 |
03/05/2025 Eski forum arşivi bölümü
Hukuksal Tartışmalar
Amirin kötü davranışı |
cenkcan |
Merhaba,
Özel bir şirkette mühendis olarak çalışmaktayım. SSK dan emekliliğime 3 yıl kaldı. Ancak amirimin bağırma, aşağılama gibi sürekli kötü davranışına maruz kalıyorum. Bir keresinde topluluk içinde bu şekilde davranmasına dayanamayarak ben de yüksek sesle cevap verdim. Kendisine bağırdığımı ve karşılık verdiğimi ileri sürerek beni işten attırmak için üst amirlere şikayet etti. Ancak üst amirler onu haklı bulmadılar ve hakkımda işlem yapılmadı. Amirim aynı şekilde davranışına devam etmektedir. Bir süre önce yine haksız olduğu halde bağırması ve aşağılaması karşısında psikolojik rahatsızlık geçirdim. Bu davranışlara daha fazla dayanamadığım için artık işten ayrılmak istiyorum. Bu şirkette 9 yıldır çalışmaktayım. Daha önce aynı holding altında başka şirkette 8 yıl çalıştım ve buraya nakil yoluyla geldim. Prim ödemede 5000 işgününü doldurdum. Ancak 25 yıl tamamlanmadığı için 2008 den önce emekli olamıyorum. Sorularım şunlar:
1. İşten ayrılırken nasıl bir yol izlemeliyim? İstifa edersem kıdem tazminatı alabilir miyim? Alırsam kaç yıllık alabilirim?
2. İhbar tazminatı alabilir miyim?
3. Bana kötü davranan amirime karşı hukuksal olarak ne yapabilirim? Olaya diğer arkadaşlar da tanık olmalarına rağmen kendi gelecekleri açısından şahit olmak istemiyorlar.
Teşekkürler, Saygılar,
|
sakuyurtar |
Birçok çalışanı ilgilendiren önemli olan bu konuya hukukçuların yorum yazmalarını ilgiyle bekliyorum.
İNSAN ONURU HERŞEYİN ÜSTÜNDEDİR
DAĞDARTAN |
Av.Tayfun Eyilik |
istifa ederseniz kıdem tazminatına hak kazanamazsınız
istifanız işverenin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık nedeni ile ise kıdem tazminatına hak kazanırsınız.
İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkı
Madde 24 - Süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hallerde iş
sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:
I. Sağlık sebepleri:
a) İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple
işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa.
b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut
başka bir işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa.
II. Ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:
a) İşveren iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri
hakkında yanlış vasıflar veya şartlar göstermek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler
vermek veya sözler söylemek suretiyle işçiyi yanıltırsa.
b) İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak
şekilde sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa.
c) İşveren işçiye veya ailesi üyelerinden birine karşı sataşmada bulunur veya
gözdağı verirse, yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden birini kanuna karşı davranışa
özendirir, kışkırtır, sürükler, yahut işçiye ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi
gerektiren bir suç işlerse yahut işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır isnad
veya ithamlarda bulunursa.
d) İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından işyerinde cinsel tacize uğraması
ve bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemler alınmazsa.
e) İşveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun
olarak hesap edilmez veya ödenmezse,
f) Ücretin parça başına veya iş tutarı üzerinden ödenmesi kararlaştırılıp da işveren
tarafından işçiye yapabileceği sayı ve tutardan az iş verildiği hallerde, aradaki ücret
farkı zaman esasına göre ödenerek işçinin eksik aldığı ücret karşılanmazsa, yahut
çalışma şartları uygulanmazsa.
III. Zorlayıcı sebepler:
İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek
zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa.
kaç yıllık alabilirsin ?
Kıdem tazminatı:
Madde 14 - (Değişik birinci fıkra: 29/7/1983 - 2869/3 md.) Bu Kanuna tabi işçilerin
hizmet akitlerinin:
1. İşveren tarafından bu Kanunun 17 nci maddesinin II numaralı bendinde gösterilen
sebepler dışında,
2. İşçi tarafından bu Kanunun 16 ncı maddesi uyarınca,
3. Muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyle,
4. Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya
malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla;
5. (Ek: 25/8/1999 - 4447/45 md.) 506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının
(A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya
aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen
sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten
ayrılmaları nedeniyle,
---------------------------------
(1) 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı Kanunun 120 nci maddesiyle, bu Kanunun 14 üncü
maddesi hariç diğer maddeleri yürürlükten kaldırılmış ve metinden çıkartılmıştır.
Feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile
sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde işçinin işe
başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için
işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan
süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır.
(Değişik fıkralar: 17/10/1980 - 2320/1 md.):
İşçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş
olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler
gözönüne alınarak hesaplanır. İşyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle
bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin
kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden
hesaplanır. 12/7/1975 tarihinden, itibaren (1) işyerinin devri veya herhangi bir suretle el
değiştirmesi halinde işlemiş kıdem tazminatlarından her iki işveren sorumludur. Ancak,
işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir
esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır. 12/7/1975 tarihinden evvel (2) işyeri
devrolmuş veya herhangi bir suretle el değiştirmişse devir mukavelesinde aksine bir
hüküm yoksa işlemiş kıdem tazminatlarından yeni işveren sorumludur.
