Hukuki.NET


03/05/2025  Eski forum arşivi bölümü

Hukuksal Tartışmalar




 


Forum:
İş aktinin son bulması ve ödenecek tazminat
ialtin Sayın avukat arkadaşlar, Ben bir işyernide personel ve muhasebe işlerini yürüten şirket ortağıyım. Şirket dedikse öyle büyük bir şirket değil tabi bir şahıs şirketi. Şimdi benim birkaç sorum olacak. 1- İşyerimizde çalışan bir arkadaşımızı bir firmaya hizmet kiralama sözleşmesi ile belirli süreli hizmetini kiralamıştık. Ve ilgili sözleşmenin sonunda ''Taşeronun bu sözleşme ile kiraya vereceği çalışanın şahsı ile sözleşmenin yürürlüğe giriş tarihindenitibaren iki yıl müddetle başka herhangi bir anlaşma yapmayacağını tahattüt eder.''(sözleşmede geçen metin aynen böyle) ibaresi vardı ve sözleşme tarihi 01/03/2004 dür. Hizmeti kiraya konu olan arkadaşımız 31/05/2005 tarihinde firmamızdan ayrılıp başka bir firmada işe başlayacak. Sorun başladığı firma da bu arkadaşı bizim daha önce onun hizmetini kiraladığımız firmaya hizmetini kiraya verecek. Bu durumda biz ilgili sözleşmeye dayanarak bu arkadaş ile iş yapamayacakları aksi taktirde tazminat isteyebileceğimiz yönünde bir ihtar yazısı veya dilekçesi yazabilir miyiz? 2- Bu arkadaşın bizde işe giriş tarihi 01.03.2004 ve istifasını veriş tarihi 10.05.2005 işi bırakacağını belittiği tarih 31.05.2005 (istifa dilekçesinde) Ayrıca bu arkadaşımız yıllık iznini kullanmamıştır. Sadece hizmetinin kirada olduğu sürede hizmeti kiralayan firma çok yoğun çalışılan bir proje sonunda 1 hafta dinlenme yermiş bizde o bir hafta da işe çağırmayıp tatil yapabileceğini söylemiştik. Fakat biz bu 1 haftanın bedelini ilgili firmaya fatura etmiş ve bedelini almıştık. (Bu arada belirteyim ki bu arkadaş ile imzaladığımız bir iş akti yok.) Sorum şu; arkadaşımız işten istifa ederek ayrılırken benim ödemem gereken tazminatlar nelerdir.? İş kanununun 17 maddesinde 6 ay-1,5 yıl arası çalışanın bildirim süresinin dört hafta olduğu ve daha erken ayrılmalarda ilgili süre ücreti kadar tazminat ödemek zorunluluğundan bahsediliyor. 53. madde izin süresinin 14 gün olduğunu 59. madde de işçi her ne sebeple ayrılırsa ayrılsın izin ücretini alması gerektiğini söylüyor. Bu durumda ben ne yapmalıyım. Arkadaşa çıkışında 2 haftalık izin ücretini ödeyip bir haftalık eksik bildiriminin ücretini keserek yani toplam 1 hafta izin ücreti ödeyip 31.05.2005 tarihi itibarıyle çıkışını mı vermeliyim. Yoksa 1 haftayıda çalıştığı süredeki izinine mi saymalıyım veya 2 haftalık iznini verip olayı kapatmalımıyım. Biraz uzun oldu ama konu hakkında tam bir fikriniz olsun diye böyle ayrıntılı yazdım. Cevap verirseniz çok sevinirim. NOT:Hukukçu arkadaşlardan gelen yoğun eleştiriler nedeniyle kırmızı ile yazılı yerler sonradan eklenmiştir. İlgili kiralama işi kişinin kendisinin değil mesai saatleri dahilindeki hizmetinin kiralanmasıdır.)
avukattamerkardes selam, aslında konu gayet açık ve sizde iyi araştırma yapmışsınız.. tazminat miktarları çalışma süresine göre belirleniyor ve siz de bunu yasada bulmuşsunuz....ama pratik olarak,miktar hesabı ve belge düzenlenmesi işini bir hukukçuya danışarak yapın...
ialtin Benim bulup sunduğum cevaplardan hangisi doğru olan o konuda birşeyler söylerseniz sevinirim
Av.Fırat Bayındır
quote:
İşyerimizde çalışan bir arkadaşımızı bir firmaya sözleşme karşılığı belirli süreli kiralamıştık.
