 |
03/05/2025 Eski forum arşivi bölümü
Hukuksal Tartışmalar
Tedbir Nafakası |
msinan73 |
Boşanma ve nafaka konularındaki forumlara bakıyorum da, sayın avukatlarımız tarafından verilen cevaplarda hep kadınlar haklı erkekler haksız izlenimini ediniyorum. Nedir bu kadın hakları savunuculuğu anlamadım. Erkeklerin hiç mi hakkı yok? Adamın işi yok, geliri yok yine de nafaka ödesin. Ortada çoluk yok, çocuk yok yine nefaka ödesin. Nedir bu? Erkekler sağmal inek mi? İmzayı at hayatın kaysın.
Temmuz 2004 ayında evlendim. Eşim olacak kadın daha önce kısa süreli bir evlilik yapmış ve ayrılmış. Bunu biliyordum. Neyse kendisi üniversitede asistan olarak çalışıyordu. Evlenmeden önce bana işinde çok iyi olduğunu, akademik kariyer yapacağını vs.vs. anlatıyordu. Evlendikten bir ay sonra tezini yasal süre içinde veremediğini, bu sebepten işine son verildiğini söyledi. Ben de çalışıyorum o da çalışıyor ödeyebiliriz diye 24 ay vadeli kredi çekmiştim (Ayda 460 milyon ödüyorum). İşten çıkarılınca bütün maddi planlar altüst oldu. Evlenirken ne onun ailesi ne de benimki bir yardımda bulunmadı, hatta o bile doğru dürüst para harcamadı. Bütün masrafları ben yaptım. Doğal olarak kredi kartları da şişti. 1200 YTL maaş alıyorum. 460 kredi, 300 lojman kirası,elektrik, su, telefon vs. 100 geriye kaldı 540. Bi de kredi karltarı var. İşten çıkarıldıktan sonra başka bir işe girmesini yoksa geçinemeyeceğimizi söyledim. O ise israrla çalışmak istemediğini söyledi. Neyse bundan sonra sürekli tartışmalar, aşırı kıskançlıklar, kapriler, migren ağrıları, asabi tavırlar vs. Hayatı bana zindan etti, canımdan bezdirdi. Hatta ziyarete gelen annemi evden kovmaya çalıştı. Daha bitmedi eski evliliğinden bir de çocuğu varmış benden saklamış. Bunu duyunca iyice beynimden vurulmuşa döndüm. Bir de beni aldatmakla, başkalarından çocuk sahibi olmakala falan tehdit etmeye başladı (ben çok sabırlı ve iyi niyetliymişim bu kadını öldürmedim, hatta bir fiske dahi vurmadım veya ağır söz söylemedim). Neyse artık dayanamdım ve Ekim 2004 ayında boşanma davası açtım normal olarak karşı taraf kabul etmedi. Hakim 300 YTL tedbir nafakası koydu. Ben bu kadar borcun altında bunu nasıl ödeyeceğim. Değil 300 YTL 300 Krş bile ödeyecek durumum yok. Bir de anlayamadığım bana söylediğine göre eski eşinden çocuğu için nafaka almıyormuş. Şimdi ben benim olmayan bir çocuğun nafakasını ödemeye mahkum ediliyorum. Anneme de bakmakla yükümlüyüm. Maaşıma haciz gelmesi mesleki açıdan beni çok zor duruma düşürür. Suçum birinin sözüne güvenmek ve erkek olmak mı? |
msinan73 |
Bir de söylemeyi unuttum bu kadın yemek, temizlik, çamaşır, ütü gibi evle ilgili hiçbir sorumluluğunu da yerine getirmiyordu. Boşanma davası açmayıp ne yapsaydım katil mi olsaydım? |
msinan73 |
Evli bekar tüm hemcinslerime Sinan AKYÜZ'ün ETEKLİ İKTİDAR kitabını okumalarını tavsiye ederim. |
Giovanna |
Merhaba,
Öncelikle geçmiş olsun diyorum.
