Hukuki.NET


04/05/2025  Eski forum arşivi bölümü

Hukuksal Tartışmalar




 


Forum:
adam öldürmek
c_zaman77 Birgün kadının birisi kendini öldürmek için kafasına silah dayar. Herşeyden bıkmıs bir hali vardır. Görünen kadın kesin intihar edecektir. Tam o sırada adamın biri bunu görür ve yanına gelir derki hanımefendi durun kendinizi öldürmeyin. kadın derki ben bu hayattın bıktım öldürücem kendimi. Adam bu lafın üzerine madem intihar etmek istiyosunuz sizden birşey istiyeceğim der. Ben hayatta bütün zevkleri yaşadım ama adam öldürmek nasıl bir zevktir, bilmiyorum. Bunu tatmak isterim verin sizi ben öldürüyüm der kadın tamam der silaho verir. Adam hakikaten söz verdiği gibi kadına ateş eder.Büyük bir zevk almıştır.Ama birden ışıklar yanar kameralar filan adama derlerki bu bir kamera şakasıydı.Adamın elındekı sılah kuru sıkı çıkar. Şimdi benim öğrenmek istediğim bu adam şuç işlemişmidir? Bu sorunun cevabı kesinmidir? Bir kişi buna suç diyip başka biri şakaymış bu adama ceza verilmez diyebilir mi? ZAMAN
commodore1tr Bir kişi buna suç diyip başka biri şakaymış bu adama suç verilmez diyebilirmi ? tersten başlamak için bu cümlenizi aldım eğer bu olay bir şekilde adli makamlara intikal ederse ( ki burada asıl madur ilk başta adamdır.) kararı verecek yetkili makam mahkemenin bizahiti kendisidir. Dolayısıyla yazmış olduğunuz biri suç biri şaka diyecek kişi yoktur. Mahkeme kararı vardır. İnsanlar halk oylaması sonucu cezalandırılmaz veya af edilmez adres bağımsız mahkemelerdir.. Bu adam bence hiç bir şekilde suç işlememiştir ancak senaryonuzda ( kendiniz bir daha okursanız olması pek mümkün olmayan bir senaryo) ki görünüş bu kişinin psikolojik rahatsızlığı ve buna bağlı suç işleme eğiliminin olabileceği benim aklıma geliyor. Adam öldürmek tadılacak bir zevk değildir daha doğrusu ZEVK değildir. Genelde cinayet diye adlandırılırki cezası oldukça ciddi dir. Aslında adam dünyadaki bütün zevkleri yaşamamış olduğunuda söylüyor.. Bütün içkileri içmiş ise fare zehiri ve siyanür ü de deneyebilir nasıl bir zevk ki diye ??? Kendisine veya başka bir insana maddi manevi zarar veren kişiyi zevk alıyor diye hoşgörülmez buna hukuk kadar önemli başka bir bilim dalı olan tıp bilimi bakar ve bu kişiler 'hasta' kabul edilerek tedavi altına alınırlar. oplum normları değerler etik ve genel anlamda yaşam kendin dahil kimseye zarar verilmemesi üzerine genel dzaynı yapılmıştır. Özetle böyle bir kişiye hukuki bir ceza verilemeyeceğini ancak davranışından dolayı psikolojik desteğe ihtiyacı olduğunu söyleyebiliriz (benim fikrim sade bir vatandaş olarak hukukçular nr der bilmem) Ama ortada bir suç vardır o daböyle bir kamera şakasının düzenleyen ve uygulayanlardadır. En azından damla etik değil bu şaka daha doğrusu bu şaka bile değil.... bilmiyorum dediğim konu hakkında 2 saat eh bence dersem günlerce konuşurum
alisinkay Bu olayda kişi adam öldürmeyi istemiştir ve hareketi de adam öldürmeye yönelik icrai bir harekettir suçun oluşması için bütün unsurları bilerek ve isteyerek işlemiş ama amaçladığı suç işlenmemiştir. Burada amaç intihara yardım etmek mi yoksa cinayet işlemek mi Adamın sözlerinden anladığıma göre kişinin Adam öldürmenin nasıl bir zevk olduğunu anlamak istediğini söylemesinin cinayet işlemek saikiyle yapıldığını düşünmeme neden oluyor buradaki olayda bence Adam öldürmeye tam teşebbüs suçu oluşmuştur Yapamam deme yapan senden iyi değildir
