ayrılma konusunda |
nurli |
merhaba arkadaşlar ben aranıza yeni katıldım
bir sorum olacaktı ablam eşinde ayrıldı aslında eşi onu istemedi daha doğru olur şimdi biz tedbir nafaka talebinde bulunmak istiyorduk ama ablama avukat eşiniz eğer size dön çağrısında bulunursa ve siz dönmesseniz direkt boşanır dedi ama ablam ne kadar uzatabilirse davayı uzatmak istiyor ama eşinin evi yok annesi ve babasının yanında kalıyor ablam o eve gitmek istemiyor kesinlikle bana bizim bu konuda ne gibi haklarımız var bilen arkadaşlar yardımcı olursa sevinirim |
Av.Ragıp Atay |
eve davet edebilmesi için, ayrı bir olması ve dayalı döşeli, oturulur halde olması gerekir. Ablanız, kayınvaldesi ile kalmak zorunda değil
|
ender_av |
Merhaba, durum oldukça üzücü ancak ablanızın avukatı bu konuda haklı,
MADDE 164.- Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hâkim tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.
Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine hâkim, esası incelemeden yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi hâlinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur.
Yani 4271 sayılı Medeni Kanuna göre; eşi ablanıza geri dön çağrısı yaparsa ve eve geri dönmedi diyerek boşanma konusundaki taleplerinde haklı duruma geçecektir. Ben bu konuda ablanızın avukatına aynen katılıyorum. Zaten gerekli yardımı yapacaktır.
MADDE 186.- Eşler oturacakları konutu birlikte seçerler.
Birliği eşler beraberce yönetirler.
Bununla birlikte, hakime durum ayrıntılı olarak anlatılır ise yani eşlerden birinin ailesi ile ikamet ettiği ve diğer eşin bununla ilgili huzursuzluk duyduğu etkili olur kanaatindeyim. Dediğim gibi meslektaşım bu konuda gayet yardımcı olmuş ve bilgilendirmiş zaten ablanızı. Saygılarımla... |
Kaan V. |
Sayın ender_av;
Burada görüşüne katılmak kanımca mümkün değildir.
MADDE 164/I- Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hâkim tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.
Kanun açık ve nettir, haklı sebebi olan kişi terk etmiş sayılmaz.Kaldıki kimse sevmediği insanlarla anlaşamadığı insanlarla yaşamaya zorlanamaz.Bunun yanıda madde metnini iyi incelemek gerekirki burada geçen "ortak konut"tan bahsedilmektedir.Ortak konut bağımsız eşlere ait olan konuttur.Burada Ragıp Bey'in de işaret ettiği nokta doğrudur.
Kaldıki Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin E. 2003/9149, K.2003/10891 sayılı kararında ".....bağımsız, ortak konut seçiminden kaçınarak, eşini, rızası hilafına kendi anne ve babasıyla oturmaya mecbur bırakılan koca, eşini terk etmiş sayılır.Terk edilen kadındır.Bu halde terk sebebiyle boşanma davası açma hakkının kadına ait olduğu açık ve tartışmasızdır." demektedir.
Kararın tamamı için lütfen https://www.hukuki.net/showthread.php?5282 tıklayınız.
Sonuç olarak diyebiliriz ki ablanızın kocası, ablanızdan terk sebebiyle boşanamaz. Bu yazdıklarınız ışığında avukatın ablanıza söylediğini pek yerinde bulamadım.Ama yine de siz beni değil muhakkak bir avukata başvurarak onu dinlemelisiniz forumların sadece görüşlerin ve fikirlerin beyan yeri olduğunu unutmayınız.Sonucunda bizzat avukata başvurularak alınabileceğini gözden kesinlikle kaçırmayınız.
