınızı gayet net bi şekilde ifade etmişsiniz (HEVES) Toplumumuzda evlilik belirli bi olgunluğa erişmiş insanların karşı tarafla BİR ÖMÜR geçirebileceği kanaatine kavuşmasını müteakip gerçekleştirilen bi olaydır. Yani sizinde tabir ettiğiniz gibi "AA ne güzel erkek/bayan. Dur evleneyimde hevesim geçsin" gibi birşey değildir.
Ancak insanın olduğu yerde hata vardır düşüncesiyle her zaman doğru kararlar veremeyebiliriz. Zararın neresinden dönersen kardır sizlerde biliyosunuz. Burada kast ettiğim zarar maddi zarar değil MANEVİ zarar.
Ben burada BOŞ OL deyince bitsin demiyorum. Madem mahkemelerimiz aile birliğini korumaya çalışıyor. Önce aile fertlerinin psikolojisini ele alsın.
Ayrıca ben konuyu yazarken kadın veya erkek belirtmişmiyim birde onu inceleyin isterseniz. Taraflar demişim psikoloji demişim yıpranma demişim bunlar size bişeyler ifade ediyormu nurten Hanım???? |
tokat |
tilki beye katılıyorum... |
morgüller |
ben 6yıldır evliyim birgün yüzüm gülmedi eşim sırf ailesini tercih ettigi onların yaşamından kopamadıgı için evi habersiz cocukları alarak terk etti artı yaşamında başkası oldugu savcılıkca tutanakla resmen tespit oldu o bana nafaka açtı ben boşanma ve 6aydır devam ediyor 700milyon maaşa 350 nafaka 100icra450 ytl ödüyorum hiç bir suçum yok 2 yıldır mahkemedeyiz ama protokol yapıp barışmıştık tabi yine kız tarafı sözünü geçirdi kızını geri HALİNİZE ŞÜKREDİN |
morgüller |
KUSURA BAKMAYIN AMA YORUM YAPMAK GİBİ OLMASIN HADDİM OLMAYARAK BİR SORU ŞEKLİNDE YORUM:mahkemeler aile bütünlügünü degilde kadını koruyor olmasın,en azından tedbir nafakası geçerli nedenlere baglanmalı aksi takdirde koruyucu degil yıkıcı |
morgüller |
KUSURA BAKMAYIN AMA YORUM YAPMAK GİBİ OLMASIN HADDİM OLMAYARAK BİR SORU ŞEKLİNDE YORUM:mahkemeler aile bütünlügünü degilde kadını koruyor olmasın,en azından tedbir nafakası geçerli nedenlere baglanmalı aksi takdirde koruyucu degil yıkıcı |
Av.Dilek Kuzulu Yüksel |
Sayın morgüller,
Muhtelif forumlarda hukukun aileyi değil, kadını koruduğunu beyan etmişsiniz. Gerekçe olarak da kendi durumunuzu ileri sürmüşsünüz.
Hukukta en önemli kavramlardan biri "ıspat" tır. Herkes, herşeyi iddia edebilir, herkes birilerini suçlayabilir, kendisinin karşısındakinden daha haklı olduğunu düşünebilir, ancak bunlar ıspatlanmadığı sürece hiçbir önemi bulunmamaktadır.
Hukuk sistemimizde birtakım sorunlar olduğu doğrudur, ancak ne olursa olsun hiçbir hakim cinsiyete göre karar vermemektedir. Bu nedenle, daha önce de defalarca dile getirdiğimiz gibi, kararlar aleyhe olduğunda hatayı birilerinde aramayalım lütfen.
|
5Eylul |
Sayin Dilek hanima katiliyorum.
Malesef arkadaslar daha cok kendi ve etrafindaki tecrübelerinden yola cikarak genel bir kaniya variyorlar. Üstelik buradaki yazilanlara dayanarak, olaylarin ic yüzünü bilmeksizin, mesuliyeti Hukukun üzerine yikmak, bence zulüm'dür.
