Hukuki.NET


03/05/2025  Eski forum arşivi bölümü

Hukuksal Tartışmalar




 


Forum:
ÖZÜRLÜ İŞ AKTİ FESHİ
mamudo63 İYİ GÜNELR BEN T.TELEKOMDA ÇALIŞMAKTAYIM T.TELEKOM ÖZÜRLÜ OLAN 15 YILINI DOLDURAN VE VERGİ İNDİRİMİ OLAN VEDE İŞÇİ OLANLARIN İŞ AKİTLERİNİ FESH EDİP ZORLA EMEKLİLİĞE SEVK EDİYOR AYNI DURUMDA OLAN MEMURLARA HİÇ BİRŞEY YAPMIYOR EFENDİM MEVZUAT GEREĞİDİR ACABA NE YAPABİLİRİM İŞE TEKRAR NASIL DÖNEBİLİRİM YADA İŞE DÖNEBİLİRMİYİM. SAYGILAR mahmut
Nilgül Saraç iş kanunuda işe almada özürlüler lehine hükümler yer almaktadır belli bir sayının üzerinde işçi çalıştıran işyerlerinde, çalışanlarının asgari %3ü özürlü işçilerden oluşmak zorundadır. özürlü işçi çalıştıran işverene de bunedenle vergi indirimi yapılmaktadır.işvereniniz sırf özürlü olmanızdan dolayı iş aktini feshedemez.iş güvencesi kapsamındaysanız (15 yıllık işçi oluğunuza göre ilk şart gerçekleşmiş demektir bunu haricide işyerin de en az 50 işçinin çalışması gerekir ) iş mahkemesinden işe iade talebiyle dava açabilirsiniz. bu dava ile güvence kapsamındaysanız işe iade edilir ve çalışmadığınız dönemde mahrum kaldığınız ücretiniz ödenir güvence kapsamı dışındaysanız kıdem tazminatınız ve diğer alcaklarınız hesaplanarak ödenir. sanırım özürlü bir işçisiniz,lütfen sonuna kadar hakkınızı arayın,pes etmeyin . nilgul
Virgom Mahmut Bey.. Ben Telekom da engelli statüsünde SSK lı olarak çalışmakta olan bir mühendisim. Bu konuyu daha önce burada bir kaç kez dile getirdim. Çünkü bu benimde başıma gelecek ve bu konuda dava açmak için veri topluyor. Benzer davaları inceliyorum. Sendikanın avukatı ile iletişiminizi kesmeyin ancak hemen kendinize iş hukukunda uzman iyi (çok iyi) bir özel avukat tutun. Benimle buradan özel mesaj atarak irtibata geçerseniz. Size avukat konusunda (tanıdığım avukat davanızı almayı kabul ederse) size yardımcı olabilirim. İşe iade davası açacaksınız ancak yerel mahkeme işe dönmenize karar verse bile Telekom işe iade davasını kazansanız dahi hakimin karar verdiği ek tazminatı ödeyerek sizi işe almayacaktır. Bu durumda temyize gitmeniz gerekecek. İç hukuk yollarını tüketmeniz sonucu size avrupa insan hakları mahkemesine başvurmanızı öneririm. Çünkü yakın bir zamanda bu olay benim de başıma gelecek ve bende avrupa insan hakları mahkemesine gideceğim. Bunu bildiğim için gerekli dava örneklerini ve vakaları inceliyorum. Burada yazdığım yazılar var onlarıda incelemenizi öneririm. Sendikanın avukatı da benimle irtibata geçebilir. Öncelikle benimle buradan irtibat kurun (özel mesaj atarak) ve birbirimizin e-mail adreslerini alalım. Şimdi burada öncelikle 4046 sayılı (ÖZELLEŞTİRME UYGULAMALARININ DÜZENLENMESİNE VE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN) nun 21 . maddesinde (Kapatma ve tasfiye halleri dışında sakat statüsü ile (ilgili kanunların öngördüğü I,II ve III.derece) çalışanlar işten çıkarılamaz.) ile biz engellilere verilen haklar daha