Ortağı olduğunuz ve muhasebe-personel işlerini yürüttüğünüz şirket acaba köle ticareti mi yapıyor? Bahse konu olan önce bir İNSANDIR.Emeğini, Borçlar ve İş Kanunlarımızda düzenlenmiş olan hizmet sözleşmesiyle ücret karşılığı size sunan bir işçiden söz ediyoruz, bir MAL'dan değil.
quote:
özleşmenin yürürlüğe giriş tarihindenitibaren iki yıl müddetle başka herhangi bir anlaşma yapmayacağını tahattüt eder. ibaresi vardır
Kiralık (!) işçinizle yaptığınız sözleşmenin bu maddesine göre gerçekten KUNTA-KİNTE çalıştırdığınız anlaşılıyor. İş Hukuku uygulamasında ve BK ' nun 348 vd. maddelerinde, rekabet yasağının hangi şartlarda sözleşmeye konu edilebileceği açıklanmıştır. Bu madde düzenlemesi ile siz, MAL' ınızın ( gerçekte işçidir)sizden ayrıldıktan sonra başka hiç bir yerde çalışmasını istemiyorsunuz. Maalesef bu hiç de mümkün değil.Sözleşmenizin bu maddesi de ne yazık ki BATIL yani hukuken hiç bir hüküm ifade etmeyen, işçiyi (MALI'ınızı hiç bağlamayan) bir düzenlemedir.
quote:
(Bu arada belirteyim ki bu arkadaş ile imzaladığımız bir iş akti yok.)
Yani Kunta-Kintenizle aranızda yazılı bir akit yok mu? O zaman başka işte çalışmasını nasıl engelleyeceksiniz? Diğer sorularınıza da cevap vermeyi mazur görün, reddediyorum.
ialtin Sayın Rıfat Bey, Öncelikle üslubunuzunu bir hukukçuya açıkçası hiç yakıştıramadı. Yazdıklarımdan yanımda çalışan bir arkadaşımızı kölemiz olararak gördüğümüzü imaya çalışmanız kabul edilir gibi değil. Öncelikle ban arkadaşımızın başka yerde çalışamaması için ne yapabilirim gibi bir soru sormadım sadece benim daha önce ona iş yaptırdığım (yani benim sayemde tanıştığı ve yine benim işimde referans yaptığı bir işte 2 yıl (bakın bunuda özellikle belirttim)o firma ile (buda çok önemli sadece o firma ile diyorum) iş yapamaz ibaremiz vardı. Bundan yola çıkarak bizim işimizde projenin tam ortasında o firmaya geçişini nasıl engellerim dediştim ki bu da o kişiye değil firmaya ne gibi bir hukuki yaptırımda bulunabilirim şeklindeydi. Yani siz sanırım olayları pek anlamak istemediğinizden çarpıtarak ve hiç ummadığım tepkiler vererek bana göre oldukça komik bir yazı yazmışsınız (tekrar belirtiyorum bir hukukçuya yakışmamış açıkcası) Anlattığım olayı size indirgeyeyim isterseniz. Mesela siz benim firmamın avukatımsınız (ki bu mümkün olamaz) ve bir davanın ortasında firmamla ilgili tüm bilgileri bilirken karşı taraf size daha çok para verdi ve siz firmamın avukatlığımı bırakıp karşı tarafın avukatı oldunuz. (yani firma değiştirdiniz) Sizin mantığınızla ben size para verdiğim için sizi kölem olarak görüyordum ve benim avukatlığımı bıraktınız karşı tarafa geçtiniz diye size veya karşı tarafa nasıl bir yaptırım uyguluyabilirim diye araştırma yapıyorum. ama araştırma yapamam değil mi? Çünkü siz benim kölem değilsiniz değil mi? İstediğiniz firmaya geçersiniz. Ve ben sizle işe başladığımız ilk zamanlarda bir sözleşme yapmamışım. Yani aramızda bağlayıcı bir şey