Hukuki.NET


03/05/2025  Eski forum arşivi bölümü

Hukuksal Tartışmalar




 


Forum:
Yecüc ve Mecüc Türkler mi?
alisinkay Son zamanlarda çok ilginç yaklaşımlar duymaya başladım.Saidi Nursiye atfen yazılan yazılarda yecüc ve mecüc'ü Moğollar olarak nitelendirseler bile (Türkleri açıkca diyemiyorlar) Çin seddini yecüc ve mecüc seddi olarak tanımlamaktadırlar.Yapılan yorum şu Zülkarneyn'e Yecüc ve Mecücün şerrinden korunmak için yalvarıyorlar o da sed yapıyor.Peki bu seddi Çin seddi olarak yorumlamak nedir.Çin seddi kimlere karşı yapıldı.Türklere karşı onların akınlarından korunmak için.Peki o halde Yecüc ve Mecüc kim?Türkler.İslama yıllarca hizmet eden Türkler.Kutsal emanetleri hala ülkelerinde taşıyanTürkler.Acaba bu bilinçli bir Türk düşmanlığı mı? Yapamam deme yapan senden iyi değildir
Av.Fırat Bayındır SAYIN ALİSİNKAY bu alıntıyı nereden yaptığınızı merak ediyorum. ceteris paribus
alisinkay Bu alıntı değil kendi yazdığım bir forum konusu Said-i Nursinin ahir zaman ve yecüc ve mecücle ilgili söylediklerine bir bakın isterseniz Yapamam deme yapan senden iyi değildir
nursel yöndem Merhabalar Sayın alisinkay, Said-i Nursi değil de İbn-i Kesir açıkça Yecüc Mecüc'ün Türkler olduğunu ifade eder. Altay'dan çıkış destanına baktığımızda, Yecüc Mecüc hikayesi ile olan benzerliği de görebiliriz. Ama benim inancım Yecüc ve Mecüc'ün henüz çıkmadığı. Selamlar Give Justice A Hand
alisinkay Saidi Nurside yecüc ve mecüc Türklerdir dememiş açıkca ama şu tabire bakın Damda yürür miyav miyav der fare avlar adı nedir Yukarıdaki tanım ne kadar kediye uyuyorsa Said_i Nursinin tanımı da o kadar Türklere uyuyor Merak ettiğim o tartışma değil tarih boyunca bozguncu bir kavim nerde İslamın sancaktarları nerde bu bana komik gel,yor ve Türklük Düşmalığı mı yapılıyor din kullanılarak onu merak ediyorum Yapamam deme yapan senden iyi değildir
commodore1tr Vallahi benim bildiğim 1950 lerle ilk çin ve japonlar (özellikle ertuğrul faciasından sonra gelen çokluk nedeni ile ) bunların çinlilerle japonlar olduğu yönünde Türklerde kuvvetli bir kanı oluşmuştu :)) Nede olsa tasfiri kısa boylu sarı benizli kalabalık arı gibi... eee çin bir milyar üçyüzelli milyon nufus kısaysa kısa üstelikte sarılar.. kesin kesin bunlar :))) bilmiyorum dediğim konu hakkında 2 saat eh bence dersem günlerce konuşurum
alisinkay Yecüc ve Mecüc'ü tanımlayalım ve Türklere benziyor mu bir bakalım genellikle Dabbetül Arz ile birlikte anılır Bu bölümde Dabbe ve Dabbetül Arz Nedir Genel görüşler var bir sonrakinde ise Yecüc ve Mecüc ve ilgisi O söz, başlarına geldiği zaman, onlara yerden bir Dabbe çıkarırız; o da, insanların bizim ayetlerimize kesin bir bilgiyle inanmadıklarını onlara söyler. (Neml Suresi, 82) Söz nedir?"O söz" kelimesinin Arapçadaki karşılığı "kavl"dir ve Kuran'da "anlaşma ve söz" anlamlarında kullanılmaktadır. Bu iki anlamın dışında aynı kelimenin "görüş, inanç, düşünce ve akide" gibi anlamları da bulunmaktadır. Bu anlamının yanısıra, "kavl" kelimesi ayetlerde doğrudan Kuran anlamında da kullanılmaktadır. Allah'ın Hz. Muhammed (sav) aracılığıyla insanlara indirdiği hikmetli sözleri birçok ayette "söz" kelimesiyle ifade edilmektedir. Bu ayetlerden bazıları şu şekildedir Şüphesiz o (Kur'an), üstün onur sahibi bir elçinin gerçekten (Allah'tan getirdiği) sözüdür; (Tekvir Suresi, 19) O (Kur'an) da kovulmuş