Hukuki.NET


03/08/2025  Eski forum arşivi bölümü

Hukuksal Tartışmalar




 


Forum:
VİCDAN
tuan96 Sayın Avukat Arkadaşlar, Her zaman merak etmişimdir. Bir müvekkiliniz var ve bir suç işlemiştir. Dava devam ederken bu müvekkilinizin gerçekten suçlu olduğunu anlıyorsunuz. Ama davadan çekilmiyorsunuz ve sonunda davayı kazanıyorsunuz. Ama o kişi suçlu.. Bu gibi olaylar avukat arkadaşları nasıl etkiliyor acaba. ( ha bu suç toplum içinde hoş karşılanmayan bir olay olarak düşünelim.) Taylan Tuan
commodore1tr Avukatlar olarak sınırlama yapmasaydınız birşeyler yazardım ama avukat olmadığım için yazmam doğru olmaz... bilmiyorum dediğim konu hakkında 2 saat eh bence dersem günlerce konuşurum
tuan96 Şu ana kadar cevap veren bir avukat olmadı bu soruma.. Düzeltmek istiyorum Av. olmayan arkadaşlarımızda bu konuda fikirlerini almak isterim.. Bu siteden çıkmadan cevap alırsam sevineceğim.. Bu arada ileti sayım artmış benim, TEĞMEN olmuşum Tsk.. ADMIN.... Taylan Tuan
commodore1tr ne yani şimdi bu arkadaş siteyi terk mi etti?????? bilmiyorum dediğim konu hakkında 2 saat eh bence dersem günlerce konuşurum
nursel yöndem Eminim ki, suçlu birisini savunma durumunda kalmak kimsenin hoşnut kalacağı bir durum değildir. Ama avukat olsam kesinlikle böyle birisini savunmazdım, ardından gelecek vicdani sorumluluğu kaldırabilmek öyle kolay iş olmasa gerek. Bu durum mesleki hayatımı tehlikeye atsa ve bana çok eksiler getirse bile...Neyse ki avukat değilim:) Give Justice A Hand
avukat62 Sitenin kıymetli üyeleri, Biz avukatlar, suçlu bir kimseyi aklamak için değil, adaletin tecelli etmesini temin etmek için mesleğimizi icra ederiz. Şimdi sizin bir avukata ihtiyacınız yok iken, yani sanık sandalyesinin bu tarafında iken, olaya duygusal yaklaşıp, "avukat olsam kesinlikle böyle birisini savunmazdım" demeniz çok kolay. Bunu kesinlikle bir temenni olarak söylemiyorum ama, Farzedin ki bir suç işlediniz ve yargılanıyorsunuz. Peki o zaman (suçlu olduğunuzdan dolayı) sizi bir avukatın savunmasını istemez misiniz? Buna çok samimi olarak cevap verin. Arkadaşlar, şunu unutmayın ki her suçlunun mutlaka savunulacak bir tarafı vardır. Mahkemeler adaletin tecelli etmesi için kurulmuyor mu? Bir kimse gerçekten suçlu olabilir. Ancak o kimsenin işlediği suçun vasfı nedir, ağırlaştırıcı ve hafifletici sebepler var mıdır. Bütün bunlar araştırılıp ondan sonra o kimse hakkında bir karar verilecektir. İşte avukatlara burada iş düşmektedir. Diyelim ki bir kimse adam öldürdü, suçu sabit, avukatı da yok. Ancak o kimse bu suçu çok çeşitli saikler altında işlemiş olabilir. Karşı taraf tehdit etmiş olabilir, tahrik etmiş olabilir vs vs. Belki avukatı olsa bunu mahkemede ifade edip o kimsenin alacağı cezayı hafifletecek. Biz insanları daha yargılamadan, bu suçlu, bunun avukata ihtiyacı yok, bunun var dersek, yargısız infaz yapmış olmaz mıyız? Şimdi suçluya avukatlık yapmanın vicdan muhasebesini yapanlar, bir gün avukatlara muhtaç olabilirler, bu unutulmamalıdır. Saygılarımla. DeFacto
Kaan V. Valla hele bi okul bitsin avukat olursam, parayı verenin her türlü savunmasını yaparım.