yok. Sizdeki bu mantıkla yaptığınız çok doğru ve adilane oluyor sanırım. Zaten bu düşüncede olan bir AVUKATIN görüşleride benim için bir anlam ifade etmiyor. Bu arada benim hukukçuların görüşlerini istememdeki tek sebep ne HAKKIMI YEDİRMEK NEDE KARŞI TARAFIN HAKKINI YEMEKTİR. Arkadaşımın bir insan olduğunu düşündüğünüz kadar o benim insana maaşını gününde ödemek için iş peşinde koşan vergi,ssk,stopaj gibi birçok şeyle boğuşmak ve bir firmayı ayakta tutmaya çalışan başka bir insan olarak görmenizi ve eleştirilerinizi ona göre yapmanızı rica ederim. İyi çalışmalar,
Av.Tayfun Eyilik ialtın ya siz yazdığınızı okumuyorsunuz ya da okuduğunuzu anlamıyorsunuz. yanınızdaki çalışanı kiraladığınızı yazmadınız mı ? "1- İşyerimizde çalışan bir arkadaşımızı bir firmaya sözleşme karşılığı belirli süreli kiralamıştık" bu söz sizin değilmi? başka ne demek icab eder ? ne kiralıyorsunuz evrak dolabı mı ? caraskal mı kriko mu ? bir insanı kiralamaktan söz edip sonra bu ifadeniz eleştirilince (ki bu eleştirinin hukukçu olmak ile en ufak bir ilgisi yoktur bu insan olmak ile alakalıdır) sen nasıl hukukçusun firmamın avukatı olmana imkan yok gibi sözler söylüyorsunuz. Siz nasıl bir işverensiniz ki yanınızdaki çalışanları bir eşya gibi görüyor, onun geleceğine ipotek koymaya çalışıyorsunuz. Böyle bir tavrın bu sitede sorulara cevap veren hiçbir arkadaşım tarafından kabul göreceğini sanmayın. Size dostça bir site yetkilisi tavsiyesi; iletinizi düzeltin ...
Av.Abbas Bilgili Sayın İ. Altın; Fırat Bey'le ilgili görüşlerinize katılmıyorum ve sizi kınıyorum. Fırat Bey'in sizinle ilgili eleştirilerini ağır bulmuş olabilirsiniz. Ancak, kendi yazdıklarınızı okursanız bu eleştiriye sizin neden olduğunuz anlaşılır. Çünkü siz bir insandan bahsederken kiralanan bir maldan bahseder gibi ifadeler kullanıyorsunuz. Örneğin; "...bir arkadaşımızı bir firmaya ... kiralamıştık", veya "kiraya konu arkadaş" gibi ve benzeri ifadelerdeki özensizlik bir yana, aşağılayıcı bir anlam var. Belki sizin aşağılama kastınız yoktur, ama gelişigüzel kullandığınız bu ifadelerden bir çok kişi aşağılayıcı bir anlam algılayacaktır. Sanıyorum önemli sorunlarımızdan biri de Türkçeyi kullanma ve anlatabilme sorunudur. Kavramları yerli yerinde kullanır ve daha özenli ifadeler seçersek hem sorunumuzu daha iyi anlatmış ve hem de yanlış anlaşılmalardan kurtulmuş oluruz. Fırat Bey'in sizinle ilgili ifadelerini de ağır bulduğumu söyleyebilirim. Sorunlarını düzgün ve uygun ifadelerle anlatma yoksunu bir arkadaşa daha anlayışlı davranabilirdi. Selamlar. Av. Abbas Bilgili
zkeskin1 DEĞERLİ ARKADAŞLAR BEN EĞER YANLIŞ HATIRLAMIYORSAM YENİ İŞ YASASI KİRALIK İŞÇİ ÇALIŞTIRMAYA CEVAZ VERİYOR..... DOLAYISIYLA BU ARKADAŞA KARŞI BİRAZ NAZİK OLALIM VE O BUNU İSTEDİĞİ İÇİN KASITLI DEĞİL YASALAR MÜSADE ETTİĞİ İÇİN YAPIYOR..KABAHAT ONDA DEĞİL SANIRSAM YANILMIYORSAM ... İLGİLİ YASA HÜKÜMLERİNE UYGUN MU DEĞİL Mİ BİZ ONU İRDELEYELİM İSTERSENİZ?