sonra telekomun özelleştirilmesi ile ilgili çıkan kanunlarla elimizden alınmıştır. Yani yukarıda ki kanun ile verilen hak telekomun özel hukuk kurallarına tabi bir şirket olmasıyla elimizden kayıp gitmiş ve kimse de bunun farkına varmamıştır. Avrupa insan hakları mahkemesinde öncelikle bu hakkın kaybı ile ve (engelli) memur ve işçiler arasındaki emeklilik adaletsizliğinin anayasanın eşitlik ilkesine aykırılığı ile hareket etmek gerekiyor. 506 sayılı SSK Kanununda 60. maddede sadece emekliliğe hak kazanır der. Oysa 5434 saylı emekli sandığı kanunu 39. madde j bendinde "eğer isterse" emekli olur diye bir tanım vardır. Bu aynı satatüye sahip yani ENGELLİ statüsünde çalışanlar arasında farklı kanunlara tabi olsalar dahi ayrım yapmak anlamına gelir. Bu kanunlardan hareket etmek gerekiyor. Bu sitedeki diğer yazılarımı lütfen okuyun ..Birlik olalım ve bunu değiştirmek için birlikte hareket edelim.. Saygılarımla
Av.Fırat Bayındır SEVGİLİ VİRGOM VE MAMUDO63 Maalesef başınıza gelenler veya gelecek olanlar, özelleştirme uygulamasının gerçek yüzünü göstermesi, KİT'lerin zarar ettiren günah keçileri olarak KİT çalışanlarının gösterilmesi bakımından örnek VAKIA dır. Ancak bazı şeyleri de yanlış yorumlamayalım. Telekomda hala 657' ye tabi çalışan varsa bunların zorla emekliliğe sevkedilmeleri DEVLET MEMURLUĞU STATÜSÜ GEREĞİ mümkün değildir. ( Bilahare Telekomun tamamen satılmasının ardından bu memurcuklara da önceleri güzel vaadlerde bulunulacak, tamamı olmasa bile bir kısım memurcuklar memurluktan kendi istekleri ile istifa ederek yeni işveren emrinde bu kez İŞÇİ statüsü ile çalışmaya başlayacaklar,çoğu bu işi bilen, işyerini teknik idari,mali bilgisiyle sürükleyecek yetenekte olan ama başlarına gelecekten habersiz insancıklar canla başla çalıştıkları halde bir gün ellerine sarı bir zarf tutuşturulacak ve muhtemelen denecek ki - emekliliği hak ederek çalıştığınız işyerimizde yapılan yeni organizasyon, uygulamaya konulan yeni iş anlayışı ve norm kadro çalışmaları, süreç yönetimi, performans değerlendirmesi sonucunda hizmetinize ihtiyaç kalmadığı saptanmıştır, allah yolunuzu açık ede! - Sonra da bu memur eskisi yeni işçi insancıklar kendilerine ne kadar büyük haksızlık yapıldığı düşüncesiyle gerek kendilerinin gerek ailelerinin manevi yaşantısını karartacak, kimisi yüksey tansiyona kimisi ülsere yakalanacak. Bu anlattıklarımı bizzat yaşayan, çok yakınlarının başlarından geçen olaylara şahsen tanıklığımdır, en ufak bir abartma yoktur. Ancak ne yazık ki günümüzün SÜRECİ BUDUR. Devletin kendi eliyle yarattığı, bu ülkeye çok önemli ekonomik katkılarda bulunan KİT'lerin yine devlet eliyle ve bilinçli ve sistematik biçimde yok edilmesi SÜRECİDİR ve halen tamamlanmamıştır. İşin hukuki boyutuna gelince,her ne kadar ütopik (veya hayalci) olduğum ! bazılarınca ileri sürülmüşse de ( hangi noktalarda olduğumu ilgilisi halen bana açıklamış değildir, hatam