commodore1tr Şimdi sorunuzun aslında iki temel öğesi var. 1.Bir avukatın dava devam ederken müvekkilinin suçlu olduğunu anlaması demişsiniz. Anladığım kadarıyla avukat müvekkilinin suçu işlemediğini kabul ederek davayı aldığını düşünüyoruz. Yani muvekkil olarak kabul ettiğimiz kişi 'avukatına bile yalan söylemiş kandırmış 'konumunda.. Bu kişi her türlü cezayı hakkettiği gibi eğer hukukta yeri varsa avukatı da avukatlıktan çekilebilir ki böyle bir hüküm var. Avukat tutan kişi avukatınada güvenmeyip yalan söylemesi dürüstlüğü ve güveni sarsacağı gibi avukatıda bir çok hatalı talep yaptırmaya yanlış yönlendirmeye sevk edebilir neticede avukatını yanıltmıştır... 2. Avukat malumlarınız italyanca avvocato sözünden türemiştir. Romalılara kadar uzanan bir geçmişe sahiptir. Her nekadar ülkemizde 1870 yılından sonra gelişsede kamu görevi yaptığı kabul edilen bir meslek kuruluşudur. Sorunuzun gizli yanıtı 'avukatlık kanununun' içindeki bir maddede gizli zaten. Avukatın mesleği gereği öğrendiği gizli bilgileri açıklaması yasaktır , der kanun Burada kanunun ruhu benim anladığım kadarıyla müvekkille avukat arasında güven tesisi ve müvekkilin avukata durumu tüm açıklığı ile anlatmasının sağlanmasıdır, buarada da avukatın öğrendiği bilgiyi açıklamasıda yasaklanarak müvekkile bir koruma kalkanı getirilmiştir. Avukatına yalan söyleyecek biri varsa asla avukat tutmamalıdır bence. Yasal zorunlulukla atanan avukatlar haricinde avukatların davayı kabul etmeme hakkı daima vardır. Avukat müvekkili dinler soru sorar ve davayı kabul veya red eder. Bir avukatın görevi kabul ettiği bir davada müvekkilini en iyi şekilde savunmak veya alabileceği en az cezayı almasını sağlamaktır. Olayın ruhu zaten budur. Yani avukat savunacağı müvekkilinin suçlu olup olmadığını davayı almadan önce bilmekte olduğu farz ve kabul edilmelidir. 'suçlu avukatı' diye bir terim hiç duydunuz mu bilmiyorum ama ülkemizde de var olan bir avukatlık türüdür bu. Bu avukatların baktığı dosyalardaki müvekkiller isnad olan suçu kesinlikle işlemişlerdir. Bu avukatlar kanun boşluklarını değerlendirip veya başka yollarla müvekkillerini en az ceza ile kurtarmakla ün salmıştır. Benim hiç tasvip etmediğim bu avukatlık türüde ne yazıkki oldukça fazla vardır. (Mafya avukatları ciddi eroin kaçakçıları bazı diğer suçlar v.s v.s) Avukat her ahvalde müvekkilini savunmak zorundadır. Bu iki iki daha dört eder gibi bir kuraldır. Çünkü davayı bilerek ve isteyerek almıştır. Örneğin X erkek (ha bu suç toplum içinde hoş karşılanmayan bir olay olarak düşünelim demişsiniz ya ondan böyle bir örnek) Y kadına tecavüz etmiştir. X olayı tüm detayıyla avukatına anlatıp suçunu kabul ettikten sonra avukat davayı kabul veya red edebilir, diyelim ki kabul etti... Öncelikle Y kadının hukuki statüsünü ortaya çıkarır (yaşı evli mi Statükosu v.s) eğer kanuni olarak evlenmelerinde mahsur yoksa müvekkiline bunuda önererek davadan hemen kurtulmak ister ( kişisel olarak bu kanuna çok ciddi karşıyım) diyelim ki olmadı, Y nin X adamı kendi isteğiyle evine çağırarak birlikte olduğunu darp izinin olmadığınıda öne sürebilir. ( Y X i tanıdığı için gel kahve içelim demiş olabilir ama gelde bana tecavüz et demediğini avukat