Bir bayan olarak yazdıklarınıza kayıtsız kalamadım. Evlilik sorunlarınızı böyle genele yaymanıza bir anlam veremedim doğrusu. Eşinizden boşanıp başka bir ilişkiniz olsa hiçbir sorun yaşamayacağınızı sandığınız anlaşılıyor yazdıklarınızdan. Her şeyden eşiniz mi suçlu? Bence eşiniz hem tecrübeli hem de akıllı bir bayan. Haksızlığa boyun eğmediği için boşanmış, çocuğundan ayrılmayı göze alacak kadar güçlü, yeni bir hayat kuracak kadar da çalışkan bir bayan, sizi korkutan özellikleri bunlar olmasın sakın? Yoksa çocuklu, dul ve işsiz olduğu için onu küçümsemeye mi kakışıyorsunuz? Ne yani siz şimdi eşinize aşık değil misiniz, onu hiç sevmeden mi evlendiniz? Aynı şekilde evlendikten sonra sizin de çocuğunuz olduğunu öğrenseydi sizi, sizin ona yaptığınız gibi anlayış göstermeden terk eder miydi acaba? Boşuna dememişler eşekten düşenin halini ancak eşekten düşenler anlar diye!
Eşinizle üniversitede asistan olduğu için mi evlendiniz? Nedir bu ünvan meraklılığı anlamadım! Eşiniz işine son verildiği için yeni bir işe başlayana kadar kendini sorgulama ve karar verme süreci yaşıyor olamaz mı? Adaptasyon sorunları yaşıyor olabilir mi? Size, yeni evliliğine alışmaya çalışırken tam bu sırada işinden oluyor, haliyle etkilenmiştir biraz, ev işlerini de gözü görmemiş olabilir bu arada. Hiç bunları düşündünüz mü? Ona böyle bir zamanda eşi olarak destek olacağınıza çokça üzerine mi gittiniz? Siz şimdi diyorsunuzdur, bana kim destek olsun? Evlilik bu değil midir, siz eşinizle hiçbir şey paylaşmamışsınız, sadece evlilik masraflarını karşılamak yetmez. "Koca ekmeği meydan ekmeği" derler. Eşiniz dünyanın bütün işyerlerinden kovulabilir, iftiralara uğrayabilir fakat ona sırt çevirmemesi gereken tek kişi sizdiniz. Aynı şekilde sizin de kariyerinizde olumlu veya olumsuz ani değişiklikler olabilir, hasta olup çalışamayabilirsiniz sizce eşiniz bu durumlar karşısında nasıl bir davranış sergilerdi? Allah bilir size piyangodan büyük ikramiye çıksa ilk işiniz eşinizi boşamak mı olurdu?
Sevgili Sinan, bu gelip geçici dünyada her şey para demek değildir, maddi sıkıntıların sona erse bile çok yıpranmış olacaksın. Madem nafaka ödemek zor geliyor neden evlendin o halde? Bir insanı yeni tanıdığımızda evliliğe ikna edene kadar çok bonkör davranıyoruz da imzayı atınca mı birden bire cimrileşiyoruz yoksa? Eşinizi veya başa çıkamadığınız herhangi bir insanı dövmek veya öldürmek size bir yarar sağlamaz. Bu kötü düşüncelerden kurtulup, daha yapıcı başa çıkma yöntemlerini deneyemez misiniz? Yarın öbür gün bir çocuğunuz olduğunda onu da mı dövüp atacaksınız yoksa?
Eşininizin annenizi kovduğunu yazmışsınız. Anneniz de bu olaylara çok üzülmüştür herhalde, kendince yardımcı olmaya çalıştıysa, eşiniz de annenizin biraz fazla özelinize girdiğini düşünüp müdahale etmiş olabilir. Sizin bunu fark edip önlem almanız gerekmez miydi? İnsan sevdiğine höt demeyi bilebilmeli değil mi?