var ise nerde olduğunu bilmek isterim) KİT lerde çalışan memur ve işçiler farklı kanunlara ve statülere sahiptir. Anayasa Mahkemesinin de pek çok kararında KANUN ÖNÜNDE EŞİTLİK ilkesini, kanunlarda EŞİT KİŞİ VEYA STATÜLER arasında eşitsizlik yaratılması olarak uygulamakta ve Anayasaya aykırı bularak iptal etmektedir. www.anayasa.gov.tr adresinden Yüksek Mahkemenin kararlarını bularak okursanız EŞİTLİK kavramı hakkında daha açık ifadelerle karşılaşacaksınız. Örneğin 657' ye tabi pesonel arasında ücret,sosyal haklar vb konularda farklı,birisine imtiyaz vs sağlayan düzenlemeler iptal edilirken., aynı kamu kuruluşunda aynı dairede aynı işi yapan ilkokul mezunu bir devlet memuru ile, o kurumda o memur ile aynı işi yapan üniversite mezunu bir işçinin özlük hakları veya herhangi bir konuda birbirine son derece zıt, birisini diğerine üstün kılabilecek kanuni düzenleme veya idari uygulama karşısında bu iki çalışanın(işçi-memur) birbirine kıyasla eşitsiz uygulamadan söz edilmesi, farklı hukuki statüleri nedeniyle mümkün değildir,zira işçi ve memur bu statü farkı nedeniyle birbirine eşit değildir. Bu nedenle 657' ye göre memurlar 65 yaşına kadar çalışır ve emekliliği hak ettiği halde kimse de ona emekli ol git diyemez. İşçiler ise 506 sayılı kanun uyarınca yaş-prim ödeme gün sayısı gibi kriterlere sahip olmakla EMEKLİLİĞİ HAK ETMİŞ OLUR. Ancak bu durum,işverene işçisini RE'SEN emekli etme hakkı vermez, ama işverene bu kişiyi işten ATMAK için bir bahane sağlar.
Alıntı:
506 sayılı SSK Kanununda 60. maddede sadece emekliliğe hak kazanır der. Oysa 5434 saylı emekli sandığı kanunu 39. madde j bendinde "eğer isterse" emekli olur diye bir tanım vardır. Bu aynı satatüye sahip yani ENGELLİ statüsünde çalışanlar arasında farklı kanunlara tabi olsalar dahi ayrım yapmak anlamına gelir. Bu kanunlardan hareket etmek gerekiyor.
Böylece sevgili virgom, aynı iş yerinde çalışan birisi işçi özürlü mühendis ile memur özürlü mühendis arasında bu fark vardır ve biribirlerine eşit değillerdir, o nedenle de işçi-memur arasında idare tarafından ayırım yapılması hukuka aykırı değildir. Sizin statünüz ENGELLİ-ÖZÜRLÜ olmak değil işçi-memur olmaktır. (Aslında özürlü deyimi de, engelli deyimi de içime sindirmediğim deyimler ama daha uygun tanımlama nedir bilmiyorum - ki nice tamamlar aslında özürlü ve engelli, hergün kimbilir kaçıyla karşılaşıyoruz) Sayın virgom'un yazdıklarına karşı, çok detaylı olmasa da şimdilik yaptığım inceleme sonucunda şunları söyleyebilirim. Hatalı da olabilir, yorum meselesidir. Telekom için yapılan yasa değişiklikleri, 4046 sayılı yasa düzenlemesi ile paralel gibi görünüyor. Bana göre 4046/21.m. ndeki özürlülerle ilgili düzenlemenin etkisi kalmadığı kanısında değilim. Kalmasa dahi, 4857 İş K. özürlü çalıştırma,işveren yüklenmiş bir ödevdir. TEORİK OLARAK eğer iş yerinde özürlü açığı olduğu halde, işveren bir özürlüyü emekliliği hak ettiği