dahil savcı hakim herkes te bilir ) Sonra kanunumuzda (değişmesi lazım kanunlardan değişmiş olabilir çok ciddi tartışmaları vardı..) bekaret olayı vardır. Avukat Y nin bakire olmadığını bu tip ilişkilere zaten girdiğini ileriye sürebilir Y de bakire değilse ilişki öncesi X lehine önemli bir karine oluşabilir. ( Dünkü Vatan gazetesinde bir haber vardı yerel mahkeme 'evlenme vaadiyle kandırılıp birlikte olmak'tan yargıladığı bir sanığın avukatının kızın ilişki öncesi bakire olmadığını iddia etmesi ve adli tıpında bunu doğrulaması üzerine beraat kararı verdiği ancak yargıtayın bunu bozduğu haberi bu bana umut veriyor tecavüzle bakireliğin bir ilgisi yoktur...) Hele hele tecavüze uğrayan Y çevresinde 'hayat kadını' olarak veya yabancı uyruklu 'özellikle rus' birisi ise avukat bunuda ileri sürerek müvekkilini en az ceza ile kurtarmaya çalışacaktır. Avukatlık etiğide görevide bunu gerektirmektedir. Avukatlar toplumumuzun ayrılmaz bir parçası olarak herkese her an gerekebilecek bir meslek kuruluşudur. Gelişen ve yaşayan hukuk sistemi içerisinde asli görevleri müvekkillerini savunmaktır... Çok meşhur bir film vardı.. ABD li çok üst düzey bir adliye bürokratı bir hayat kadınına tecavüz edip dövüyordu, kadın mahkemeye gittiğinde tüm ABD hukuku burokratı kurtarıp kadını yok etmeye çalışıyor , deliller yok edilip karartılıyordu. kadın kendini savunacak avukat bile bulamazken karşı taraf hakimden savcısına davaya kendi istediği kişileri sokuyordu Filmin son on beş dakikasında bürokratın avukatı ' günlerce düşündüm bu kadın bu hayat kadını zaten hayatını bedenini satarak kazanan bu kadın neden yalan söylüyor neden tecavüze uğradım diyor neden neden neden? Düşündüm düşündüm sonunda buldum kadın yalan söylemiyor çünkü bu aşağılık rezil pislik adam bu kadına tecavüz edip dövdü' diyor. salon karışıyor... hakim salondakileri zorla susturup duruşmaya ara veriyor... sonra kişinin avukatlığı sona eriyor film bitiyor... jenerikte ise bunun yaşanmış bir olay olduğu bürokratın davayı kaybedip çok uzun yıllar ceza aldığı bahese konu avukatın davranışının 'çok asil ve doğru' bir davranış olmasına karşın 'avukatlık ruhuna ve etiğine ters düştüğü davayı alan avukatın ne pahasına olursa olsun müvekkili aleyhine beyanat veremeyeceği ve savunmak zorunda olduğu kişinin gizli bilgisini açıklayamayacağı ' gereğince avukatlıktan atıldığını ancak bu kişinin daha sonra arkansas valisi olduğunu yazıyor.... Kıssadan hisse avukat müvekkilinin suçlu olduğunu bilsede söyleyemez ironik bir durum olsada hukukun temel ilkelerinden biridir bu.... bilmiyorum dediğim konu hakkında 2 saat eh bence dersem günlerce konuşurum
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Tapu babamın adına, kira sözleşmesi benim adıma. Kiracı tahliye hk.? 
  • 01.08.2025 20:09
  • [Ticari krediler] see this here sky kingdom aviation 
  • 01.08.2025 19:42
  • [Kredi notu] check it out sky kingdom aviation 
  • 01.08.2025 19:36
  • you could try here sky kingdom aviation 
  • 01.08.2025 19:20
  • [Bankalar hukuku] read this article sky kingdom aviation 
  • 01.08.2025 19:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük + Arşiv +
    Bugünün tarihi: 03/08/2025 11:09:02