Tilki arkadas diyor ki: Evlenirken madem aklı başında insanlar olarak kararlar verebiliyoruz neden ayrılırken veremiyoruz. Ve bu mahkemelerde evlenirken aklın nerdeydi kardeşim gibi sorular getiriyor karşımıza. Evlilik birliğini kurmak nasıl bizim tarafımızdan yapılıyorsa evlilik birliğini bozulmasıda bizim tarafımızdan yapılmalı bence. Neden mahkemeler türk aile yapısını korumak gibi bir görev üstleniyor ve bize eziyet ediyor.
Aile müessesinin toplum icinde ne kadar önemli bir yer aldigini sizlerde biliyorsunuz. Dahasi, Evlilik akit'le yapilir, hayati paylasmaya dair bir sözlesme'dir. Bu sözlesme sadece iki insan arasinda kalmiyor, eski caglara bakarsaniz, o zamanlar bile farkli geleneklerin esliginde konu komsuya bu ahit beyan edilirdi, sahit olurlardi.
Eslerden birinin digerinin hakkina, tecavüz etmesi, riyaet etmemesi, akit'i zedeler, bozar. Örnegin Islam anlayisina göre önce esler bir biriyle konusmali, konusmak fayda getirmiyorsa yataklar ayrilir(darb fiilinin öz anlami ayirmak, ayrilmaktir), bunun neticesinde de uzlasmaya varamiyorlarsa en sonunda yollar ayrilir. Din'i özünden koparip yozlastiranlarin iddia ettigi gibi erkegin kadini veya kadinin erkegi dövüp dizginlestirmek gibi bir durum asla sözkonusu olamaz, kaldiki aile icinde coluk cocuga sözlü baski veya carptilan anlamda darb uygulansin. Malesef gerek Türkiyemizde gerek baska topraktlarda Müslüman oldugunu iddia eden insanlar kendi inanc esaslarina dahi sadik degiller.
Bugün Devlet kurumu, iki insanin hayati paylastigina dair yazili olarak tanikligi üstleniyor. Böyle bir otoritenin olmasi gerekiyordu. Eski caglarda olsa ayrilmak isteyen iki bireyin haklarini hangi otorite adaletli, objektif sekilde paylastiracakti?
Eger Tilki arkadasin görüsleri esasli olsa, toplum icimde düzen saglanamazdi. Öyle insanlar var ki pireye yorgan yakiyor, ilk tartismada evi terk edenler, etten püften gerekcelerle bosanmak isteyenler, birilerinin malindan faydalanmak icin evlenenlermi dersiniz.
Dahasi, Hukukun aile icine fazlaca karistigini iddia edenler neden konu borc oldugu zaman Hukuka bas vuruyor? Nasil ki karisini bos ol demekle kendi heves ve anlasiyina göre hemen bosayip gözden cikarabiliyorsa, borc konusunda da ayni uygulamayi yapsa ya, aha da ben fesih ettim alacagim verecegim kalmadi desin ya, neden diyemiyor? Borcta bir hak degilmidir iade edilmesi gereken?
Benim gecinemeyen ciftlere tavsiyem, eger konusmak fayda vermiyorsa önce yataklari mutlaka ayirin. Ayni cati altinda ayri yasamanin ilk adimidir bu, icab ediyorsa esler ayri evlerde de kalabilir. Eger bu yöntem fayda saglamiyorsa, artik dostlariniza konu komsuya ayrilmak istediginizi acikca beyan edin, bilsinler, etrafinizdaki insanlar ayri yasadiginiza tanik olmalilar. Ilerde dava acildiginda esinizle beraber örnegin bir yerle gidip gezmediginizi, paylastiginiz hic birseyin olmadigina taniklik edecek insanlar mevcut olsun.