veya kadro iptali, istihdam fazlalığı nedeniyle hizmetine ihtiyaç kalmaması gibi,- özürlü çalışanın ŞAHSİ KUSURLARI- PERFORMANS DÜŞÜKLÜĞÜ gibi gerekçeler dışındaki bir nedenle - işten çıkartmasının yasaya aykırı olduğunu düşünüyorum. Bu konudaki düşüncelerimi https://www.hukuki.net/topic.php?ARCHIVE=&TOPIC_ID=3965 bölümünde açıkladığım için tekrar etmeyeceğim. Ancak son olarak söylemek istediğim şey : FERDİ KURTULUŞ ÇÖZÜM DEĞİLDİR Sizler özürlü (engelli) olduğunuz nedeniyle daha farklı bir muamele beklemekte haksız değilsiniz ancak kendiniz için istediğiniz ve savunduğunuz haklar, mevcut yasal sistemde Özelleştirme sonucunda yaşananlara bakıldığında özürlü olmayanları da ağır biçimde vurabilmektedir. Bu nedenle kendi özel durumunuzla ilgili haklı yakınmaları dile getirirken aynı zamanda diğer çalışanları mağdur eden uygulamalar için de sesinizi yükseltin. Birlik, bütünüyle birlik olunmakla sağlanabilir. ceteris paribus
halil38 ya emeklilik yaşına itiraz etmeyiniz yada emekli hakkınız dolunca emekli olunuz. ama 657 ye tabilerde aynı statüde olmalılar
Av.Fırat Bayındır sayın halil 38,
Alıntı:
ya emeklilik yaşına itiraz etmeyiniz yada emekli hakkınız dolunca emekli olunuz. ama 657 ye tabilerde aynı statüde olmalılar
Bunun soruyla ne ilgisi olduğunu, neyi tavsiye ettiğinizi anlayamadım,açıklarsanız sevinirim. ceteris paribus
Virgom Sayın Bayındır.. ADSL arızası nedeniyle (terzinin söküğü hesabı..) biraz geç bir cevap olacak ama. 4046 Sayılı kanunda engelliler lehine konan maddelerin telafisi mahiyetinde bir kanun yok. Şahsi yorumların (işveren kamu olduğunda yargıtayda çalışan lehine karar yok) yargıda pek itibar görmediğini siz benim kadar iyi biliyorsunuz. Yeni iş kanununda 4046 sayılı kanunda kesin ifadelerle belirtilen yaptırım yer almıyor, aksine bu konular inadına muğlak ve özellikle yazılmış gibi yoruma açık durumda. Benim eşitlik konusundaki yaklaşımlarım (bizi birleştiren ortak özellik engelli olmamızdır) ülkemizde yüksek mahkeme de dahil özel hukukta karşılık bulmasa bile emin olun AİHM de karşılık bulacaktır. Şunu özellikle belirtmeliyim ki kesinlikle ferdi bir çözüm peşinde değilim. Kendi işimi halledeyim de başkaları ne yaparsa yapsın düşüncesinde hiç olmadım; mizaç tabiatıyla olamam da. Bu zorunlu emeklilik başıma geldiğinde İç hukukun derdime çare olamayacağını çok net bir biçimde kavramış bulunmaktayım. AİHM de açacağım dava öncü bir dava olacak ve benim durumumda olan insanlara yol gösterecek. Bu dava yı ve süreci buraya yazacağım ve sizlerde takip edeceksiniz. Kitlerin durumuna ve nasıl işlevsiz bir hale getirilmeye çalışıldığına biz içeriden siz de dışarıdan şahit oluyorsunuz. Ama emin olun en acısı o kurumun içinde çalışarak ve müdahale edemeyerek şahit olmak. Zaman herşeyin ilacı; bekleyelim ve görelim.
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük + Arşiv +
    Bugünün tarihi: 03/05/2025 06:03:56