Giovanna
Bu arada size FAHRÜNİSA BORAN'ın AŞK ve EVLİLİK adlı eserini tavsiye etmek istiyorum. |
handas |
Avukatlar buradaki sorulara kendi kafalarına göre değil mevcut yasalara göre cevap veriyorlar.Ama şikayetinizde bazı haklı olduğunuz noktalarda var.Sizin açtığınız boşanma davasında yüzde yüz haklı olsaydınız da,hatta karşı taraf sizi aldatıyor olsada,dava açılır açılmaz hakimler kadın lehine ,haklı olup olmadığına bakmasızın Tedbir Nafakasına hükmediyor.Sizin davanız rededilirse karşı taraf ayrı yaşamakta haklı olduğundan bu nafakayı ödemeye devam edeceksiniz.
Oysa yeni MK. 185-186 m.sadece kadın lehine hüküm içeren maddeler değildir.Eşlere birlikte bakım gözetim,iaşe temini yükümlülüğü getirir.Yani tedbir nafakası kadın lehine hükmedilebiliyorsa erkek lehinede hükmedilebilinir.Ancak uygulamada genellikle ekonomik yönden kadın erkekten güçlü bile olsa bu maddeler kadın lehine kullanılıyor.Dediğim gibi her olayın özelliğine bakarak hakimlerin durumu değerlendirmesi gerekir. |
bdilek |
Geçmiş olsun. İşin acı tarafı bu işte belki. Evlenirken herşey çok güzel ama ayrılırken değil. Ben hep söylüyorum. Bir çok kişiye bu fikirlerim ters gelebilir ama ben kadın olsun erkek olsun emeklerine ortak çıkılmasına sonuna kadar karşıyım. Böyle rakamlar nafaka olarak bağlandığı sürece karşı taraf çalışır mı? çalışıp ne yapsın zaten para alıyor. Kadın erkek eşitliği diyorlar anlamıyorum. Neden çalışan kadın erkeğe nafaka ödemiyor. Çünkü erkek çalışmak zorunda. Niye erkek çalışmak zorunda da kadın değil? erkek nafakayı ödeyemezse!! çalışmıyorsa geliri yoksa bile ödeyemezse hapis cezası var. Niye kimse kadına ya bak bu adam işsiz iş bulamıyor geliri yok sende çalışmayı denesen demiyo çok merak ediyorum.
sn. Giovanna yanlış hatırlamıyorsam sizin de evlilik sorununuz vardı. Size de geçmiş olsun. Siz de eşiyle çok sorun yaşamış biri olarak nasıl olaya bu şekilde yaklaştınız anlayamadım. Sanırım sizin olayınızda da tek suçlu eşiniz di ????
|
Giovanna |
Sn. bdilek inanın yazdıklarınız bir tokat gibi geldi bana..
Ben bir avukat olmadığım için ancak kendi kafama göre görüş bildirdim. Yine de elimden geldiğince objektif olmaya çalıştım. Kendi davamda eşim suçlu olduğu için bütün erkekleri suçlamıyorum. Acaba sizin eşiniz eski eşine nafaka ödediği için bütün nafaka alan bayanlara olumsuz bir tavır alıyor olabilir misiniz? Avukat Beyin de ifade ettiği gibi her olayda nafaka takdiri farklıdır. Bütün kadınlar çalışmak zorunda da değildir. Hakimler ve kanunlar da sizin gibi önyargılı olsaydı yanmıştık biz mağdur bayanlar. Eşinizin ilk eşi siz olsaydınız ve herhangi bir nedenle çalışmıyor olup nafaka alıyor olsaydınız da görüşleriniz yine aynı mı olurdu? Ben Sn. msinan'ı tamamen haksız bulduğumu ifade etmedim yazımda, sadece forumda hep bayanların savunulduğunu söylediği için görüş bildirdim. Sn. msinan eşine biraz zaman tanımış olsa belki eşi yeniden çalışmak için enerji toplayıp özgüvenini kazanabilirdi. Ayrıca evlenirken çok masraf yapılmasına da doğru bulmuyorum, işte sonuçları ortada. Bütün masrafları ben yaptım deyip kafaya kakmak da aynı şekilde. Top kimin ayağındaysa şutu o çekmeli değil mi Sn.msinan, dilerim eşiniz yeniden çalışmaya başlar ve barışırsınız, böylece nafaka ödemekten de otomatikman kurtulursunuz. |
msinan73 |
Sayın Giovanna,
Yazım hakkındaki görüşleriniz bana göre hiç de objektif değil. Bir kocaya "bir çocuk sahibi olacağım ama bu senden olmayacak" şeklinde bir söz söylenmesi bence bir evlilikte söylenebilecek en ağır söz. Benim derdim ayrıca maddi değil. Benim derdim bana yalan söylenmesi. Yalan üzerine kurulan bir ilişkinin ömrü de bu kadar oluyor. Tabi siz benim yaşadıklarımı ya da ben sizin yaşadıklarınızı bilemem. Herkesin derdi kendine büyüktür.
