Hukuki.NET


03/05/2025  Eski forum arşivi bölümü

Hukuksal Tartışmalar




 


Forum:
Nafaka arttırımı..........
entropi 2001 yılının başında boşandım. Müşterek bir çocuğumuz var. Devlet Memuruyum, çocukla ilgili o günkü ekonomik şartlarım dikkate alınıp 100.000.000.-TL nafaka bedelinde anlaştık (2001 yılındaki maaşım mesailer ile birlikte 540.000.000,-TL idi) sene 2004 oldu bu arada bizim mesailer ortadan kalktı ve maaşın 460.000.000,-TL oldu. Eski eşimde nafaka arttırım davası açtı. 300.000.000,-TL talep etti. Hakim hanım ise kısmen kabul, kısmen reddetti ve nafakayı 200.000.000,-TL'ye çıkardı. (Maaşımın %50'sine el koydu...) maaşındaki bu orantısızlığı resmi olarak beyan etmeme ve başka hiçbir gelirim olmadığını anlatmama rağmen bu karar beni çok şaşırttı. Bende temyiz'e gittim. Temyiz'den gelecek kararı bekliyorum. Bu bilgiler ışığında temyizden ne gibi bir karar gelebilir acaba ????? Ali KÖROĞLU
e-kaya Ben henüz 3 aylık avukatım fakat kanaatimce yargıtaydan lehinize sonuç doğar tabi koşulların ayrıntısı dikkate alınır eşininzin çalışıp çalışmadığı,başka gelir ve gider durumunuz vs.
selim dağcı işte benim bu nasıl bir memlekettir başlığıyla tartışmaya açtığım konuya çarpıcı bir örnek.sayın ileti sahibi acaba istanbul gibi bir yerde kalan maaşıyla nasıl geçinecek?bu şartlardaki bir memur nasıl namuslu kalabilecek?eğer imkanı varsa ne zamana kadar rüşvet yememeye direnecek? SAKIN HA yanlış anlaşılmasın..hangi şartlar altında olursak olalım,yasa dışı,vicdan dışı,mantık ve hukuk dışı hiç bir eylem,hareket ve davranış biçimi doğru değildir..hatta lanetlenmelidir. burdaki sıkıntı,eski eşe karşı kadınların çocukları koz olarak kullanıp onların gelir durumunu gözetmeden erkekleri insafsızca sömürmeleridir.nafaka,zırt pırt nafaka artırımı gibi.unutmayalım koskoca işadamı Halis Toprak bile karısının talep ettiği tazminat ve nafaka miktarını vermemek için uğraştı.nitekim karşı taraf uzlaşmak durumunda kaldı.
entropi Bu davamda hakimin bayan oluşunun büyük bir rol oynadığını düşünüyorum. Sanki biz erkekler tek suçluymuşuz gibi davrandı bana mahkeme süresince.. Hakaret derecesinde tavırlar sergiledi mahkeme boyunca.. Benim aldığım maaş belli, o yüzden avukatında yoktu. Kendi kendimi ne kadar savunmaya çalıştı isemde dinlemedi bile beni bu kararı alırken. Ailem ile birlikte kaldığımı, orta okulda erkek kardeşimle birlikte 4 nüfus olduğumuzu, eve birtek emekli maaşı ve benim aylığımın girdiğini ve geçim sıkıntısı çektiğimizi anlatmama rağmen beni dinlemedi ve kestirip attı. Karşı tarafın durumunu gözardı ederek kararını verdi (Eski eşim Stilist'lik yapıyor.. şu anda bir stilist'in ne maaş aldığını araştırmak lütfunda bulunmadı bile) ben ne yapayım (en son aldığı maaşı 750 Milyon, annesi, babası emekli maaşı alıyor, babası yine bir işte çalışıyor, ev kendilerinin, kira gelirleri var, birde benden 100 Milyon alıyorlar...) gerisini siz düşünün, kim daha muhtaç, hatta bir öneride getirdim onlara mahkemede, bakamıyorsanız çocuğu bana verin, ben sizden parada istemiyorum dedim... Ama artniyet olduğundan bunun lafını bile etmiyorlar.... Benim işim gerçekten zor !.......... Ali KÖROĞLU