İşçinin birinci bendin 4 üncü fıkrası hükmünden faydalanabilmesi için aylık veya toptan
ödemeye hak kazanmış bulunduğunu ve kendisine aylık bağlanması veya toptan
ödeme yapılması için yaşlılık sigortası bakımından bağlı bulunduğu kuruma veya
sandığa müracaat etmiş olduğunu belgelemesi şarttır. İşçinin ölümü halinde bu şart
aranmaz.
T.C. Emekli Sandığı Kanunu ve Sosyal Sigortalar Kanununa veya yalnız Sosyal
Sigortalar Kanununa tabi olarak sadece aynı ya da değişik kamu kuruluşlarında geçen
hizmet sürelerinin birleştirilmesi suretiyle Sosyal Sigortalar Kanununa göre yaşlılık veya
malullük aylığına ya da toptan ödemeye hak kazanan işçiye, bu kamu kuruluşlarında
geçirdiği hizmet sürelerinin toplamı üzerinden son kamu kuruluşu işverenince kıdem
tazminatı ödenir.
Yukarıda belirtilen kamu kuruluşlarında işçinin hizmet akdinin evvelce bu maddeye
göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona ermesi suretiyle
geçen hizmet süreleri kıdem tazminatının hesabında dikkate alınmaz.
Ancak, bu tazminatın T.C. Emekli Sandığına tabi olarak geçen hizmet süresine ait
kısmı için ödenecek miktar, yaşlılık veya malullük aylığının başlangıç tarihinde T.C.
Emekli Sandığı Kanununun yürürlükteki hükümlerine göre emeklilik ikramiyesi için
öngörülen miktardan fazla olamaz.
Bu maddede geçen kamu kuruluşları deyimi, genel, katma ve özel bütçeli idareler ile
468 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde sayılan kurumları kapsar.
Aynı kıdem süresi için bir defadan fazla kıdem tazminatı veya ikramiye ödenmez.
Kıdem tazminatının hesaplanması, son ücret üzerinden yapılır. Parça başı, akort,
götürü veya yüzde usulü gibi ücretin sabit olmadığı hallerde son bir yıllık süre içinde
ödenen ücretin o süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama
ücret bu tazminatın hesabına esas tutulur.
2. İhbar tazminatı alabilir miyim?
istifa ederseniz ihbar tazminatı alamazsınız. Aksine istifanız haklı sebeplere dayanmıyorsa ihbar tazminatı ödeyebilirsiniz
3. Bana kötü davranan amirime karşı hukuksal olarak ne yapabilirim? Olaya diğer arkadaşlar da tanık olmalarına rağmen kendi gelecekleri açısından şahit olmak istemiyorlar
size kötü davrandığını belgeleyerek ispatlayarak "sizi işe almaya yetkili kişilere " durumu bildirin.
buna rağmen işveren bir şey yapmıyorsa (diğer çalışanlara karşı fena muameleer haklı fesih sebebi olur) sizin istifanız haklı nedene dayanmış olur kıdem tazminatına hak kazanabilirsiniz.
bunun dışında amiriniz eylem ve sözleri hakaret suçu oluşturuyorsa cezalandırılması için savcılığa başvurursunuz
zaman insanları değil armutları olgunlaştırır. |
alisinkay |
5. (Değişik : 25/8/1999- 4447/45 md.) 506 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı kanunun geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleriyle işten ayrılmaları nedeniyle,
Feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır.
Yani emeklilik için sadece yaşı bekliyorsanız kıdem tazminatı alabilirsiniz sizin için bence en kolay yolu bu elbette yapılan davranışlar haksız fiil durumundays cezai yaptırımları da saklıdır.
Asılan hırsız değil,
yakalanandır. Yasalar bal arisini mahkum eder, esek arisini beraat ettirir.
|
cenkcan |
Sorularıma devam ediyorum:
1. Amirimin bana topluluk içinde bağırması, azarlaması ve bunun gibi hareketlerinin "işverenin ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırılığı" olduğunu nasıl ispatlayabilirim? Bunu ileri sürerek dava açmak için şahit göstermek gerekir mi? açacağım dava ne davası olur? Tazminat mı? Durumu üst amirime bildirdiğimde benden birşey olmamış gibi davranmamı istiyor. Oysa buradaki bütün arkadaşlar onun beni hedef seçtiğini biliyor. Evime mutlu dönemiyorum. Sürekli aşağılanmış bir şekilde daha fazla çalışmak istemiyorum ama biliyorum ki Türkiye'nin bugünkü koşullarında istifa etmem ona değil bana verilen bir cezadır. Ben istifa edersem o çok mutlu olacak. Ben hukuksal olarak nasıl bir yol izleyebilirim?
2. Bu şekildeki bir hareketinden sonra psikolojik rahatsızlık geçirdiğimi belirtmiştim. O günkü kötü davranışa dayanarak hakaret davası açabilir miyim. Bağırmak ve küçük düşürücü harekette bulunmak hakaret davasına temel oluşturur mu? Bunun için zamanaşımı var mı?
3. Ben fabrikada normal mesaide (08-18) çalışan orta düzey bir yöneticiyim. Amirimin bana olan tacizi değişik şekillerde oluyor. Şimdi de kurban bayramı için arife günü yarım gün izin istedim, vermiyor. Hatta bayram süresince bulunduğum şehir dışına çıkmama izin vermiyor. Buna hakkı var mı?
|
Bugünün tarihi: 03/05/2025 09:21:33 |