Bu kadar kısa bir süre içinde insan kendinden nefret ettirebilir mi? Bütün kaprislerini çektim, sinirli olduğunda alttan almaya çalıştım. Kısacası yapılabilecek herşeyi yaptım kanaatindeyim. Alttan al alttan al nereye kadar sonuçta ben de insanım. Bir de nafakayı ödeyemeyecektin ne demeye evlendin demişsiniz. Hanımefendi ben mutlu olamak için evlenmiştim nafaka ödemek için değil. Madem söylediğiniz gibi çok gururlu bir kadın, çalışsın hayatını kazansın, üniversite tahsili var, gayet rahat iş bulabilir. Benden alacağı üç kuruş paraya tenezzül ediyor. Gururlu bir insan olsa yürümedi bu iş kardeşim tak sepeti koluna herkes kendi yoluna derdi. Gurulu insan bunu yapar. Yok ama olurmu neden yapsın kanun ondan yana çalışsa da çalışmasada havadan para gelecek.
Kabul ediyorum pek çok kadın madur durumda kalıyor. Dayak yiyorlar, fiziki veya psikoljik işkenceye mauz kalıyorlar ve hiçbir şekilde tek başlarına hayatlarını idame edemeyecek durumdalar. Ama soruyorum size milyonda bir de olsa bir erkek haklı olamaz mı? |
msinan73 |
Sayın bdilek,
Öncelikle desteğinizden ötürü teşekkür ederim. Kanunlarımız kadın erkek eşitliğini öngörüyor. Ama nedense uygulamada haklı olsa da cezalandırılan hep erkek. Ben evlenmeseydim eşim yine işsiz kalacaktı. Yine maddi sorunlar yaşayacaktı veya yaşamayacaktı, bilemem. Bu durumda suçlu ben miyim? Nerde kaldı eşitlik? Neden işi olan, veya çalışabilecek, hayatını kazanabilecek bir kadına çoluk çocuk yokken nafaka ödemek zorunda kalıyoruz? Neden biz refahımızdan ödün vermek zorunda bırakılıyoruz? Yarın tekrar evlensem, çocuğum olsa, neden çocuğumun, eşimin nafakasını nefret ettiğim birine vermek zorunda bırakılıyorum? Neden, neden, neden? Bu nedenlere birisi cevap versin lütfen. |
Av.Fatih Çiçek |
sevgili arkadaslar;
Öncelikle hiç bir meslektaşımın boşanma davasında ya da bunun kabulünde kadın-erkek ayırımı yaparak davayı kabul ettiğini zannetmiyorum.
Her Boşanma davasında kadın haklıdır, kadın ezilmektedir, kusursuzdur bakış açısı hiç bir meslektaşımda yoktur ve olamaz da zaten. KUSUR ve HAK kavramı her olaya göre farklılık arz eder ve bunun cinsi ayırımı kabul edilemez.
ANCAK, HER NE KADAR KANUNLARIMIZ KADIN-ERKEK AYIRIMI YAPMAMAK ÜZERE MADDESEL ANLAMDA EŞİTLİK SAĞLASA DA, UYGULAMADA KADININ ERKEĞE ORANLA DAHA FAZLA KORUNDUĞU DA BİR GERÇEKTİR.
Bunun sebebi ise her zaman dile getirildiği gibi; Türkiye şartlarında kadının ezilmişliği ve ekonomik bağımsızlığına kavuşamamasıdır.