Av.Abbas Bilgili Sayın zkeskin1; Sanıyorum sizin kastettiğiniz konu yeni İş Yasası'nın 7. maddesinde düzenlenmmiş olan ve kanunda "geçici iş ilişkisi", doktrinde ise "ödünç iş ilişkisi" olarak adlandırılan konudur. Yasa kötüye kullanmayı önlemek için bu ilişkiyi çok sıkı koşullara bağlamıştır. Bu konu ile İ. Altın'ın anlattığı konu tam anlamıyla örtüşmemektedir. Kaldı ki, yasa buna cevaz verse dahi işçiden bahsederken "kiralık bir mal" olarak değil de daha özenli bir ifade veya ibare kullansak doğru olmaz mı? Av. Abbas Bilgili
ialtin Sayın hukukçu arkadaşlar, Bu soruyu sizlere yöneltirken kullandığım kelimenin bu kadar sorun olacağını inanın hiç düşünmedim çünkü ilgili sözleşme benim tarafımdan değil sizler gibi birçok avukatı bulunan Türküye'de büyük düyebileceğimiz bir firma tarafından düzenlendi ve bize inzaya sunuldu. Yani kiralik çalışan hizmet kiralama işi sizin gibi hukukçuların düzenlemiş olduğu sözleşmede geçen tanımlar. Bende kiraladık derken ruhunu ve bedenini karaladık demedim elbetteki söz konusu kiralama sadece hizmetin kiralanması. Ama nedense benim sorularımla değilde bu kiralama lafı ile ilgilenildi. Bence kullanılan kelimeleri ağır bir şekilde eleştirmek yerine her iki tarafıda mağdur etmeden ve kırmadan bu hizmet aktinin son bulması konusunda cevap vermenizi beklerdim. Ama malesef bunun yerine eleştiri üzerine eleştiri aldım. demek ki avukatlık böyle bir şey. Nerde (türkçenin esnekliğinden kaynaklanan )bir yanlış anlaşılma var konuyu o yöne çekme ve konuyu dağıtma var. Bu arada eleştirileriniz için de teşekkür ederim, çünkü birdahaki sefere sizin düşüncenizle sizlere karşı savunma yapabileceğim.(yani bir hukukçuya sakın kiralama yazma o ne demek o adam kölemi diyeçeğim.[:)]) Sayın Rıfat Bey, Arkadaşımızı insani olarak oldukça savundunuz ama ona vermem istifası sonucunda ona vermem gereken parasal miktarlar hakkında hiç bir yorum getirmediniz. Sanırım arkadaşın şu an bu manevi savunmadan çok maddi savunmaya ihtiyacı vardı. Çünkü bizim işimiz ile ilgili kiralama işi biteli çok oldu. Üstelik arkadaş aynı kiralama sözleşmesi ile bir başka firma tarafından tekrar kiralandı ve o hiç sizin gibi kendini kunta kinte olarak görmüyor, bu kiralanmadanda memnun üstelik. Emin olun ilgili firmaya sizde kiralanmak isterdibiz. O firma bana da deseki işini kapat gel beni seni kiralayayım inanın kabul ederdim .Çünkü ben biliyorum ki ilgili kiralama hizmetin kiralanması. Neyse bu arada ben kendim araştırmamı yaptım ve ilgili arkadaşın haklarını ve kendi haklarımı koruyarak ve arkaşında imzasını alarak çıkışını yaptım. Bir sorun kalmadı kelimelere bu kadar takılmanıza gerek yok. Deminde dediğim gibi bu kelimeler benimde değil üstelik hukukçular tarafından hazırlanan sözleşmede geçen kelimeler. Ve ben sözleşmedeki cümleyi hiç bozmadan buraya yazmıştım ama anlaşılmadı sanırım. Bizim küçük bir firma olduğumuzu (dolayısıyla bir avukat kiralayamayacağımızı(!) belirmiştim.Bu sözleşme karşı firma avukatları tarafından hazırlanan ve bize imzaya sunular bir sözleşme tabi bizimde isteklerimiz göz önüne alınarak)