bdilek iyiki çalışıyorsunuz ve maaşınız var. Benim bir arkadaşım işten çıkarıldı çalışmadığını beyan etti hiçbir geliri ve mal varlığı olmadığını da ispat ettiği halde yine de 200 milyon tedbir nafası ödemekle yükümlü oldu. Kaç para aldığınız bi tarafa geliriniz var mı yok mu o bile önem taşıyamıyor galiba... burcum
entropi Maalesef Burcum hanım.... Türkiye'nin adalet gerçekleri bunlar... Kadın - Erkek eşitliği der dururlar... Hani nerede ??????????? Ali KÖROĞLU
selim dağcı Ali bey kardeşim gerçekten işiniz çok zor.eskiden bu davalara bakan,yani AB normları böyle gerektiriyor diyerek aile mahkemeleri tesis edilmeden önce asliye hukuk mahkemeleri tarafların gerçek gelir ve sosyal durumlarını titizlikle dikkate alarak karar verirlerdi.dikkat edecek olursak bu tür sıkıntılar yani gelir durumuyla orantısız nafaka miktarları aile mahkemeleri kurulduktan sonra dikkat çekmeye başladı ve sızlanmalara neden oldu.sanki aile mahkemelerinin esas fonksiyonu,çocukları ve kadınları peşinen mağdur ve zavallı kabul ederek onların bu davalardan alabilecekleri en fazla nafaka miktarına hükmetmek.eskiden böyle bir konu açıldığında alt tarafı üç kuruş nafaka diye tabirler kullanlılırken şimdi öyle denmiyor,sizin durumunuzda olduğu gibi ciddi miktarlar söz konusu. kaldıki aile mahkemeleri kurulduğunda halihazırda uzman psikologların,pedagogların,sosyal hizmet uzmanlarının,aile danışmanlarınında aile mahkemelerinde görevlendirilmesi gerektiği yazılıp çiziliyordu.çünkü AB ülkelerinde öyle.ama hani nerede?evet biliyoruz AB ülkelerinde bu tip davalarda önce çocuğun menfaatleri gözetilir(doğrusuda budur.türkiyedede bu böyle uygulanıyor itirazımız yok)sıkıntı bizim ülkemizdede erkeklerin gelir durumunun yani milli gelirden aldığımız payın AB ülkelerindeki gelirle adeta bir tutularak kararlar verilmesi.yoksa adalete olan güvenimiz tamdır.
entropi Doğru söze ne denir.. Sonuç olarak çocuk benim çocuğum. Elimdeki imkanların hepsini ona tahsis etmek isterim. Ama ona bir gelecek hazırlamak için benimde birikim yapmam gerek. Bunu düşünen yok, karşı tarafın mantalitesi şu "ne kadar zarar verirsek, ne kadar yaralarsak o kadar iyi" çünkü ihtiyaçları yok. Burada anlatmadığım birçok tatsız olay sonucunda boşanma gerçekleşti ve daha sonra da devam etti. En basitinden çocuğumu 6-6,5 göstermediler bana. Bu bile karşı tarafın zihniyetini belli eder. Fakat AB normlarında bir hukuk düzeninin sağlanması gerek ki, hakkaniyetli bir karar verilebilsin. Buda sonuç olarak maddiyata dayanıyor sanırım.... Daha çok sürüneceğiz desenize :))) (Gülerim ağlanacak halime.......) Ali KÖROĞLU
selim dağcı işte burcum hanımın iletisinde dile getirdiği bir çarpıcı gerçek daha... burcum hanımın bir tanıdığının işi gücü yok yani geliri yok ama 200 milyon tedbir nafakası vermek durumunda eşine.boşandıktan sonrada eski eşi evlenmezse ömür boyu bu parayı hemde her yıl arttırarak ödemek zorunda. yahu geliri olmayan adamın bu memlekette yaşamaya dahi hakkı yokken çünkü parasız bir şey yiyemez içemez,ondan nafaka ödemesi nasıl istenir? ha birde nafaka ödememenin sonunda hapis cezası almak bile varmış(ben bunu hukuki net sayesinde öğrendim inanın)o zaman bu durumdaki bir kişi girsin içeri yatsın daha iyi hiç olmazsa orada yeme içme barınma bedava.. allah allah insanının aklına nelerde getiriyorlar vah benim gariban insanım vah...
