 |
03/05/2025 Eski forum arşivi bölümü
Hukuksal Tartışmalar
hakaret suçu nedir? |
liderlevent |
Merhabalar;
Ben bir işyeri sahibiyim, bundan 5 ay önce yanımda 2,5 sene çalışan elemanımı anlaşamadığım için işten çıkarttım. Eleman işten haftasonu ayrıldı. Haftanın başında benim olmadığım bir zamanda iş yerime gelip tüm müşteri kartlarını ve kendi defterine tuttuğu müşteri kayıtlarını alıp kaçmış. Evini bilmeme rağmen sesimi çıkartmadım. Eleman yaklaşık 3 ay önce kayıtlı bütün müşterilerimi arayarak bizim firmamımızın kötü bir firma olduğunu, şu an çalıştığı firmanın daha iyi bir firma olduğunu, bizim fiyatlarımızı bildiğinden bizim fiyatlarımızdan daha uygun fiyatlar verebileceğini vb. kelimeler kullandığını bir müşterim bana söyledi. Öncelikle inanamadım çünkü şahıs namaz kılıyo vb. müşterime belki başkasıdır dur bi sorayım diyerek cep telefonundan aradım. Şahıs bana telefonda müşterinin söyledilerinin doğru olduğunu söyleyince yıkıldım.
Müşterinin yanından ayrıldığımda şahsı tekrar aradım fakat telefona cevap vermedi meşgule düşürdü. tekrar tekrar aradım fakat sonuç aynı en sonunda telefonunu kapattı. Bende sinirlenerek dilime gelen kötü sözleri şahsına mesaj şeklinde ilettim. Gün içerisinde tekrar tekrar aramama rağmen telefonu kapalıydı. Gece saat 10-11 gibi kendisi sanırım mesajımı aldıki o da bana hakaretlerle telefonu açtı. karşılıklı küfürleştik. Beni evlerinin yakına çağırdı. Önceleri eşim beni göndermedi gidemedim. Daha sonra eşimi artık dinlemeyerek gittim. Evlerine yakın bir yere gidip çağırdım ama gelmedi.
10 dakika sonra polis geldi. Bende mahalden ayrıldım. Kendisi benden davacı oldu. Ne yapmalıyım? Ceza alırmıyım? Alırsam ne cezası olur? Ben kendisine karşı bir dava açabilirmiyim?
|
alisinkay |
bu fiil hakaret suçunu oluşturmaz.Sövme suçunu oluşturur.Ayrıca karşılıklı olarak yapıldığı için büyük bir ihtimalle ceza almazsınız yada çok az bir ceza alırsınız buda para cezasına çevrilir.Endişelenmenize gerek yok.Diğer kişi hakkında hırsızlık suçundan dava açabilirsiniz.Bu arada çaldığı şeyler ticari sır olduğu için zararınızın tazminini de isteyebilirsiniz.Anlattıklarınızı ispatlarsanız bence asıl düşünmesi gereken karşı taraf siz olayları olduğu gibi bir avukata anlatın.
Asılan hırsız değil,
yakalanandır. Yasalar bal arisini mahkum eder, esek arisini beraat ettirir.
|
Nilgül Saraç |
küfür hakaret suçu kapsamına girmez. hakaret suçunun oluşması için kişi toplu veya ikiden fazla kişiye ulaşacak biçimde bir şahıs hakkında ona ilişkin (madde-imahsusa) olacak şekilde sözler söylemiş olmalıdır. sövme suçunun oluştuğu iddiasında bulunursa eski çalışanınız, burda da sövme suçu kısa bir süre sonra karşılıklı olarak işlendiğinden bu suçta ortadan kalkmıştır.
burda avantajlı konumda olan sizsiniz. iş kanununa göre her işçinin sadakat borcu kapsamında yer alan sır saklama yükümlüğü vardır.buna ilişkin iş sözleşmesinde cezai şart varsa bunu da talep edebilirsiniz. ayrıca eski çalışanınızın etkisinde kalıp sizinle iş ilişkisini kesen müşterilerinizden dolayı uğradığınız kazanç kaybını, maddi tazminatla; iş yerininiz bu ithamlar sonucu kaybettiği prestij sonucu düştüğü konuma karşılıkta manevi tazminat talep edebilirsiniz.
nilgul |
alisinkay |
Sadakat borcunun iki yönü bulunmaktadır. Olumlu, yapma borcu ve olumsuz, yapmama borcu. Olumlu tarafında hizmet, işveren yararına uygun olarak yapılacaktır. Olumsuz noktada ise işverene zarar verecek olan hareketlerden işçi kaçınmakla yükümlüdür.
Sadakat borcunun olumsuz kapsamı işçiyi, işletmeye ve işverene zarar verebilecek her türlü davranıştan kaçınma yükümlülüğü altına sokar. İş veya işletmeye ve işverene ait olup da, sadakat borcunun bir gereği olarak saklanmasında zorunluluk bulunan sırların, üçüncü şahıslara açıklanmaması, bu borcun esasını teşkil eder.