Av.Ragıp Atay benim tavsiyem soruyu soran arkadaşın, masturbasyon yapması. Eğer kendini tatmin etmek istiyorsa bu daha kolay. Burası bir hukuk sitesi, hem meslektaşlarla yazışıp kendimizi geliştiriyoruz, hem de ihtiyacı olanlara hukuki yardımda bulunmak için gayret sarfediyoruz. Adamın bir kalkmış, kerenlıkta bir göz kırptı ama hangi gözünü kırptı, acaba kime göz kırptı, eğer görseydi o ne yapardı,,,,, gibi sorular soruyor. GİT KARDEŞİM DERDİNİ GÜZİN ABLAYA SOR
avukat62 Teşebbüsün 4 şartı vardır. Bunlar: 1-Kastın bulunması, 2-Elverişli araçların kullanılması, 3-İcraya başlanılmış olması, 4-Failin elinde olmayan bir sebeple icra hareketlerinin bitmemesi veya neticenin gerçekleşmemesi gerekir. Olayda, diğer 3 şart mevcut olmakla birlikte, "Elverişli araçların kullanılması" şartı mevcut değildir. Bu sebeple teşebbüsten söz edilemez ve fiil suç oluşturmaz. DeFacto
alisinkay Bir kimse işlemeği kasdeylediği bir cürmü vesaiti mahsusa ile icraya başlayıp da ihtiyarında olmıyan esbabı maniadan dolayı o cürmün husulüne muktazi fiilleri ikmal edememiş ise.... Ama kaçırılan bir nokta var kişi ateş ederken suç işleme bilinciyle ateş ediyor ve elindekinin de kuru sıkı olduğunu bilmiyor.... burada kurusıkı tabanca elverişli bir araç değil diyorsunuz haklısınız da ama kurusıkı tabancanın elverişli olduğunu düşünen bir şüpheli var ve elverişli araç olayın mahiyetine göre değişir.Örneğin elindeki yastıkla adam öldürebileceğini düşünen birisi o kişiyi öldürmek amacıyla kafasına vurur fakat vurduğu kişiye bişi olmazsa burada teşebbüs ve suç yok diyemeyiz bence olayda subjektif olarak bakmalıyız ve ateş eden kişinin de kuru sıkı olduğunu bilmediğini düşünürsek bu olaydaki kuru sıkı otomatikman elverişli bir araç haline gelmektedir.Görüşümde ısrar ediyorum.Bozuk bir tabanca ile ateş etseydi ve tabanca çalışmasaydı tutukluk yapsaydı elverişsiz bir araç diyemeyeceğimiz için benim fikrim olayımızda şüphelinin gözüyle bakmalıyız ve o zaman elverişli hale geldiğini göreceğiz Yapamam deme yapan senden iyi değildir
avukat62 Sayın alisinkay, Bu konu ancak bir hukukçu ile tartışılabilecek bir konu olup, üyelik profilinizde öğrenci yazdığınız için sizi hukuk öğrencisi farz ve kabul ederek bu cevabımı yazıyorum. Bilindiği üzere bir suçun oluşup oluşmadığını anlayabilmek için öncelikle o suçun unsurlarına bakmak gerekir ve bu unsurlar: a) Kanunilik Unsuru, b) Maddi Unsuru, c) Manevi Unsuru ve d) Hukuka Aykırılık Unsurudur. Kanuni unsur, işlenen fiilin kanunda gösterilen tarife uygun olması; Maddi unsur, kanuni tarife uygun bir fiilin bulunması; Manevi Unsur, fiilin iradi olması; Hukuka Aykırılık unsuru da, işlenen ve kanundaki tarife uygun bulunan fiile hukuk düzenince cevaz verilmemesidir. Olayımızı inceleyecek olursak; işlenen fiilde, suçun manevi unsuru ile hukuka aykırılık unsurlarının bulunduğu görülmektedir. Ancak, maddi ve kanuni unsurlarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Gerçekten de, kullanılan aracın elverişsiz olması dolayısıyla kişinin işlemeyi arzu ettiği kanuni tarife uygun bir fiili gerçekleştirememesi haline doktrinde "işlenemez suç" adı verilmektedir. TCK'nun 61 inci maddesini inceleyecek olursak; maddedeki, "vesaiti mahsusa" deyimi, teşebbüsün cezalandırılabilmesi için elverişli araçların kullanılması gerektiğine işaret etmektedir. Kullanılan vasıtanın elverişli olup olmadığı objektif bir husus olup, onu kullananın şahsı ile ilgili değildir. Dolayısı ile "elverişli araç" subjektif değil obşektif bakımdan değerlendirilmesi gerekir. Netice olarak, kurusıkı bir tabanca ile öldürmek maksadı ile ateş eden bir kimsenin öldürmeye tam teşebbüste bulunduğundan söz edilemeyeceğinden, hem maddi unsuru, hem de kanuni unsuru bakımından bir suç oluştuğundan söz edilemez. DeFacto