Av.Fırat Bayındır 25 yıllık meslek yaşamımda 4-5 dva dışında boşanma davası almadım, bunlardan da sadece 1 tanesi çekişmeli idi diğerleri anlaşmalı boşanmalardı. Ve bu davaları bir türlü içime sindiremedim. Anlaşmazlıklar bazen incir çekirdeğini doldurmazken bazen de gerçekten tam hukuki tabiriyle fikren ve ruhen geçimsizliği işaret ediyor.Ve öyle olaylar öyle garip duygu ve düşünceler anlatılıyor ki şaşıp kalıyorum, insanlar nasıl bu hale gelebilir,eşler birbirlerini böylesine hasım görebilir, "mahkeme kapılarında sürüm sürüm süründürmek" deyimini hakkıyla! uygulayabilirler. Bunlar bir yana sayın Dağcının kendince yaptığı çok önemli bir gözleme dikkat çekmek istiyorum ÖZELLİKLE DE AVUKAT ARKADAŞLARIN DİKKATİNE SUNUYORUM. Şahsen bu tür davalarla uğraşmadığım için bilemiyorum ama akla da yakın geliyor : Sayın Dağcı diyor ki : eskiden bu davalara bakan,yani AB normları böyle gerektiriyor diyerek aile mahkemeleri tesis edilmeden önce asliye hukuk mahkemeleri tarafların gerçek gelir ve sosyal durumlarını titizlikle dikkate alarak karar verirlerdi.dikkat edecek olursak bu tür sıkıntılar yani gelir durumuyla orantısız nafaka miktarları aile mahkemeleri kurulduktan sonra dikkat çekmeye başladı ve sızlanmalara neden oldu..sanki aile mahkemelerinin esas fonksiyonu,çocukları ve kadınları peşinen mağdur ve zavallı kabul ederek onların bu davalardan alabilecekleri en fazla nafaka miktarına hükmetmek.eskiden böyle bir konu açıldığında alt tarafı üç kuruş nafaka diye tabirler kullanlılırken şimdi öyle denmiyor,sizin durumunuzda olduğu gibi ciddi miktarlar söz konusu. kaldıki aile mahkemeleri kurulduğunda halihazırda uzman psikologların,pedagogların,sosyal hizmet uzmanlarının,aile danışmanlarınında aile mahkemelerinde görevlendirilmesi gerektiği yazılıp çiziliyordu.çünkü AB ülkelerinde öyle.ama hani nerede?evet biliyoruz AB ülkelerinde bu tip davalarda önce çocuğun menfaatleri gözetilir(doğrusuda budur.türkiyedede bu böyle uygulanıyor itirazımız yok)sıkıntı bizim ülkemizdede erkeklerin gelir durumunun yani milli gelirden aldığımız payın AB ülkelerindeki gelirle adeta bir tutularak kararlar verilmesi.yoksa adalete olan güvenimiz tamdır. Özellikle koyu renkli olarak alıntı yaptığım sayın Dağcı'nın bu tespiti hakkında hukukçu dostlarımız acaba neler söylecekler. ceteris paribus
selim dağcı Sayın Bayındır'ın düşüncelerim hakkındaki görüşlerine çok teşekkür ediyorum. Ülkemizde aile mahkemeleri birer ihtisas mahkemesi olarak tesis edilmesi ve bununda olması gereken kriterleri yerine getirilmeden sırf AB ne işte bizdede aile mahkemeleri var diyebilmek için bir şeyler yapma gayretinde olunduğu aşikardır.oysa adı ailede olsa hukuk mahkemelerinin hiç bir sorunu halledilmemiştir.yine on binlerce davalar dosyalar kısıtlı imkanlarıyla vazife yapmaya çalışan sayılı hakimlerimizin sırtındadır.en basit bir nafaka davası 1 yıldan fazla sürmektedir.boşanma davaları ise yıllarca. bütün bu sorunları nasıl aşacağımız hakkında herkesin görüş bildirmelerinde fayda olacağı kanaatindeyim. saygılar.