Nasil ki basta evleneceginizi etrafa beyan ediyorsunuz, ayrilik noktasina gelipte dönüsünüzün olmadigina kanaat getirmisseniz bunuda beyan etmelisiniz. Dava acildiginda eslerin ifadesine karsin taniklarin ifadesi celiski dogurursa, yani cevrenize ayrildiginizi ilan ettiginiz halde beraber sinemaya suraya buraya gider, vakit gecirirseniz, niyetinizle fiilleriniz celiskili olur, siz o anlamda beraber bir yerlere gidip vakit geciriyor olmasaniz dahi tanik olarak tuttugunuz her sahis bunu böyle algilamayabilir.
Son olarak Hukukun taraf tuttugu iddiasina itiraz olarak kendi basimdan gecen bir olayi anlatayim:
Annem 2004'de kanser müptelasi oldu, vefaat etti. Allah rahmet eylesin.
Babam bosanma davasini Annem'den habersiz 2002 yilinda türkiyede acmisti, ancak mahkeme bildirisi geldiginde haberimiz oldu, üstelik sahip oldugu o zamanki iki katli epey para yapan evini yegeniyle beraber bir tezgah planlayip baskasinin üzerine gecirdi. Babam Yimpas'ta hissedar oldugunuda Mahkemeye bildirmemisti.
Eger bizler cocuklari olarak 10 sayfayi askin bütün sahit oldugumuz olaylara ifade vermeseydik, yimpas'ta hissesinin oldugunu vede evini dava öncesi baskasinin üzerine gecirip mal kacirdigini ispatlamamis olsaydik, Hakim sirf babamin ve kendi sahitlerinin ifadeleri dogrultusunda Annem'in aleyhinde karar verecek, hakki oldugu haklardanda mahrum kalacakti. Hakim nereden bilsin kimin hakli oldugunu, eger biz birsey yapmasaydik erkenden karar verilecekti, durusma günün bir gün öncesinde elimizde ne varsa dogrudan mahkemeye, Hakim beyin eline acil postayla ulastirdik. Elde edilen deliller neticesinde dava uzadi ve sonuc itibariyle rahmetli Annemin lehine sonuclandi.
Arkadaslar, is sadece Avukatta ve Hakimde bitmiyor. Ortaya koydugunuz gerekcelerin ispatini getiremezseniz Hakim ne yapabilir ki? Ve olanaklarinizi degerlendirmeksizin kendi acinizdan yeterli caba gösteremiyorda bütün isleri Avukat'in üzerine yikarda beklediginiz yada hakli oldugunuz hakki alamazsaniz Avukat ne yapabilir?
Hakim tarafsiz olmak zorunda, önüne serilen gerekcelerin ispati dogrultusunda kanaat getirebilir.
Saygilar
Hayati |
magnolia |
Anlayamadığım şey, birçok kişinin olaya toplumsal açıdan bakması.. Oysa evlilik biriyle beraber başta sevgi olmak üzere her şeyi paylaşmaktır. Eğer sevgi biterse paylaşım da biter ve bir insanın yapamayacağı tek şey, insan olmanın temelidir bu, sevmediği biriyle beraber olmaktır.
Ve herhangi bir otoritenin, sevmediğin halde zorla bu kişiyle oturacaksın deme hakkının olmadığını düşünüyorum. İnsan birini sevmediğini nasıl ispatlayabilir? Duyguların somut ispatları mı vardır? Somut olarak ispat etmeye çalışınca, efendim kusurlu taraf sizsiniz, o yüzden ömrünüzden bir 3 yılı çalacağız, ondan sonra sevmediğinize karar vereceğiz ve özgür kalacaksınız demesi bana anlamsızca geliyor. |
Av.Dilek Kuzulu Yüksel |
Sayın magnolia,
Kanunların korumaya çalıştığı aile birimi ve evlilik müessesesidir. Evlilik evcilik oyununa benzemez, sıkıldığınız ya da sevginiz bittiği zaman "Ben oynamıyorum, sıkıldım, bu oyunu burda bitirelim." diyemezsiniz, derseniz de sonuçlarına katlanmak zorundasınız.
