alisinkay |
Yaptığınız bağışın koşulsuz bir bağış olduğu anlaşılmaktadır. Ynai akrşılığında hiçbir çıkar beklenilmeden yapılan bir bağıştır.
Bağışlamadan dönme hakkı, bağışlamadan dönme nedeninin ögrenildiği tarihten başlayarak bir yıllık hak düşürücü süre içinde kullanılabilir. Bu süre geçmeden bağışlayanın ölmesi durumunda, dava hakkı intikal eden mirasçıları, bu sürenin bitimine kadar dava açabilirler.
Yasakoyucu, aile görevlerinin yerine getirilmemesini başlı başına bağıştan dönme nedeni saymamıştır. "Önemli bir biçimde" riayetsizliği öngörmüştür.Basit olayları bağıştan dönme nedeni kabul etmek, bağıştan yararlanan kişiyi, bağışlayanın baskısı altında tutmak sonucunu doğurur. BK.nun 244/2. maddesi ; "bağışlamadan yararlanan kişi, bağışlayana veya ailesine karşı kanunen yükümlü olduğu görevleri ehemmiyetli surette ihlal eder ise, bağışlayan bağıştan rücu edebilir" hükmünü getirmiştir.
Bağıştan dönme ( rücu ), bağışlayanın tek taraflı bağışlanana varması gerekli beyanıyla geriye yürürlü ( makable şamil ) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlanan bağışlayana veya yakınlarına karşı bir cürüm işlerse veya yasa gereği yapmakla zorunlu olduğu ödevlerini önemli surette aksatırsa yahut bağışlamayı sınırlayan ödevleri haklı bir sebep olmaksızın yerine getirmezse, bağışlayan bağıştan dönme ( rücu ) sebebini öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde beyanda bulunmak veya dava açmak suretiyle bağıştan dönebilir
2. sorunuza gelirsek. Miras paylaşımında siz de eşinizin mirasçısı statüsündesiniz ve paylaşımın belli bir süreye kadar ertelenmesi anlaşmasını tüm kanuni mirasçıların katılımı ile yapmak zorundasınız. Tek başınıza karşlılıklı olarak yapacağınız bu anlaşma görüşüme göre geçersiz kalacaktır. |