Boşanmaya sebep olan eşin kadın olması halinde kanunlarımız diğer tarafın bunu ispat etmesi halinde yine de kadını korumamaktadır. Tedbir nafakası konusunda belki tam anlamda bir ADALET söz konusu olmasa bile ( dava sonunda TAM KUSURLU BOŞANMAYA SEBEP VEREN kadının lehine dava sırasında ve davanın açılışından itibaren tedbir nafakasına hükmedilmesi gibi) hiç bir ülke kanunun tam/herkese/adalet getirdiği söylenebilirki. Sadece boşanma davasıyla ilgili değil bu gerçekler aslında. Çeşitli sebeplerl bir çok insan var dava kaybeden ya da hakkını alamayan.
Kanunlardan amaç elbette herkese ADALET getirmesi. Ancak bunun uygulamada eksiksiz yerine getirilmesi mümkün değildir.
Birlikteliğin yıkılmasına sebep eğer kadınsa ve bunu diğer atarf ispatlarsa kanun bunu korumaz.
Eğer hükmedilen nafaka daha sonra ödeme güçlüğü çektiğini ispatlayan ya da lehine nafaka hükmedilen kişinin gelirinde artma olması, çalışmaya başlaması, ölmesi, yeniden evlenmesi, gayri resmi birlikteliğe başlaması ve bunların ispatı halinde nafakanın kaldırımasını kanunumuz mümkün kılmıştır.
Sayın msinan73;
Eşinizin üniversite tahsili olduğunu, çalışmak ve gerekli gayreti gösterdiğinde iş bulup geçimini sağlayabileceğini ispatladığınızda da nafakanın kesilmesini sağlayabilirsiniz.
Velhasıl; haklıysanız bu haklılığınızı ispat etmelisiniz. Bu sadece boşanma davasıyla değil bütün davalarda söz konusudur. Adaleti ve hakkı ancak çaba sarfederek kazanabilirsiniz. Bu türkiye dışında da böyle. Ne kadar haklı olursanız olun kanunun verdiği ispat şekilleriyle bunu ispatlayamaz ve çabalamazsanız haksız ve kusurlu olup cürmüne de katlanmak zorunda kalırsınız.
|
msinan73 |
Fatih bey bazı kadınlar gerçekten müşkül durumda kalabiliyor. Ama hakimlerimizin nafaka takdir ederken kadının tahsil durumunu, çalışıp çalışamayacağını göz önünde alması gerekmiyor mu? Nedense bundan daha çok erkeğin ne kadar kazandığı göz önüne alınıyor. Maaşın şu kadar ver dörtte birini veya yarısını. Bir gazetede okumuştum büyük bir mağazalar zincirinin sahibinin oğlu eski eşine ve çocuğuna 1 milyar nafaka ödüyormuş. Şimdi bu şahıs benden sadece 3 kat mı daha fazla para kazanıyor. Neden bu böyle, çünkü bu şahıs gelirini saklayabiliyor. Ama ben maaşlı olduğum için hiçbirşey saklayamıyorum. Nafakanın kalkması için çalıştığını, biri ile beraber yaşadığını ispat etmem gerekiyor. Aynı şehirde yaşamıyoruz ben bunu nasıl takip edeceğim? Belki şu anda çalışıyor bilmiyorum ve takip etme imkanım yok. |
Av.Fatih Çiçek |
Sayın msinan73;
Sizi ve sıkıntınızı çok iyi anlıyorum. Size (birlikteliğin yıkılmasına daha fazla kusurlu eşi olmasına rağmen nafaka ve tazminata hükmedilen, belirlenen nafaka ya da tazminatı ödemekten gerçekten aciz olmasına rağmen yüksek takidr edilen nafaka ve tazminatla ekonomik durumu kötüleşen erkek eş olarak) hak vermiyor değiliz.
Boşanma hukukundaki tazminat ve nafaka yönünden bir geçiş süreci yaşıyoruz. Maddesel anlamda tam bir eşitlik söz konusuyken uygulamada bu eşitliğin sağlanamamasının da sebebi türkiyedeki kadınların geçmiş dönemler itibariyle çok fazla ezilmesi ve ekonomik bağımsızlıklarına yeni yeni geçmesidir.