Kanun, hiçbir sebep yokken boşanmak isteyen tarafı değil de karşı tarafı koruyacaktır elbette. Aksi halde, evlilik diye bir kurumun saygınlığı kalmazdı, herkes evlenir, sıkılınca da boşanırdı. Böyle bir durumda karşı tarafın haklarını kim koruyacak, mağduriyetini kim giderecek, ya da evlenip çocuk sahibi olduktan sonra, "Sevgim bitti arkadaş, buraya kadar." diyen bir anne/babanın çocuklarının menfaatlerini kim gözetecek hiç düşündünüz mü?
Eğer sevginin bitmesine karşı taraf sebep olmuşsa, yani ayrılmak isteyen tarafın kusuru daha az ya da hiç yoksa kanun bu kez boşanmak isteyen eşi korumaktadır.
Dikkat ederseniz kanun, her zaman mağdur olan ve mağduriyetini ıspat edebilen tarafı korumaktadır. Hiçbir otorite "Sevmediğin insanla beraber oturacaksın, yaşayacaksın" demez, "İstemiyorsan, haklı ya da haksız olmana göre değişen sonuçlarına katlanmak zorundasın." der.
|
mordelen |
Dilek Hanım,
Peki tedbir nafakası almak için karşı tarafında ispat etmesi gereken şeyler olması gerekmiyor mu? Verilen karar erkeğin suçlu olduğu düşünülerek verilmiş bir karar değil mi?canı sıkılan her eş evi terkedip tedbir nafakası alabilirmi?Ben haklı olduğumu ispat ettiğim de fazla kesilen tedbir nafakasının geri istersem alamazmıyım?
|
Av.Dilek Kuzulu Yüksel |
Sayın mordelen,
Tedbir nafakası her isteyene verilmiyor elbette.
Çocuk varsa ve çocuk nafaka talep eden tarafta kalıyorsa, çocukların mağduriyetini engellemek için tedbir nafakasına hükmediliyor ki burada esas olan çocukların menfaatidir.
Çocuk varsa ve nafaka talep edilen tarafta kalıyorsa ya da çocuk yoksa, talep eden tarafın dilekçesinde belirttiği hususlar üzerinde hakim inceleme yapar, nafaka talep eden tarafın delilleri kusursuzluğunu ya da daha az kusurlu olduğunu ıspat edebilecek durumdaysa hakim tedbir nafakasına hükmedecektir, ıspat edemeyecek durumda ise ya reddedecek ya da deliller toplandıktan sonra değerlendirmek üzere erteleyecektir.(Dava açılır açılmaz, re'sen tarafların ekonomik durumları araştırılmaktadır.) Hakimin keyfi karar verdiğini düşünüyorsanız, itiraz ederek ara karardan dönülmesini talep edebilirsiniz, tabi sonucun değişebilmesi için itiraz sebeplerinizi de ıspatlamanız gerekmekte.Sonuç değişmezse mahkeme kararını temyiz edersiniz.
Dava sonuçlandığında kusursuz ya da az kusurlu olduğunuzu ıspat edebilirseniz, "Sebepsiz Zenginleşme" hükümlerine dayanarak alacak davası açabilirsiniz.
Tekrar etmek isterim ki, hakimlerimiz sandığınız gibi kafalarına göre nafaka taleplerini kabul ya da red etmemektedirler. Benim bayan davacı vekili olarak takip ettiğim, tedbir nafakası talep ettiğimiz ve bu talebimizin reddedildiği örnek davalar var, ayrıca bu hususta Yargıtay' ın da bir sürü emsal kararları var. Bu bile her isteyene tedbir nafakasına hükmedilmediğini göstermektedir öyle değil im? |
mordelen |
Dilek hanım
ben haksız olsaydım sesimi çıkarmazdım ama benim demek istedigim tedbir nafakası almak için benim kusurum olması gerkmezmi ve 700 maaştan 350 nafaka ve gemişe dönük nafaka için 100 içra ben 250 kira veriyorum ben aç kalmak zorundamıyım ve evi nedensiz terk ve başksının hayatında oldugunu itiraz etmedigi savcılık tutanagı inanın benim avukatım ve bazı avukatlar mahkemeden çıkan sonuca şaşırıyor en son adalet bakanlıgından mahkeme dosyasının incelenmesini istedim adalet yanılmaz derler ama ben resmen yaşadım ve beni hayatımdan bezdirdi kadının hiç bir geçerli nedeni olmadan evi terk edip aylarca dönmemesi ve birlileriyle görünmesi herşeyi zaten bitirmez mi |
vahitelderin |
Kanımca burada tartışılan temel sorun, boşanma davalarının uzamasıdır.