Av.Tayfun Eyilik ialtin boşu boşuna ortamı geriyor germek için elinizden geleni yapıyorsunuz size son uyarım iletinizi düzeltin "Görevimizi yaparken kimseye, ne müvekkile, ne hakime, hele ne iktidara tabiyiz Bizim aşağımızda kişilerin varlığı iddiasında değiliz. Fakat hiçbir hiyerarşik üst de tanımıyoruz. En kıdemsizin en kıdemliden veya isim yapmış olandan farkı yoktur. Avukatlar tarih boyu köle kullanmadılar ama hiçbir zaman efendileri de olmadı! " MOLIERAC
ialtin Sayın Tayfun Bey, Öncelikle ortamı geren ben değil sizlersiniz bu bir. Neden bu kadar takıldınız bu kiralama işine anlamadım -ki buradaki kiralamanın bence hizmet kiralama işi olduğu oldukça açıkken bu iki. İsteğiniz üzerine gereklşi düzeltmeyi yaptım bakalım şimdi soruya yanıt yerine daha hangi eleştiriyi getireceksiniz buda üç. Şunuda belirteyim ki hiçbirinizin bana cevap gibi bir yükümlülüğü bir mecburiyeti yok ama beni böyle yok ortamı germek yok insanları kunta kinte yerine koyduğumu söylemek -ki beni tanımıyor nasıl bir düşünce de olduğumu bilmiyorken- hakkınada sahip değilsiniz. Eleştiri tabiki yapılabilir belki uygun kelimeyi şeçmemiş te olabilirim ama önce bir sorun bakalım kiralık veya herneyi eleştiriyosanız ne manada kullanmışım.Eğer dediğiniz gibi bir yaklaşımım varsa sonra haklı olarak eleştirinizi en ağır şekilde yapın ama sizlerin yaptığı sizin tabirinizle yargısız infazdan başka birşey değil. Ayrıca yazınızdaki tehtit vari tutum hiç hoş değil'' bu size son uyarım yazınızı düzeltin '' Nedir yani son uyarı ne demek ne yaptımda son uyarıda bulunuyorsunuz? Açıklarsanız sevinirim. Ben kimsenin şahsına hiçbir saldırı da bulunmuyorum. (Bana saldırılmadığı müddetçe) Kendimce şu an içinde olduğum bir soruna çözüm aramak adına avukat arkadaşlar başlıklı kendimce (yanlış kelime seçilmiş olabilir ama suçlusu ben değilim)iyi niyetli bir çözüm arayışı mantığıyla soru soruyorum sorumla hiç alakası olmayan tamamen şahsıma yönelik abartılı eleştirilerle karşılaşıyorum. Dolayısıyla bende cevap hakkımı kullanınca da eleştiri yaparken eleştiri kabul edemeyen sizin tarafınızdan ortamı germek v.s. gibi daha ağır suçlamalarla tehtitlerle karşılaşıyorum.Bir hukuk sitesimi yoksa bir eleştiri sitesimi anlamadım.Benim tavsiyem çözümden uzaklaşmak yerine çözüm üretmeye çalışsanız hataları genişletmek yerine insanları incitmeden hataları düzeltmeye çalışsanız daha iyi edersiniz. Ama nedense siz baştan bana karşı bir tavır içerisindesiniz.Oysaki ben bilirdimki hukukçular asla ön yargılı olmaz objektif olur ama malesef öyle değilmiş.