|
ender_av |
Sayın Kaan V.,
Kesinlikle yazdıklarınızda haklısınız. Çok isabetli bir yargıtay kararı seçmişsiniz. Ancak, zaten nurli avukata başvurmuş. Ve avukat ona eşinin dön çağrısı yaptığı takdirde buna uyması gerektiğini, aksi bir durumda boşanmanın gerçekleşeceğini söylemiş. Ben cevabi yazımda sayın "Ragıp Atay'ın aksi bir cevap yazmadım. Yalnızca sizin de tekrarını yazdığınız Medeni Kanunun ilgili maddesini yazdım ve 186ncı maddeyi ekledim. Burada, benim sözlerimde eşinin ailesiyle oturma mecburiyeti vardır demedim. Elbette ki erkek uygun koşulları sağlar ve dayalı döşeli oturulur vaziyetteki eve davet eder. Bunu zaten yukarıda sn. Ragıp Atay belirtmiş. Tekrar tekrar yazmak istemedim. Benim anlatmak istediğim şudur, konuyu bizzat sordukları avukat arkadaşımız geri gel çağrısına uymazsa olacakları söylemiş. Burada dayandığı maddeyi belirttim. Benim yazımda "erkek tarafının ailesiyle oturma mecburiyeti vardır" diye bir cümle katiyen yok. Sizin yazdıklarınıza katılıyorum. Sizinle ayrı şeyler söylemiyorum. Son olarak, nurli ablasının boşanma gerekçesinin "terk nedeniyle olduğunu" belirtmemiş. Fazla uzatmak istemiyorum. Saygılarımla... |
Kaan V. |
Pardon Sayın ender_av;
Ben sanki burada avukatın söylediklerine katılıyormuşsunuz gibi bir izlenim edinmiştim de.Aşağıda sayın nurli'nin cümlesini aldım.Şimdi bu yazdıklarımızın ışığında ablasının eşi dön çağrısında bulunupta ablası dönemezse haklı sebebi oldugu için dönmemiş olacak.Avukatın burada "...eşiniz direk boşanır" demesi pek yerinde değilmiş gibi geliyor bana yanlış düşünmüyorsam.
quote:ama ablama avukat eşiniz eğer size dön çağrısında bulunursa ve siz dönmesseniz direkt boşanır dedi
Ekleyen: nurli - 02/04/2005 : 11:33:43
|
|
ender_av |
Sayın Kaan V.,
İşte burada da haklısınız. Burada görülen şey, erkek kadını istemiyor.Ortada bir boşanma davası var, erkekten kadına "geri dön" cağrısı yok (varsayım yani). nurli'nin ablasının avukatı"dönme talebine uymazsa boşanma olabileceğini" söylemiş. Böyle bir şeyin olup olamayacağını soruyor. Sayın "Ragıp Atay" ilk cevabını vermiş demiş ki "eve davet edebilmesi için, ayrı bir olması ve dayalı döşeli, oturulur halde olması gerekir. Ablanız, kayınvaldesi ile kalmak zorunda değil". Ben de orada avukat arkadaşın hangi yasal dayanağa göre söylediğini izah etmeye çalıştım. Tekrar söylüyorum orada katiyen erkek tarafının ailesiyle birlikte oturmak zorunda demiyorum. Nihayetinde minareyi çalan kılıfını hazırlar, erkek karısını yasal olarak mahkeme kanalıyla geri çağıracaksa bunu ayrı bir ev tutarak da yapar. Kısacası bunlar varsayım. Ortada bir davet yok. Dava neden açılmış o dahi belli değil ana konuda. Size saygı duyuyorum, yazdığınız bilgileri aynen destekliyorum. Tek dileğim benim gayemin anlaşılması, vermek istediğimin bir avukat arkadaşımızın söylediklerinin yasal dayanağını izah. Dosyayı görmeden kısıtlı bilgiyle ancak bu kadar oluyor. Saygılarımla...
|
corpus |
Kaan beyin söylediklerine tamamen katılıyorum.Durumun üzücü bir durum olduğunu belirtmek isterim.