Av.Ragıp Atay sayın selim dağcı nın açmış olduğu aynı konula forumda görüşümü açıklamıştım. Herkes eteğindeki taşı döksün, size zor gelen, eski karınıza para vermek. çocuğunuz eski eşinizin yanında olduğu için, sizden kopmuş bir parça olarak görüyorsunuz ve para vermek istemiyorsunuz. sayın entropi, mahkemede çocuğu istediğini söylüyor. peki çocuk sizin yanınızda olduğu zaman, masrafı 200 milyondan daha mı az olacak. çocuğun yaşınını bilmiyorum ama, giyim-kuşam, okul servis yemek parası, kitap dershane parası, vs. düşündüğünüzde yapacağınız masraf haliyle ödediğiniz nafakayı geçecek. Ama eski eşinize para vermediğiniz ve çocuk da size ait olacağı için bunlara katlanırsınız. Eğer mendil sattırıp ya da boyacılık yaptırıp, siz çocuktan para kazanmayı düşünmüyorsanız gerçek bu. ADALET, HAKSIZ OLANA ZALİM GELİR ÇÜNKÜ HERKES KENDİ GÖZÜNDE SUÇSUZDUR. Lafontain
entropi Ragıp bey, öncelikle yargısız infaz yaptığınızı belirtmek istiyorum. Çocuğum ve benim hakkındaki ileri sürdüğünüz (belkiler) sözler iğrenç.... İnşallah benim durumuma düşmezsiniz. Durumun içeriğini bilmeden böyle bir karara nasıl vardınız anlam veremedim. Daha önceki mesajları okumadığınız her halinizden belli oluyor. Bence o diplomayı yırtıp atın siz......... Buda benim sizin hakkınızdaki düşüncem ......... (ister kızın, ister darılın) Ali KÖROĞLU
Av.Ragıp Atay ben yazılarınızı okudum. sizin sıkıntılarınızı da anlıyorum. Ama hukuk, herkes için özel değildir. anlayamadığınız bu. hiç çocuk açısından olaya bakmayı denediniz mi? Son yanıtınızda bile, bana çocuğu göstermediler, karşı taraf, bana çektirmek istiyor diye yazmıştınız. Benim karşı çıktığım da bu. eski eşiniz ve çocuğunuzu aynı tarafta görmeniz. Lütfen vicdanınızla yüzleşin. çocuğunuzu çok sevdiğiniz, yazılarınızdan anlaşılıyor. ama benin yazdıklarımı da soru olarak kendinize sorun ve cevabı kendiniz verin. ben ikiyüzmilyonla nasıl geçinirim dediğinizin samimi olmadığına hala inanıyorum. Eğer hakim nafakayı kaldırsa bile siz nafaka miktarı kadar belki daha fazlasını çocuk için harcayacaksınız. isterseniz kendinizle yüzleşin, ama benim söylediklerimin gerçeklik payını da düşünün diplomayı merak etme .........biliyorum
entropi Peki... şunu belirmedim ben size.. Benim çocuğum 4 yaşında. Erkek çocuğu. Annesi bundan önce 2 kere intahara kalkıştı. Anneannesinin ikinci evliliği, eski eşini döven, kafasında vazo kıran, çocuklarını çekyattan çekyata fırlatan, evliliğimizde beni kızından kıskandığını, afedersiniz koyun gibi meleteceğini ifade eden, ailemi evimden kovan bir yaratık (kadın diyemiyorum). Benim çocuğum bunların yanında yetişiyor. Ben isyan etmeyeyim de kim isyan etsin soruyorum size.... ??????????????? Ali KÖROĞLU