zkeskin1 DEĞERLİ ARKADAŞLAR 10,06,2003 TARİHİNDE YÜRÜRLÜĞE GİREN 4857 SAYILI İŞ YASASINA GÖRE ÇALIŞMA HAYATIMIZA YENİ YENİ ÇALIŞMA ŞEKİLLERİ GETİRİLDİ.BUNLAR ESKİDEN VAR OLAN ÇALIŞMA ŞEKİLLERİNDEN FARKLI OLARAK EKONOMİK KRİZ VE DURGUNLUK DÖNEMLERİNDE ÇALIŞMA YAŞAMINA İŞVERENLER LEHİNE YAPILAN DÜZENLEMELERİ İÇERMEKTEDİR.YİNE 4857 SAYILI İŞ YASASI İLE İŞÇİLER LEHİNE BİR DİZİ İYİLEŞTİRME VE DÜZENLEMELER YAPILMIŞTIR.GENEL VE YAYGIN TABİRİYLE AVRUPA MÜKTESABATINA UYUMLAŞTIRMA ÇALIŞMALARI DOĞRULTUSUNDA İŞ YASAMIZ YENİDEN DÜZENLENMİŞTİR.PEKİ BU YENİ ÇALIŞMA ŞEKİLLERİ NELERDİR? EN BAŞTA BU TARTIŞMAYA VE YANLIŞ ANLAŞILMALARA KONU OLAN GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ GELMEKTEDİR.TANIMI ŞU ŞEKİLDE YAPILMAKTADIR:İŞVERENLER DEVİR SIRASINDA YAZILI RIZASINI ALMAK SURETİYLE BİR İŞÇİYİ; -HOLDİNG BÜNYESİ İÇİNDE VEYA AYNI ŞİRKETLER TOPLULUĞUNA BAĞLI BAŞKA BİR İŞYERİNDE -YAPMAKTA OLDUĞU İŞE BENZER İŞLERDE ÇALIŞTIRILMASI KOŞULUYLA BAŞKA BİR İŞVERENE İŞ GÖRME EDİMİNİ YERİNE GETİRMEK ÜZERE GEÇİCİ OLARAK DEVRETMESİ İŞLEMİNE GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ DENİR. DEVİRDEN SONRA ESKİ İŞVERENLE İŞ SÖZLEŞMESİ DEVAM EDER.FAKAT İŞÇİ YENİ İŞVERENE DE ESKİ İŞVERENLE VAR OLAN SÖZLEŞMESİ GEREĞİ ÜSTLENDİĞİ İŞİN GÖRÜLMESİ GÖREVİNİ YERİNE GETİRMEKLE YÜKÜMLÜ OLUR.GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ KURULAN İŞVEREN İŞÇİYE TALİMAT VERME HAKKINA SAHİP OLUP İŞÇİYE SAĞLIK VE GÜVENLİK RİSKLERİNE KARŞI GEREKLİ EĞİTİMİ VERMEKLE YÜKÜMLÜDÜR. -GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİNİN SÜRESİ ALTI AYI GEÇMEMEK ÜZERE YAZILI OLARAK YAPILIR. -GEREKMESİ HALİNDE EN FAZLA İKİ DEFA YENİLENEBİLİR. İŞÇİYİ DEVRALAN SINIRLI SORUMLUDUR.: -GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ KURULDUKTAN SONRA DEVRALAN İŞVEREN SADECE İŞÇİNİN KENDİSİNDE ÇALIŞTIĞI SÜREDE ÖDENMEYEN ÜCRETİNDEN,İŞÇİYİ GÖZETME BORCUNDAN VE SSK PRİMLERİNDEN ESAS İŞVEREN İLE BİRLİKTE SORUMLU OLUP,KIDEM TAZMİNATI İLE İHBAR TAZMİNATI VEYA YILLIK ÜCRETLİ İZİ ÜCRETLERİNDEN SORUMLU OLAMAZ. YASA AYNEN BÖYLE YORUM SİZLERE AİT ARKADAŞLAR. (DİĞER ÇALIŞMA BİÇİMLERİ KONUMUZ DIŞINDA OLDUĞU İÇİN ONLARDAN BAHSETMİYORUM. DAHA 9 FARKLI ÇALIŞMA ŞEKLİ MEVCUTTUR.)
