slug |
1 Ocak 2002 tarihinden sonra edinilen mallarda eşler arasında farklı bir anlaşma yapılmadıysa malların ortaklığı prensibi geçerli. Tarafların her ikisi de çalıştıkları için bayan ev taksidi öderken erkek evi geçindirmiştir. Bu durumda dava tarihine kadar olan dönemde ödenen miktarda eşit pay sahibidirler, sonraki taksitlerde hak bayanındır. Zira eşler birbirlerinin borçlarını ödemekle mükellef değildir(4721 s.y). Bunun yanında dava sonuçlandığında evin piyasa değeri araştırılıp evin dava bitiş tarihinindeki gerçek değeri bulunur. MK gereğince mal paylaşımında milat dava açılış tarihidir. Buna göre dava açılış tarihinden sonra bayanın ödediği miktar evin gerçek değerinden düşülür kalan eşit paylaştırılır. Ancak iş burada bitmiyor; ev için ödenen peşinat nekadardır, ne zaman kim tarafından edinilmiştir bunda eşlerin pay oranları nedir (herkez birşey iddia eder ancak iddia sahibi ispatla mükelleftir) gibi birçok faktör de göz önüne alınacaktır. Akla aykırı olan hukuka aykırı olamaz, aykırılık varsa yorum yanlış yapılmıştır yargıtaydan döner.
Nafaka: Yargıtay kararı gereğince asgari ücret alan eş nafaka talep edemez, 900 YTL ve üzeri geliri olan taraf yoksulluk nafakası talep edemez. Ancak çocuklar bunun dışındadır, iştirak nafakası velayete sahip olmayan ve geliri olan tarafça ödenme zorunluluğu olan bir paradır ve velayet sahibi bu nafakadan istese de vaz geçemez "benim durumun iyi ben bakıyorum" diyemez.
(Not: Nerden mi biliyorum; boşanıyorum ve google sağ olsun :) ) |