alisinkay Bu açıklamanız için teşekkür ederim:) evet öğrenciyim ama seneye inşallah ben de hukukçu olacağım yıl sonunda yazınızı bir ders olarak beynime işledim peki bu fiilden dolayı başka ir ceza verilemez mi yada eksik teşebbüs hükümleri de uygulanamaz mı :O) suç işleme düşüncesi cezalandırılamaz ama neyse bir arkadaşıma bu soruyu gösterdiğimde şöyle bir cevap vermişti "bence o adam gibi soru da yanlış ikisini de ortadan kaldırmak lazım" demişti :) Şimdi neden ısrar ettiğime gelelim Ancak kanunun teşebbüsle ilgili ifadesinde de değinildiği gibi teşebbüsten söz edebilmek için "vesayit-i mahsusa (elverişli vasıta)"nın varlığı gereklidir.Bu elverişliliğin objektif mi sübjektif bir nitelikte mi olması gerektiği doktrinde tarşılmakla beraber objektif elverişliliğe üstünlük tanındığı görülmektedir.Yani doktrin temel olarak objektif kriterleri kabul etmemekte ve bu konu tartışılmaktadır.Yada en azından bana öyle öğrettiler sorunda genellikle teşebbüs mü yoksa işlenemez suç mu tartışmasında bence bu hareketin bir cezası olmalı o yönden de subjektif değerlendirilmeli diye düşünüyorum yada en azından eksik teşebbüs hükümlerini uygulayamaz mıyız Yapamam deme yapan senden iyi değildir
avukat62 Sayın alisinkay, İnşallah iyi bir hukukçu olursunuz. Ancak şunu unutmayın ki iyi bir hukukçu olmak için teoriyi çok iyi bilmek gerekir. Soruyu gösterdiğiniz o arkadaşınızın cevabı işin kolaycılığıdır. Düğümü çözemiyorsan kes gitsin mantığı :) Öncelikle, “bu fiilden dolayı başka bir ceza verilemez mi yada eksik teşebbüs hükümleri de uygulanamaz mı” yolundaki sorularınızı cevaplandırmak isterim. Eksik teşebbüs, TCK’nun 61 inci maddesinde; tam teşebbüs ise, 62 nci maddesinde düzenlenmişdir. Eksik teşebbüste, kişi, icraya başlamış, ancak, elinde olmayan sebepler ile suçun meydana gelmesi için lazım gelen fiilleri tamamlayamamıştır. Tam teşebbüste ise, suçun meydana gelmesi için lazım gelen fiiller tamamlanmış, ancak, kişinin elinde olmayan sebepler ile suç meydana gelmemiştir. Olayı buna göre değerlendirdiğimizde, kişi ateş etmek suretiyle suçun meydana gelmesi için lazım gelen fiilleri tamamlamış, ancak, suç meydana gelmemiş olduğundan, burada şayet fiilde kullanılan araç elverişli bir araç olmuş olsa idi, tam teşebbüsten söz edilebilirdi. Tam teşebbüs ile eksik teşebbüsün arasındaki fark, suçun meydana gelmesi için lüzumlu olan icrai hareketlerin birisinde tamamlanması, diğerinde ise tamamlanamamasıdır. Bu kişiye başka bir ceza verilip verilemeyeceğine gelince, şayet düşünce suçlarını cezalandırabilirsek, bu kişinin de bir başkasını öldürmek düşüncesinde olduğunu kabûl ederek cezalandırabiliriz. Gelelim “vesaiti mahsusa”nın elverişliliğinin objektif mi yoksa subjektif olarak mı aranması gerektiği hususuna. Aracın olup olmadığını belirleme konusunda doktrinde başlıca iki görüş ileri sürülmektedir. Bunlardan birincisine göre, bir aracın elverişli sayılabilmesi için objektif olarak belirli bir neticeyi meydana getirmeye elverişli olması yetmeyip, ayrıca failin bu aracı neticeyi meydana getirmeye uygun bir şekilde kullanması gerektiği ileri sürülmektedir. Mesela; dolu