Eşler ortak konutu birlikte seçerler derken kastedilen bağımsız ve oturulabilir haldeki konuttur.Kanımca çekilen ihtar haksızdır.Vu ihtara karşı itiraz etmek gerekmektedir.Terk nedeni haklıdır.Ablanızın eşi ancak başka bir konut seçtiği bunu eşin rıazsına sunduğu ve oturulabilir olduğu anda çekebileceği ihtar haklılılk arz eder .
Kaan beyin söylediği gibi konuyu yine tüm yönleriyle bir avukata aksettirerek hukuki yardım almakta yarar olduğu kanaatindeyim.
Saygılar... |
nurli |
ALLAH sizden razı olsun beni çok aydınlattınız sağolun hepiniz peki ben birşey daha sormak istiyorum
ablamın eşi ablamı istemediğini belirtince ablam beni çağırmıştı bende erkek kardeşimi alarak yaşadığı yere gittik düzelt mek niyetindeydik fakat böyle bir olay olmadı istemediklerini söyledi erkek tarafı ve evi terk etti bizde evdeki eşşaların hepsini satarak ablam ve çocukları da alarak orayı terk ettik bu arda eşşalar zaten ablama aitti ama eşi biz evden ayrıldıktan sonra polis çağırarak tutanak tutturmuş bu durumda bu tutanak yada bizim evi boşaltmamız ablamın boşanmasında bir rol oynayabilirmi ablam kesinlikle boşanmak istemiyor son yani 3 yıllık süreyi doldurana kadar
|
ender_av |
Sayın corpus,
Ortada çekilen bir ihtar yok zaten. Forumu dikkatlice okursan erkek tarafından bir ihtar çekilme durumunun olmadığını göreceksiniz. Ki, olmayan ihtara itaraz da olunmaz.
Ayrıca, bu boşanmanın gerekçesinin "terk nedeniyle" olmadığı ve aslında eşlerin kendilerine ait ortak bir meskenlerinin de olduğu anlaşılıyor. E tabi eşlerden biri evdeki eşyaları satarsa erkek de doğal olarak ailesinin yanına gidecektir. Eşyalarını satan bir eşe de kolay kolay kimse geri dön demez kanımca.
Sayın nurli, ablanızın ortak yaşam alanındaki eşyaları satma hakkınız yok. Ablanızın eşi isabetli bir harekette bulunmuş ve polislere tutanak tutturmuş. Siz yukarda da belirtildiği gibi hemen yüz yüze bir avukata başvurun. Ablanızın bir avukatı da var sanırım. O size gereken yardımı fazlasıyla yapacaktır. Burada yalnızca yorum alabilirsiniz.Saygılarımla... |
nurli |
SAYIN ENDER AV
SANIRIM YA DURUMU BEN YANLIŞ İZAH ETTİM YADA SİZyanlış anladınız ama ben yanlış anlatmış olduğum kanatindeyim yinede
evet ayrı bir mesken tabiki vardı ama o meskeni eş terketti ve annesinin yanına gitti evde geride kalanların ihtiyaçlarınıda önemsemeden bu durumda zaten ablama ait olan yani ablamın önceki evinden sadec kendine ait olan eşşalarla dolu olan evi boşalttık geçinmek için yemek yemek gerekiyordu ve ablamı annemlerin evine yerleştirdik
''Eşyalarını satan bir eşe de kolay kolay kimse geri dön demez kanımca.'' demişsiniz biz inanın bana zaten ne dönmesini nede çağrı yapmasını istiyoruz sadec tedbir nafakası talep etmek ve boşanmayı uzatmaktan başka olay böyle umarım anlata bilmişimdir
ablamın avukatı yok malesef küçük bir yerde olduğu için yardım almak için burdan bir avukatla görüştük ve bilgi aldık çok açıklayıcı olmadı tabi çünkü zamanla çeşitli söylemler ve sorular aklınıza geldiği için sizlere sorma ihtiyacı duydum
zahmet verdiğim için kusura bakmayın
hakkınızı helal edin
saolun
|