şeytanın sözü değildir. (Tekvir Suresi, 25) Onlar, yine de o sözü (Kur'an'ı) gereği gibi düşünmediler mi, yoksa onlara, geçmişteki atalarına gelmeyen bir şey mi geldi? (Müminun Suresi, 68) "Bu, bir beşer sözünden başkası değildir." (Müddessir Suresi, 25) Kavl" kelimesi Secde Suresi'nin 13. ayetinde Allah'ın sözünün -vaadinin- gerçekleşmesi olarak kullanılmaktadır: Eğer biz dilemiş olsaydık, her bir nefse kendi hidayetini verirdik. Fakat Benden çıkan şu söz gerçekleşecektir: "Andolsun, cehennemi cinlerden ve insanlardan (İnkar edenlerle) tamamıyla dolduracağım." Saffat Suresi'nin 31. ayetinde ise söz kelimesi Allah'ın yıkımı ve azabı olarak ifade edilmiştir: Böylece Rabbimizin sözü (yıkım ve azab va'di) üzerimize hak oldu. Şüphesiz, (azabı) tadıcılarız." Peki dabbe nedir? Ve iza vakaal'kavlu aleyhim, ahracna lehum dabbeten minel'ardi, tukellimuhum ennen'nase kanu bi ayatina la yukinun O söz başlarına geldiği zaman, onlara yerden bir Dabbe çıkarırız; o da, insanların Bizim ayetlerimize kesin bir bilgiyle inanmadıklarını onlara söyler. (Neml Suresi, 82) Ayette Geçen Kelimelerin Anlamları Ve: Ve İza: -dığı zaman, -dığında Vakaa: Düşmek, vaki olmak, ortaya çıkmak, meydana gelmek, başına gelmek, söz üzerine gerekli olmak Elkavlu: Söz Aleyhim: Onlara, onların üzerine Ehrecna: Çıkarırız Lehum: Onlara Dabbeten:Bir dabbe, hayvan, canlı (Bu maddedeki canlıdan maksat -bitkiler hariç- insanlar ve hayvanlardır) Minel-arz: Yerden Tukellimuhum: Onlara söyler Enne: -dığını, -diğini, olduğunu Ennase: İnsanlar Kanu: İdiler, oldular Biayatina: Ayetlerimize La yu'kinun İnanmadıklarını Dabbeyle ilgili pekçok ayet vardır.... Ünlü müfessirlerden Elmalılı Hamdi Yazır'ın ifade ettiğine göre, dabbe kelimesinin yaygın kullanımı canlı hayvanlar için olsa da; "Dabbe" kelimesi asıl lügatte "mâyedübbü", yani debbeden, hafif yürüyen, debelenen olarak açıklanır DEBB VE DEBİB: Hafif yürüme, debelenme demektir. Hayvanlarda ve çoğunlukla haşerelerde, yani böceklerde kullanılır. İçkinin vücuda yayılması ve bir çürüklüğün etrafına bulaşması gibi, hareketi gözle tesbit olunamayan şeylerde de kullanılır. "Dabbe" kelimesi de bundan fail olmak üzere asıl lügatte "mâyedübbü", yani debbeden, hafif yürüyen, debelenen demek olur. Kuran'ın, Hz. Peygamber'den sonra en büyük müfessiri kabul edilen Hz. Ali, Neml 82'deki dabbeden söz ederken şöyle diyor: 'O, kuyruğu olan bir dabbe değil, sakalı olan bir dabbedir.' Yani insandır. Hz. Ali'nin bu sözünü de alıntılayan Elmalılı, Neml 82. ayette yer alan dabbe ile ilgili olarak şu sonuca varıyor: 'Açık olan şu ki bu ayetteki dabbe insandır.' Sebe Suresi'nin 14. ayetinde ise "Dabbetü'l-Arz" ifadesi, ağaç kurdu cinsinden hayvanlar için kullanılmıştır. Hüseyin Hatemiye Göre Dabbetü'l-Arz Kuran'da iki yerde geçiyor, Sebe Suresi'nde ve Neml Suresi'nde. Hz. Süleyman devrinde daha Hz. Süleyman vefat eder etmez bugünkü Tevrat metninde de yer alan ama masallarla ilgisi olmayan bir Hiram Usta efsanesi çıkarak, gizli bir örgüt Süleyman devletini içinden kemirdi. İşte ona Dabbetü'l-Arz dendi. Hiram Usta'nın Süleyman'dan çok üstün olduğu, onun gizli örgütün reisi olduğu masalları ortaya çıktı. Bugün masonluğun benimsediği efsaneler gibi. İşte kıyamet yaklaştığı zaman da yani Milat'tan sonra 1725 yıllarında bu örgüt canlanacak ve buna bağlı çeşitli örgütlerle, dünyadaki güç