ialtin sayın zkeskin1 , Benim kiralama sözcüğüyle ile ne demek istediğimi ve ilgili arkadaşı hangi şartlarla diğer firmada hizmet vermesi konusunda sözleşme yapma şeklimizi ve bir hukukçu olmamanıza rağmen demek istediğimi anlamaya çalışıp bu konuda gereksiz yere büyüyen tartışmaya denge unsuru olmaya çalışmanızdan ötürü size teşekkür ederim. Bu konuda da kiraya konu olan arkadaşımız bizim mühendislik kadromuzdaydı ve bizim için referans projelerinden birinin tam kesin kabulünün yapılacağı bir anda ilgili firmayla başka bir firma üzerinden hizmet kiralama sözleşmesi ile anlaşmış olmasının bizi 3.kişiler karşısında ne derece zor duruma soktu.O nedenle ben yine arkadaşa bir zarar (arkadaş aleyhine herhangi bir dava açmak niyetinde değildim.Tabiki insanlar nerde daha çok akzanacaklarsa ve yaptıkları şeyi kendilerine yakıştırıyorlarsa orada çalışırlar.Amacım sözleşme yaptığımız firmaya arkadaşımızın gidişi neticesinde uğrayacağımız kayıplardan ötürü bir yaptırım uygulatabilmekti. Bu belki arkadaşın işe başlamasına engel olabilir fakat sözleşmeye bu maddeyi koymayı kabul eden kendileriydi sonuçlarınada katlanmaları gerekir diye düşünmüştüm)vermeden sadece sözleşme yapan firmaya yine sözleşmede belirtilen madde gereği herhangi bir yaptırım uygulatabilirmiyiz diye bir soru sorma gafletinde bulundum keşke sormasaydım. Adım köle taciri,etrafı geren kişi v.s. birçok şeye çıktı. Merakla bekliyorum acaba daha hangi sıfatlar tarafıma yakıştırılacak. Sİze tekrar teşekkürlerimi bildirmek isterim. (En azından eleştirmek yerine anlamaya çalıştığınız için.) İyi çalışmalar,
ialtin Sayın Abbas Bilgili, Kusura bakmayın ama sizede bir cevap vermek istiyorum. Cümlelerinizdeki takındığınız dalgacı tavırı kendinize yakıştırabiliyorsanız söyleyecek bir sözüm yok ama ''Sorunlarını düzgün ve uygun ifadelerle anlatma yoksunu bir arkadaşa daha anlayışlı davranabilirdi'' bu cümle gibi aşaağılayıcı kelimeler kullanmaktan sizi men ederim. Anlatım yoksunu benmiyim yoksa anlaşılmak istenmiyormuyum buda tartışılır. Bilmiyorum Türkçeyi nasıl kullanıyorsunuz. Böyle iddalı konuştuğunuza göre sanırım aynı zamanda bir edip siniz. Benim böyle biy gayem yok ama anlatım yoksunu yakıştırması yapmanıza izin verecek bir yapımda yok. Lütfen tarafımdan özür dileyiniz.