Boşanma davalarının uzamasına, mahkemeler değil taraflar sebep olmaktadır. Yani taraflardan birisi boşanmayı istemiyorsa bu durumda boşanma davası da uzamaktadır. Boşanma davalarının uzamasındaki ikinci sebep de, nafaka, maddi ve manevi tazminat talepleridir. Bu ise azgelişmiş bir ülke olmamız nedeniyle maddi yönden zayıf olan ve kusursuz olan tarafların korunması amacını taşımaktadır. Her konuda mahkemeleri ve kanunları suçlayarak işin içinden çıkmayı deniyen, ancak tarafların davayı sürüncemede bırakmasını, kusurlu olan eşi, maddi sıkıntılar nedeniyle ortaya çıkan sorunları dile getirmeden, suçu kanunlara ve mahkemelere atmanın yorumunu forumu takip eden okuyuculara bırakıyorum. |
tarkan22 |
BAKIN BENIM HIKAYEM BEN AVUSTURYADAN 22 YASINDA BIRIYIM 2,5 YIL ÖNCE GÖRÜCÜ
ÜSÜLÜ EVLENDIM VE HANIMIMDAN AVUSTURYAYA GELDIK ALLAHIN IZNIYLE BIR ERKEK
COCUGUMUZ OLDU SUAN 1 YASINDA; BEN HANIMIMI VE COCUGUMU COK SEVERDIM,
SAYARDIM VE GÜVENIRDIM AILEME COK BAGLIDIM VE BENIM KÖTÜ ALISKANLIGIM HIC
OLMADIGI BIRIYIM; BEN AVUSTURYA
VATANDASLIYIM ASKERLIGIMI BURDA YAPIYORUM HANIMIM AILESI TÜRKIYEDE KALIYORLAR
BANA HANIMIM DEDIKI 2,5 YIL OLDU IZINE GIDELIM KENDI AILEMI ÖZLEDIM DEDI BENDE
HANIMIMI KIRAMADIM BEN IZIN ALABILIRSEM TAMAM DEDIM VE BEN ASKER OLDUGUM HALDE
NE ZORLUKLARDAN 2 HAFTA IZIN ALMAYA BASARDIM CÜNKÜ BIR ASKER ADAM HIC BIR
ÜLKEDE ALAMASKANE BEN HANIMIM ICIN NE ZORLUKLARLA IZIN ALDIM; TÜRKIYEYE GIDDIK
AILESININ YANINA VE 1 HAFTA
IZINI GÜZELLIK MUTLULUK ICINDE VE GEZEREK EGELENEREK GECIRDIK; SONRA HANIMIM
TEYZELERIN DÜGÜNÜ VARMIS DAHA ANKARADA BIZ KIRSEHIRDE KALIYORUZ AILESI DEDIKI
DÜGÜNE GIDELIM BENDE DEDIMKI BEN GITMEM HANIMIMA ISTERSEN SEN AILENDEN
GIDE BILIRSIN DEDIM KENDILERI KARAR VERIP OGLUMU BANA BURAKIP GITTILER; BENDE
COCUGUMU ALIP
KENDI AILEMIN YANINDA GITTIM KENDILERI DÜGÜNDE ANKARADA 4 GÜN KALDILAR NE BANA
TELEFON ACTILAR NEDE KENDI
COCUGUNU DÜSÜNDÜ NASIL ANNE BU? SONRA ANKARADAN GELIP BANA DEDIKI AYRILARIM
BOSANALIM BENDE
SASIRDIM ADEDA SOKE OLDUM NIYE DEDIM SAKA MI YAPIYORSUN DIYE CEVAP VERDIM