hakanak Sevgili entropi Eski bir atasözüde benden damdan düşenin halinden en iyi doktor değil damdan düşen anlarmış herkesten herşeyi beklemek hata ragıpatay beyi daha önceden beğenerek okurdum ancak seninkine benzer şeyleri yeni yaşamaya başlamış olan birisi olarak hem korktum hemde üzüldüm üzüldüğüm nokta bir hukukcunun olaya yaklaşımındaki yargısız infaz. Ragıpatay bey bu sözlerim size elbette baba olarak herseyin en fazlasını yapmak amacındayız ancak izin verinde karşısındaki kişiyi beyefendi sizden daha iyi tanısın bende nafaka vermemek için elimden geleni yapacağım hatta çocuğumun velayetini almak içinde ancak alamazsam nafaka vermek istemiyorum çünkü 4 yıllık evliliğim 10 yıllık kariyer ve maddi olarak en yakın arkadaşımın deyimi ile bana 100 milyar tl'ye mal oldu Bugün ben ne yapar yapar mendili satar çocuğuma bakarım ancak harcanmayacak bir parayıda kimseye ödemem.Bende beyefendi ile aynı fikirdeyim versinler çocuğumun velayetini kimseden nafaka istemiyorum.son söz Bir çocuğun 3-4 yaşında babasına gösterilmemesinin bana mantıklı tek açıklamasını gösterin lütfen intikam almak dışında 3 yaşındaki çocuğuma ilk defa yalan söyleyerek iş için il dışında olduğumu belirttim bunun ne kadar acı verici olduğunu anlamak için yaşamanızı dileyemiyorum. Saygılarımla
Av.Ragıp Atay hukukçu olmadığınız için konuya tek bir taraftan bakıyorsunuz. Ben ne dedim, biraz da çocuk açısından bakın, nafaka çocuğa veriliyor, siz parayı annesi aldığı için isyan ediyorsunuz, çocuk annede oduğu için ikisini özdeşleştiriyorsunuz dedim. Sonunda ne oldu, nafaka sorunu, velayet sorununa dönüştü. Herkes eteğindeki taşları döksün dediğimde amacım buydu. Uslubum biraz sert olabilir ama ben çocuğun ihtiyaçlarının karşılanması gerekir dedikçe ben nasıl geçineceğim diye isyan ederseniz alacağınız cevap bu olur. SAYIN ENTROPİ sorununuz, çocuğunuzun gerekli bakım ve ihtimamı göremeyeceği, ve bu nedenle velayetin annede kalmasının çocuğun zararına olduğu. Ama siz bunu sormadınız. ben nasıl geçineceğim, nafaka çok biçiminde forum açtınız. Her zaman söylerim, müvekkil sorunu anlatsın çözümü avukat bulur. Son iddialarınız çok ciddi, artık intihara teşebbüsün ciddi bir hastalık olduğu ve kişinin psikolojik tedavi görmesi gerektiği, tıp biliminde kabul görmüştür. Bana kalırsa, bu durumu mahkemede kanıtladığınızda, velayeti alabilirsiniz.