Elbette nafaka isteyen tarafın nafaka istenenin tahsili ve ekonomik durumu kadar önemli. Ve bunu hakimin nafaka istenen tarafından ispatlaması durumunda göz önünde bulundurması gerekir.
Fakat sizin de söylediğiniz gibi bunun ispatı mümkün olamayacak kadar zor ve külfetli olabiliyor.
Bütün bu sözleri sizin anlattıklarınızın doğru olduğu varsayımıyla söylüyorum. Yani birlikteliğin yıkılmasına sebep olan kusurlu tarafın siz OLMADIĞINIZ ihtimalinden dolayı haklılığınızı paylaşıyorum.
Evliliğinizle ilgili bu platformda dile getirdiklerinizi hukuki anlamda da davada beyan eder ve ispatlarsanız inanın özellikle son değişikliklerle medeni kanunumuzun kadın-erkek eşitliğini mümkün olduğu kadar eksiksiz sağladığına siz de şahit olacaksınız.
|
Giovanna |
Sn.msinan
Görüşlerim hoşunuza gitmese de yararlanabileceğiniz umuyordum.
Sn.bdilek'in veya diğer görüş bildirenlerin farklı fikirleri olabilir, burada bu tecrübelerimizi paylaşıp tartışıyoruz diye umuyorum, tabii ki herkesin aynı görüşte olması beklenen bir durum değil. Farklı görüşler olacak ki (buna evlilik de dahil) faydalı bir sentez çıkabilsin. Aksi halde forumun da bir anlamı kalmazdı değil mi? Anlaşılan Sabancı'nın kızıyla da evli olsayınız bu nafakayı ödeyecektiniz!
Eşinizin sizi başkasından çocuk sahibi olmakla tedit etmesi onun sorunu değil mi? Bu durum sizin için nasıl bir tehdit oluşturuyor anlaşılması güç. Eşiniz size olan kızgınlığını ifade ederken uygun olmayan bir yol seçmiş fakat siz bu sözleri söylediğini mahkemede ispat edebilecek misiniz? Bunu gören, bilen veya duyan sizden başka kimse var mı? Ayrıca eşiniz bunları söylemiş sadece yapmamış ki.
Mutlu olmak için evlenmişsiniz, mutlu olmak bir yoldur, bir olay değil.
Ülkemizde aynı işi yapan erkeğin kadından daha fazla maaş alabildiği de bir gerçek. Ayrıca nişanlanan, evlenen veya hamile olan bayanlar çeşitli gerekçelerle işten çıkarılabiliyorlar bunu da unutmayalım!
Giovanna |
Av.Mine Uzun |
Tartışma hukuktan çok ahlaki boyuta taşınmış görünüyor. Bununla birlikte şunları ifade etmek isterim: Tedbir nafakası ileride artırmak veya eksiltilmek üzere hükmedilen bir nafakadır ve aldığınız maaşa göre makul bir nafakaya hükmedilmiş. Fakat yargılama esnasında özel durumlarınızı belirterek nafakanın azaltılmasını sağlayabilirsiniz: Düğün masraflarından kaynaklanan kredi borçlarınız, kira gideriniz vs. belgelediğiniz takdirde nafaka miktarının azaltılacağını düşünüyorum. Ayrıca forumlardaki sorular genelde mağdur olmuş kadınlar tarafından sorulmakta ve cevaplar da tabii ki onların haklarını hatırlatır mahiyette olmakta; bunda alınacak ne var ki? İşte sizin haklarınızı da hatırlatıyoruz: Tedbir nafakasının indirilmesini talep edebilirsiniz, eşinizin size söylediği evlilik birliğini temelinden sarsıcı sözler -aldatma, başkasından çocuk sahibi olma- ve ilk evliliğinden olan çocuğunu gizleyerek güveninizi zedelemesi ve daha birçok olumsuz sebeplerle açtığınız davada haklılığınızı ispat etmeniz zor olmayacaktır. Bu durumda tedbir nafakası sadece boşanma kararı kesinleşinceye kadar yürürlükte olacak; hakim boşanmadan sonrası için yoksulluk nafakasına hükmetmeyecektir. İletinize cevap veren bayan arkadaşların hemcinslerini korumak için sarf ettikleri sözleri duygusal yaklaşımlar olarak kabul etmek gerekiyor; her birlikteliğin özeli farklıdır. |
Giovanna |
Sn. avmine
bir kişi evlenmeden önce olan çocuğunu nasıl gizler? Sn.msinan'ın eşi hanımefendi çocuğunu çuvala koyup mu sakladı? Bu çocuk nüfusa kayıtlı değil miydi? Hakim mahkemede bu konuyu evlenmeden önce neden araştırmadınız diyebilir mi? Hakkaten yarın öbür gün tekrar evlenmek istediğimizde evleneceğimiz kişi ile ilgili çocuğu olup olmadığını, evli veya boşanmış olup olmadığını nasıl öğrenebiliriz? Nüfusa sorulduğunda bu tür bilgiler herkese verilebiliyor mu? Tamamen hukuksal bir yaklaşımla soruyorum.