SEVENDE AYRILIR DEDI BANA BENDE YOK OLAMAMZ DEDIM SONRA COCUGU ALIP KENDI
AILESINDEN GITTI BEN YANINA GIDIP NIYE BÖYLE YAPIYORSUN DEDIM YOK ISTEMIYORUM
DEDI PROBLEMIMIZ HIC YOKAN OYUN OYNAYIPDA KALLESCE SIRRTIMDAN VURDU;
AKRABALRDAN AILEMDEN BÜYÜKLERIMI YOLLADIM KACKEREDE BEN YANINA GITTIM
TELEFONLAR ACTIM HANIMIM YOK
BOSANACAGIZ DEDI SASIRDIM KALDIM; BENIM DE IZINIM BITTI ASKERIM VECBUREN
COCUGUMDAN VE
BENIM ANNEMDEN GERI DÖNMEK SORUNDA KALDIM CÜNKÜ COCUGUM BENIM ÜSTÜME AVUSTURYA
VATANDASLI OLDUGU ICIN VE OGLUMU HANIMIM ISTEMEDIGI ICIN ALDIM GELDIM SUAN
AVUSTURYADAYIM COCUGUMU YUVAYA VERECEKTIM ANNEM GIL AKRABALAR VE TANIDIKLAR
SAKIN VERME ANNEN BAKAR DEDILER VE BENDE VERMEDIM ANNEM BAKIYOR BENDE
ASKERLIMI YAPIYORUM: BURADADA HANIMA TELEFON ACIYORUM HALEN ISTEMIYOR VE
ARDIMDAN OKADAR YALANLAR IFTIRALAR UYDURUP AKRABALARA VE TANIDIKLARA BEN COK
KÖTÜ BIRIYIM DIYE VE BOSANMA DAVASINI BANA KENDISI SEN AC DIYOR;
BANA SUAN NE ÖNERI VERE BILIRSINIZ VE
SIMDILIK BU DURUMDA NE YAPABILIRIM ESIMIN BENDE SES KAYITI VAR KENDISI BOSANMAK ISTEDIGINE BENI VE COCUGU ISTEMEDIGINE DAGIL VAR ARTIK BENDE BOSANMAK ISTIYORUM 3AY OLDU ESIMDEN HIC BIR HABER YOK GÖRÜSMÜYORUZ BOSANMA DAVASINI BEN MI ACIM AMA NAFAKA VE HIC BIR HAKK O KISIYE VERMEK ISTEMIYORUM NE YAPMAM LAZIM AVUSTURYADA BOSANMADA KOLAY EVLENMEDE AMA TÜRKIYEDEN EVLENDIME GÖRE ORDA BOSANMAM LAZIM VE SIZLERIN YAZINISI OKUDUMA VE BASI SEYLER DUYDUMA GÖRE CORLUKLAR CEKECEM SEVGILERIMI SAYGILARIMI SUNARIM
|
5Eylul |
Selam Arkadasim.
Sayin Avukatlar Hukuki acidan fikir beyan edecektir.
Benim söylemek istedigim, evlilik süresince esinle aranda tam olarak neler gecti tabi ki bilemeyiz ama benim anladigim kadariyla, esin zaten Türkiyeye gidip ayrilmayi kafasina koymustu, anlasilan birseyler bahane olmus. Yoksa kimse durduk yere hadi bosanalim demez.
Seni güzellikle alip Türkiyeye götürmüs. Avusturyada böyle bir karari beyan etse belki kendi acisindan daha zor olarak degerlendirmistir. Cünkü ayni karari Avusturyada da sana acabilirdi.
Bilmiyorum insaAllah araniz düzelir, yoksa da gecmis olsun diyorum.