örgütlerinin birbirleriyle ilmiklenmesiyle Dabbetü'l-Arz tekrar yeryüzünde belirecek ve insanlık ilahi emirlere uymadığı için de Dabbetü'l-Arz'ın gelişmesine müsait bir ortam doğacak. Bu ortamdan yararlanan canavar da insanlığı sokacak. Ama Mecüc.... Ama Dabbetü'l-Arz için değil, Mecüc için Amerika'yı tarif ediyorum. Dabbetü'l-Arz'a geleyim hangi ayeti Dabbetü'l-Arz'ı yorumlamak için yani Neml Suresi'nin 82. ayetini hangi ayetle bu müteşabih ayeti yorumlamamız lazım bakıyorum. Kuran-ı Kerim yine birbirini tefsir eder, insanı doğruya iletir. Sebe Suresi'nin, 34. surenin 14. ayetini okuduğumuz zaman görüyoruz ki yine müteşabih bir ayet ama o ayetle bu ayetin her ikisinde de Dabbetü'l-Arz terimi geçiyor. Başka hiçbir ayette, Dabbe geçiyor genel anlamında işte hayvan anlamında mesela "yeryüzünde yürüyen hiçbir hayvan, gökte kanatlarıyla uçan hiçbir kuş yoktur ki onlar da sizin gibi bir ümmet, bir topluluk olmasınlar." Yani hayvanlara gösterilmesi gereken sevgiyi, onların haklarına riayeti belirten ayet-i kerime... ... Şimdi Kuran-ı Kerim'de Sebe Suresi'nde 14. ayetinde yine simgesel bir ifade ile ama Dabbetü'l-Arz'ın ne olduğunu kanaatimce tamamen açığa çıkartan şu ayet meali ile karşılaşıyoruz Türkçesinde. Hz. Süleyman'ın bunu da halk yine yanlış daha doğrusu o simgesel ifadeye lafzi mana vererek kelime manasını vererek bir alay hikaye çıkıyor. Hz. Süleyman öldüğünde öldüğünün kimse farkına varmadı çünkü asasına dayanmış olduğu bir sırada ayaktayken öldü seneler böyle geçti, nihayet Dabbetü'l-Arz asayı kemirdi, Süleyman Peygamber düşünce öldüğünü anladılar… Halbuki bu da şu demektir simgeye dikkat edersek, asa her zaman devlet gücünün sembolüdür. Süleyman'ın adalet devleti, hukuk devleti, insan hakları devleti Süleyman'ın vefatından sonra devam ediyor zannedildi. Fakat bu devlete musallat olan Dabbetü'l-Arz bir gizli kamufle fesat örgütü içinden kemirdi o devletin gücünü ve Süleyman devleti çöktü. Adalet, hukuk devleti çöktü ve kıyamet alametleri belirdiği zaman, söz gerçekleştiği zaman, Allah'ın bu konudaki hükmünün gerçekleşmesi yakınlaştığı zaman, yeryüzünde tekrar Dabbetü'l-Arz belirecek. Ama "insanlarla konuşacak" da yanlış bir tercüme. Nitekim Yaşar Nuri Bey de benim o Akşam gazetesindeki beyanattan iki sonra idi zannedersem, Star gazetesinde yazdı, şu şekilde tükellim mühim değil şey de olabilir açıkça böyle yazmadınız ama kelimenin kökeninde yaralamak vardır dediniz. Yani kelime yanlış harekelendiriliyor onun için de ayet tamamen başka bir manaya sokuluyor. Yani şöyle tercüme ediliyor, bu yerden çıkan veya yeryüzünde beliren mübarek varlık kıyamet habercisi bir nevi aziz veli şey yapacak insanlara "siz Allah yolunu terk ettiniz" diye uyaracak ve onlara nasihat edecek. Halbuki böyle denmiyor ayette. Eğer ona simgesel ifade ile yaralama, ısırma, dalama, sokma, o canavarın vahiy kitabındaki canavarın sokması simgesel ifadesini verirsek, şöyle anlaşılıyor "bu insanlık Allah'ın emirlerine tam manası ile iman ederek uymadıkları için Allah'ın bu defa normları değil sosyoloji alanındaki kanunları hükmünü gösterecek ve kendi içlerinden çıkan bu fesat örgütü bütün insanlığa zarar verecek". Şimdi bütün gözümüzün önünde olan bitenle Dabbetü'l-Arz'ın ne olduğu canlanıyor. Ama Kuran-ı Kerim'in yalnız bu ayetine..... ... Dabbetü'l-Arz, bir tek bir insan, hele iyi bir insan değil, kötüleri fesatçıları Dabbetü'l-Arz diye simgelenen yeryüzünün canavarı diye simgelenen o fesat örgütünün eğer elemanıysa, üyesiyse tek bir kişiye de Dabbetü'l-Arz diyebiliriz ama kötü anlamda yoksa birisine bir sevgi, saygı, selam gönderecek kişi Dabbetü'l-Arz olamaz. Ve Dabbetü'l-Arz işte bu kötü anlamdadır. Yapamam deme yapan senden iyi değildir