Başka bir deyişle işçi, işverene veya işletmeye ilişkin olup da herhangi bir yolla bilgisi dahilinde bulunan saklanması zorunlu bilgileri üçüncü kişilere açıklamamakla yükümlüdür. Aynı şekilde işçinin, işverenin veya işveren vekilinin şöhretine veyahut kendisine zarar verebilecek haberleri yayması bunlar doğru olsalar bile, sadakat borcuna aykırılık teşkil eder. İşverenin gizli tuttuğu üretim ve ticari sırlarını başkalarına açıklamamak (susma borcu) sadakat borcu dahilindedir. İşçinin sırrı hangi tarzda öğrendiğinin ise saklama borcu açısından bir önemi yoktur.
Doktrinde, sır saklama borcunun, sözleşmenin kurulmasından başlayarak sözleşmenin bitmesi ile sona ereceğine değinilmekte ve sözleşmenin kurulmasından önce sözleşme görüşmeleri sırasında öğrenilen sırların açıklanmasının da; "sözleşme görüşmeleri sırasında kusur" (culpa in contrahendo) nedeni ile tazminata yol açacağı vurgulanmaktadır.
İşveren veya işçi, önel tayini yolu ile feshi ihbarla veya haklı nedenle sözleşmeyi sona erdirmeleri halinde genel anlamda sır saklama borcu ortadan kalkacaktır.
Yukarıda yazılanlardan da anlaşılacağı gibi sır saklama borcu hizmet ilişkisi devam ettiği müddetce sürer.Olayıomızda ise işçi atıldıktan sonraki ilk hafta başı gizlice girerek ticari defterleri çalmıştır.Sır saklama borcu nedeniyle tazminat istenebileceğini sanmıyorum
Ticari sırların çalınması:ekonomik kayıp vermek yada yasal olmayan bir ekonomik avantaj sağlamak nedeni ile yetkisi yada herhangi bir yasal sebebi olmaksızın uygun olmayan yollarla bir ticari sırrın kullanımı, transferi, ifşası yada elde edilmesidir.
bilgilerin suistimali:ticari yada mesleki sırların, kişisel bilgilerin yada diğer verilerin kendisine veya başkasına menfaat sağlamak için yada zarar vermek amacıyla bu bilgilerin kullanılmasıi dağıtılması ve satılmasıdır.
Müşteri bilgileri, hasta bilgileri gibi...
Türk Ticaret Kanunu 57. maddeye göre; başkalarını, onların mallarını, ürünlerini, faaliyetlerini, ticari işlerini yanlış ve gereksiz sözlerle kötülemek, onların ahlaki ve mali yeterliliği hakkında gerçeğe aykırı bilgi vermek veya kendisi hakkında yukarıdaki konularda yanlış ve yanıltıcı bilgi vermek, imalat ve ticari sırları elde etmek ve açıklamak, sır konularından haksız faydalanmak ve başkalarına açıklamak ekonomik açıdan haksız rekabettir. Bu konuda yayın yapılıp, haber ya da reklam yoluyla, bir kişinin adı, firma adı veya ürünü kötülenirse veya kendi ürünü hakkında yanlış bilgi verilirse haksızlığın tespiti, rekabetin önlenmesi, yanlış bilgilerin düzeltilmesi, maddi ve manevi tazminat ile ceza davaları açılabilir.
Bir hukukçunun görevi kadar kutsal olan bir başka şey de şirketlerin meslek sırlarıdır.. Bu yüzden meslek ve ticari sırlar mülkiyetle ilgili kişilik haklarındandır. Bir şirketin, işadamının ya da meslek mensubunun ürün araştırmaları, kayıt ve belgeleri, hesapları, defterleri, üretim ve yönetime ilişkin plan ve düzenlemeleri, müşteri liste ve adresleri mesleki ve ticari gizleridir.
Bunların ihlali hem tazminat hem de hapis cezasını gerektirebilir.Yukarıdakiler yasal yollardan elde edilmiş olsa bile bunu gerektirir.Birde yasadışı yoldan yapıldığını düşünün olayımızdaki gibi
Asılan hırsız değil,
yakalanandır. Yasalar bal arisini mahkum eder, esek arisini beraat ettirir.
|
Nilgül Saraç |
rekabet etmeme yükümlülüğünde olduğu gibi bazı şartların varlığı halinde sır saklama yükümlülüğüne riyayet de iş sözleşmesine hüküm olarak konulup cezai şarta bağlanabilir.
nilgul |
alisinkay |
Somut olayımızda değil.Bunun için iş sözleşmesinde madde olması gerekir.İşten ayrılmadan sonra riayet edilmesi için.Bu olayda ise açık bir hırsızlık var.
Asılan hırsız değil,
yakalanandır. Yasalar bal arisini mahkum eder, esek arisini beraat ettirir.
|
Bugünün tarihi: 03/05/2025 08:58:49 |