hakanak Sayın Ragıpatay ; Sizin nezninizde diğer bütün hukukcu arkadaşlarımdan özüe dileyerek başlamak istiyorum. Ben elbette bir hukukcu değilim isteseydim eğer odtü işletme yerine ankara hukuka giderdim. O zaman da yatırım uzmanlığı banka müüdürlüğü ve enson sigortacılık değil avukatlık yapardım bunları yazma sebebim şunu belirtmek 15 yıldır prof.olarak hizmet sektöründe çalışıyorum karşınızdaki insanlara bila ücret hizmet veriyorsunuz ve yanlış sözlerine doğal olarak sinirleniyorsunuz ve tepki gösteriyorsunuz ancak lütfen şunu unutmayın sizin gibi karşınızdakilerde etten ve kemikten ayrıca zaten (bende dahil) psikolojik olarak çok iç açıcı durumda değiller.Son umutları belki sizsiniz Son paragrafınızı ilk paragrafta söylemiş olsaydınız bu tartışma bu derece uzamazdı ancak belirtmeden geçemeyeceğim böyle konuşursanız alacağınız cevap bu olur tarzıda çok hoç değil Sevgili uğur mumcu'nun dediği gibi biraz hoşgörü ve uzlaşı sizin titriniz ve eğitiminizdeki kişilerden beklenen bu elbette yine de ben bütün yardımlarınız için teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum
janvaljen Ben burada değinilmeyen tarafların ekonomik koşullarının araştırılması ve değerlendirilmesi konusuna değinmek istiyorum, ben de üniversite de okuyan ikiz kız çocuğuma ayda 250 milyon lira nafaka ve 496 milyon olan maaşımın geri kalan kısmından da 1/4 oranında nafaka arttırım taleplerinden doğan farkı ödemekteyim, ancak "tarafların ekonomik durumu gözönüne alınarak" denmesine karşın hakim bile karar vermekten imtina ederek, nafakanın tesbiti için bilirkişi tayin etti ve bilirkişi de her ikimizin salt maaşlarını gözönüne alarak hesap yaptı ve ilgili mahkeme de bu karara uydu, çocuklarımıza ait ortak hesaba boşanmadan önce 7 yıl para yatırmış olmama, eşimin zabıt katibi olması nedeniyle,maaş dışında kalan harcırah ve keşiflerden elde ettiği gelir dikkate alınmadığı gibi benim ve ayrıldığım eşimin banka hesaplarının incelenmesini de talep etmiş olmama karşın bunlar da gözönüne alınmadan tek yanlı karar verilmiştir, elbette o çocuklar benim çocuklarım ve onlara bakmakla yükümlüyüm, ancak adı üstünde iştirak nafakası, bu konular kamuoyunda sıkça gündeme geliyorsa bunun sorumlusu sanırım bizler değiliz ve bu ayıp bizim ayıbımız değil, ya çocuklarımıza gerektiği kadar maddi katkıda bulunamamaktan doğal sağlıksız ilişkiler hem onları hem de bizleri yıpratmıyor mu........
Av.Dilek Kuzulu Yüksel Sorunun en önemli kaynaginin ekonomik ve sosyal durum arastirmalarinin titizlilikle yapilmamasi, arastirilan sahisin beyani ile yetinilerek karar verilmesi oldugunu düsünüyorum. Maalesef, ülkemizde AB' ye girebilmek adina, herzaman oldugu gibi hiçbir alt yapi olusturulmadan, kagit üzerinde oldukça iyi görünen ancak uygulamada kaos yaratan bir çok yasa kabul edildi. Bu yasalarin nasil uygulanacagi kimsenini umrunda degil, çünkü bu yasalar milletimiz hakkettigi için degil, amiyane tabirle AB' ye kapagi atabilmek için kabul edildi. Bir anlamda pislikler hali altina itildi, görünüste her yer tertemiz. Keske, biz yapmamiz gerekenleri milletimiz için, baska bir amaç gözetmeden yapsaydik da ondan sonra Avrupa bizi birliklerine almak için çabalasaydi, biz de ülkemizin menfaatlerini kollayip gözeterek gkabul etseydik. ifade etmek istedigim sudur ki, alt yapiyi olusturmadan, uygulanabilirligi saglanmadan yasa çikarilirsa , sistem elbet bir yerde tikanacak ve patlak verecektir. Saygilar...