alisinkay "Nihayet, Ye'cüc ile Me'cüc'ün önündeki sed açıldığında, her tepeden saldırmağa başlarlar" (Enbiya 96). Vahiy onun doguya ve batiya yaptigi yolculugu anlatir ve sorulandan fazlasina cevap vererek 3.yolculuktan bahseder. Zü'l-Karneyn iki dagin arasinda yasayan bir topluluga rastlar ve o topluluk Zü'l-Karneyn'e kendilerini Yecüc, Mecücden koruyacak bir duvar yapmasi için yalvarirlar. İşte mesele de burada başlıyor Yecüc ve Mecüc Kuranda belirtilmiştir.Ve bir sed olduğu da bellidir.Peki bu sed nedir? Yecüc ve mecüc için Onların boyları 1 karış olacaktır.En uzunları 3 karış olacaktır.Bu Oldukça kısa boylular için kullanılır.Kimileri Yecüc ve Mecücü Uzayda arıyor.Kimi Çinliler Kimi Türkler diyor.Kimi de Yecüc ve Mecüc seddini Türkler diyor.Bunlar Genel bir bilgi.Yecüc ve Mecüc Dabbe üst yazıda belirtilen bir hayvan yada hastalık tarafından yok edilecek deniliyor. Dabbetül Arz da ahir zamanda gelecek aids diyen bile var. Tüm bunlar bir genel kültür ve beni bu tartışmalar fazla ilgilendirmiyordu Taki Türkler Yecüc ve Mecüc denildiğini duyuncaya ve Bakınız Türkiye Nereye Gidiyor.Ülkem bu kadar abluka altındayken Merak ettiğim konu neden Türkler Türkler denilmesinin bir art niyeti var mı? Türklerin yecüc ve mecüc olduğunu ayetlerde ve pek çoğu sahih olmadığı söylenen hadislerde kanıtlayabilecek birisi var mı Eğer varsa amenna eğer yoksa neden bu söylenti çıkarıldı.Art niyet var mı bilmek istediğim sadece bu Yapamam deme yapan senden iyi değildir
Av.Fırat Bayındır sevgili alisinkay bir de Erdoğan Aydın'ın TÜRKLER NASIL MÜSLÜMAN OLDU İlhan Arsel'in ARAP MİLLİYETÇİLİĞİ VE TÜRKLER kitaplarını okumanı tavsiye edeceğim. ceteris paribus
Lawless1 Said-i Nursi ismini onceden bir kac kere duymustum ama kim oldugunu, ne yaptigini tam bilmiyorum. Nurcular bu akimin bir parcasi mi?
ottomangold bedüüzzaman said nursi. kıtapları risale-i nur kulliyatı olarak gecer.kıtaplarının asıl kalbı sözler sonra lemalar sualar mektubat vs. vs., yolundan gidenler nurcu olarak tabır ediliyor. yazıcılar okuyucular yenı nesilciler fetullahcılar olarak bir kac guruba bölundüler. merhaba abiler.
alisinkay O kitapları okuyacağım değerli büyüğüm Fırat bayındır.Evet Nurcular o akımın bir parçası ve Said-i Nursi külliyatı eğitim kitapları Yapamam deme yapan senden iyi değildir
sulky said nursinin yecüc ve mecüce türklerdir dediğine katilmiyorum çünkü zamanında bir takim isyankarlar tarafından kendisine Türklere başkaldırma teklif edilmiştir.Fakat o bu teklfi reddetmiştir ve reddetme sebeplerinden birtanesi Kuran-ı Kerimde belirtilen islamiyetin koruyuculuğunu üstlenen kavimin TÜRKler olduğuna inanmasıdır.böyle düşünen bir insanın Türklere bozguncu bir kavim demesi düşünülemez.
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Velayet hakkı] Wmic Windows Activation Key and windows 7 ultimate activation tool 
  • 03.05.2025 09:36
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük + Arşiv +
    Bugünün tarihi: 03/05/2025 13:46:29