Evlenmek için istenen evraklarda nüfus dökümü de vardı, burada kişinin nüfusundaki tüm hareketler görünüyor, çocuk olsa idi burada gözükmesi gerekir miydi? Çünkü hazırlıktaki tüm evraklar teslim edilirken eşler birlikte başvurmak zorunda herhangi bir gizleme olmasın diye mi birlikte başvuru yapılıyor? Sağlık muayenesine bile ayrı ayrı gidemiyorsunuz.
Giovanna |
bdilek |
sn. Giovanna öncelikle ben bekarım. Ve herşeyden önce çok şükür ki bir işim ve iyi bir gelirim var. Kimseye muhtaç değilim inşallahta olmam. Kimse olmaz...
Sizin bu konu hk. yorumunuza sizin söylediklerinizle cevap vermek istedim. Yanlış anlaşılmak istemiyorum. Ben mağdur durumda kalan kişilere nafaka ödenmesine karşı değilim. Sadece karşısındaki insanı öfkesini almak için soymaya çalışanlara karşıyım. Tüm hakimler sizin gibi olsa biz mağdur kadınlar yaktık o zaman demişsiniz. İşte benim anlatmaya çalıştığım olay bu... Tüm mağdur olan kişiler için geçerli değil tabi istisna durumlar hariç. Bir kadın Hiç evlenmeseydi hayatını nasıl sürdürecekti acaba? Ayrıldığı bir eşi ve ondan alacağı bir nafaka olmasaydı aç mı kalacaktı açık mı? Mutlaka mebcbur kalınca çalışacak kendi parasını kendi kazanacaktı. Biz çalışmaya müsait olan kişileri tembelliğe itiyoruz birazda. Benim kızdığım nokta bu. Bakın benim halamda eşinden ayrıldı. Daha doğrusu eniştem halamdan ayrıldı. 2 çocuğu var. 2 çocuğu ve kendi için aylık 500 ytl nafaka alıyor. İlkokul mezunu ve mesleği olmadığı için ne iş yapıyor biliyor musunuz? evlere temizliğe gidiyor. Kazandığı o parayla sigortasını dışarıdan ödüyor. İlerde emekli olabilmek için!!! Ve para biriktiriyor. Ben bundan söz ediyorum.
Nafakanın azaltılmasına gelince benim halama bağlanan nafakayada eniştem itiraz etmişti ama bağlanan nafaka 1 milyarın altında oluğu için red edildi. eniştemin geliri 1500 milyardı. 375 milyon kredi kartı için haciz vardı maaşında o kesiliyordu. birde kirada oturuyordu. 400 milyonda onu belgelemişti. halamda enişteme ait evde oturuyor çocuklarıyla. 500 milyon bağlandı sonuçta. enişteme kalan para 225 milyon. Ve halam eniştemden daha fazla kazanıyor. Çünkü oda çalışıyor... |
Bugünün tarihi: 03/05/2025 09:19:46 |