avseyhanguvendik davaları
webdesing selam herhalde en yeni üyenizim benim konumda nafaka arttırmı ile ilgili. dün davam sonuçlandı. Hakim belli bir oranda arttırıma gitti. sorunum ben bu arttırmı hemen ödemek istiyorum. ama aile mahkemesine sorduğumda karşı tarafın avukatı ile halledeceksiniz dedi. bunun başka bir yolu yokmudur. ben şimdi o avukata gidip parayı ödemek istiyorum demem yeterli olacakmı? ödediğimde bana ne gibi evrak verecek ve mahkeme açılırken sadece nafaka arttımı taleplerinde bulunulmuştu. avukat ve diğer masraflar banamı yüklenecek? cevap verirseniz sevinirim. saygılar
sekerzen mrb. arkadaşımız kesinlikle söylediği şeylerde haklı diye düşünüyorum.ancak sadece erkekler değil bayanlarda aynı durumda.bende yıllar öne anlaşmalı boşandım.şu anda nafaka davası açtı karşı taraf.kaç yıllık memurıyet hayatımda ne yapabildiysem hepsini aldığı gibi şimdide maaşımı istiyor.tabii bu arada milyarlarca borcunu ödediğimi hiç saymıyorum.velayet davası açtım ama sonuç ne olur bilinmez tabii.allah yardımcımız olsun....
filizfilize Öncelikle herkese merhaba... Aile mahkemeleri aile hayatını kurtarıyormu yoksa insanları birbirine mi düşürüyor bunu anlayamadım. Daha öncede dile getirmiştim haksız yere mağdur olan çok kadın var. Ama kanuni haklarını kötüye kullanan kadınlar daha fazla niye çünkü boşanmayı hazmedemiyorlar çünkü çocuk büyük ihtimalle anneye veriliyor ve buda anne için babaya karşı büyük bir koz oluyor... Nafaka miktarı ve arttırımı yapılırken daha iyi bir araştırma yapılması ve her iki tarafı zorlayamayacak bir miktarı belirlenmesi bu kadar zormu? Ve Sayın Ragıp atay'ın konulara bu kadar Sert yaklaşımı herzaman böyle olmuştur... ama artık ben bunun profesyonel bir yaklaşım olduğunu farkettiğim için kendisini kutluyor ve örnek bir avukat olduğunu düşünüyorum.
avukat eda s. durumunuza üzüldüm.aynı şey benim bir dostumun da başına geldi.hemen hemen durumunuz aynı.onun dosyası da şu an temyizde.ben de ona yardımcı olabilmek adına biraz araştırma yapmıştım.sanırım 2004 nisanında yargıtay 2. dairesinin verdiği bir karar vardı.bu kararı haberlerde seyrettim.sonra yargıtay kararları dergisine baktım yalnız bu kararı bulamadım.açıkçası o kadar detaylı da aramadım.ama belki size yardımcı olabilir.karar nafaka artırımına ilişkin bir karardı.nafakanın enflasyon oranının üzerinde artırılamayacağına ilişkindi.senelik enflasyon oranının da %20 den fazla olamayacağı gibi bi karardı sanırım.sizin davanızın hakimi gibi dostumun dosyasına da bayan bir hakim bakmış.sizin de dediğiniz gibi ve bence de hakimin karar verdiği bu miktar oldukça fazla.umarım dosya temyizden sizin lehinize bir kararla döner.ben de bir bayan olmama ve bayan hakimlerden biri olmayı çok istememe rağmen sizin ve benim o dostumun nafaka artırımı davalarınızda hakimin bayan olması ve neredeyse %100 e yakın nafaka artırımına hükmetmesi,(dostumun da bana aktardığı gözlemlerine dayanarak söylüyorum)benim kafamda acaba bayan hakimler bu nafaka davalarına biraz feminist mi yaklaşıyorlar acaba sorusunu getirdi.
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Velayet hakkı] Wmic Windows Activation Key and windows 7 ultimate activation tool 
  • 03.05.2025 09:36
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük + Arşiv +
    Bugünün tarihi: 03/05/2025 17:51:34