Av.Dilek Kuzulu Yüksel Merhaba arkadaslar, Baktim ki ortam oldukça gergin, yumusatmak amaciyla birkaç cümle de ben yazayim dedim. Futbolla çok ilgim yok ama haberlerden duydugum kadariyla bu "kiralik" kelimesi sporda da kullanilmakta. Futbolcular da sezonluk olarak baska kulüplere geçici olarak para karsiliginda veriliyor ve buna "kiralandi" deniliyor. Burada ve sayin ialtin'in ifadesinde de anlatilmak istenenin hizmetin kiraya verilmesi oldugu asikar diye düsünüyorum. Yoksa RTÜK bu olaya çoktan el koyar, tv lerde kiralik futbolcu terimini yasaklardi herhalde [:)] (Hos, RTÜK gereksiz konulara takilmakla ugrasirken böyle bir konuyla ilgilenir mi orasi da süpheli ya!! )
ialtin Sayın Kuzulu, Anlayışınız için teşekkür ederim. Burada beni asıl üzenin ilgili soru ve sorunlarımıza çözüm önerileri getirilmesinden ziyade bir kelimeye fazlasıyla takılınmış olması ve tüm yazışma trafiğinin bu kelime üzerine dönmesi. Oysa sorun çok farklıydı. ne ben arkadaşı kunta kinte olarak görüyordum ne kendisi böyle hissediyordu ortada bitmek üzere olan bir iş akti vardı ve en adil (iki tarafıda mağdur etmeden)şekilde nasıl bitirilebilinir? üzerine sorular sormuştum.Ama malesef bu konu ile ilgili bir yanıt alamadım. Beni eleştirenler eleştirilerin içerisine bile bir yanıt koymadılar. Beni eleştirirken efendim yok şu kanunun şu maddesi gereği böyle birşey olamaz.Yok şu kanun buna müsade eder veya etmez. Siz bunu şu maddeye göre böyle yapamaz ve düşünemezsiniz falan gibi yine ağır ama dayanağı olan eleştiri alamadım malesef .Beni rahatsız eden daha ziyade bu.
Av.Abbas Bilgili Sayın ialtın; Sizi aşağılamak gibi bir amacım kesinlikle olamaz. Amacınızı tam olarak anlatamadığınızı ve tartışmanın da bundan kaynaklandığını ifade etmeye çalıştım. Benim kullandığım "anlatım yoksunu" ifadesi belki yersiz ve gereksiz bir ifade olabilir. Kimseyi kırmak ve üzmek istemediğim için bu ifadenin sizi üzmüş olmasından dolayı özür dilemesini bilirim. İnsanları kırmak ve üzmek bize yakışmaz. Anlatımınızda yoğun şekilde rastlanan bozukluk ve imla hataları beni hassas olduğum bu konuya dikkat çekmeye yöneltti. Burada fazla ayrıntıya girmeye gerek yok, ama bir cümlede üç tane imla yanlışı olan bir yazı için böyle bir değerlendirme yapmak zorunda kalmıştım. Bütün bunlardan sonra şunu tekrar ifade edeyim; sizin "hizmet kiralaması" dediğiniz şeyin İş Yasası'nın 7. maddesindeki "geçici iş ilişkisi" kurumu olduğu konusunda kuşkuluyum. Çünkü "anladığım kadarıyla" sizin somut olayınız bu yasal düzenleme ile örtüşmüyor. Zaten, işçiler "köle gibi" çalıştırılmasınlar diye 7. maddedeki "geçici iş ilişkisi" çok sıkı koşullara bağlanmıştır. Bu koşullardan Sayın zkeskin1 kısmen bahsetmiş durumda, ama koşullar sadece zkeskin1'in değindiklerinden ibaret değil. Kaldı ki, sözleşmede "taşeron" kavramının geçtiğinden bahsediyorsunuz. "Taşeron ilişkisi" ile "geçici iş ilişkisi" çok farklı kavramlardır ve yasada da farklı yerlerde düzenlenmiştir. Sizin anlatmaya çalıştığınız ilişkinin yasal zemininin olup olmadığı tartışılabilir. Zaten Fırat bey de sanıyorum bu ilişkinin yasal zemininin olmadığı düşüncesi ile "kunta-kinte" değerlendirmesi yaptı. Ama siz anladığım kadarı ile "alan memnun veren memnun" olduktan sonra işin yasal zemininin olup olmamasına çok önem vermiyorsunuz gibi geldi bana. Bu da bir anlayış şekli, ama anlayışlarımzı, davranışlarımızı ve görüşlerimizi eleştiriye açık ve eleştiriye tahammüllü olarak sunarsak sanıyorum daha sağlıklı sonuçalara ulaşırız. Bunları sadece sizin için değil, herkes için söylüyorum. Saygılar ve selamlar. Av. Abbas Bilgili
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük + Arşiv +
    Bugünün tarihi: 03/05/2025 06:41:30