 |
03/05/2025 Eski forum arşivi bölümü
Hukuksal Tartışmalar
| satıstan kacma |
| kummerlos |
Vadesiz TL hesabi acmak icin gittigim ozel bir banka subesinde once askersen hesap acmiyoruz denildi, ogrenci oldugumu soyledim, biraz tartistik, ogrenciye hesap falan acmiyoruz diyerek islemimi yapmadilar. Daha sonra mudurun yanina ciktim, baska bir gorevli islemimi yapti ama "biz ozel bankayiz, sokaktan gecen herkese hesap acmak zorunda degiliz" dedi.
Tuketici kanunun satistan kacmayla ilgili 5. maddesine gore bu durumu degerlendirebilir misiniz?
|
| Av.Tayfun Eyilik |
Bankalar yasasında mevduat kabul etmemenin bir müeyyidesi düzenlenmemiştir. Aksine mevduatını geri çekmek isteyenlerin engellenmesi yazaklanmış ve müeyyide getirilmiştir. Konuyu ticari bir faaliyet çerçevesinde ele alınırsa mevduat ; mudi ile banka arasında bir sözleşmedir. Sözleşme serbestisi dahilinide taraflar diledikleri sözleşme yapabilecekleri gibi diledikleri ile sözleşme yapmama özgürlüğüne sahiptir.
Tüketici yasası ise Tüketiciyi Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlamış. Uygulama alanınını ise "Bu Kanun, 1 inci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemi" olarak tanımlanmıştır. Tüketici kanunu tüketici kredilerini kredi kartlarını özel olarak düzenlemişken, mevduat kabulune ilişkin bir düzenleme getirmemiştir.
Seza Reisoğlu Bankalar Kanunu Şerhinde (Ankara 2002) mevduatın hukuki niteliğini tartışmaktadır. Seza reisoğluna göre "mevduat yatırma, ağırlıklı olarak esas itibariyle belli oranda faiz elde etme amacına yöneldiği için karz akdine daha çok yaklaşan, ancak güvenilir bir kurumda parayı muhafaza etme fikri ile vedia akdini hatırlatan sui generis bir akit tipidir. Mevduata uygulanacak hükümler, ancak kıyas yolu ile ve niteliğine uygun düştüğü ölçüde karz akdi hükümleri ve istisnai hallerde vedia akdi hükümleri olacaktır”. Yargıay son kararları da bu yönde oluşmaktadır
zaman insanları değil armutları olgunlaştırır. |
| Av.Tayfun Eyilik |
SATIŞTAN KAÇINMA
MADDE 5.- (Değişik: 4822 - 6.3.2003 / m.6 - Yürürlük m.38 ) Üzerinde "numunedir" veya "satılık değildir" ibaresi bulunmayan bir malın; ticari bir kuruluşun vitrininde, rafında veya açıkça görülebilir herhangi bir yerinde teşhir edilmesi halinde satıcı bu malların satışından kaçınamaz.
Hizmet sağlamada da haklı bir sebep olmaksızın kaçınılamaz.
Aksine bir teamül, ticari örf veya adet yoksa, satıcı bir mal veya hizmetin satışını o mal veya hizmetin kendisi tarafından belirlenen miktar, sayı veya ebat gibi koşullara ya da başka bir mal veya hizmetin satın alınmasına bağlı kılamaz.
Diğer mal satışı ve hizmet sağlama sözleşmelerinde de bu hüküm uygulanır.
Banka ile mudi arasındaki hukuki ilişkinin bir hizmet ilişkisi mi olduğu yoksa ödünç verme sözleşmesi olduğu konusu analiz edilmelidir. Eğer bir hizmet ilişkisi olarak tanımlanırsa yukardaki hüküm bankanın mevduat kabul etmeme hakkını ortadan kaldırmaktadır. (ki kara para yasası ile ilgili düzenlemeler bunun aksini söylemektedir)
Bir görüşe göre bu ilişkinin tabi olduğu kuralların bankalar yasası ödünç para vermeye ilişkin mevzuatlar olduğu Aksi halde bu konunuda tüketici yasasında tanımlanması ve düzenlenmesi gerekirdi. Şeklindedir.
zaman insanları değil armutları olgunlaştırır. |
| Av.Tayfun Eyilik |
Benim fikrimce, Mevduatı hangi hallerde Kabul edeceğine ilişkin kural koyabilir ancak ilan vesair vasıtalarla mevduat Kabul edeceğini belirten zaten bu amaçla kurulan bankaların yasal engeller hariç müşteri seçme özgürlüğü olmasa gerekir.
Bunun müeyyidesi nedir peki ?
Mevduatı Kabul etmeyen bankaya nasıl bir müeyyide uygulanabilir. Cezai- hukuki cezai bir yaptırım olabileceini düşünmüyorum. Hukuki anlamda bir yaptırım olabilmesi için (tazminat gibi) once bir zarar doğmuş olması gerekir. Ki zararın tazmini istenebilisin
Fikrimce bu özel olayda; ilgili bankanın genel müdürlüğünün mevduat departmanlarının yöneticilerine, halkla ilişkiler departmanına, bankalar birliğine, ve dahi Bankacılık Denetleme ve Düzenleme kurumuna bildirimde bulunulması daha etkin bir sonuç verir gibi
zaman insanları değil armutları olgunlaştırır. |
Bugünün tarihi: 03/05/2025 14:12:52 |