Benden tavsiye, sonunuz ne olur bilmiyorum ama bir daha evlenecek olursan sakin Türkiyeden evlenme.
|
mordelen |
ARKADAŞLAR
hepimizin evlilikten canı yanmış ya bu evlilik neymiş ya dogru insanı bulmak ne kadar zor muş kızlamı evlniyorsun ailesiylemi toplumlamı anlayamadım bırakmazlarki........iki kişi karar alıp evleniyorsa kime ne....KENARINA BAK BEZİNİ AL ANASINA BAK KIZINI AL...kendini yetiştiremeyen kızlar için söylenmiş...ne kadar mahkemelerle kanunlarla haksızlıklarla ugrşaşsakta hayat devam ediyor ve HER ŞEYE RAGMEN HAYAT GÜZELDİR...bunları neden mi yazıyorum arkadaşım eşi yüzünden intihara kalkıştı bu kadın miilleti sapıtmaya başladı.. formda genellikle erkekler şikayetçi... biz evlenirken sözleşme yapmıyoruz ki herşeyine katlanırım diye...haşa ermiş te degiliz...ya bir daha evlenmeyelim olsun bitsin...
Mahkemeleri suçlamıyoruz da hakim lerde biraz dikkatli olsa fena olmaz |
mediterranean221 |
ben şu an itibariyle bekar bir insanım ve bu okuduklarımdan sonra uzunca bir süre evlenmeyi erteleyebilirim. Tilki beyin dediği gibi insan hatalar yapabilir. Eğer bir evin içinde sevmediğiniz belki sevdiğiniz ama aranızdaki saygıyı kaybettiğiniz biri ile yaşamak o bahsedilen toplumun temeli aileyi korumaktan öte daha da kötü yerlere getirebilir. Bu tip bir ilişki yaşamaya zorlanan kadın-erkek farketmez büyük ihtimalle evlilik dışı ilişkiye girmeye yatkın olacaktır ve bunun oluşturacağı sonuçlar o ulvi aileyi yani toplumu koruma gayesine tam tersi bir etki yapabilecektir. Aslında mahkemede hakim her ne kadar da iyi niyetli şekilde hareket etse de günümüzde bunun pek bir anlamı olduğunu sanmıyorum. sonuçta burada bizler aklı başında belli bir kültüre sahip insanlarız o yüzden bunun sadece HEVES olarak görülmesi yersiz bence. İnsan bir heves uğruna dünyanın masrafına ailelerin kaprislerine ve bunların getirdiği onca stresin altına girmez. Ben kanaatimce genelden bahsediyorum bunun tersi de pek tabi olabilir 70 milyon insannın yaşadığı bu ülkede her tip durum oluşabilir. |
mordelen |
bence eksik olan en önemli şey kızların kendilerini kişilik olarak yetiştirmemiş olmaları anne sözünden çıkamamaları da büyük nedenle bu evliligi en çok bozan kadın tarafıdır erkek yola gelir kadın gelmez anneeeeeee diye ölür |
Av.Mine Uzun |
Kişiliği gelişmemiş insanların evililik yapması sağlıksız sonuçlara yol açıyor. Bunun kadın ya da erkek olması da fark etmiyor; kadınlar yola gelmez demişsiniz.. Genellemeden ziyade, her ilişkiyi ve o ilişkinin taraflarını "birey" olarak değerlendirmek gerekir. Ayrıca evlilik, birilerini yola getirme değil; birileriyle aynı yolda dengeli yürüyebilme becerisidir. |
rita |
merhaba siz erkelerin nasıl bu kadar acımasız olduğunuzu anlayamıyorum bir insanla 20 seneni paylaş yaş olsun 45 sonra o kişi 25 yaşında bir bayanla tanışsın daha genç daha güzel sonra size desinki yaa işte ben mutlu değilim ayrılmak istiyorum sen benden bişey isteme ne gerekiyosa ben karşılarım o tarihe kadar hiç bir yerde çalışmamış gözü açılmamış bayan da kaderiyle başbaşa kalsın kuzu kuzu kabul etsin yok öyle lö lö lö beyler aklınızı başınıza toplayın
|
Bugünün tarihi: 03/05/2025 13:35:22 |