bir silah adam öldürme suçunu işlemek hususunda objektif bakımdan elverişli bir silah ise de, bu silahın nasıl ateşleneceğini bilmeyen bir kişi için objektif bakımdan elverişli olan bu araç, subjektif bakımından elverişli olduğu söylenemez. Diğer görüşe göre ise, aracın elverişliliği, onu kullananın becerisi ile ilgili değildir. Silahla ateş eden kimse acemiliği dolayısıyla kurşunu mağdura isabet ettiremese bile araç elverişlidir. Meğer ki araç bir takım teknik bilgilere sahip olmayı zorunlu kılmasın. Bu takdirde, bu bilgilere sahip olmayan birisi tarafından o aracın kullanılması imkansız olacağından, araç da elverişli olmaktan çıkar. Değerli hocamız rahmetli Dönmezer’e göre, kanunda kullanılan “vesaiti mahsusa” deyimi, ancak objektif yoruma uygun olup, aracın fail tarafından neticeyi meydana getirmeye uygun bir tarzda kullanılmasında mutlak imkansızlık bulunmadıkça objektif olarak belirli bir neticeyi meydana getirmeye elverişli olan aracın “elverişli” sayılması gerektiği yönündedir. Yargıtay, bir karârında, araçlarda mutlak imkansızlık halinde teşebbüsü kabûle imkan bulunmadığını, ancak esasta istenen neticeyi meydana getirmeye uygun bulunmakla beraber, miktarı yeterli olmadığından istenen neticeyi meydana getirmeyen aracın elverişli sayılması gerekeceğini tespit etmiştir. Olayda, suçlu mağdura öldürücü dozdan çok aşağı miktarda striknin vermiş ve dozun azlığı sebebiyle netice meydana gelmemiştir. Tam teşebbüs kabûl edilmişdir. (Y1CD, 16.5.1963, E.320, K.1134) DeFacto
alisinkay Gerçekten verdiğiniz bilgiler benim için çok yararlı oldu teşekkür ederim.Hatta bu konuyu olduğu gibi yazıcıdan çıkarıp ders çalışırken teşebbüs hakkında bir kaynak olarak da kullanabilirim olayda ilginç ve emin olun açıklamalarınızda hocamın verdiği cevaptan çok daha açıktı Yapamam deme yapan senden iyi değildir
fecter sevgili alisinkay, öncelikle senin gibi bir hukuk öğrencisi olduğumu belirterek söze başlayayım.Sormak istediğin soruyu tam olarak anladığımı düşünüyorum.Vereceğim cevap da şöyle;eğer fail (olayımızda latifeye maruz kalan şahsiyet) objektif açıdan elverişsiz aracı sübjektif anlamda o suçu (olayımızda cinayeti) işlemeye yönelik kullanmış ve yine bu kullanım herhangi bir kesilmeye (ıskat) uğramış olmasa idi objektif olarak o suçun oluşabileceği öngörülebiliyorsa bence suç duruma göre tam yahut nakıs teşebbüs aşamasında kalmıştır denebilir.Pratiğe dökecek olursak,kurusıkı bir tabancanın kabzası,sertçe kafatasının makul yerine (arka orta kısmına) indirilerek gayet uygun bir silah olarak kullanılabilir diye düşünüyorum. Ancak olaydaki plastik bir su tabancası olsaydı,bu şekilde düşünmek 'vesait-i mahsusa' tabirini gereğinden fazla genişleterek TCK sisteminin kanunilik ilkesine aykırılık teşkil ederdi.Bir dahaki farazi davada yazışmak dileğiyle,esen kalın... quid pro quo
berkays sen aynada iskeletini görebiliyormusun.Aynaya bak önce.Aynada iskeletini görebiliyorsan bu sorunu cevap verebilirim.Yok bu mümkün degil diyorsan,böyle bir şey olmaz diyorsan en azından röntgen çektir.ve o röntgen filmini odanda sürekli görebilicegin bir yere as.Zamanla sordugun soruya cevabı o film verecektir.
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Velayet hakkı] Wmic Windows Activation Key and windows 7 ultimate activation tool 
  • 03.05.2025 09:36
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük + Arşiv +
    Bugünün tarihi: 04/05/2025 01:28:27